Yılda 150 milyar dolarlık gıda ithalatı yapan ABD, Türkiye'deki gıda ihracatçıları için de 'cazibe merkezi' haline geldi. Türkiye 2018'de ABD'ye yaklaşık 1 milyar dolarlık gıda ihracatı yaptı. Gıda sektörü, üç yıl içinde bu rakamı 2 katına çıkarmayı hedefliyor.
ARAM EKİN DURAN
[email protected]
Dünyanın en büyük gıda ithalatçısı olan ABD, Türkiye'deki gıda firmalarının da radarına girdi. Uzun yıllardır daha çok Türkiye'nin yakın çevresindeki pazarlara ihracat yapan gıda firmaları, artık ABD'ye ihracat yapmak için birbirleriyle yarışır hale geldi.
Zeytinyağından su ürünlerine, donmuş et ürünlerinden hububata kadar pek çok alanda gıda şirketleri ABD pazarına özel stratejiler geliştiriyor. ABD'de ya da yakınlarında üretim yapmak için kolları sıvayan şirketlerin de sayısı artıyor.
150 MİLYAR DOLARLIK PAZAR
ABD, yılda yaklaşık 2,6 trilyon dolarlık ithalat yapıyor. Bu ithalatın 150 milyar dolarlık kısmını gıda ürünleri oluşturuyor. Türkiye'nin ABD'ye gıda ihracatı ise yaklaşık 1 milyar dolar seviyesinde.
ABD'ye gıda ihracatında öne çıkan sektörlerden başlıcaları ise hububat, bakliyat, yağlı tohum, meyve-sebze, zeytin, zeytinyağı ve su ürünlerinden oluşuyor. İş dünyasının 2023 hedefi ise ABD'ye 2 milyar dolarlık gıda ihracatına ulaşmak. Ancak GSYH'si 20 trilyon doları aşan ve dünya tüketiminin üçte birini gerçekleştiren ABD pazarında Türk gıda şirketleri için çok daha büyük bir potansiyel var.
Türk gıda sektörü, haziran ayı sonunda ABD'nin en büyük gıda fuarı olan New York'taki Summer Fancy Food Show Fuarı'na yaklaşık 45 şirketle katıldı ve ABD'li alıcılara kendisini tanıttı. Fuarda, Türk gıda sektörü temsilcileri, Türk kahvesini ABD pazarında tanıtım elçisi yaptı.
Türkiye Tanıtım Grubu ise takipçi sayısı fazla olan tanınmış ABD'li sosyal medya fenomenleri yani 'influencer'lar ile işbirliği yaparak Türk gıdalarının geniş kitlelere ulaşmasını sağladı. New York'ta yaşayan başarılı üç sosyal medya içerik üreticisi, @eatingnyc, @ nyc ve @noleftovers, 'Turkish Tastes' (Türk tatları) teması altında Türkiye'den katılan markalar ile Türk ürünlerini tanıttı.
BÜYÜKLER AVANTAJLI
Fuarın Türkiye katılımını organize eden Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı Birol Celep, Türk şirketlerinin hızla ABD pazarına uygun satış stratejileri geliştirmeleri gerektiğini söylüyor.
Fuar tanıtımlarının günümüzde hızla 'demode' hale geldiğini ifade eden Celep, "Tüketiciler de toptancılar da artık istedikleri ürünü dijital platformlar ve e-ticaret üzerinden buluyor. Şirketlerimizin bu alanlardaki altyapı eksikliklerini mutlaka gidermeleri gerekiyor" diye konuşuyor.
ABD'de şirketler ithalatta en az 1-2 yıllık kontrat imzalıyor. Bu tür uzun soluklu anlaşmalar için istenen miktar ve servis altyapısına sahip olmak gerekiyor. Gıda şirketleri de giderek kendilerini bu modele adapte etmeye çalışıyor. Bu yüzden kapasitesi sınırlı şirketlerin ABD gibi dev bir pazarda tutunması ise oldukça zor.
