Borsa, şubat ayı ortasından bu yana yükselişte. Yüzde 20’ye varan getiriler sonrası düzeltme ihtimali arttı. Bu dönemde hisse pozisyonunun artırılmasını öneren de var, beklenmesini tavsiye eden de.
TALİP YILMAZ
[email protected]
15 finansçı CEO ile yaptığımız küçük ankette yatırım için en çok önerilen araç hisse senedi oldu. Düzeltme durumunda bankacılık hisseleri öne çıkabilir. Mali yapısı güçlü hisseler de tavsiye ediliyor.
Tabloları görmek için görsellere tıklayın.
Piyasalar 2015 yılındaki hatta yılın ilk ayındaki olumsuz havayı dağıtmış görünüyor. Yurtdışı kaynaklı olumlu haberler, gelişen piyasalara para akışını beraberinde getirdi. Geçen yıl yaşanan olumsuz süreçten iki seçim yaşayan Türkiye fazlasıyla nasibini almışken, şubat ayı ortasından bu yana yaşanan süreçte TL varlıklar çok hızlı bir şekilde toparlanmasını bildi.
Gelişen ülkeler endeksine göre yüzde 30 seviyelerinde iskontosu olan Borsa İstanbul’un (BİST) iskonto oranı son yükselişlerle yüzde 25 seviyelerine geriledi. Endeks TL bazında yüzde 20’ye varan oranda değer kazandı. Endeksin TL bazında hedef değerlere göre iskonto oranı daraldı.
En azından yılın ilk yarısında FED’den bir faiz hamlesi beklenmezken ve mevcut global likidite ortamının devam edeceği yorumları yapılırken, en çok sorulan sorular şunlar: 80.000 seviyesinin üzerinden hisse alınmalı mı? Yoksa portföylerde hisse ağırlığı azaltılmalı mı? Endeks nereye gider? Yatırımcı nasıl bir portföy
dağılımı yapmalı? Biz de bu soruları aracı kuruluş ve portföy yönetim şirketlerinin üst düzey yöneticilerine sorduk.
DÜZELTME BEKLENİYOR
Konuştuğumuz CEO’ların yarısından fazlası, yılın ikinci çeyreğinde endeksin 75.000-80.000 bandında hareket edeceğini öngörüyor. Daha sonra 80.000-85.000 bandı öne çıkıyor. 85.000 üssü seviyeler ise daha düşük oranda bekleniyor. Endeksin tekrar 80.000 altı seviyelere gelmesini ya da başka bir deyişle hızlı yükseliş sonrası bir düzeltme olmasını bekleyen uzmanlar, hala devam eden risklere dikkat çekiyor.
Bu isimlerden biri olan İş Yatırım Genel Müdürü Erdal Aral, endekste artış potansiyelinin sınırlı olduğunu söylüyor ve borsadaki yükselişlerde taktiksel olarak satış yönünde olmayı öneriyor. Aral, “Borsa İstanbul için olumlu görüşümüzü, ekonomi yönetiminin, uzun süredir ertelediği, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu yapısal reformları hızlandıracağına dayandırmıştık.
Gündemin anayasa değişikliklerine odaklandığı bir ortamda maalesef ekonomi geri planda kaldı” diyor. Erdal Aral, risksiz faiz oranının yüksek seviyesini korumasını bekliyor ve mevcut hisse fiyatlarının önümüzdeki dönemde karşılaşılabilecek potansiyel risklere karşı yeterli koruma sağlamadığını sözlerine ekliyor. İş Yatırım’ın 12 aylık endeks hedef değeri 91.000 seviyesinde bulunuyor, Yaşanan yükselişler de endeksin prim potansiyelini sınırlıyor.
FİYATLARA YANSIDI
Merkez bankalarının faiz konusunda piyasalara destek vermesi, piyasalarda olumlu algıya neden oldu, Avrupa Merkez Bankası (ECB), parasal genişleme limitlerini artırdı. FED’in 2016 için faiz artırım beklentisi azaldı.
Meksa Yatırım Genel Müdürü Vesile Şarlıoğlu, bu durumun piyasalar üzerindeki FED faiz baskısını kaldırdığını ve risk iştahını artırdığını söylüyor. Şarlıoğlu da BİST’te yükseliş sonrası bir düzeltme hareketi olacağı ve bu geri çekilmelerde başta bankacılık olmak üzere hisse oranının artırılabileceği kanaatinde,
Yapı Kredi Yatırım Genel Müdürü Gülsevin Çipli ise yılın ikinci çeyreğinde endeksin 80.000’in üzerinde tutunacağı kanaatinde. Çipli, bu konuda şunları söylüyor: “Yabancı katılımıyla desteklendiğini gözlemlediğimiz yukarı hareketin, 80.000 üzerinde orta vadeli olarak güç kazandığını düşünüyoruz. Böylece sert yükselişin ardından ara düzeltmeler oluşsa bile 2016’nın ilk yarısında hareketin 85.000 seviyesini hedefleyebileceğini düşünüyoruz. Sert yükselişin adından ara düzeltmelerde, bankacılık hisselerinde pozisyon alınabilir.”
