Ernst & Young’ın (EY) Küresel Halka Arz Trendleri 2024 Raporu’na göre; küresel halka arz piyasasında 2024’te bin 215 işlem gerçekleştirildi ve bu halka arzlardan 121,2 milyar dolar gelir elde edildi. Türkiye’de ise 2024’te halka arz sayısı 2023’e göre üçte bir oranında azalarak 34’e, halka arz hasılatı ise yüzde 25 düşerek 60 milyar TL bandına inse de EY; bu rakamlarla Türkiye’nin 2024’te halka arz sayısında Avrupa Bölgesi’nde ilk sırada yer aldığına dikkat çekiyor.
Ekonomist’in 2 - 15 Şubat 2025 tarihli sayısından
Peki, 2025’te halka arz pazarını hangi etkenler şekillendirecek? Başarılı bir halka arz için şirketlerin dikkat etmesi gereken konular neler? Yatırımcılar, halka arzlarda özellikle hangi noktalara odaklanmalı? EY Türkiye Ülke Başkanı Metin Canoğulları, bu soruları Ekonomist Dergisi okuyucuları için cevapladı.
2025, halka arzlar açısından nasıl başladı?
Geleneksel olarak yılın ilk ayı halka arz açısından doğru bir tarih olarak değerlendirilmez. Buna rağmen ülkemizde ve gelişmiş piyasalarda halka arzlar gelmeye başladı. Küresel olarak 2025 yılı görünümü, devam eden ve yeni halka arzlar açısından giderek toparlanıyor. İyimser ekonomik ortam, giderek daha uyumlu hale gelen para politikası ve artan likidite, sağlam hisse değerleri, düşen faiz oranları ve yatırımcı güveni halka arzlar için heyecan yaratıyor.
2025’te hangi koşullar halka arzlar için yeni fırsatlar sunabilir?
Son yıllarda büyümeye ve bunun için finansman ihtiyaç duyan şirketler için halka arz, başvurulan ilk yöntem haline geldi. Bir şirketin halka arzla en önemli hedefi finansmana ulaşmaktır ancak halka arz, bir borç kapatma aracı değildir. Halka arzların başarısı büyük ölçüde; ikincil piyasaların genel performansına ve halka açılacak şirketin yatırımcı açısından çekiciliğine bağlı. 2025’te gelişmiş piyasalarda da Türkiye’de de pay piyasalarının yönünün yukarı olması bekleniyor. Ülkemizde düşen enflasyon ve faiz oranlarının yarattığı yatırım iklimi, yatırımcıların ilgisini faizden pay piyasalarına doğru yönlendirecektir. Şirketlerin yatırım hikayelerine bağlı olarak, halka arzların canlılığını korumasını bekliyoruz.
Başarılı bir halka arz için şirketlere nasıl görevler düşüyor?
EY araştırmalarına göre; başarılı bir halka arz için tek yeterli şart, sadece finansal sonuçlar değil. Şirketlerin finansal performansı yatırımcıların kararını yüzde 60 etkiliyor. Gelecek hikâyesinin doğru yazılması, kurumsallaşma, şeffaf yönetim, hesap verilebilirlik, sürdürülebilirlik, rekabetçi kalma gücü, yönetim kurulunun yapısı ve yetkinliği, şirketin halka arza ne kadarlık bir süreçte, nasıl hazırlandığı gibi ‘finansal olmayan’ kriterler ise yatırımcıların kararını yüzde 40 etkiliyor. Yatırımcılar, şirketlerin gelecekte yaratacağı değere de ortak olmak istiyor. Şirketin bugünkü performansı zaten cari fiyata yansıtılıyor. Halka arz hedefleyen şirketlerin yatırımcılara ileriye yönelik uzun vadeli planlarını da göstermesi önem arz ediyor. Halka arz düşünen şirketler; gelişen makroekonomik, jeopolitik ve düzenleyici ortamlara uyum sağlamalı, ortaya çıkan fırsatları yakalamak için inovasyon, sürdürülebilirlik ve stratejik yatırımlar gibi uzun vadeli değere odaklanmalı. Bu yüzden şirketin gelecek hikâyesinin doğru yazılması, yatırımcıların o şirkete neden ortak olması gerektiğini ortaya koyan en önemli konu.
Gelecek hikâyesini oluşturan diğer başlıklar neler?
