Cirosunu bu yıl 2 milyar TL'ye taşımayı hedefleyen Daikin Türkiye, yeni yatırımlarla ihracat ağırlıklı büyümesini sürdürüyor. Daikin Türkiye CEO'su Hasan Önder, "Bu yıl ciromuzda yüzde 30 artış bekliyoruz" diyor. Şirketin en önemli hedef pazarı ise Çin.
ÖZLEM BAY YILMAZ
[email protected]
Türkiye pazarına 41 yıl önce distribütörler aracılığıyla giren ve 2011'de Airfel'i satın alarak ülkemize bizzat adım atan Daikin, bugün Türkiye iklimlendirme sektörünün en önemli oyuncularından biri.
Hendek'te 42 bin metrekare kapalı alana sahip beş fabrikadan oluşan üretim tesisine sahip olan şirket, 80 kişiden oluşan AR-GE departmanının geliştirdiği ürünleri dünyaya satıyor. 2011 yılından bu yana 10 kat büyüyen şirketin cirosu bugün 2 milyar TL'ye yaklaşmış durumda.
Yeni yatırımlarla her yıl büyümelerini sürdürdüklerini belirten Daikin Türkiye CEO'su Hasan Önder, "Türkiye operasyonunun başarısı Japonları da şaşırtıyor. Lokal yönetici olarak bizlere güvendiler.
Tepeye Japon yönetici atamadılar" diyor. Hasan Önder ile önümüzdeki döneme ilişkin yatırım planlarından ihracat hedeflerine kadar pek çok konuyu konuştuk.
2011 yılında Daikin'in Airfel'i satın almasından sonra nasıl bir gelişme yaşadınız?
Satın alma döneminde Airfel 200 milyon TL cirolu bir şirketti. Sekiz yılda 10 kat büyüyerek 2 milyar TL'ye yaklaşan bir ciroya geldik.
Satın almanın ardından yeni ürün ve kapasite yatırımlarıyla bu sağlandı. Bugün Sakarya'nın Hendek ilçesinde split klima fabrikası, panel radyatör fabrikası, kombi fabrikası, klima santrali fabrikası ve fan coil fabrikası olmak üzere beş tesisimiz var.
Yakın zamanda merkezi kazanlarla ilgili bir yatırım yapabiliriz. Duvar tipi kazanlarla ilgili de önümüzdeki dönemde yatırım planlıyoruz. Böylece fabrika sayımız yediye çıkacak. Çalışan sayımız da iki yıl içinde bin 300'lerden 2 bine yükselecek.
2018 nasıl geçti? Ekonomideki zorlukları nasıl aştınız?
2018'de inşaat sektörünün daralması sektörümüzü etkiledi. Asıl sorun tahsilatlardı. Buna rağmen bizim için 2018 iyi geçti. 2017'deki 1 milyar 270 milyon TL'lik ciroyu 2018'de 1 milyar 750 milyon TL'ye çıkardık. 2019 yılında bu rakamı 2 milyar TL seviyesine taşıyacağız.
Peki büyüme nereden geldi? Bunu nasıl sağladınız?
İhracatımızı yaklaşık 50 milyon dolar civarında artırarak 200 milyon dolara çıkardık. İhracatın ciro içindeki payını yüzde 45'ten yüzde 50'ye yükselttik. Bu yıl bu oran yüzde 55'i bulacak. Daikin global bir şirket ve bizim sorumlu olduğumuz bölgeler var.
Türkiye dışında Türki Cumhuriyetler ve Kuzey Irak 2011'den bu yana bize bağlı. Bu bölgelerdeki çalışmalarımızın karşılığını aldık. Tek yere bağımlı olursan sıkıntı yaşıyorsun. Farklı yerlere dağılınca başka yerlerde büyümeye başlıyorsun.
Daikin markası dışındaki markamız Airfel'i ise Çin'den Avrupa'ya kadar birçok ülkede satıyoruz. Öte yandan Türkiye de çok küçülmedi. ÖTV teşviki de bizi olumlu etkiledi. Bu gelişmeler birbirini dengeledi. İhracatımızı da biraz yükseltince büyümeyi yakaladık.