Piyasalarda genel olarak yukarıda da ifade ettiğimiz üzere beklentiler olumlu. Ancak hızla yükselen fiyatlara dikkat çeken ALB Forex Genel Müdürü Tuncay Karahan, borsada yüzde 20’nin üzerinde getiriler elde edildiğini hatırlatıyor. Olumlu beklentilerin fiyatlara yansıdığını kaydeden Karahan, hisse alımı için aceleci olunmaması görüşünü taşıyor.
DENGELİ PORTFÖY ÖNERENLER
Piyasalar bahar havasına girmiş ve endeks 80.000’in üzerinde seyrederken, dolar/TL 2,90’ın altına indi, gösterge faiz ise yüzde 10 seviyesine doğru çekildi. Peki piyasanın bu yeni seviyelerinde yılın ikinci çeyreği için nasıl bir portföy oluşturmalı? 15 aracı kuruluş ve portföy yönetim şirketinin üst düzey yöneticisi ile yaptığımız ankete göre hisse senedi yüzde 32,3 payla ilk sırada yer alıyor.
Bundan bir ay önce yaptığımız ankette bu oran yüzde 31,2 seviyesindeydi. Bunun yanında mevduat, dolar/TL ve özel sektör tahvilleri (ÖST), fon yatırım önerilerinde öne çıkıyor. Deniz Portföy Genel Müdürü Fatih Arabacıoğlu, dengeli ve temkinli portföy önerisinde bulunuyor.
Arabacıoğlu, bu dönemde kısa vadeli kazançtan çok mevcut varlıkları koruyabilmenin önemli olduğu kanaatinde. Fatih Arabacıoğlu, hisse piyasasının kesinlikle ucuz olmadığını, mevcut risklere göre hisse seçiminin fark yaratacağını söylüyor. Arabacıoğlu, “Dövizde de yönsüzlük hakim, TL düzeltme yaptığı için kısmi olarak eşit miktarda döviz taşınabilir. Altın ise destek noktalarına yakın olduğumuz için taşınabilir” diyor.
Atlas Portföy Genel Müdürü Emrah Silav da riskin azaltılmasını ve dengeli bir portföy yapılmasını öneriyor. Çünkü FED’in faiz artırımı sayısını dörtten ikiye çekmesi ve ECB’nin genişlemeci politikaya devam etmesi risk iştahını artırsa da bunun reel ekonomiye yansımasını dikkatli izlemek gerekiyor.
YÜKSEK HİSSE ÖNERENLER
Kısa vadeli bakıldığında döviz piyasasında geçmişte yaşandığı gibi yukarı yönde sert hareketlerin olmayacağı varsayımında bulunan Destek Menkul Genel Müdürü Tuna Yılmaz, düzeltme hareketlerinde borsada alım yapılabileceğini söylüyor.
Yılmaz, dolar/TL tarafında çok fazla düşüş yaşanırsa FED’in haziran ayı toplantısını ve Brexit denilen İngiltere’nin AB’den ayrılma konusunu düşünerek dövizde pozisyonların yenilenebileceğini ifade ediyor. Tuna Yılmaz, son zamanlarda yaptığı hareketle birlikte düşük de olsa altın da taşınabileceği kanaatinde.
Portföyde yüksek miktarda hisse senedi öneren isimlerden biri olan IKON Menkul Genel Müdürü Engin Kuru ise şunları söylüyor: “Küresel piyasalarda düşük faizin olması ve hatta negatif faizlere geçilmesi iki ürün grubunu öne çıkarır. Biri hisse senetleri diğeri ise değerli metaller. Bu yüzden portföylerde bu ürünlere ağırlık verilebilir. Faizlerin düşüş trendine girmeye başlamasıyla birlikte tahvil bono pozisyonlarının da bulunmasını öneririz.”
“FED’İN HAMLESİ BELİRLEYİCİ OLACAK”
Berra Doğaner
Turkish Yatırım Genel Müdürü
"ECB, BOJ ve FED gibi merkez bankalarının sergilediği güvercin tutum, gelişmekte olan piyasalar için olumlu ve destekleyici. Diğer taraftan hem içeride hem Avrupa'da artan güvenlik riskleri ve yurtiçi gündem, risk iştahını baskılama riski taşıyor.
FED'in nisanda faiz artırım olasılığının da gündeme girmeye başlaması, dolar endeksini kuvvetlendirebilecektir. Risk iştahında bozulmalarda BİST-100 için dolar bazlı 26.000-26.500 seviyesi dip kabul edilebilir. FED'in güvercin tutumunu sürdürmesi halinde ise 85.000 hareketine yönelim görmeyi bekleyebiliriz.”
TALİP YILMAZ
[email protected]
15 finansçı CEO ile yaptığımız küçük ankette yatırım için en çok önerilen araç hisse senedi oldu. Düzeltme durumunda bankacılık hisseleri öne çıkabilir. Mali yapısı güçlü hisseler de tavsiye ediliyor.
Tabloları görmek için görsellere tıklayın.
Piyasalar 2015 yılındaki hatta yılın ilk ayındaki olumsuz havayı dağıtmış görünüyor. Yurtdışı kaynaklı olumlu haberler, gelişen piyasalara para akışını beraberinde getirdi. Geçen yıl yaşanan olumsuz süreçten iki seçim yaşayan Türkiye fazlasıyla nasibini almışken, şubat ayı ortasından bu yana yaşanan süreçte TL varlıklar çok hızlı bir şekilde toparlanmasını bildi.Gelişen ülkeler endeksine göre yüzde 30 seviyelerinde iskontosu olan Borsa İstanbul’un (BİST) iskonto oranı son yükselişlerle yüzde 25 seviyelerine geriledi. Endeks TL bazında yüzde 20’ye varan oranda değer kazandı. Endeksin TL bazında hedef değerlere göre iskonto oranı daraldı.
En azından yılın ilk yarısında FED’den bir faiz hamlesi beklenmezken ve mevcut global likidite ortamının devam edeceği yorumları yapılırken, en çok sorulan sorular şunlar: 80.000 seviyesinin üzerinden hisse alınmalı mı? Yoksa portföylerde hisse ağırlığı azaltılmalı mı? Endeks nereye gider? Yatırımcı nasıl bir portföy
dağılımı yapmalı? Biz de bu soruları aracı kuruluş ve portföy yönetim şirketlerinin üst düzey yöneticilerine sorduk.DÜZELTME BEKLENİYOR
Konuştuğumuz CEO’ların yarısından fazlası, yılın ikinci çeyreğinde endeksin 75.000-80.000 bandında hareket edeceğini öngörüyor. Daha sonra 80.000-85.000 bandı öne çıkıyor. 85.000 üssü seviyeler ise daha düşük oranda bekleniyor. Endeksin tekrar 80.000 altı seviyelere gelmesini ya da başka bir deyişle hızlı yükseliş sonrası bir düzeltme olmasını bekleyen uzmanlar, hala devam eden risklere dikkat çekiyor.
Bu isimlerden biri olan İş Yatırım Genel Müdürü Erdal Aral, endekste artış potansiyelinin sınırlı olduğunu söylüyor ve borsadaki yükselişlerde taktiksel olarak satış yönünde olmayı öneriyor. Aral, “Borsa İstanbul için olumlu görüşümüzü, ekonomi yönetiminin, uzun süredir ertelediği, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu yapısal reformları hızlandıracağına dayandırmıştık.
Gündemin anayasa değişikliklerine odaklandığı bir ortamda maalesef ekonomi geri planda kaldı” diyor. Erdal Aral, risksiz faiz oranının yüksek seviyesini korumasını bekliyor ve mevcut hisse fiyatlarının önümüzdeki dönemde karşılaşılabilecek potansiyel risklere karşı yeterli koruma sağlamadığını sözlerine ekliyor. İş Yatırım’ın 12 aylık endeks hedef değeri 91.000 seviyesinde bulunuyor, Yaşanan yükselişler de endeksin prim potansiyelini sınırlıyor.
FİYATLARA YANSIDI
Merkez bankalarının faiz konusunda piyasalara destek vermesi, piyasalarda olumlu algıya neden oldu, Avrupa Merkez Bankası (ECB), parasal genişleme limitlerini artırdı. FED’in 2016 için faiz artırım beklentisi azaldı.
Meksa Yatırım Genel Müdürü Vesile Şarlıoğlu, bu durumun piyasalar üzerindeki FED faiz baskısını kaldırdığını ve risk iştahını artırdığını söylüyor. Şarlıoğlu da BİST’te yükseliş sonrası bir düzeltme hareketi olacağı ve bu geri çekilmelerde başta bankacılık olmak üzere hisse oranının artırılabileceği kanaatinde,
Yapı Kredi Yatırım Genel Müdürü Gülsevin Çipli ise yılın ikinci çeyreğinde endeksin 80.000’in üzerinde tutunacağı kanaatinde. Çipli, bu konuda şunları söylüyor: “Yabancı katılımıyla desteklendiğini gözlemlediğimiz yukarı hareketin, 80.000 üzerinde orta vadeli olarak güç kazandığını düşünüyoruz. Böylece sert yükselişin ardından ara düzeltmeler oluşsa bile 2016’nın ilk yarısında hareketin 85.000 seviyesini hedefleyebileceğini düşünüyoruz. Sert yükselişin adından ara düzeltmelerde, bankacılık hisselerinde pozisyon alınabilir.”