Başarılı bir arz için şirketin ihracat potansiyeline ve uluslararası pazarlardaki rekabet gücüne, portföyünün dağılımına, sektöründe nasıl bir fark yarattığına, marka değerine, teknoloji üretimi konusundaki gücüne ve yetkinliklerine, maliyet yönetiminin etkinliği gibi unsurlara da mutlaka bakıyoruz. Halka arz olacak bir şirket, izahnamesinde halka arz gelirini nerede, nasıl kullanacağını net şekilde göstermeli. Şirketin halka arzdan elde edeceği kaynakla katma değeri yüksek yatırımlar yapması da önemli bir diğer husus. Mali ve parasal politikalar, jeopolitik gerginlikler, yapay zekâ ve dijital dönüşüm, yenilenen ESG değerlendirmeleriyle geçen 2024’ün etkileri doğrultusunda halka arz manzarası da yeniden şekilleniyor. Bu dinamiklerin kapı açtığı yeni fırsatlardan yararlanmak için işletmeler dönüşümü benimsemeli, stratejilerini değişen piyasa talepleriyle uyumlu hale getirmeli, halka arzları da büyüme ve inovasyon için bir platform olarak kullanmalı. Tüm bunlara bakıldığında halka arz hazırlık en az iki yıl sürmeli.
Yatırımcılara nasıl önerilerde bulunursunuz?
Halka arz ortaklığı, ileriye dönük bir ortaklıktır. Yatırımcılar; halka arz olacak şirketin imajına, şirket döngüsünde hangi evrede olduğuna, halka arzdan gelecek kaynağı nerede kullanacağına bakmalı. Burada izahname çok kritik önemde. Yatırımcıların izahnameyi ve mali tabloları incelerken sadece kâr/zarar kalemine bakması yeterli değil. Yatırımcılar; şirketin benimsediği muhasebe programının ne olduğundan, ileride şirketin lehine ama yatırımcıların aleyhine gelişebilecek konular olup olmadığı, şirketin olası risklere karşı nasıl önlemler alabileceği hususunda bilgiler verip vermediği gibi birçok unsuru da göz önünde bulundurmalılar. Yatırımcıların kafasında izahnameyi okuduktan sonra soru işareti kalmamalı. İzahnamelerdeki her bir cümle, bir taahhüttür. Yatırımcıların şirketin bu taahhütlerin ne kadarını hayata geçirdiğini de kontrol etmesi önemli bir diğer konu.
Yönetim kurulunun yapısı nasıl bir önem arz ediyor?
Yönetim kurulu; yönetimi de ortağı da kontrol eder, ikisi arasında ‘köprü’ işlevi görür, şirkette işlerin ‘nasıl gittiği’ konusunda ‘gözetmen’ görevi üstlenir. Yöneticilerin profili ve deneyimleri yatırımcılar açısından dikkat edilmesi gereken bir başlık. Yönetim kurulunun ne zaman kurulduğu, yapısı, profesyonel yöneticilerden mi yoksa aile mensuplarından mı oluştuğu, şirketin mali tablolarını hazırlama konusundaki yetisinin ne olduğu da incelenmeli.
Halka arz olmaya karar veren şirketlerin izlemesi gereken en temel 10 adım
- Hem şirket hem yatırımcı açısından başarılı bir sonuç için halka arza karar verme ve borsaya açılma arasında minimum iki yıl olmalı.
- Şirketler süreçlerini en az iki çeyrek boyunca ‘halka arz olmuş gibi’ yönetmeli. Yatırımcı ilişkileri departmanı ve risk komiteleri kurulmalı, iç denetim mekanizması oluşturulmalı.
- Şirketin yönetimsel süreçleri şeffaf ve denetlenebilir olmalı. Burada özellikle iç denetim biriminin etkinliği ve bağımsızlığı önem arz ediyor.
- İyi bir yatırımcı ilişkileri ve raporlama ekibi oluşturulduktan sonra bilanço yapılarında gereken sadeleştirmeler yapılmalı, özellikle verimlilikle ve kârlılıkla ilgili sorunlar ortadan kaldırılmalı.
- Halka arz olmadan önce şirketler, bilanço açıklama takvimine uygun şekilde raporlama yapıp yapamadığını test etmeli.
- Şirketlerde hem uluslararası raporlama standartlarını hem de SPK’nın muhasebe standartlarını takip eden bir ekip bulunmalı. Olası mevzuatsal değişikliklere göre gerekli hazırlıklar yapılmalı.
- Şirketler, halka arzdan önce mutlaka ‘bağımsız’ şekilde değerleme yaptırmalı.
- En büyük hata, zamanlama. Şirketler ‘çok sıkıştıklarında’ değil, en rahat oldukları zamanda bu yola girmeli. Halka arz zamanı doğru belirlenmeli.
- Halka arz, tek seçenek olarak görülmemeli. Tahvil ihracı, stratejik yatırımcı çekme gibi başka finansman yöntemleri de incelenmeli, şirketin ihtiyacına en uygun olan yöntem tercih edilmeli.
- Tüm bu unsurlar için de doğru danışmanlarla çalışmak oldukça önem arz ediyor.