Yaklaşık 100 milyar TL'lik büyüklüğe ulaştığı tahmin edilen lojistik sektörü, 2017'ye yeni projelerle girdi.
Rusya ile Türkiye arasındaki ılımlı iklim, Çin ve Türkiye arasında yapılması planlanan karayolu anlaşması gibi gündem maddelerine odaklanan sektörde şirketler, teknoloji, yeşil lojistik alanlarına yatırım yaparken yeni pazarlara açılmaya hazırlanıyor.
AYŞEGÜL SAKARYA PEHLİVAN
[email protected]
2016 lojistik sektörü için zor bir yıl oldu. Türkiye’deki gelişmelerin yanı sıra komşu ülkelerle yaşanan sorunlar da sektörü olumsuz etkiledi. 15 Temmuz kalkışması, terör saldırıları, Suriye ile devam eden sıkıntılar, Rusya ile yaşanan sorun ve Irak’taki genel durum birleşince lojistik sektörü tarihinin en kötü dönemlerinden birini yaşadı. Ancak sektör 2017’ye umutlu girdi.
Zira 2017 yılında sektörü etkileyecek pek çok önemli gelişme var. Bunlardan biri Çin tarafından başlatılan Tarihi İpek Yolu’nun yeniden canlandırılmasına yönelik proje. Bu projeyle dünyada yük hareketinin yön değiştirmesi bekleniyor.
Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) İcra Kurulu Başkanı Fatih Şener, Türkiye Batı ile ticaretinde her geçen gün ilave ve yeni lojistik zorluklarla karşı karşıya kalırken Çin inisiyatifiyle Do-ğu’daki trafiğin her geçen gün hızlandığını söylüyor. Geçtiğimiz yıl Türkiye, Türkmenistan ve Azerbaycan ile Ulaştırma Bakanları toplantısı yaparak İpek Yolu Orta Koridor’da taşımacılığın kolaylaştırılması amacıyla bir “Aşkabat Bildirgesi” protokolü imzaladı.
Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi bu yıl itibariyle bitecek. Bu projeler sayesinde büyük bir ticaret Türkiye’nin doğusundan girerek Marmara’ya ve Avrupa’ya ulaşacak. Şener, özellikle İstanbul’da yapılan Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Mar-maray gibi yatırımların aslında Do-ğu’nun Avrupa’ya bağlanması entegrasyonunda büyük önem taşıdığını söylüyor.
ÇİN’E ÖZEL PROJE
UND de yaptığı çalışmalarla Çin ile Türkiye arasındaki ticareti artırmayı hedefliyor. Çin ve Türkiye arasında imzalanması planlanan karayolu anlaşması doğrultusunda bu yaz Çin’den başlayarak Türkiye’ye ulaşan bir konvoy organizasyonu yapmayı planladıklarını söyleyen Fatih Şener, “Çin, Avrupa’ya 1617 günde gidebiliyor.
Türkiye üzerinden daha kısa sürede gidilebilecek. Güzergah ülkelerinde kolaylıkların sağlandığı bir konvoy yapma planımız var. Şayet bunu başarabilirsek dünyada mal hareketlerine lojistik damga vurabile-cek bir gelişme elde edebiliriz” diyor.
Diğer taraftan Avrupa’ya ulaşım sorunlarıyla ilgili çalışmalar sürüyor. UND’nin Lüksemburg Avrupa Adalet Divanı’nda Avrupa’daki taşıma engellerine karşı başlattığı hukuk mücadelesinde önemli gelişmeler oldu. Bu yıl içerisinde AB cephesinde uygulanan ayrımcı uygulama ve kotaların hukuksuz olduğuna dair kararın Adalet Diva-nı’ndan çıkması bekleniyor. Bu kararın çıkması durumunda ihracatta ciddi bir ivme öngörülüyor.
