Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi (KOSGEB) Başkanı Hasan Basri Kurt, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından etkilenen imalat sektörü ve bu sektörü tamamlayıcı alanlardaki mikro ve küçük ölçekli işletmelere verilen desteklere ilişkin, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Salgın nedeniyle özellikle geçen yılın başlarında büyük bir bilinmezliğin yaşandığını, bazı sektörlerde işlerin tıkandığını ifade eden Kurt, yeniliğe, dijitalleşmeye açık ve teknoloji odaklı çalışma prensibini yakalamış işletmelerin söz konusu dönemden daha az etkilendiğini kaydetti.
Kurt, KOSGEB'in girişimcilere ve KOBİ'lere yıllık yaklaşık 2 milyar lira devlet kaynaklı destek sağladığını vurgulayarak, söz konusu desteğin Kovid-19 salgını döneminde hiçbir şekilde aksamadığını anlattı.
KOSGEB'in, salgın öncesi bürokrasinin azaltılması ve dijitalleşme kapsamında bütün sistemlerini internet ortamına taşıdığının altını çizen Kurt, "2020 yılında bize ayrılan bütçenin yüzde 15 üzerine çıkarak desteklerimizi KOBİ'lere ulaştırdık. Bu yıl da benzer performans ortaya koymak için gayret gösteriyoruz." diye konuştu.
"Türkiye kriz sonrası döneme diğer ülkelere göre daha çabuk adapte oluyor"
Kurt, şu an gündemlerinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın salgından etkilenen imalatçı mikro ve küçük işletmelere yönelik açıkladığı 5 milyar liralık destek paketinin bulunduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:
5 MİLYARLIK DESTEK PAKETİNİN İLK ÖDEMELERİ 30 HAZİRAN'DA BAŞLADI
"Birinci fazda ihtiyacın belirlenmesi ve desteğin daha zor durumda olana gitmesini amaçlamıştık. Burada öncelikli hedef kitlemiz 2019'dan 2020'ye geçiş sürecinde yüzde 25'lik ciro kaybı yaşayanlar ve buna rağmen personelini işten çıkartmamış olanlardı. Ayrıca daha önce işe devam kredisi veya KOSGEB'den girişimcilik kredisi kullanmamış olanları gözettik. 5 milyar liralık destek paketinin ilk ödemelerine 30 Haziran itibarıyla başladık."
Kurt, ikinci fazda ise az da olsa ciro kaybı yaşayanları da sisteme dahil ettiklerine dikkati çekerek, "Burada, işe devam kredisi veya KOSGEB girişimcilik kredisi kullanmış olanları da kapsama aldık. İlk fazda şartları taşımayanlar da yeniden başvuru yapabilecek. Bu programdaki temel amacımız, salgın sonrası işletmelerimizin bir çıkış sağlayabilmeleri. Türkiye kriz sonrası döneme diğer ülkelere göre daha çabuk adapte oluyor. Bizim odaklandığımız nokta, salgın sonrası hızlı bir tempoyla iş hayatının yüksek enerjisine kavuşmasını sağlamak." ifadesini kullandı.
SALGIN SONRASI FIRSATLARI DEĞERLENDİRMEK GEREKİYOR
Salgın sürecinde dünyanın üretimi tek bir bölgeye konumlandırdığını, bunun da her şeyi alt üst ettiğini anlatan Kurt, Çin'in buna iyi bir örnek olduğunu belirtti. Kurt, bu noktada imalat sektöründe pratik davranan bir ülke olarak Türkiye için yeni alanlar ve fırsatlar doğduğuna işaret ederek, bu fırsatların salgın sonrası hızlıca değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Fırsatların değerlendirilmesinde kendilerine düşen görevi bildiklerini ve buna göre hareket ettiklerini dile getiren Kurt, "Biz de Türkiye'nin büyük çaplı ihracat yapan şirketlerini tedarik konusunda besleyen küçük ve mikro ölçekli işletmelerin ayakta kalmalarını destekliyoruz. Nasıl ki küçük bir çark büyük bir makinayı işler hale getiriyorsa KOSGEB de yerinde ve etkin destekleme mekanizmalarıyla KOBİ'lerin yanında olmayı sürdürüyor.” değerlendirmesinde bulundu.
İKİNCİ FAZ BAŞVURULARI SÜRÜYOR
Salgından etkilenen İmalatçı Mikro ve Küçük İşletmeler Hızlı Destek Programı'nın birinci fazına ilişkin başvurular 3-21 Mayıs arasında alındı. Şartların kolaylaştırıldığı ikinci faz başvuruları, 21 Haziran'da başladı. Mikro ve küçük ölçekli işletmeler, 9 Temmuz'a kadar "www.turkiye.gov.tr" internet adresinden programa başvuru yapabilecek.