DOĞAL BESİNLERDE FIRSAT VAR
Birol Celep'in verdiği bilgiye göre, ABD pazarındaki en büyük avantajımız çok ilgi gören sağlıklı ve doğal besinler. Yani zeytinyağı, incir, kayısı gibi doğal ürünler. Bu ürünlerde markalı ihracat yapıldığında çok daha başarılı sonuçlar alınabiliyor.
Birol Celep'in sahibi olduğu AFC Gıda da ABD'ye ihracat yapan şirketlerden biri. Şirket, geçen yıl ABD'de Papa John's, Subway ve Pizza Hut gibi fast food zincirlerine 30 milyon dolarlık domates, biber, üzüm, incir ve kayısı ihracatı yaptı.
Celep, ABD pazarının kendine has özelliklerine şöyle örnek veriyor: "Şu an sekiz ayrı eyaletteki depolarımızla müşterilerimize hizmet veriyoruz. ABD'de imzaladığımız anlaşmalarda 'Ne olursa olsun altı aylık ürünümüzü sizin için stokta bekletiyoruz' diyoruz."
ABD'YE YAKIN ÜRETİM
ABD pazarında ürünleriyle boy göstermek için kolları sıvayan pek çok Türk şirketi var. Bunlardan biri de Türkiye'nin ilk 500 şirketi arasında bulunan Helvacızade Grubu'nun sağlık alanındaki şirketi Zade Vital. Şirket, besin destekli ilaçlarıyla ABD'ye açıldı ve Amazon üzerinden ürünlerini satmaya başladı.
Geçen yıl ABD'ye 100 bin kutu satan şirket, bu yıl ihracatta 200 bin kutuya çıkmayı ve 10 yıl içinde Amerika'da besin destekli ilaç pazarında ilk beş şirketten biri olmayı hedefliyor.
ABD pazarını gözüne kestiren bir diğer şirket ise sektöründe Türkiye'nin en büyüğü olan Kılıç Deniz Ürünleri. Şirket, Miami'de kurduğu Kılıç USA ve Dominik Cumhuriyeti'nde faaliyete geçirdiği üretim tesisleriyle, yılda 35 milyar dolarlık balık ithalatı yapan ABD pazarından pay kapmayı hedefliyor. Kılıç Holding Başkan Yardımcısı İhsan Bozan, "Geçen yıl ABD'ye toplam bin ton yani yaklaşık 10 milyon dolarlık ihracat yaptık" diyor.
Şirket, ABD pazarına yönelik olarak Dominik Cumhuriyeti'nde kurduğu Akdeniz levreği ve Akdeniz çuprası üretim tesisinde 2020 yılında 2 bin tonluk üretime ulaşmayı hedefliyor.
Bozan, "Burada 180 milyon dolarlık yatırım yapacağız ve yıllık üretimi 25 bin tona çıkaracağız. Şu an hava kargo ile ABD'ye gönderdiğimiz ürünlerin maliyetinde önemli avantaj yakalayacağız" şeklinde konuşuyor.
SÜLEYMAN SANLI
TÜRK AMERİKAN İŞ ADAMLARI DERNEĞİ (TABA AMCHAM) BAŞKAN YRD.
"EYALET BAZINDA ARAŞTIRMA YAPILMALI"
"ABD pazarı gıda şirketlerimiz için her geçen gün daha avantajlı hale geliyor. ABD'de lokal lezzetlere büyük bir ilgi var. Bugüne kadar Meksika, İtalya, Fransa, Çin, Kore ve Japon mutfakları çok popüler oldu.
Türk şirketleri de kendi ürünleriyle ABD'de başarı yakalamak için çaba içinde. O yüzden aslında 2023'te 2 milyar dolar hedefinin çok çok üstüne çıkılabilecek bir potansiyel var. Yalnızca zeytinyağı, kuru meyve gibi ürünlerde değil, örneğin Avrupa'daki gibi markalı döner zincirleriyle ABD pazarında yer alabiliriz.
Gıda şirketlerinin ABD pazarında başarılı olabilmeleri için, aile şirketi ise bir ferdinin ABD'de yaşaması, doğru ve gerçekçi bir iş planı kurulması, eyalet bazında ön araştırma yapılması ve uzun dönemli başarılara odaklanılması gerekiyor."