Türkiye'de 2020 yılındaki 250 satınalma&birleşme (S&B) işleminde yaklaşık 9 milyar dolar işlem hacmine ulaşıldı. Bu yıl ise teknoloji ve imalat tarafı ağırlıklı olmak üzere kamu işlemlerinin de etkisiyle işlem hacminin 10 milyar doları aşması bekleniyor.
TALİP YILMAZ
tyı[email protected]
Pandeminin dünya ekonomilerini derinden sarstığı 2020 yılında satınalma&-birleşme işlemlerinde önceki yıla göre adet bazında düşüş, hacim bazında artış yaşandı. 2019 yılında 303 işlemde yaklaşık 5 milyar dolar hacim yaratılmıştı. 2020 yılında ise 250 işlemde yaklaşık 9 milyar dolarlık bir hacim söz konusu.
Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
Hacim açısından ilk 10 işlemin toplamı 6,3 milyar dolar oldu. Burada özellikle Türkiye Varlık Fonu'nun (TVF) işlemlerine ve Peak Games'in satışı işlemine ayrı parantez açmak gerekiyor.
Haberimizin tablolarında da göreceğiniz üzere TVF, özellikle Turkcell ve kamu sigorta şirketlerinin satın alınması hareketiyle 2020'ye hareketlilik getirdi.
Bunun yanında Türkiye'de bir ilk olarak milyar dolar barajını aşarak bir teknoloji oyun şirketinin satışı işlemi gerçekleşti. 2010 yılında Sidar Şahin tarafından kurulan Peak Games, 193 ülkede oyunları indirilen bir şirket haline geldi.
Şirket, 2020 yılı içinde 1,8 milyar dolara ABD'li oyun şirketi Zynga tarafından satın alındı. 2020'de fonların satış ve halka arz yoluyla yaptığı çıkış işlemleri de ayrıca dikkat çekti.
2021 yılına yönelik beklentiler 2020'ye göre daha iyimser. 10 milyar dolar barajının geçilebileceği beklentileri öne çıkıyor. Bunun gerekçelerine bakıldığında aşı çalışmaları sonucu salgının etkisinin kademeli olarak azalması öngörüsü öne çıkıyor.
Salgının ekonomik etkilerini azaltmak için devletlerin açıkladığı benzeri görülmemiş ekonomik destek ve teşvik paketleri sayesinde merkez bankalarının genişleme politikalarına dikkat çekiliyor. Yine para piyasalarına yüksek miktarda likidite sağlanmasıyla şirketlerin küresel çerçevede tedarik zincirlerini tekrar değerlendirdikleri ifade ediliyor.
KPMG Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Bölüm Başkanı Müşfik Cantekinler, Türkiye'nin özellikle endüstriyel üretim sektörü açısından ön plana çıkmasını bekliyor.
"Büyüme, istihdam ve fiyat istikrarı hedeflerine ulaşmak için öngörülebilir para ve kur politikası kapsamında ekonomik göstergelerdeki dengelenme süreci, yatırımcı iştahını artırabilecek etkenler" diyen Cantekinler, ekonomide pandemi etkisinin devam etmesini, toparlanma döneminin uzamasını, olası ABD ve AB yaptırımlarını, Türkiye'nin yakın coğrafyasında gerçekleşebilecek siyasi belirsizlik ve güvenlik sorunlarını ise aşağı yönlü riskler olarak sıralıyor.
KPMG Türkiye, 2021 yılında endüstriyel üretim ve otomotiv, teknoloji, medya ve telekomünikasyon, ilaç ve sağlık sektörlerinin öne çıkmasını bekliyor.
TVF tarafından petrokimya, madencilik ve yerli kaynaklardan enerji üretim projelerine yapılacak yatırımlar, TMSF'ye devredilen şirketlerin tekrar ihale sürecine çıkması ve ÖİB'nın portföyünde yer alan varlıklar için ihale sürecine girmesi, işlem hacmini artırabilecek etkenler arasında sıralanıyor.
Müşfik Cantekinler, "Küresel aşılama çalışmalarının hız kazanması ve pandeminin sonra erme sürecine girmesiyle 2021 yılı için iyimser beklentilerimizi koruyoruz. Kademeli iyileşme ile işlem adet ve hacminin artacağını öngörüyoruz" diyor.