Salgın nedeniyle özellikle geçen yılın başlarında büyük bir bilinmezliğin yaşandığını, bazı sektörlerde işlerin tıkandığını ifade eden Kurt, yeniliğe, dijitalleşmeye açık ve teknoloji odaklı çalışma prensibini yakalamış işletmelerin söz konusu dönemden daha az etkilendiğini kaydetti.
Kurt, KOSGEB'in girişimcilere ve KOBİ'lere yıllık yaklaşık 2 milyar lira devlet kaynaklı destek sağladığını vurgulayarak, söz konusu desteğin Kovid-19 salgını döneminde hiçbir şekilde aksamadığını anlattı.
KOSGEB'in, salgın öncesi bürokrasinin azaltılması ve dijitalleşme kapsamında bütün sistemlerini internet ortamına taşıdığının altını çizen Kurt, "2020 yılında bize ayrılan bütçenin yüzde 15 üzerine çıkarak desteklerimizi KOBİ'lere ulaştırdık. Bu yıl da benzer performans ortaya koymak için gayret gösteriyoruz." diye konuştu.
"Türkiye kriz sonrası döneme diğer ülkelere göre daha çabuk adapte oluyor"
Kurt, şu an gündemlerinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın salgından etkilenen imalatçı mikro ve küçük işletmelere yönelik açıkladığı 5 milyar liralık destek paketinin bulunduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:
5 MİLYARLIK DESTEK PAKETİNİN İLK ÖDEMELERİ 30 HAZİRAN'DA BAŞLADI
"Birinci fazda ihtiyacın belirlenmesi ve desteğin daha zor durumda olana gitmesini amaçlamıştık. Burada öncelikli hedef kitlemiz 2019'dan 2020'ye geçiş sürecinde yüzde 25'lik ciro kaybı yaşayanlar ve buna rağmen personelini işten çıkartmamış olanlardı. Ayrıca daha önce işe devam kredisi veya KOSGEB'den girişimcilik kredisi kullanmamış olanları gözettik. 5 milyar liralık destek paketinin ilk ödemelerine 30 Haziran itibarıyla başladık."
Kurt, ikinci fazda ise az da olsa ciro kaybı yaşayanları da sisteme dahil ettiklerine dikkati çekerek, "Burada, işe devam kredisi veya KOSGEB girişimcilik kredisi kullanmış olanları da kapsama aldık. İlk fazda şartları taşımayanlar da yeniden başvuru yapabilecek. Bu programdaki temel amacımız, salgın sonrası işletmelerimizin bir çıkış sağlayabilmeleri. Türkiye kriz sonrası döneme diğer ülkelere göre daha çabuk adapte oluyor. Bizim odaklandığımız nokta, salgın sonrası hızlı bir tempoyla iş hayatının yüksek enerjisine kavuşmasını sağlamak." ifadesini kullandı.
SALGIN SONRASI FIRSATLARI DEĞERLENDİRMEK GEREKİYOR
Salgın sürecinde dünyanın üretimi tek bir bölgeye konumlandırdığını, bunun da her şeyi alt üst ettiğini anlatan Kurt, Çin'in buna iyi bir örnek olduğunu belirtti. Kurt, bu noktada imalat sektöründe pratik davranan bir ülke olarak Türkiye için yeni alanlar ve fırsatlar doğduğuna işaret ederek, bu fırsatların salgın sonrası hızlıca değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Fırsatların değerlendirilmesinde kendilerine düşen görevi bildiklerini ve buna göre hareket ettiklerini dile getiren Kurt, "Biz de Türkiye'nin büyük çaplı ihracat yapan şirketlerini tedarik konusunda besleyen küçük ve mikro ölçekli işletmelerin ayakta kalmalarını destekliyoruz. Nasıl ki küçük bir çark büyük bir makinayı işler hale getiriyorsa KOSGEB de yerinde ve etkin destekleme mekanizmalarıyla KOBİ'lerin yanında olmayı sürdürüyor.” değerlendirmesinde bulundu.
İKİNCİ FAZ BAŞVURULARI SÜRÜYOR
Salgından etkilenen İmalatçı Mikro ve Küçük İşletmeler Hızlı Destek Programı'nın birinci fazına ilişkin başvurular 3-21 Mayıs arasında alındı. Şartların kolaylaştırıldığı ikinci faz başvuruları, 21 Haziran'da başladı. Mikro ve küçük ölçekli işletmeler, 9 Temmuz'a kadar "www.turkiye.gov.tr" internet adresinden programa başvuru yapabilecek.