Enflasyonun üç yıllık kümülatif bazda yüzde 100'ü aşması durumunda enflasyon muhasebesinin uygulanması zorunlu hale geliyor. Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), finansal olmayan şirketlerin 2023 yıl sonu finansal tablolarından başlamak üzere finansal tablolarında enflasyon muhasebesi uygulamasına geçmelerini zorunlu kıldı. Diğer yandan, bankalar enflasyon muhasebesini 2025 yılında uygulamaya başlayacak, sigorta şirketleri ise daha fazla erteleme olmaması halinde 2024’ün ilk çeyreğine uygulamaya geçecek.
Bu kapsamda borsada 2023’ün son çeyreğine ilişkin bilanço dönemi geçen hafta bankalarla başladı. Finans dışı şirketler ise 31.12.2023 itibarıyla sona eren hesap dönemlerine ait yıllık finansal raporlardan başlamak üzere enflasyon muhasebesi uygulama kararı alınması nedeniyle konsolide olmayan sonuçlarını 9 Mayıs’a, konsolide sonuçlarını ise 20 Mayıs’a kadar açıklama esnekliğine sahip.
Peki, enflasyon muhasebesi nedir ve finansalları nasıl etkileyebilir? ÜNLÜ & Co araştırma ekibi, konuyla ilgili önemli bir analiz hazırladı. Analizde öne çıkan noktalar ise şöyle:
NET ETKİ ŞİRKETTEN ŞİRKETE DEĞİŞECEK
Enflasyon muhasebesinin benimsenmesinin ardından, şirketlerin daha yüksek amortisman giderleri, stok kazançlarının ortadan kalkması nedeniyle düşen faaliyet kâr marjları ve net parasal pozisyonlarına bağlı olarak parasal kazanç/kayıplar raporlamalarını ve dolayısıyla şirketlerin net kârlarının etkilenmesini bekliyoruz. Sonuç üzerindeki net etki şirketten şirkete değişmekle birlikte, net kazançlar üzerindeki genel net etkinin negatif olacağını düşünüyoruz. Öte yandan, defter değerlerinde genel olarak bir artış öngörüyoruz.
DAHA YÜKSEK DEFTER DEĞERLERİ VE AMORTİSMAN GİDERLERİ
Enflasyon muhasebesiyle birlikte duran varlıkların (hem maddi hem de maddi olmayan) değerleri yükselecek. Bu da şirketlerin defter değerlerinde ve amortisman giderlerinde artışa yol açacak.
FAALİYET KÂR MARJLARI DÜŞECEK
Stokların değerlemesi enflasyonu yansıtacak şekilde ayarlanacak. Bu durum satılan malların maliyetini yükselteceğinden, brüt ve FAVÖK marjları düşecek.
MUTLAK FAVÖK YÜKSEK OLABİLİR
Satış ve gider rakamları enflasyona göre düzeltileceğinden (önceki aylara ait rakamların 31 Aralık fiyat seviyelerine getirilmesiyle), raporlanan rakamlar düzeltilmemiş rakamlara kıyasla daha yüksek olacak Sonuç olarak, marjlar düşse bile enflasyon düzeltmesi ile FAVÖK'ler yükselebilir.
BORÇLU ŞİRKETLER PARASAL KAZANÇ RAPORLAYACAK
Net uzun parasal pozisyonu olan şirketler (yani parasal varlıkları (nakit, menkul kıymetler, alacaklar) parasal yükümlülüklerinden (borçlar) fazla olan şirketler) parasal kayıplar yaşarken, açık parasal pozisyonu olan şirketler parasal kazançlar elde edecek.
VERGİ GİDERLERİ AZALACAK
Vergi amaçlı enflasyon muhasebesi uygulanması durumunda, ödenen vergiler etkilenecek. Genel olarak kârlılık üzerinde olumsuz bir etki öngördüğümüzden, bu durumun şirketler için daha düşük vergi giderlerine yol açmasını bekliyoruz.
ENFLASYON MUHASEBESİNİN DEