Dünya genelinde pan-demi sonrasında yükselişe geçen enflasyon, Türkiye'de tabiri caizse 'katmerli' bir hal almış durumda. ABD ve AB ekonomileri yüzde 10 düzeyinde bir enflasyon ile baş etmeye çalışırken, Türkiye'de tüketici enflasyonu Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, yüzde 80'e dayandı.
Tüketici enflasyonu haziranda aylık yüzde 4,95, yıllık yüzde 78,62'ye yükselirken, yurtiçi üretici enflasyonu ise yüzde 138,31'e çıktı. Haziran ayı özelinde baktığımızda, enflasyonda devlet tarafından yapılan fiyat ve vergi ayarlamalarının öne çıktığını görüyoruz.
Bu dönemde elektrik, doğalgaz ve içki ile sigaradaki vergi artırımlarının yanı sıra çay, şeker ve sütteki zamlar haziran enflasyonunu belirlemiş oldu.
Son 24 yılın en yüksek enflasyon değerine ulaştığımız haziran ayında hem kamu zamları hem de küresel çapta yükseliş eğiliminde olan petrol fiyatları, enflasyonu olumsuz etkilemeyi sürdürüyor. Bu arada eklemek lazım, yalnızca maliyet enflasyonu değil talep enflasyonu da yüksek seyrini koruyor.
Bu nedenle enflasyonda zirveyi ne zaman göreceğimiz hala belirsizliğini koruyor. Ürün gruplarına baktığımızda, haziranda sebze fiyatlarının yüzde 24,85 düşerken taze meyvelerin yüzde 2,85, yumurta fiyatlarının yüzde 3,02 düştüğünü görüyoruz.
Öte yandan işlenmiş gıdada fiyat artışı devam etti ve haziranda yüzde 7,53 olarak gerçekleşti. Bu dönemde çay fiyatlarına yüzde 19,49, taze süte yüzde 15,22, tereya-ğına yüzde 13,13, peynirde yüzde 12,41 ve meyve sularına ise yüzde 13,13 oranında zam yapıldı.
Bununla birlikte alkollü içecekler ve tütün grubunda ise yapılan vergi ayarlamasıyla aylık artış yüzde 2,61 oldu. Enflasyonun en sert hissedildiği bir başka alan olan konutta ise aylık yüzde 8,34'lük artış yaşandı.
Haziran başında konutlarda elektrik fiyatları yüzde 15 artırılmış doğalgaz zammı ise yüzde 30 olarak uygulanmaya başlamıştı. Bu iki zam ile kiralardaki artışla konut grubunda aylık enflasyon yükseldi. Kiralarda ise haziran ayında artış yüzde 3,11 olarak belirlendi.