MEVZUAT DEĞİŞECEK
Yurtiçinde ise lojistik sektörünü doğrudan etkileyecek bir seri mevzuat değişikliği bekleniyor. Beklenen değişikliklerin başında sektörü yakından ilgilendiren yeni gümrük kanunu tasarısına son halinin verilmesi geliyor. Aynı zamanda ‘Karayolu Taşıma Yönetmeliği’ taslağı ile ilgili çalışmalar da sürüyor.
Bunun yanı sıra lojistik sektörüne yönelik ilk kez verilecek destekler, yeni havalimanına geçiş ile ilgili ön hazırlıkların hem altyapı hem de mevzuat açısından şekillenmesi, çıkarılacak ihracat navlun desteği programının ihracatçılara ve dolayısıyla lojistikçilere etkileri gibi konular sektör için ön planda olacak.
Dünya Ticaret Örgütü’nün 1995 yılında ilk defa gündeme getirdiği Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması, şubat ayı itibariyle yeterli imza sayısına ulaştı. Türkiye’de de Ticaretin Kolaylaştırılması Kurulu yapılandırıldı.
UTIKAD olarak lojistik sektörünü bu kurulda temsil ettiklerini söyleyen Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üreticileri Derneği (UTIKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, ‘Yürürlüğe giren Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması ile dünya ticaretinin büyük çoğunluğunu yapan ülkelerde gümrükleme yönteminin köklü olarak değişeceği öngörülüyor. Bu gelişmeler göz önüne alındığında 2017 yılına olumlu başladığımız söylenebilir” diyor.
DİJİTALLEŞMEYE UYUM
Lojistik sektörünün gündemindeki diğer konulardan biri de tüm dünyanın iş yapma şekillerini hızla değiştiren diji-talleşme, nesnelerin interneti, endüstri 4.0. Bu kavramlar pek çok sektörde olduğu gibi lojistik sektörü için de bir dizi tehdidin yanı sıra büyük bir fırsatlar denizi de yaratıyor. Sektörün geleneksel iş süreçlerinden yeni sürüm iş yapış şekillerine hazırlanması gerekiyor.
Emre Eldener, bu hazırlığın en önemli boyutunun sektörün en önemli üretici unsuru olan insanın bu yönde donatılması ve teknolojik araçlarla birlikte uyumlu iş yapış şekillerinin bir an önce devreye alınması olduğunu söylüyor. Eldener, bu çerçevede bu yıl başında kurdukları e-ticaret odak grubuyla bu yöndeki gelişmeleri değerlendirerek gerek mevzuatta yapılması gereken güncellemeler gerekse dünyadaki iyi uygulamaların Türkiye’ye kazandırılmasına yönelik çalışmalar yürüttüklerini belirtiyor.
2017'NİN ÖNEMLİ 7 GÜNDEM MADDESİ
1- Çin ile Türkiye arasındaki demiryolu ağının tamamlanması sektör gündeminin en önemli konu başlıklarından biri. Çin ile Avrupa arasında kurulan hattın Türkiye üzerinden geçirilmesi, yük trafiğinin Türkiye'ye çekilmesi ve Türkiye'nin döviz gelirinin arttırılması açısından büyük önem taşıyor.
2- Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattının devreye girecek olması beklenen en önemli gelişmelerden biri.
3- Transit ticarette 'aktarma merkezi' olma iddiasını kuvvetlendirecek bir diğer yatırım ise yeni havalimanı. Bu havalimanıyla Türkiye'de ilk kez 'kargo şehri' uygulaması başlayacak.
4- 2015 sonu ve 20l6'da özellikle Rusya'ya taşımalar ve Rusya'yı transit geçişlerde sorunlar vardı. Sektör, 2017 yılında Türkiye Rusya görüşmelerinde birtakım sorunların çözülmesini bekliyor.
5- Tüm dünyanın iş yapma şekillerini hızla değiştiren dijitalleşme, nesnelerin interneti, endüstri 4-0 gibi kavramlar pek çok sektörde olduğu gibi lojistik sektörü için de bir dizi tehdidin yanı sıra büyük bir fırsatlar denizi de yaratıyor. Şirketler bu sürece hazırlanıyor.