Airfel ile ilgili son dönemde odaklandığınız bir hedef pazar var mı?
Son üç yıldır Çin ile yoğun çalışıyoruz. Şu anda da Çin'e odaklanmış durumdayız. Çin potansiyeli çok yüksek bir ülke. Satışları Bir anda üçe beşe katlayabiliyor. Her ne kadar orada da büyüme hızları yavaşlasa da mevcut pazar bile çok büyük.
Çin'e uygun yeni ürünler de gönderdik. Bu pazara uygun ürün geliştirdik ve geliştirmeye çalışıyoruz. Daha Çinlilere yatkın ürünler olsun istedik. Mesela kıpkırmızı bir ürünümüz var. Avrupa'da hiç satılmayacak bir ürün Çin'de çok iyi satıyor.
İç pazarda önümüzdeki dönem için neler öngörüyorsunuz?
Şu anda Türkiye'de ısıtma ve soğutma alanında faaliyet gösteren 500 bayimiz var. İklimlendirme sektörünü oluşturan her ürün gamında varız. Merkezi sistemde de varız, fabrikalar, oteller, rezidanslar, plazalarda da varız. Aynı zamanda bireysel kullanımda da varız. Bütün ürün grupları tam olan ender şirketlerden biriyiz. Bu bizi avantajlı duruma getiriyor.
Şu anda Daikin çatısı içindeki bölgelerde konumunuz nasıl?
Avrupa'da üçüncüyüz. İkinci ile çok yakınız. Birinci İtalya, ikinci Fransa. Bu dönemde bu başarımız beklenmiyordu.
Yatırım planlarınız neler?
Normalde split klima ilgili çalışmalarımız yoğun gidiyor. Ciddi derecede Avrupa'ya ihracat yapıyoruz. Kendi sektörümüzde şu anda ihracatta Türkiye birincisiyiz. Bu grupta dört modelimiz var. İki ürün daha çıkaracağız.
Önümüzdeki yılın yarısından sonra merkezi sistemlerle ilgili yatırımlarımız olacak. Ayrıca VRV yatırımı yapacağız. Bu yatırımı yaptığımızda bize daha büyük bir pazar açılacak. Bütün Ortadoğu'ya büyük bir ihtimalle Türkiye'den göndereceğiz. Şu anda Belçika'dan alıyorlar. Kombide ise hat sayımızı bir tane daha artıracağız. Kombi hattımızın kapasitesini yüzde 50 artırmayı planlıyoruz. Özellikle Çin pazarından çok yüklü bir talep bekliyoruz.
Bu işler için ne kadarlık yatırım planlıyorsunuz?
Bu yıl ve gelecek yıl büyük ihtimalle 150 milyon TL'nin üzerinde yatırım yapacağız.
Ürün geliştirmeyle ilgili Türkiye'de bir departman var mı?
AR-GE'de 80 kişilik ekibimiz var. Hem Avrupa hem Japonya ile birlikte çalışıyoruz. Dört Japon çalışanımız var. Dünyanın en küçük kombisini, Daikin Türkiye'de Türk mühendislerimiz ile biz geliştirdik. Buradan bütün dünyaya satılıyor. Geçen yıl piyasaya çıktı.
"KADINLARI DESTEKLİYORUZ"
"Sektörümüzdeki kadın varlığını artırmak için 'Sakura Kadın Girişimci Programı' ve 'Sakura Kadın Teknisyenler Projesi' gibi istihdama yönelik sürdürülebilirliği olan projeleri hayata geçirdik.
'Erkek işi' olarak bilinen iklimlendirme sektörüne kadın teknisyenler kazandırarak bu alanda kadınların önünü açmaya çalıştık. Özellikle kaynak bölümünde çalışan kadın çalışanlarımız grup içinde yapılan kaynak yarışmalarında dünya üçüncüsü olarak bize gurur yaşattı.
2014 yılında toplam 600 civarında çalışanımız vardı ve bunun yüzde 20'sini kadınlar oluşturuyordu. Şimdiyse bu oran yüzde 35'lere ulaştı. Biz, bununla da yetinmeyecek, kadın çalışan sayımızı yüzde 50'lere taşıyacağız."