Dünyayı etkisi altına alan salgın ile beraber teknoloji sektörünün nispeten olumlu etkilendiğine dikkat çeken EY Türkiye, bu sektörde gerçekleşen işlem sayısının ve işlem hacminin giderek artmasının beklendiğini vurguluyor.
EY Türkiye Strateji ve Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Özge Gürsoy Büyükavşar, 2020 yılında pandemi sebebiyle ertelenen ve 2021 yılında hızlıca kapanması beklenen işlemler ve kamu sektöründe beklenen işlemlerin gerçekleşmesine bağlı olarak bu yıl işlem hacminin 10 milyar doları aşmasını bekliyor.
Büyükavşar, 2021 yılında salgın ortamının fazla uzamayacağını, yeni ekonomik programının istikrarlı bir büyüme sağlayacağını ve siyasi gerginliklerin ciddi bir tehdit oluşturmayacağını düşünüyor. "Salgının yavaşlaması ile özellikle sınır ötesi satın alma işlemlerinin ivmelenmesini bekliyoruz.
Sınır ötesi işlemleri cazip kılacak bir başka faktör de uluslararası piyasalardaki düşük faiz ortamı ve bol likidite nedeniyle finansman olanaklarının açık olması" diyen Büyükavşar, yabancı şirketlerin düşük bir öz kaynak ve düşük maliyetli borçla yüksek büyüme sağlayan gelişmekte olan ülkelerdeki varlıkları kolaylıkla satın alabilecekleri yorumunu yapıyor.
Deloitte Türkiye'nin '2020 Yılı Birleşme ve Satın Almalar Raporu'na göre, Covid-19 salgını nedeniyle toplam işlem değerinde ve işlem sayısında küresel boyutta bir düşüş gözlendi. Pandeminin başlangıcında Türkiye'de de satın almalar benzer şekilde yavaşladı.
Ancak haziran ayında tamamlanan mega işlemlerin etkisi ve ertelenen işlemlerin tekrar canlanmasıyla yaz aylarında hızlanma başladı.
Deloitte Türkiye Ortağı ve Finansal Danışmanlık Lideri Kıvanç Çıdam, "2019 yılındaki düşüşün ardından 2020'de yatırımcı ilgisinin önemli ölçüde canlandığını söyleyebiliriz. Son iki çeyrekte yaşanan yatırımcı ilgisi, 2021 yılı için işlemlerin daha da artacağına dair olumlu bakış açımızı destekliyor" diyor.
TALİP YILMAZ
tyı[email protected]
Pandeminin dünya ekonomilerini derinden sarstığı 2020 yılında satınalma&-birleşme işlemlerinde önceki yıla göre adet bazında düşüş, hacim bazında artış yaşandı. 2019 yılında 303 işlemde yaklaşık 5 milyar dolar hacim yaratılmıştı. 2020 yılında ise 250 işlemde yaklaşık 9 milyar dolarlık bir hacim söz konusu.
Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
Haberimizin tablolarında da göreceğiniz üzere TVF, özellikle Turkcell ve kamu sigorta şirketlerinin satın alınması hareketiyle 2020'ye hareketlilik getirdi.
Bunun yanında Türkiye'de bir ilk olarak milyar dolar barajını aşarak bir teknoloji oyun şirketinin satışı işlemi gerçekleşti. 2010 yılında Sidar Şahin tarafından kurulan Peak Games, 193 ülkede oyunları indirilen bir şirket haline geldi.
Şirket, 2020 yılı içinde 1,8 milyar dolara ABD'li oyun şirketi Zynga tarafından satın alındı. 2020'de fonların satış ve halka arz yoluyla yaptığı çıkış işlemleri de ayrıca dikkat çekti.
2021 DAHA İYİMSER
2021 yılına yönelik beklentiler 2020'ye göre daha iyimser. 10 milyar dolar barajının geçilebileceği beklentileri öne çıkıyor. Bunun gerekçelerine bakıldığında aşı çalışmaları sonucu salgının etkisinin kademeli olarak azalması öngörüsü öne çıkıyor.
Salgının ekonomik etkilerini azaltmak için devletlerin açıkladığı benzeri görülmemiş ekonomik destek ve teşvik paketleri sayesinde merkez bankalarının genişleme politikalarına dikkat çekiliyor. Yine para piyasalarına yüksek miktarda likidite sağlanmasıyla şirketlerin küresel çerçevede tedarik zincirlerini tekrar değerlendirdikleri ifade ediliyor.
