2018 yılının ikinci yarısında kur kaynaklı olarak başlayan ve makro göstergeleri de olumsuz etkileyen krizin yaraları, 2019'un ikinci yarısında dengelenme süreciyle birlikte sarılmaya başladı. Ancak bu eğilimin satın alma ve birleşme işlemlerine yansımasını 2019 yılında göremedik.
TALİP YILMAZ
[email protected]
2019'da 299 işlemde yaklaşık 5 milyar dolarlık hacim gerçekleşti. Bu rakam başarısız darbe girişiminin yaşandığı 2016 yılında bile 7,5 milyar dolardı. 2020 yılında ise piyasalarda istikrarın devamı halinde yerli ve yabancı yatırımcıların işlemlerinde artış olacağı öngörüleri var.
Tabloları görmek için görsellere tıklayın.
Son dönemde piyasalarda değerlemeler tarafında da pozitif bir eğilim görülmeye başlandığı ifade ediliyor. 2020'de işlem hacmi beklentileri 6-10 milyar dolar aralığında bulunuyor.
Türkiye 2009 yılında satın alma ve birleşme (S&B) işlemlerinde hacim olarak en düşük dönemini geçirdi.
Başarısız darbe girişiminin yaşandığı 2016 yılından ve global krizin etkilerinin görüldüğü 2009'dan da daha düşük bir hacim görüldü.
Rakamlara bakıldığında, 200 yerli ve 99 yabancı yatırımcı olmak üzere toplam 299 işlem gerçekleşti. Değeri açıklanan 110 işlemde 3,3 milyar dolarlık hacme ulaşıldı.
Değeri açıklanmayan işlemlerle birlikte 2019 yılı yaklaşık 5 milyar dolarlık hacimle tamamlandı. 2009 yılında 6 milyar dolarlık, 2016 yılında 7,5 milyar dolarlık hacim olmuştu.
2019'da büyük hacim olarak ifade edilen 1 milyar dolar üstü işlem hiç olmadı. 2019'un hacim olarak en büyük işlemi Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyol İşletmesi'nin yüzde 51 hissesinin Çin menşeili konsorsiyuma 688,5 milyon dolara satılması oldu.
Boyner Perakende, Betek Boya, Ulusoy Elektrik ve İyzico işlemleri ile Koç Grubu'nun yüzde 9 oranındaki Yapı Kredi hissesini UniCredit'ten satın alması da hacim olarak öne çıkan işlemler arasında yer aldı.
2013 yılında Barbaros Özbugutu ve Tahsin Isın tarafından kurulan iyzico, altı yıllık serüvenin ardından geçen yıl rakibi konumundaki PayU tarafından 165 milyon dolara satın alındı.
40 bin üye işyeri ve 16 milyon tekil tüketiciye ulaşarak 2019'u 326 milyon TL ciroyla kapattıklarını aktaran iyzico CEO'su Barbaros Özbugutu, PayU ile gerçekleşen bu birleşme sürecinin 'fintech' sektörü için heyecan verici olduğunu söylüyor.
Özbugutu, "Bundan sonraki süreçte yeni yapılanmamızla PayU ekibiyle birlikte 1 milyar TL ciro ve 30 milyar TL işlem hacmine ulaşma ve hem Türkiye'nin hem de EMEA bölgesinin en önemli ödeme kuruluşu haline gelme amacına yönelik olarak iyziPark'ta çalışacağız" diyor.
2020'DE FIRSATLAR VAR
Peki, 2020 yılında beklentiler nasıl? Şirket satmak için doğru zaman mı? Öncelikle aldığımız izlenim, ekonomide ve piyasalarda son aylarda yaşanan stabilizasyonun devamı halinde, görüşmeler tekrar hızlanabilir ve daha cazip değerlemeler ortaya çıkabilir.
Global ekonomideki rüzgar da gelişen piyasalardan yana estiği için, 2020'de hem kamu tarafında hem de özel sektörde daha büyük işlemlere ve daha iyi değerlemelere şahit olabiliriz.
İşlem hacmi olarak da 2019'daki 5 milyar doların ardından tekrar 7-8 milyar dolar seviyelerini görebiliriz. Dikkat çeken özelleştirmeler olursa, bu rakam 10 milyar dolar seviyelerine de çıkabilir.