Piyasalarda genel olarak yukarıda da ifade ettiğimiz üzere beklentiler olumlu. Ancak hızla yükselen fiyatlara dikkat çeken ALB Forex Genel Müdürü Tuncay Karahan, borsada yüzde 20’nin üzerinde getiriler elde edildiğini hatırlatıyor. Olumlu beklentilerin fiyatlara yansıdığını kaydeden Karahan, hisse alımı için aceleci olunmaması görüşünü taşıyor.
DENGELİ PORTFÖY ÖNERENLER
Piyasalar bahar havasına girmiş ve endeks 80.000’in üzerinde seyrederken, dolar/TL 2,90’ın altına indi, gösterge faiz ise yüzde 10 seviyesine doğru çekildi. Peki piyasanın bu yeni seviyelerinde yılın ikinci çeyreği için nasıl bir portföy oluşturmalı? 15 aracı kuruluş ve portföy yönetim şirketinin üst düzey yöneticisi ile yaptığımız ankete göre hisse senedi yüzde 32,3 payla ilk sırada yer alıyor.
Bundan bir ay önce yaptığımız ankette bu oran yüzde 31,2 seviyesindeydi. Bunun yanında mevduat, dolar/TL ve özel sektör tahvilleri (ÖST), fon yatırım önerilerinde öne çıkıyor. Deniz Portföy Genel Müdürü Fatih Arabacıoğlu, dengeli ve temkinli portföy önerisinde bulunuyor.
Arabacıoğlu, bu dönemde kısa vadeli kazançtan çok mevcut varlıkları koruyabilmenin önemli olduğu kanaatinde. Fatih Arabacıoğlu, hisse piyasasının kesinlikle ucuz olmadığını, mevcut risklere göre hisse seçiminin fark yaratacağını söylüyor. Arabacıoğlu, “Dövizde de yönsüzlük hakim, TL düzeltme yaptığı için kısmi olarak eşit miktarda döviz taşınabilir. Altın ise destek noktalarına yakın olduğumuz için taşınabilir” diyor.
Atlas Portföy Genel Müdürü Emrah Silav da riskin azaltılmasını ve dengeli bir portföy yapılmasını öneriyor. Çünkü FED’in faiz artırımı sayısını dörtten ikiye çekmesi ve ECB’nin genişlemeci politikaya devam etmesi risk iştahını artırsa da bunun reel ekonomiye yansımasını dikkatli izlemek gerekiyor.
YÜKSEK HİSSE ÖNERENLER
Kısa vadeli bakıldığında döviz piyasasında geçmişte yaşandığı gibi yukarı yönde sert hareketlerin olmayacağı varsayımında bulunan Destek Menkul Genel Müdürü Tuna Yılmaz, düzeltme hareketlerinde borsada alım yapılabileceğini söylüyor.
Yılmaz, dolar/TL tarafında çok fazla düşüş yaşanırsa FED’in haziran ayı toplantısını ve Brexit denilen İngiltere’nin AB’den ayrılma konusunu düşünerek dövizde pozisyonların yenilenebileceğini ifade ediyor. Tuna Yılmaz, son zamanlarda yaptığı hareketle birlikte düşük de olsa altın da taşınabileceği kanaatinde.
Portföyde yüksek miktarda hisse senedi öneren isimlerden biri olan IKON Menkul Genel Müdürü Engin Kuru ise şunları söylüyor: “Küresel piyasalarda düşük faizin olması ve hatta negatif faizlere geçilmesi iki ürün grubunu öne çıkarır. Biri hisse senetleri diğeri ise değerli metaller. Bu yüzden portföylerde bu ürünlere ağırlık verilebilir. Faizlerin düşüş trendine girmeye başlamasıyla birlikte tahvil bono pozisyonlarının da bulunmasını öneririz.”
“FED’İN HAMLESİ BELİRLEYİCİ OLACAK”Berra Doğaner
Turkish Yatırım Genel Müdürü
"ECB, BOJ ve FED gibi merkez bankalarının sergilediği güvercin tutum, gelişmekte olan piyasalar için olumlu ve destekleyici. Diğer taraftan hem içeride hem Avrupa'da artan güvenlik riskleri ve yurtiçi gündem, risk iştahını baskılama riski taşıyor.
FED'in nisanda faiz artırım olasılığının da gündeme girmeye başlaması, dolar endeksini kuvvetlendirebilecektir. Risk iştahında bozulmalarda BİST-100 için dolar bazlı 26.000-26.500 seviyesi dip kabul edilebilir. FED'in güvercin tutumunu sürdürmesi halinde ise 85.000 hareketine yönelim görmeyi bekleyebiliriz.”