KPMG Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Bölüm Başkanı Müşfik Cantekinler, Türkiye'nin özellikle endüstriyel üretim sektörü açısından ön plana çıkmasını bekliyor.
"Büyüme, istihdam ve fiyat istikrarı hedeflerine ulaşmak için öngörülebilir para ve kur politikası kapsamında ekonomik göstergelerdeki dengelenme süreci, yatırımcı iştahını artırabilecek etkenler" diyen Cantekinler, ekonomide pandemi etkisinin devam etmesini, toparlanma döneminin uzamasını, olası ABD ve AB yaptırımlarını, Türkiye'nin yakın coğrafyasında gerçekleşebilecek siyasi belirsizlik ve güvenlik sorunlarını ise aşağı yönlü riskler olarak sıralıyor.
ÖNE ÇIKACAK SEKTÖRLER
KPMG Türkiye, 2021 yılında endüstriyel üretim ve otomotiv, teknoloji, medya ve telekomünikasyon, ilaç ve sağlık sektörlerinin öne çıkmasını bekliyor.
TVF tarafından petrokimya, madencilik ve yerli kaynaklardan enerji üretim projelerine yapılacak yatırımlar, TMSF'ye devredilen şirketlerin tekrar ihale sürecine çıkması ve ÖİB'nın portföyünde yer alan varlıklar için ihale sürecine girmesi, işlem hacmini artırabilecek etkenler arasında sıralanıyor.
Müşfik Cantekinler, "Küresel aşılama çalışmalarının hız kazanması ve pandeminin sonra erme sürecine girmesiyle 2021 yılı için iyimser beklentilerimizi koruyoruz. Kademeli iyileşme ile işlem adet ve hacminin artacağını öngörüyoruz" diyor.
Dünyayı etkisi altına alan salgın ile beraber teknoloji sektörünün nispeten olumlu etkilendiğine dikkat çeken EY Türkiye, bu sektörde gerçekleşen işlem sayısının ve işlem hacminin giderek artmasının beklendiğini vurguluyor.
EY Türkiye Strateji ve Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Özge Gürsoy Büyükavşar, 2020 yılında pandemi sebebiyle ertelenen ve 2021 yılında hızlıca kapanması beklenen işlemler ve kamu sektöründe beklenen işlemlerin gerçekleşmesine bağlı olarak bu yıl işlem hacminin 10 milyar doları aşmasını bekliyor.
Büyükavşar, 2021 yılında salgın ortamının fazla uzamayacağını, yeni ekonomik programının istikrarlı bir büyüme sağlayacağını ve siyasi gerginliklerin ciddi bir tehdit oluşturmayacağını düşünüyor. "Salgının yavaşlaması ile özellikle sınır ötesi satın alma işlemlerinin ivmelenmesini bekliyoruz.
Sınır ötesi işlemleri cazip kılacak bir başka faktör de uluslararası piyasalardaki düşük faiz ortamı ve bol likidite nedeniyle finansman olanaklarının açık olması" diyen Büyükavşar, yabancı şirketlerin düşük bir öz kaynak ve düşük maliyetli borçla yüksek büyüme sağlayan gelişmekte olan ülkelerdeki varlıkları kolaylıkla satın alabilecekleri yorumunu yapıyor.
İŞLEMLERDEKİ HIZ SÜRECEK
Deloitte Türkiye'nin '2020 Yılı Birleşme ve Satın Almalar Raporu'na göre, Covid-19 salgını nedeniyle toplam işlem değerinde ve işlem sayısında küresel boyutta bir düşüş gözlendi. Pandeminin başlangıcında Türkiye'de de satın almalar benzer şekilde yavaşladı.
Ancak haziran ayında tamamlanan mega işlemlerin etkisi ve ertelenen işlemlerin tekrar canlanmasıyla yaz aylarında hızlanma başladı.
Deloitte Türkiye Ortağı ve Finansal Danışmanlık Lideri Kıvanç Çıdam, "2019 yılındaki düşüşün ardından 2020'de yatırımcı ilgisinin önemli ölçüde canlandığını söyleyebiliriz. Son iki çeyrekte yaşanan yatırımcı ilgisi, 2021 yılı için işlemlerin daha da artacağına dair olumlu bakış açımızı destekliyor" diyor.