Ancak geçmişte gördüğümüz 15-20 milyar dolarlık büyüklükler, uzmanlar tarafından şimdilik dile getirilmiyor.
ORTAM DAHA UYGUN
2020 yılında satın alma ve birleşme işlemlerine ilişkin daha iyimser bir beklenti olmasının farklı nedenleri var. Dünyada merkez bankalarının düşük faiz politikaları, potansiyeli olan gelişmekte olan ülkelere ilgiyi artıran bir unsur.
Bu ortamda Türk varlıklarının yabancı para bazında değerlemelerinin tarihsel ortalamalarının altında yer alması, ekonomik göstergelerdeki normalleşme süreci, piyasalardaki ve ekonomideki stabilizasyon, yatırımcı iştahını artırabilecek etkenler olarak öne çıkıyor. Artan küresel
ticaret ihtilafları ile ekonomik yavaşlama, olası ABD yaptırımları, Türkiye'nin yakın coğrafyasındaki siyasi belirsizlik ve güvenlik sorunları aşağı yönlü riskler olarak değerlendiriliyor.
OLASI İŞLEMLER
2020'de de küçük ve orta ölçekli bazı grup ve şirketlerin varlık satışı yoluna başvurabileceği değerlendiriliyor. Özel sektör tarafında KOBİ ölçekli işlemlerin ağırlığını korumaya devam etmesi bekleniyor. İşlem hacmi açısından küçük boyutlu olsa da bilişim sektöründeki hareketliliğin süreceği ifade ediliyor.
Özelleştirme tarafında, TMSF'ye devredilen şirketlerin satışı, TDİ'ye ait limanlar, EÜAŞ'a ait çeşitli elektrik üretim varlıkları, bu yıl da yakından izlenecek. Yine şeker fabrikaları da listede bulunuyor.
TL'de yaşanan değer kaybı sonrası döviz borcu olan şirketlerin bilançolarının olumsuz etkilendiğini biliyoruz. Bu nedenle finansal sıkıntı içinde olan ve bankalarla yapılandırma görüşmeleri yapan bazı grupların, bu süreçte varlık satışları yaptıklarına şahit olduk. Bu işlemlerin de devamı bekleniyor.
Geçen yıl bu sayfalarda olası işlemler olarak dikkat çektiğimiz Kamil Koç, Betek Boya, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Bursagaz, Kayserigaz işlemlerinin 2019'da tamamlandığını gördük. Bu yıl da benzer işlemlerin devamı bekleniyor.
KAMU İŞLEMLERİ
KPMG Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Bölüm Başkanı Müşfik Cantekinler, 2020 yılında perakende, endüstriyel üretim ve otomotiv, enerji ve doğal kaynaklar sektörlerinin öne çıkan sektörler arasında yer almasını bekliyor. Cantekinler, bilişim ve teknoloji tarafında da işlemlerin devam edeceğini anlatıyor.
Türkiye Varlık Fonu (TVF) tarafından petro-kimya, madencilik ve yerli kaynaklardan enerji üretim projelerine yapılacak yatırımlar ve stratejik hedefler çerçevesinde kamu sigorta şirketlerinin TVF altında birleştirilmesi de yakından izlenecek.
Milli Piyango'nun ardından 2020'de at yarışları ihalesinin de masaya gelmesi bekleniyor. TVF'nin Ceyhan'da kurmak istediği 10 milyar dolarlık petrokimya tesisiyle ilgili gelişmeler de 2020'de gündemde olacak.
Bunun yanında TMSF'ye devredilen şirketlere ilişkin satış süreçlerinin başlaması da işlem hacmini artırabilecek etkenler arasında yer alıyor.
2020 yılında da hem ekonomik seyrin hem de bölgesel gelişmelerin yatırım ortamı üzerinde belirleyici olacağını söyleyen Müşfik Cantekinler, sözlerine şöyle devam ediyor: "Her ne kadar hem doğrudan yabancı yatırımlar hem de birleşme ve satın alma işlemleri açısından 2019 yılının görece düşük olduğunu belirtmiş olsak da, 2020 yılı için iyimser beklentilerimizi koruyoruz.
Kademeli iyileşme ile işlem hacimlerinin artacağını öngörüyoruz. 5-10 milyar dolar bandında hacimleri görebiliriz ama Türkiye'nin kademeli olarak 10 milyar dolar üstü işlem hacimleri görme potansiyeli de var.