6- Taşıma kanunu ve yönetmeliği yenileniyor. Burada sektörün beklentileri doğrultusunda güncellemeler olması durumunda sektöre olumlu yansıması bekleniyor.
7- Batı'ya giden malların büyük bir kısmı karayolu ile yapılıyor ve çeşitli engellemelere maruz kalıyor. UND'nin Lüksemburg Avrupa Adalet Divam'nda Avrupa'daki taşıma engellerine karşı başlattığı hukuk mücadelesinde önemli gelişmeler bekleniyor. Kotalar konusunda Avrupa Adalet Divanı'na açılan davanın haziran ayı gibi duruşması görülecek.
ULUSLARARASI NAKLİYECİLER DERNEĞİ (UND) İCRA KURULU BAŞKANI FATİH ŞENER
"Yeni oyuncular girebilir"
"Geçen yıl Türkiye'nin başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmedi bir anlamda. Bölgesel krizler, güneyimizde savaşlar, doğumuzdaki siyasi kriz, İran ile yaşanan krizler derken ciddi zorluklar yaşadık.
Genel anlamda dünyada ekonomik bir daralma söz konusu. Özelikle enerji fiyatlarındaki düşüşler nedeniyle ve etrafımızda enerjiyle geçinen ülkelerin çokluğu nedeniyle bir daralma var. Türkiye aslında bu daralmaya rağmen hacim bazında bizim taşımalarımıza baktığımızda yüzde 3 ihracatını artırdı. Türkiye'ye büyük global oyuncular yatırım yaptı. Yeni oyuncuların da gireceğini duyuyoruz.
Lojistiğin tüm paydaşlarına bakıldığında bu alanda pek çok bakir alan var. Global manada depolama, elleçleme gibi taşıma dışındaki lojistik faaliyetlerinde dış kaynak kullanımı daha fazla. Bu alanda kaliteli iş yapacaklarsa şirketlerin sahadaki işlerini üstlenebilirler, böyle bir alan mevcut. Lojistik yatırımlar yapacak olanların Türkiye'nin doğusunu da dikkate almasında yarar olduğunu düşünüyorum."
Rusya ile Türkiye arasındaki ılımlı iklim, Çin ve Türkiye arasında yapılması planlanan karayolu anlaşması gibi gündem maddelerine odaklanan sektörde şirketler, teknoloji, yeşil lojistik alanlarına yatırım yaparken yeni pazarlara açılmaya hazırlanıyor.
AYŞEGÜL SAKARYA PEHLİVAN
[email protected]
2016 lojistik sektörü için zor bir yıl oldu. Türkiye’deki gelişmelerin yanı sıra komşu ülkelerle yaşanan sorunlar da sektörü olumsuz etkiledi. 15 Temmuz kalkışması, terör saldırıları, Suriye ile devam eden sıkıntılar, Rusya ile yaşanan sorun ve Irak’taki genel durum birleşince lojistik sektörü tarihinin en kötü dönemlerinden birini yaşadı. Ancak sektör 2017’ye umutlu girdi.
Zira 2017 yılında sektörü etkileyecek pek çok önemli gelişme var. Bunlardan biri Çin tarafından başlatılan Tarihi İpek Yolu’nun yeniden canlandırılmasına yönelik proje. Bu projeyle dünyada yük hareketinin yön değiştirmesi bekleniyor.
Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) İcra Kurulu Başkanı Fatih Şener, Türkiye Batı ile ticaretinde her geçen gün ilave ve yeni lojistik zorluklarla karşı karşıya kalırken Çin inisiyatifiyle Do-ğu’daki trafiğin her geçen gün hızlandığını söylüyor. Geçtiğimiz yıl Türkiye, Türkmenistan ve Azerbaycan ile Ulaştırma Bakanları toplantısı yaparak İpek Yolu Orta Koridor’da taşımacılığın kolaylaştırılması amacıyla bir “Aşkabat Bildirgesi” protokolü imzaladı.
Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi bu yıl itibariyle bitecek. Bu projeler sayesinde büyük bir ticaret Türkiye’nin doğusundan girerek Marmara’ya ve Avrupa’ya ulaşacak. Şener, özellikle İstanbul’da yapılan Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Mar-maray gibi yatırımların aslında Do-ğu’nun Avrupa’ya bağlanması entegrasyonunda büyük önem taşıdığını söylüyor.
ÇİN’E ÖZEL PROJE
UND de yaptığı çalışmalarla Çin ile Türkiye arasındaki ticareti artırmayı hedefliyor. Çin ve Türkiye arasında imzalanması planlanan karayolu anlaşması doğrultusunda bu yaz Çin’den başlayarak Türkiye’ye ulaşan bir konvoy organizasyonu yapmayı planladıklarını söyleyen Fatih Şener, “Çin, Avrupa’ya 1617 günde gidebiliyor.
Türkiye üzerinden daha kısa sürede gidilebilecek. Güzergah ülkelerinde kolaylıkların sağlandığı bir konvoy yapma planımız var. Şayet bunu başarabilirsek dünyada mal hareketlerine lojistik damga vurabile-cek bir gelişme elde edebiliriz” diyor.
Diğer taraftan Avrupa’ya ulaşım sorunlarıyla ilgili çalışmalar sürüyor. UND’nin Lüksemburg Avrupa Adalet Divanı’nda Avrupa’daki taşıma engellerine karşı başlattığı hukuk mücadelesinde önemli gelişmeler oldu. Bu yıl içerisinde AB cephesinde uygulanan ayrımcı uygulama ve kotaların hukuksuz olduğuna dair kararın Adalet Diva-nı’ndan çıkması bekleniyor. Bu kararın çıkması durumunda ihracatta ciddi bir ivme öngörülüyor.
MEVZUAT DEĞİŞECEK
Yurtiçinde ise lojistik sektörünü doğrudan etkileyecek bir seri mevzuat değişikliği bekleniyor. Beklenen değişikliklerin başında sektörü yakından ilgilendiren yeni gümrük kanunu tasarısına son halinin verilmesi geliyor. Aynı zamanda ‘Karayolu Taşıma Yönetmeliği’ taslağı ile ilgili çalışmalar da sürüyor.
Bunun yanı sıra lojistik sektörüne yönelik ilk kez verilecek destekler, yeni havalimanına geçiş ile ilgili ön hazırlıkların hem altyapı hem de mevzuat açısından şekillenmesi, çıkarılacak ihracat navlun desteği programının ihracatçılara ve dolayısıyla lojistikçilere etkileri gibi konular sektör için ön planda olacak.
Dünya Ticaret Örgütü’nün 1995 yılında ilk defa gündeme getirdiği Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması, şubat ayı itibariyle yeterli imza sayısına ulaştı. Türkiye’de de Ticaretin Kolaylaştırılması Kurulu yapılandırıldı.
UTIKAD olarak lojistik sektörünü bu kurulda temsil ettiklerini söyleyen Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üreticileri Derneği (UTIKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, ‘Yürürlüğe giren Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması ile dünya ticaretinin büyük çoğunluğunu yapan ülkelerde gümrükleme yönteminin köklü olarak değişeceği öngörülüyor. Bu gelişmeler göz önüne alındığında 2017 yılına olumlu başladığımız söylenebilir” diyor.
DİJİTALLEŞMEYE UYUM
Lojistik sektörünün gündemindeki diğer konulardan biri de tüm dünyanın iş yapma şekillerini hızla değiştiren diji-talleşme, nesnelerin interneti, endüstri 4.0. Bu kavramlar pek çok sektörde olduğu gibi lojistik sektörü için de bir dizi tehdidin yanı sıra büyük bir fırsatlar denizi de yaratıyor. Sektörün geleneksel iş süreçlerinden yeni sürüm iş yapış şekillerine hazırlanması gerekiyor.
