Tedarik sorunları ve Passat'ın sedan modelinin üretilmeyecek olması, Volkswagen'e pazar payı kaybettirdi. Volkswagen Binek Araç Genel Müdürü Gino Bottaro, Passat Variant ve SUV modelleri ile pazar kaybını telafi edip 50 bin adet araç satacaklarını söylüyor.
29 Mayıs-12 Haziran 2022 tarihli sayıdan
Bu yılın ilk dört ayında, tedarik problemlerinden kaynaklanan yavaşlama ile birlikte Türkiye'de binek otomobil pazarı yüzde 20,7 daraldı ve 162 bin 398 adet satış gerçekleşti.
Nisan ayı özelinde daralma yüzde 5,8 seviyesinde kaldı. Binek otomobilde pazarın en önemli üç oyuncusundan biri olan Volkswagen için işler biraz daha olumsuz geçti.
Çünkü markanın en önemli modeli Passat'ın sedan kasasının üretiminin bu yıl ilk yarıda biteceğinin açıklanmasıyla birlikte Volkswagen pazarda beş, hatta yedinci sıralara inmek durumunda kaldı.
Yeni dönemde özellikle SUV modeller ve ardından elektrikli modeller ile piyasadaki güçlerini koruyacaklarını söyleyen Volkswagen Binek Araç Marka Genel Müdürü Giovanni Atilla Gino Bottaro ile şirketin yeni stratejisini ve otomotiv pazarını konuştuk.
Sedan otomobillerin ve dizel motorlu modellerin üretimini bitireceklerini ve 2030'lu yıllara girerken elektrikli otomobillere ciddi yatırım yapacaklarını anlatan Bottaro, şu değerlendirmeleri yaptı:
Bu yıl otomotiv pazarı ve Volkswagen için nasıl geçiyor? Pazardaki daralma eğilimi nasıl bir ivme sergiliyor?
Binek otomobil pazarı açısından ilk dört ayda, nisan ayında daha iyimser olmakla birlikte yüzde 20,7'lik bir daralma söz konusu oldu. Volkswagen, binek otomobil pazarında ilk üçte olan bir marka. Yüzde 12'ler civarında bir pazar payımız var.
Ancak satışlarımızda önemli bir yer tutan Passat modelinini Variant kasası hariç üretimden kalkacak olması ve tedarik tarafında savaşla birlikte Ukrayna'dan sağlanan ürünlerde yaşanan sorunlarla birlikte satışlarımız tek hanelere indi. Nisan ayında ise yüzde 11,9 pazar payı yakaladık ve dört ayın ortalamasında yüzde 8,6 pazar payı elde ettik. Nisan ayındaki tablodan iyimseriz.
Çünkü satışlarımızın yüzde 60'tan fazlasını oluşturan Passat ve Tiguan modellerinin hacmi yüzde 20'ye düşmesine rağmen pazar payımız aylık bazda yüzde 11,9'a yükseldi. Nisan ayında SUV modellerimiz satışların yüzde 42'sini oluşturdu.
Passat'ın pazar açısından nasıl bir önemi var?
Passat modelinin performansı neredeyse binek otomobil pazarının 3,7'si. Bu model tek başına bir marka gibi. Bizim satışlarımızın da neredeyse yüzde 50'sini oluşturuyor. Böylesi bir modelin sedan kasasının üretimi 2023 sonunda durdurulacaktı.
Ancak 2022 yılı ortasında üretimin bitirilmesine karar verildi. Mevcut Passat fabrikası da elektrikli otomobil üretimine çevrildi. Passat modelinin dünyadaki en büyük alıcısı Türkiye. Tüm Passat'ların yüzde 35'ini alıyoruz. Bu öne çekme kararı doğal olarak bizi de etkiledi.
Bundan sonra Passat sadece Variant modeli ile pazarda olacak. Biz de Varriant modeli için pazarlama çalışmalarımızı hızlandırdık. Bu yıl bin 500 adet, önümüzdeki yıl tedarik zincirinde sorun olmazsa 10 bin adetler civarında satış hedefliyoruz.
Bu yıl beklentiniz nedir? Yılı nasıl tamamlarsınız?
Tedarik problemi olmazsa 2021 yılındakine benzer, 50 bin adetler seviyesinde yılı tamamlarız. Sektör de 600 bin
adetlerde kalır. 2023'ü şu an yurtdışı da planlamakta zorlanıyor.
Çip krizi ve hammadde sorunu 2023'ün sonuna kadar devam edecek gibi görünüyor. Ancak 2023'te 2022'nin üzerinde bir satış adedi hedefliyoruz. Çünkü 2018 yılından bu yana ciddi bir ertelenmiş talep var.
Otomobil fiyatları artmaya devam edecek mi?
Avrupa bölgesinde otomotiv pazarında yıllık binde 5 ile yüzde 1,5 arasında bir zam olurdu. Distribütörler olarak bu artış oranlarını, pazarın dinamiğine, tedarik seviyesine, ulaşmak istediğimiz hedefe göre kendi marjlarımızla karşılayabiliyorduk.
Ancak Avrupa'da enflasyon oranında yaşanan artışlarla birlikte otomobil satış fiyatları da yüzde 6-7 zamlandı. Yine artan hammadde fiyatları, lojistik maliyetlerindeki artışlar da fiyatlara girdi. Totalde Euro bazında neredeyse yüzde 14-15 seviyelerinde fiyat artışı oldu. Bu artışın tamamını da fiyatlara yansıtamadık.
Özellikle SUV modellere ağırlık verdiğini görüyoruz. Bu stratejinizi açar mısınız?
Dünyada sedan segmenti yüzde 25'lerin altına geriledi. SUV segmenti ortalaması ise yüzde 46. Volkswagen SUV segmentinde büyümeyi hedefledi ve stratejisini buna göre yaptı. Türkiye, parametreleri biraz geriden de olsa takip ediyor. 2021 yılında SUV pazarı yüzde 35-36 seviyelerinde gerçekleşti.
Bu yılın ilk dört aylık performansa baktığımızda yüzde 40 seviyelerinde. Bu açıdan bakıldığında Volkswagen'in SUV stratejisi doğruydu. Altı SUV modele sahip tek markayız. Bu yıl Taigo ve T-Cross geldi. Bir de ana oyuncularımızdan T-Roc makyajlandı. SUV model sayısını önümüzdeki dönemde, elektrikli modellerle birlikte 11'e çıkarmayı planlıyoruz.
SUV'un satışlarınız içindeki payı nedir?
Bu yıl satışlarımızın yüzde 50'sini SUV modellerle gerçekleştireceğiz ve önümüzdeki yıl da bu oranı yüzde 60-65 seviyelerine çıkaracağız. Tiguan ve Passat modelllerinde yaşadığımız tedarik sorunu ile birlikte, yeni modellerimiz Taigo ve T-Cross ile makyajlanmış SUV modelimiz T-Roc, buradaki kayıplarımızı telafi etmeye başladı.
Bu yıl içinde başka yeni modeller gelecek mi?
SUV modellere ek olarak nisan ayında, Golf modelimizin spor modeli, süper spor tutkunlarının beklediği Golf R modelimizi pazara sunduk.
Bu son derece özel bir model; dört tekerlekten çekişe sahip, 320 PS güç üreten ve 420 Nm'lik sıradışı bir tork değerine sahip bu modelimizden ilk etapta 40 adet getirdik ve bir hafta gibi kısa bir sürede satıldı.
Yılın başında bir de Passat Alltrack modelimizi tüketicilerimize sunmuştuk. Bu yıl, Passat Variant'a ve elektrikli otomobil hazırlığına odaklanıyoruz. Volkswagen Binek Araç olarak ilk elektrikli otomobilimizi 2023 üçüncü çeyreğinde pazara sunarız.
“ARAÇ ARZINDAKİ SORUNLAR, SATIŞ SONRASINDA KAOS YAŞATIYOR”
SERVİS GELİRLERİ DÜŞÜYOR
Otomotiv işinin satış kısmını konuşuyoruz ancak aslında bu işin en önemli alanlarından biri satış sonrası. Arzda yaşanan sorun, araç parkının küçülmesini, sadık müşteri sayısının azalmasını ve giderlerin yüzde 70-100 oranlarında bölümünü taşıyan servis gelirlerinin düşmesini de beraberinde getiriyor. Yani arzın sorun olması, araç parkının daralması nedeniyle sürdürülebilir bir gelir modeli olan satış sonrasında ciddi bir kaos yaşatıyor. Bunun negatif sonuçlarını önümüzdeki 2- 3 yıl içinde yaşayacağımızı düşünüyorum.
SATIŞ SONRASINA ODAKLANDIK
Bizim odaklandığımız konuların başında satış sonrası geliyor. Yani araç parkının sistem içinde kalması ve sürdürülebilir gelir yaratmaya devam etmesi. Tedarikle ilgili sıkıntı var, planlamayı ona göre yapıyoruz ama orta ve uzun vadede, araç parkının küçülmesi ve yetkili servise gelen sadık müşteri sayısının azalması gibi ağır etkileri olacak. Volkswagen Binek Araç markası, satış sonrasına uzun yıllardın özel önem veriyor. Sonuçta 10 yıllık araç parkı içindeki aktif müşteri oranımız yüzde 50. Bu Avrupa'da açık ara örnek teşkil eden bir oran. Avrupa'da bu oran yüzde 30'lar seviyesinde.