Bu işlemlerin milli gelire oranı yüzde 2'leri bulsa, 20 milyar dolar üstü rakamları görebiliriz. Geçmişte bu seviyeleri gördük."
ANKETLER DE POZİTİF
EY Türkiye'nin 2020 yılına yönelik olarak yaptığı ankete göre, iş dünyasında 10 milyar doların altında işlem hacmi bekleyen katılımcıların oranı yüzde 95 olarak gerçekleşti. Katılımcıların yüzde 57'si 6-10 milyar dolar bandında hacim bekliyor.
Enerji sektörü, yüzde 20 oyla katılımcılar tarafından 2020 yılında en fazla hareket beklenen sektör oldu. Enerji sektörünü, imalat, bilişim ve gayrimenkul sektörleri izliyor.
Bunlara ek olarak, ankete katılanların yüzde 26'sı, önümüzdeki dönemde yurtdışında bir satın alma yapmayı hedeflediğini belirtti. Katılımcıların çoğunluğu (yüzde 80) son dönemde kurlarda yaşanan dalgalanmaların azalmasının ve enflasyonun tek haneye inmiş olmasının, 2020 yılında Türkiye'deki yatırım ortamına etkisinin sınırlı olacağını düşündüklerini belirtiyor.
ÖNE ÇIKACAK SEKTÖRLER
İş Yatırım Birleşme ve Devralma Müdür Yardımcısı Aydın Eralp, 2020 yılında kimya sektöründe, otomotiv yan sanayi, inşaat/altyapı odaklı şirketlerde, ambalaj, giyim perakende ve sağlık alanlarında işlemler olmasını bekliyor.
Finansal yeniden yapılandırmaya giden Yıldız Holding ve benzeri grupların bazı iştiraklerinden çıkış yapmasını, bazı fon şirketlerinin de satışlar yapmasını muhtemel görüyor.
Eralp, "Yurtiçi yatırım fırsatları ile birlikte bazı üretim bazlı şirketlerin yurtdışında da yatırımlar yapması bekleniyor" diyor.
DRT Kurumsal Finansman Hizmetleri Kıdemli Müdürü Duygu Doğançay, 2019'da enerji, üretim, e-ticaret, yiyecek ve içecek, kimya ve finansal hizmetler sektörlerinin en aktif alanlar olduğunu ifade ediyor.
Doğançay, "2020 yılının genelinde de 2019'daki sektörlere benzer olarak teknoloji, internet ve mobil hizmetler, e-ticaret ve üretim sektörlerinde işlemler olmasını öngörüyorum. Sağlık, turizm ve telekomünikasyon sektörlerinde de önemli işlemlerin olmasını bekliyoruz" diye konuşuyor.
DEĞERLEMELER YÜKSELEBİLİR?
Geçen yıl yaptığımız çalışmada 23 sektörle ilgili satış çarpanları konusuna değinmiştik. Burada özellikle iç piyasaya çalışan, kur riski taşıyan şirketlerde ve sektörlerde değerlemelerin düştüğünü ifade etmiştik.
İhracat payı yüksek, kur artışlarını fiyatlarına yansıtabilen sektörlerde ve şirketlerde ise çarpan bazında önemli düşüşler olmamıştı. Bu şirketler, maliyetleri TL ve gelirleri döviz olunca iyi fiyatlara satıldılar. Betek Boya, Ulusoy Elektrik, Öztiryakiler, yüksek çarpanlarla işlem gördüler.
2020 yılında ise şirket değerlemelerinde artış beklentisi var. Aydın Eralp, genel makroekonomik göstergelerdeki iyileşmenin, şirketlere olan ilgiye, büyüme hedeflerine ve değerlemelerine yansıması olacağını söylüyor.
Eralp, "Faizlerdeki düşüşün şirketlerin mali tablolarına pozitif etkisinin sermayedarlara olumlu dönmesini bekliyoruz" diyor. Aydın Eralp, yurtdışı yatırımlarla beraber yurtiçinde de konsolidasyona yönelik satın almaların artmasını bekliyor.
