Bugüne kadar organik sektöründe 19 milyon dolarlık yatırım hayata geçiren Doğan Organik, 2015 başında piyasaya sunduğu Yoncadan markasıyla büyümeye odaklandı.
ÖZLEM BAY YILMAZ
[email protected]
Bir yılda yüzde 290’lık büyüme yakalayan Yoncadan, 2017’de de frene basmayacak. 2017’de yine üç haneli büyüme planladıklarını belirten Yoncadan Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Bilgin, “Bu yılki ciro hedefimiz 18 milyon TL” diyor.
Doğan Organik, yetiştirdiği yonca ağırlıklı organik yemleri kullanarak organik süt hayvancılığı, sağdığı sütleri işleyerek de süt ve süt ürünleri üretimi yapıyor.
Şirket, 2015’te yarattığı ‘Yoncadan’ markasıyla da sektörde varlık gösteriyor. İstanbul ile sınırlı kalmayan Yoncadan, Ankara, İzmir, Eskişehir, Muğla ve Aydın’da da satılıyor.
Yoncadan, 2016’da yüzde 290’lık satış artaşı yakaladı. 2017’de ürün ska-lasını genişletecek olan Yoncadan, bu yıl da üç haneli büyümeye devam ederek 18 milyon TL ciroya ulaşmayı hedefliyor.
85 SÖZLEŞMELİ ÇİFTÇİ
2005 yılında ‘organiklik’ sertifikası alan ve bir yıl sonra da sözleşmeli çiftçilik projesini başlatan Doğan Organik, toplam 5 bin dekar alanda faaliyet gösteriyor. Bin 400 metre yükseklikteki Kelkit Yaylası’nda 85 sözleşmeli çiftçi ile üretim faaliyetlerini yürüten şirket, çiftçilerle beraber 170 kişiye de istihdam sağlıyor.
Bugüne kadar organik sektörüne 19 milyon dolarlık yatırım yapan şirketin, organik yem üretimiyle başlayan üretim süreci, süt sağımı ve ürünün paketlenip dağıtılmasıyla devam ediyor.
Uyguladıkları modelin Türkiye genelinde büyütülmesinin ülke ekonomisine katkı sağlayacağı görüşünde olan Yoncadan Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Bilgin, şunları anlatıyor: “Aslında Kelkit, bu işin yapılabileceği en zor yer. Hem doğa koşulları zorlu hem de İstanbul’a uzak.
Endüstriden uzak olmamızın yanında yaylada üretim yapmamız ve yonca ağırlıklı yem kullanmamız ürünün lezzetine ve besin değerine büyük katkı sağlıyor. Bizim oluşturduğumuz bu başarılı modeli başka bölgelerde diğer firmalar da uygularsa ekonomiye ciddi faydası olur. Modelimizin tersine göçü sağlayan bir yapısı da var.”
24 SAAT OLMADAN RAFTA
Organik üretimde ürünün raf ömrü kısa olduğu için dağıtım konusu büyük önem taşıyor. Bir yıl öncesine kadar dışarıdan dağıtım hizmeti aldıklarını ancak zincirdeki gecikmeler nedeniyle bu hizmet için kendi altyapılarını kurma yoluna gittiklerini belirten Sinan Bilgin, sütün sağımından tüketiciye gelinceye kadarki sürenin 24 saatin altında olmasına özen gösterdiklerini vurguluyor.
ÖZLEM BAY YILMAZ
[email protected]
Bir yılda yüzde 290’lık büyüme yakalayan Yoncadan, 2017’de de frene basmayacak. 2017’de yine üç haneli büyüme planladıklarını belirten Yoncadan Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Bilgin, “Bu yılki ciro hedefimiz 18 milyon TL” diyor.
Doğan Organik, yetiştirdiği yonca ağırlıklı organik yemleri kullanarak organik süt hayvancılığı, sağdığı sütleri işleyerek de süt ve süt ürünleri üretimi yapıyor.
Şirket, 2015’te yarattığı ‘Yoncadan’ markasıyla da sektörde varlık gösteriyor. İstanbul ile sınırlı kalmayan Yoncadan, Ankara, İzmir, Eskişehir, Muğla ve Aydın’da da satılıyor.
Yoncadan, 2016’da yüzde 290’lık satış artaşı yakaladı. 2017’de ürün ska-lasını genişletecek olan Yoncadan, bu yıl da üç haneli büyümeye devam ederek 18 milyon TL ciroya ulaşmayı hedefliyor.
85 SÖZLEŞMELİ ÇİFTÇİ
2005 yılında ‘organiklik’ sertifikası alan ve bir yıl sonra da sözleşmeli çiftçilik projesini başlatan Doğan Organik, toplam 5 bin dekar alanda faaliyet gösteriyor. Bin 400 metre yükseklikteki Kelkit Yaylası’nda 85 sözleşmeli çiftçi ile üretim faaliyetlerini yürüten şirket, çiftçilerle beraber 170 kişiye de istihdam sağlıyor.
Bugüne kadar organik sektörüne 19 milyon dolarlık yatırım yapan şirketin, organik yem üretimiyle başlayan üretim süreci, süt sağımı ve ürünün paketlenip dağıtılmasıyla devam ediyor.
Uyguladıkları modelin Türkiye genelinde büyütülmesinin ülke ekonomisine katkı sağlayacağı görüşünde olan Yoncadan Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Bilgin, şunları anlatıyor: “Aslında Kelkit, bu işin yapılabileceği en zor yer. Hem doğa koşulları zorlu hem de İstanbul’a uzak.
Endüstriden uzak olmamızın yanında yaylada üretim yapmamız ve yonca ağırlıklı yem kullanmamız ürünün lezzetine ve besin değerine büyük katkı sağlıyor. Bizim oluşturduğumuz bu başarılı modeli başka bölgelerde diğer firmalar da uygularsa ekonomiye ciddi faydası olur. Modelimizin tersine göçü sağlayan bir yapısı da var.”
24 SAAT OLMADAN RAFTA
Organik üretimde ürünün raf ömrü kısa olduğu için dağıtım konusu büyük önem taşıyor. Bir yıl öncesine kadar dışarıdan dağıtım hizmeti aldıklarını ancak zincirdeki gecikmeler nedeniyle bu hizmet için kendi altyapılarını kurma yoluna gittiklerini belirten Sinan Bilgin, sütün sağımından tüketiciye gelinceye kadarki sürenin 24 saatin altında olmasına özen gösterdiklerini vurguluyor.
