Bölgesinde güçlü ülkelerle yakınlaşan Japonya, Türkiye ile hem ticari hem de teknolojik işbirliklerini artırmak istiyor. İlk adım olarak teknoloji üreten Türk şirketleri için Endüstri 4.0 ve Toplum 5.0 alanlarında özel eğitim programları düzenlenmeye başlandı.
ARAM EKİN DURAN
[email protected]
Japonya, 4,8 trilyon dolarlık milli geliriyle dünyanın üçüncü büyük ekonomisi konumunda. 127 milyonluk nüfusa sahip ülkede işsizlik yüzde 2,8 gibi çok düşük bir seviyede. Ancak yaşlanan nüfus nedeniyle rekabetçiliği azalan Japon ekonomisi, yeniden dinamik bir ekonomi olabilmek için yollar arıyor.
Kendi bölgesinde güçlü olan ülkelerle yakınlaşan Japonya, Türkiye ile de hem ticari hem de teknolojik işbirliklerini artırmak istiyor. Bu kapsamda özellikle ileri teknoloji üzerine yoğunlaşan Türk şirketler için hazırlanan eğitim programları ile yapay zeka, Endüstri 4.0 ve Toplum 5.0 gibi alanlarda karşılıklı etkileşimin önü açılıyor.
JAPONYA'DA EĞİTİM FIRSATI
Özellikle Japonya'nın Sanayi 4.0 yaklaşımı olan Toplum 5.0, olası işbirliklerine farklı bir bakış getiriyor. Japonya, devlet politikası olarak benimsediği bu yaklaşımı Ocak 2019'da Japon Ekonomi, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı (METI) tarafından ilan edilen İnsan Merkezli Yapay Zeka (Human Centric AI) strateji belgesiyle resmileştirdi.
10 Ağustos 1959 tarihinde METI'ye bağlı olarak kurulan AOTS de (The Association for Overseas Technical Scholarships) gelişmekte olan ülkelerin çalışanlarına yönelik eğitimler düzenleyen bir kurum olarak, Toplum 5.0 uygulamalarında öne çıkıyor.
2020 yılında 10'uncu yılını kutlayan AOTS Türkiye de iki ülke arasındaki etkileşimi artırmak için faaliyet gösteriyor. AOTS Türkiye Mezunlar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Çaylan, bu yılki ilk etkinliklerinin şubat ayında Japonya'da gerçekleştirilen Akıllı Fabrikalar Fuarı'na bir teknik gezi düzenlemek olduğunu söylüyor.
Bu etkinliğe katılan Türk şirketleri, Japonya'nın önde gelen teknoloji şirketleri NTT Docomo, Panasonic ve Subaru'nun fabrikalarını da ziyaret ederek yeni teknolojiler konusunda bilgi aldılar.
İNOVASYON ZİRVESİ YAPILACAK
Bu yıl içinde Japonya'ya bu geziye benzer iki ya da üç gezi daha düzenlemeyi planladıklarını ifade eden Tayfun Çaylan, ayrıca Türkiye'de genel katılıma açık bir seminerleri de olacağını söylüyor.
İlkini geçtiğimiz kasım ayında yaptıkları Türk-Japon İnovasyon Zirvesi'nin ikincisini 2020 sonbaharında gerçekleştirecekleri bilgisini de veriyor.
Çaylan, "Bu sefer sadece bir konferans olarak değil, Japonya'dan davet edeceğimiz firmalarla ve de özellikle KOBİ'lerle Türk iş dünyasını buluşturacak bir B2B etkinliğini de içeriğe ekleyeceğiz" diye konuşuyor.
AOTS'ye bağlı Japon Sanayi Birliği Yönetim Danışmanı Maeda Kazuhiko ise nesnelerin interneti pazarının toplamda 32 trilyon dolarlık büyüklüğe ulaşacağına dikkat çekerek, "Japonya ve Türkiye'nin bu alanda kurabileceği pek çok işbirliği var.
Bunun yanında nesnelerin internetine tarım, gıda ve doğal afet yönetimini de eklediğimiz Toplum 5.0 anlayışımızı paylaşabiliriz" diyor.
Japonya temaslarına katılan isimlerden biri olan Toplum 5.0 Enstitüsü Başkanı Dr. Yıldız Tuğba Kara da Toplum 5.0'ı kısaca "Teknolojinin bizi değil, bizim teknolojiyi yönettiğimiz bir gelecek vizyonu" olarak tanımlıyor.
Japonya'nın Toplum 5.0 vizyonunu yerinde incelemenin kendilerine büyük bir artı kattığını ifade eden Kara, "Biz de Toplum 5.0 Enstitüsü olarak 2020 yılında kurumların online olarak ulaşabileceği bir öz değerlendirme sistemini hayata geçirmeyi hedefliyoruz" diye konuşuyor.
SATIN ALMALAR ARTIYOR
Japon şirketleri, 2010 yılından bu yana her yıl önemli Türk şirketlerinin yüzde 100'ünü satın alıyor ya da kayda değer oranlarda hisse alımı gerçekleştiriyor. Bugüne kadar Fiba Sigorta, Acıbadem Sağlık, Mars Lojistik, Inventram, Viko, Kırklareligaz Enerji, İnci Akü, Dyo Boya gibi pek çok önemli Türk şirketinin çoğunluk hissesi veya tamamı Mitsubishi, Hitachi, Mitsui, Toyo, Panasonic ve Toshiba gibi dünya devi Japon şirketleri tarafından satın alındı.
Ayrıca Japon finans devi The Bank of Tokyo da 2013'ten beri Türkiye'de faaliyet gösteriyor. Japonların Türkiye'de satın aldığı ve ortak olduğu şirketlere baktığımızda, inovasyon gücü yüksek, gelişime açık şirketleri tercih ettiklerini söylemek mümkün. Bugüne kadar yaptıkları satın almalarda gıda, makine, tüketici elektroniği, lojistik ve enerji şirketleri öne çıkıyor.
ÜÇÜNCÜ ÜLKELERDE İŞBİRLİĞİ
Tayfun Çaylan, özellikle son yıllarda Japon firmalarının Türkiye'deki yatırım ve şirket ortaklıkları ile satın almalarının artan bir eğilim içerisinde olduğunu, bu eğilimin yakın gelecekte de devam edeceğini kaydediyor.
Çaylan, şöyle konuşuyor: "Japon devletinin özellikle altyapı projelerine yönelik ticari faaliyetlerin artmasında Türkiye ve Türk firmaları ile Afrika gibi üçüncü ülkelere yönelik işbirlikleri de gündemde. İki ülke arasında görüşmeleri devam eden Ekonomik İşbirliği Anlaşması'nın da (EPA) ticari ilişkilerin artmasında önemli bir ivme olacağına inanıyoruz."
21 ŞİRKET KOLLARI SIVADI
AOTS'nin Japonya'nın başkenti Tokyo'da Türk şirketlerine yönelik gerçekleştirdiği eğitim ve fuar organizasyonuna katılan isimlerden biri olan Gebze Organize Sanayi Bölgesi (GOSB) Teknopark Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) Direktörü Tolga Bildirici, teknopark bünyesinde Endüstri 4.0 alanında çalışan 21 Türk şirketinin Japonya bağlantılarını kurmaya başladıklarını söylüyor.
Türk teknoloji şirketlerinin Tokyo'da her yıl düzenlenen Smart Factory Expo'ya (Akıllı Fabrika Fuarı) katılabilecek tüm niteliklere sahip olduğunu kaydeden Bildirici, "Önümüzdeki dönemde firmalarımızı Japon pazarına ve fuarlarına sokmak istiyoruz. Bu amaçla AOTS ile işbirliklerini de artırmayı hedefliyoruz" diyor.
JAPONYA'DA OFİS AÇACAK
2015 yılında kurulan ve Londra ile Tokyo arasında SAP hizmetlerini müşterileriyle buluşturan S4C (Simple for Cloud) şirketinin yönetici ortağı Selim Batur ise, "Şirketimiz ile Japonya arasında son iki yıldır ciddi iş ilişkisi yaratmış bulunuyoruz.
Hızlı tüketim mamülleri, otomotiv ve genel üretim endüstrilerinde yerel çözüm ortaklarımız ile servislerimizi sunuyor ve katma değeri yüksek projeler üretiyoruz" diyor. 2021 yılında Japonya'da bir ofis açmayı planladıklarını kaydeden Batur, "Türk-Japon ilişkilerindeki gizli potansiyelin ilerleyen yıllarda çok hızlı şekilde gelişeceğini düşünüyorum" diye konuşuyor.
ARAM EKİN DURAN
[email protected]
Japonya, 4,8 trilyon dolarlık milli geliriyle dünyanın üçüncü büyük ekonomisi konumunda. 127 milyonluk nüfusa sahip ülkede işsizlik yüzde 2,8 gibi çok düşük bir seviyede. Ancak yaşlanan nüfus nedeniyle rekabetçiliği azalan Japon ekonomisi, yeniden dinamik bir ekonomi olabilmek için yollar arıyor.