Bunun da oluşacak olan rekabetle beraber şirket değerlemelerine pozitif etki edeceğini söylüyor. Duygu Doğançay da TL'deki değer kaybının devam eden etkisi, ekonomik büyümedeki yavaşlama ve jeopolitik belirsizliklerin değerlemelerin aşağı yönlü hareket etmesine neden olduğunu hatırlattıktan sonra, ekonominin dengelenme süreciyle bu hareketin de toparlanmasını bekliyor.
BORÇ YENİDEN YAPILANLANDIRMA VARLIK SATIŞLARINI DA KAPSIYOR
Son birkaç yılda büyük grupların bankalarla finansal borç yeniden yapılandırma anlaşmaları imzaladığı haberleri sıklıkla gündeme geldi. Yıldız Holding, Doğuş Holding, Bereket Enerji, inşaat ve enerji sektöründen şirketler bu anlamda öne çıktı.
Bu borç yapılandırmaları kapsamında varlık satışları ile borç kapatmalar da söz konusu oldu. Yıldız Holding ve Doğuş Holding gibi yurtdışında da işleri olan büyük gruplar sadece Türkiye'de değil yurtdışında da önemli varlık satışları yaptılar.
2019 listelerinde bu işlemleri de görebilirsiniz. Grupların bu kapsamda varlık satışlarını 2020'de de yapmaya devam etmeleri bekleniyor. Örneğin Yıldız Holding'in Kümaş şirketine yabancıların yanında Yıldırım Holding'in de talip olduğunu önceki haftaki haberimizde yazmıştık.
MÜŞFİK CANTEKİNLER / KPMG TÜRKİYE DANIŞMANLIK HİZMETLERİ BÖLÜM BŞK.
"ÜLKE İMAJININ YÜKSELMESİ DEĞERLEMELERİ ARTIRIR"
"EBİTDA çarpanlarında son yıllarda düşüş var. Türk varlıklarının tamamında düşüş oldu. Borsadaki şirketlerimizin fiyatları son dönemde yükseldi ancak yine de değerleri hala düşük seviyelerde. Bu düşük fiyatlara ragmen, yabancı yatırımcıyı neden daha çok çekemiyoruz?
Tek başına ülkenin büyümesi, şirketlerin büyümesine yetmiyor. Ülke imajını da daha yükseltip, cazip ve çekici hale getirmemiz gerekiyor. Ülkemizde aslında çok kıymetli aktifler var. Doğru tanıtım ve uygulamaların gelmesiyle bu aktiflere daha çok yatırımcı çekip rekabet ortamı yaratabiliriz. Bu da değerlemelerin daha yükselmesi sonucunu beraberinde getirir."
ÖZGE GÜRSOY BÜYÜKAVŞAR / EY TÜRKİYE KURUMSAL FİNANSMAN BÖLÜM BŞK.
"EKONOMİNİN SEYRİ BELİRLEYİCİ OLACAK"
"2020 yılında hem ekonomik seyir hem de küresel ve bölgesel gelişmeler yatırım ortamı üzerinde belirleyici olacak. Kalıcı ekonomik reformlar ve uluslararası piyasalarda sağlanacak güven, yabancı yatırımcıların Türkiye'ye ilgisinin artmasını sağlayabilir.
Uluslararası finansal kuruluşların da Türkiye ekonomisine ilişkin beklentilerini olumlu yönde değiştirmesi iyi bir gelişme. Türkiye ekonomisinin dengelenme izlenimleri vermeye başlamasıyla beraber, satın alma ve birleşme işlemlerinde bir ivme yakalanacaktır."
BARBAROS ÖZBUGUTU / IYZICO CEO'SU
"DOĞRU ZAMANDA SATIŞ ÖNEMLİ"
"Girişimciler en doğru zamanda satış yapmalı. İniş-çıkışların bol ve gel-gitlerin yoğun olduğu satış sürecinde, doğru bir ekiple çalışılmalı. Yatırımcı seçme aşamasında, yatırımcının gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerine ve piyasalarına hakim, inişli-çıkışlı dinamiklere aşina ve stres yönetimi yapabilen bir yatırımcı olmasına dikkat etmek çok önemli.
Bana göre girişimciyi yeni ürün veya hizmetler geliştirmek için teşvik edebilecek, aynı dili konuşup ortak vizyon çerçevesinde ortak değerler etrafında ilerleyebilecek, yeni vizyon katabilecek, son kullanıcı deneyimi olan bir yatırımcı, başarının önemli bir adımı oluyor."