2018 yılında faaliyete geçen lojistik pazar yeri platformu Tırport, dünyanın 10 lojistik teknoloji şirketi arasında yer alıyor. Şirket, beş yılda Avrupa'dan Çin'e ve Afrika'ya uzanan lojistik koridorda 1,5 milyon kamyonu Tırport'lu yapmayı ve yılda 6 milyar doların üzerinde ciroya ulaşmayı hedefliyor.
02- 15 Ekim 2022 tarihli sayıdan
Global danışmanlık ve proje yönetimi şirketi aracılığıyla uzun yıllar lojistik sektöründeki çeşitli aktörlere danışmanlık veren, yeniden yapılanma süreçleri içinde olan Tırport Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan, 2014 yılında yeni bir pazar yeri girişimi fikriyle yola çıkıyor.
Türkiye'de bireysel kamyon sahipliğinin çok yüksek. Türkiye'nin önde gelen lojistik firmalarının bile günlük kontratlı taşımalarının çoğunu nakliye sitelerinden buldukları kamyonlarla yaptıklarını bilen Arslan, aynı modeli yük sahibi ile kamyoncuyu buluşturmak için yapmaya karar veriyor ve böylece Tırport'un temelleri atılıyor.
Bugün gelinen noktada dünyanın 10 lojistik teknoloji şirketi arasında yer alan Tırport, önümüzdeki beş yıl içinde Avrupa'dan Çin'e ve Afrika'ya uzanan lojistik koridorda 1,5 milyon kamyonu Tırport'lu yapmayı ve yılda 6 milyar doların üzerinde ciroya ulaşmayı hedefliyor.
10 ÜLKEDE FAALİYET
Tohum aşamasında yanına yatırımcı arıyor ama Türkiye'de fikre yatırım yapılmadığı için maalesef bulamıyor. 2015 yılında işi hayata geçirmek için yakın dostlarından da destek alarak kendi tohum yatırımını kendisi yapıyor.
Kuleli Askeri Lisesi'nden yakın arkadaşı olan Hakan Özçubukçu ve uzun yıllardır birlikte çalıştığı, 'sağ kolum' dediği Burcu Kale'yi de yanına kurucu olarak alarak Tırport'u hayata geçiriyor.
150 metrekarelik ilk ofislerini kiralayarak sekiz kişilik bir ekiple yola çıktıklarını belirten Arslan, "Bu yolculuk, bugün yaklaşık 80 kişiyle yol aldığımız, yedi dilde, 10 ülkede faaliyet gösterdiğimiz, 100 bini aşkın üye kamyoncusu, 3 binin üzerinde üye KOBİ ve büyük yük vereniyle dev bir operasyona dönüştü" diyor.
2023 içinde ise 20 ülkede 10 dilde faaliyet göstermeyi hedefleyen şirket, gelecek yıl merkezini Hollanda'ya taşıma da planlıyor. Avrupa - Türkiye - Yakın Asya trafiğini Hollanda'dan yöneteceklerini söyleyen Arslan, "2025'e yaklaşık 250 kişilik global bir ekiple gireceğimizi öngörüyoruz" diye ekliyor.
2025'TE UNICORN PLANI
Şirket önümüzdeki beş yıl içinde; Avrupa'dan Çin'e ve Afrika'ya uzanan hatta günlük 30 binin üzerinde taşımayı yöneten, 1,5 milyonun üzerinde üye kamyoncuya sahip global bir dijital ağa dönüşmeyi hedefliyor.
Lojistik işinin gelecekteki yüklenicilerinin dijital yük servisleri ve ağları olacağının vurgulayan Arslan, Tırport'un dünyada bu işin öncü teknolojilerinden birisi olduğunun altını çiziyor.
Lojistik pazar yeri olarak çalışan şirketin, kurucuların fonladığı yaklaşık 2,4 milyon dolarlık kuluçka yatırımıyla, 2,5 yıllık bir geliştirme süreci sonunda 2018'de faaliyet başladığını ifade eden Arslan, şöyle devam ediyor: "Seed ve Early Stage kategorilerinde yaklaşık ilave 4,5 milyon dolar yatırım alarak bugünlere geldik.
İçeride bireysel yatırımcıların yanında; Re-Pie, Hedef Girişim ve Avrupalı yatırım grubu Encore kurumsal yatırımcılar var. 2023 yılı ikinci çeyrek başında Seri A yatırım turu planlıyoruz. 2023 yılı içinde Seri A ve B yapmayı, 2025'te de unicorn olmayı hedefliyoruz."
Unicorn eşiğine geldiklerinde 1 milyonun üzerinde global kamyoncu üyeye sahip olmayı, 20 binin üzerinde KOBİ'ye hizmet vermeyi, bölgenin önde gelen lojistik firmaları ve üreticileriyle çalışmayı planladıklarını ifade eden Arslan, "Günde 2,5 milyon doların üzerinde bir ciroyu da yöneteceğiz" diyor.
YOLLARDA 930 BİN KAMYON
Avrupa'da karayolu taşımasının en yüksek olduğu ülke Türkiye. Türkiye'de yollarda 930 bin civarında 16 ton ve yukarısı kamyon bulunuyor. Bunların yaklaşık 550 bini bildiğimiz anlamda ticari taşıma yapıyor.
Türkiye'de ayrıca günde ortalama 450 bin FTL (Full Truck Load) taşıma yapılırken, 450 bin FTL yükün 300 bini spot pazarda, bireysel kamyon sahipleri tarafından tanışıyor.
Günlük çıkan yükün yaklaşık 300 bin FTL'sinin OSB ve kümeleşmiş üretim bölgelerinden çıkan KOBİ yükleri olduğunu dile getiren Arslan, şunları anlatıyor: "Düzenli yükler olmadığından bunlar kontratlı nakliye yaptıramazlar.
İhtiyaçlar kısa dönemde ortaya çıkar, anlık simsar ve nakliye sitelerindeki aracılarla çözüm aranır. Tırport iki yılda sahada eriştiği büyük penetrasyonla önümüzdeki üç yıl içinde spotta çıkan günlük 30 bini bulan taşımayı, teknolojileri, network ve data işleme gücüyle kendi üzerinden Uber Freight mantığında geçirmeyi hedefliyor."
DİJİTAL HUB OLMAYI HEDEFLİYOR
Türkiye'de faaliyet gösteren en büyük 12 lojistik firmasının toplam pazar payı ancak yüzde 5 civarında. Tırport olarak gelecek birkaç yıl içerisinde pazardan aldıkları payı yüzde 7,5'in üzerine çıkarmayı planladıklarını vurgulayan Arslan, Avrupa'da önde gelen üç lojistik dijital platformu arasında bulunduklarını söylüyor.
Arslan, şunları ekliyor: "Afrika pazarını çok önemsiyoruz. Oradaki mevcut rakiplerimizden hem teknoloji hem de iş modeli olarak çok üstünüz. Dubai merkezli bir operasyon yönetimi ile 2025'e kadar Afrika'nın bir numaralı dijital operatörü olma arzusundayız.
Sonuç olarak Avrupa-Çin-Afrika arasındaki lojistik hareketin bölgesindeki en önemli dijital HUB'ı haline gelmeyi ve pazaryeri olmayı, 1,5 milyonu aşkın uluslararası kamyoncuya ev sahipliği yapmayı hedefliyoruz."
"TÜRKİYE'NİN KARŞISINDA SIRA DIŞI FIRSATLAR VAR"
"Ukrayna-Rusya Savaşı, Avrupa ile Rusya'nın arasındaki ticarete ve Çin'den Avrupa'ya uzanan Kuzey Lojistik Koridoru'na büyük zarar veriyor. Savaş yakın dönemde uzlaşı ile sonlansa bile, zarar gören lojistik aksların yeniden onarılması, psikolojilerin düzelmesi ve yeni dengelerin oturmasının en az 10 yıl alabilecek.
Bu durum, Türkiye'den geçen Orta Lojistik Koridoru'nu, önümüzdeki yıllarda çok daha stratejik ve değerli hale getirecek. Azerbaycan, İran, Gürcistan üzerinden Avrupa'ya uzanan kara ve demiryolu hatları ile Samsun, İskenderun ve Mersin üzerinden gelecek konteyner denizyolu hatları Türkiye üzerinden çok hızlı bir şekilde Avrupa'ya ulaşabiliyor.
Aynı şekilde, Akdeniz, Karadeniz ve Avrupa'dan çıkan ve Rusya'ya uzanan tüm lojistik koridorlar, Türkiye üzerinden geçiyor. Türkiye, sıra dışı fırsatlarla karşı karşıya. Türkiye, bu fırsatı iyi değerlendirebilirse 10 yıl içinde 2,5 trilyon dolarlık bir ekonomik büyüklüğe, kişi başı 20 bin doların üzerinde bir gelire ulaşabilir."
"TRANSİT YÜK TRAFİĞİ 10 KAT ARTABİLİR"
"Önümüzdeki beş yıl içinde, Türkiye üzerinden gerçekleşen transit yük trafiği 10 kattan fazla artabilir. Kitlesel üretim yapan ve Avrupa- Afrika pazarlarına satış yapan Güney Asya ve Çinli firmalar, üretim ve yarı mamul montajları için Türkiye'yi ana üretim üssü olarak tercih edebilirler.
Çünkü yatırımcılar, Çin'de ürettiği ve ancak 8-12 hafta arasında Avrupa'ya yaklaşık 12 bin dolara gönderebildiği bir konteyneri, Türkiye'den yaklaşık 4 bin veya 5 bin dolara yani hemen hemen yarı fiyatına sadece bir haftada Avrupa'nın her yerine ulaştırabiliyor."