Kendi bölgesinde güçlü olan ülkelerle yakınlaşan Japonya, Türkiye ile de hem ticari hem de teknolojik işbirliklerini artırmak istiyor. Bu kapsamda özellikle ileri teknoloji üzerine yoğunlaşan Türk şirketler için hazırlanan eğitim programları ile yapay zeka, Endüstri 4.0 ve Toplum 5.0 gibi alanlarda karşılıklı etkileşimin önü açılıyor.
JAPONYA'DA EĞİTİM FIRSATI
Özellikle Japonya'nın Sanayi 4.0 yaklaşımı olan Toplum 5.0, olası işbirliklerine farklı bir bakış getiriyor. Japonya, devlet politikası olarak benimsediği bu yaklaşımı Ocak 2019'da Japon Ekonomi, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı (METI) tarafından ilan edilen İnsan Merkezli Yapay Zeka (Human Centric AI) strateji belgesiyle resmileştirdi.
10 Ağustos 1959 tarihinde METI'ye bağlı olarak kurulan AOTS de (The Association for Overseas Technical Scholarships) gelişmekte olan ülkelerin çalışanlarına yönelik eğitimler düzenleyen bir kurum olarak, Toplum 5.0 uygulamalarında öne çıkıyor.
2020 yılında 10'uncu yılını kutlayan AOTS Türkiye de iki ülke arasındaki etkileşimi artırmak için faaliyet gösteriyor. AOTS Türkiye Mezunlar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Çaylan, bu yılki ilk etkinliklerinin şubat ayında Japonya'da gerçekleştirilen Akıllı Fabrikalar Fuarı'na bir teknik gezi düzenlemek olduğunu söylüyor.
Bu etkinliğe katılan Türk şirketleri, Japonya'nın önde gelen teknoloji şirketleri NTT Docomo, Panasonic ve Subaru'nun fabrikalarını da ziyaret ederek yeni teknolojiler konusunda bilgi aldılar.
Bu yıl içinde Japonya'ya bu geziye benzer iki ya da üç gezi daha düzenlemeyi planladıklarını ifade eden Tayfun Çaylan, ayrıca Türkiye'de genel katılıma açık bir seminerleri de olacağını söylüyor.
İlkini geçtiğimiz kasım ayında yaptıkları Türk-Japon İnovasyon Zirvesi'nin ikincisini 2020 sonbaharında gerçekleştirecekleri bilgisini de veriyor.
Çaylan, "Bu sefer sadece bir konferans olarak değil, Japonya'dan davet edeceğimiz firmalarla ve de özellikle KOBİ'lerle Türk iş dünyasını buluşturacak bir B2B etkinliğini de içeriğe ekleyeceğiz" diye konuşuyor.
AOTS'ye bağlı Japon Sanayi Birliği Yönetim Danışmanı Maeda Kazuhiko ise nesnelerin interneti pazarının toplamda 32 trilyon dolarlık büyüklüğe ulaşacağına dikkat çekerek, "Japonya ve Türkiye'nin bu alanda kurabileceği pek çok işbirliği var.
Bunun yanında nesnelerin internetine tarım, gıda ve doğal afet yönetimini de eklediğimiz Toplum 5.0 anlayışımızı paylaşabiliriz" diyor.
Japonya temaslarına katılan isimlerden biri olan Toplum 5.0 Enstitüsü Başkanı Dr. Yıldız Tuğba Kara da Toplum 5.0'ı kısaca "Teknolojinin bizi değil, bizim teknolojiyi yönettiğimiz bir gelecek vizyonu" olarak tanımlıyor.
Japonya'nın Toplum 5.0 vizyonunu yerinde incelemenin kendilerine büyük bir artı kattığını ifade eden Kara, "Biz de Toplum 5.0 Enstitüsü olarak 2020 yılında kurumların online olarak ulaşabileceği bir öz değerlendirme sistemini hayata geçirmeyi hedefliyoruz" diye konuşuyor.