Emre Eldener, bu hazırlığın en önemli boyutunun sektörün en önemli üretici unsuru olan insanın bu yönde donatılması ve teknolojik araçlarla birlikte uyumlu iş yapış şekillerinin bir an önce devreye alınması olduğunu söylüyor. Eldener, bu çerçevede bu yıl başında kurdukları e-ticaret odak grubuyla bu yöndeki gelişmeleri değerlendirerek gerek mevzuatta yapılması gereken güncellemeler gerekse dünyadaki iyi uygulamaların Türkiye’ye kazandırılmasına yönelik çalışmalar yürüttüklerini belirtiyor.
2017'NİN ÖNEMLİ 7 GÜNDEM MADDESİ
1- Çin ile Türkiye arasındaki demiryolu ağının tamamlanması sektör gündeminin en önemli konu başlıklarından biri. Çin ile Avrupa arasında kurulan hattın Türkiye üzerinden geçirilmesi, yük trafiğinin Türkiye'ye çekilmesi ve Türkiye'nin döviz gelirinin arttırılması açısından büyük önem taşıyor.
2- Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattının devreye girecek olması beklenen en önemli gelişmelerden biri.
3- Transit ticarette 'aktarma merkezi' olma iddiasını kuvvetlendirecek bir diğer yatırım ise yeni havalimanı. Bu havalimanıyla Türkiye'de ilk kez 'kargo şehri' uygulaması başlayacak.
4- 2015 sonu ve 20l6'da özellikle Rusya'ya taşımalar ve Rusya'yı transit geçişlerde sorunlar vardı. Sektör, 2017 yılında Türkiye Rusya görüşmelerinde birtakım sorunların çözülmesini bekliyor.
5- Tüm dünyanın iş yapma şekillerini hızla değiştiren dijitalleşme, nesnelerin interneti, endüstri 4-0 gibi kavramlar pek çok sektörde olduğu gibi lojistik sektörü için de bir dizi tehdidin yanı sıra büyük bir fırsatlar denizi de yaratıyor. Şirketler bu sürece hazırlanıyor.
6- Taşıma kanunu ve yönetmeliği yenileniyor. Burada sektörün beklentileri doğrultusunda güncellemeler olması durumunda sektöre olumlu yansıması bekleniyor.
7- Batı'ya giden malların büyük bir kısmı karayolu ile yapılıyor ve çeşitli engellemelere maruz kalıyor. UND'nin Lüksemburg Avrupa Adalet Divam'nda Avrupa'daki taşıma engellerine karşı başlattığı hukuk mücadelesinde önemli gelişmeler bekleniyor. Kotalar konusunda Avrupa Adalet Divanı'na açılan davanın haziran ayı gibi duruşması görülecek.
"Yeni oyuncular girebilir"
"Geçen yıl Türkiye'nin başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmedi bir anlamda. Bölgesel krizler, güneyimizde savaşlar, doğumuzdaki siyasi kriz, İran ile yaşanan krizler derken ciddi zorluklar yaşadık.
Genel anlamda dünyada ekonomik bir daralma söz konusu. Özelikle enerji fiyatlarındaki düşüşler nedeniyle ve etrafımızda enerjiyle geçinen ülkelerin çokluğu nedeniyle bir daralma var. Türkiye aslında bu daralmaya rağmen hacim bazında bizim taşımalarımıza baktığımızda yüzde 3 ihracatını artırdı. Türkiye'ye büyük global oyuncular yatırım yaptı. Yeni oyuncuların da gireceğini duyuyoruz.
Lojistiğin tüm paydaşlarına bakıldığında bu alanda pek çok bakir alan var. Global manada depolama, elleçleme gibi taşıma dışındaki lojistik faaliyetlerinde dış kaynak kullanımı daha fazla. Bu alanda kaliteli iş yapacaklarsa şirketlerin sahadaki işlerini üstlenebilirler, böyle bir alan mevcut. Lojistik yatırımlar yapacak olanların Türkiye'nin doğusunu da dikkate almasında yarar olduğunu düşünüyorum."