SATIN ALMALAR ARTIYOR
Japon şirketleri, 2010 yılından bu yana her yıl önemli Türk şirketlerinin yüzde 100'ünü satın alıyor ya da kayda değer oranlarda hisse alımı gerçekleştiriyor. Bugüne kadar Fiba Sigorta, Acıbadem Sağlık, Mars Lojistik, Inventram, Viko, Kırklareligaz Enerji, İnci Akü, Dyo Boya gibi pek çok önemli Türk şirketinin çoğunluk hissesi veya tamamı Mitsubishi, Hitachi, Mitsui, Toyo, Panasonic ve Toshiba gibi dünya devi Japon şirketleri tarafından satın alındı.
Ayrıca Japon finans devi The Bank of Tokyo da 2013'ten beri Türkiye'de faaliyet gösteriyor. Japonların Türkiye'de satın aldığı ve ortak olduğu şirketlere baktığımızda, inovasyon gücü yüksek, gelişime açık şirketleri tercih ettiklerini söylemek mümkün. Bugüne kadar yaptıkları satın almalarda gıda, makine, tüketici elektroniği, lojistik ve enerji şirketleri öne çıkıyor.
ÜÇÜNCÜ ÜLKELERDE İŞBİRLİĞİ
Tayfun Çaylan, özellikle son yıllarda Japon firmalarının Türkiye'deki yatırım ve şirket ortaklıkları ile satın almalarının artan bir eğilim içerisinde olduğunu, bu eğilimin yakın gelecekte de devam edeceğini kaydediyor.
Çaylan, şöyle konuşuyor: "Japon devletinin özellikle altyapı projelerine yönelik ticari faaliyetlerin artmasında Türkiye ve Türk firmaları ile Afrika gibi üçüncü ülkelere yönelik işbirlikleri de gündemde. İki ülke arasında görüşmeleri devam eden Ekonomik İşbirliği Anlaşması'nın da (EPA) ticari ilişkilerin artmasında önemli bir ivme olacağına inanıyoruz."
21 ŞİRKET KOLLARI SIVADI
AOTS'nin Japonya'nın başkenti Tokyo'da Türk şirketlerine yönelik gerçekleştirdiği eğitim ve fuar organizasyonuna katılan isimlerden biri olan Gebze Organize Sanayi Bölgesi (GOSB) Teknopark Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) Direktörü Tolga Bildirici, teknopark bünyesinde Endüstri 4.0 alanında çalışan 21 Türk şirketinin Japonya bağlantılarını kurmaya başladıklarını söylüyor.
Türk teknoloji şirketlerinin Tokyo'da her yıl düzenlenen Smart Factory Expo'ya (Akıllı Fabrika Fuarı) katılabilecek tüm niteliklere sahip olduğunu kaydeden Bildirici, "Önümüzdeki dönemde firmalarımızı Japon pazarına ve fuarlarına sokmak istiyoruz. Bu amaçla AOTS ile işbirliklerini de artırmayı hedefliyoruz" diyor.
60 YILDA 395 BİN KİŞİYE EĞİTİM VERDİ
Bugüne kadar dünyanın 168 ülkesinden 395 bin mavi ve beyaz yakalı çalışana yüzlerce farklı başlıkta eğitimler veren AOTS, bu katılımcılardan 195 binini Japonya’daki Kenshu Center adını verdiği merkezlerde misafir etti. Bu eğitimlerin maliyetlerinin önemli bir bölümünü Japon devleti karşılıyor.
AOTS, dünyanın 43 ülkesinde yer alan 72 Mezun Kulübü yapılanmasıyla dünyadaki en geniş network bağlantısına sahip kurumların başında geliyor.
Son yıllarda sadece eğitim düzenleyen bir kurum olmanın ötesine geçen AOTS, mezun kulüplerinin yer aldığı ülkeler arasındaki ticari ve teknik işbirliklerini artırmaya yönelik faaliyetlere de başladı.
JAPONYA'DA OFİS AÇACAK
2015 yılında kurulan ve Londra ile Tokyo arasında SAP hizmetlerini müşterileriyle buluşturan S4C (Simple for Cloud) şirketinin yönetici ortağı Selim Batur ise, "Şirketimiz ile Japonya arasında son iki yıldır ciddi iş ilişkisi yaratmış bulunuyoruz.
Hızlı tüketim mamülleri, otomotiv ve genel üretim endüstrilerinde yerel çözüm ortaklarımız ile servislerimizi sunuyor ve katma değeri yüksek projeler üretiyoruz" diyor. 2021 yılında Japonya'da bir ofis açmayı planladıklarını kaydeden Batur, "Türk-Japon ilişkilerindeki gizli potansiyelin ilerleyen yıllarda çok hızlı şekilde gelişeceğini düşünüyorum" diye konuşuyor.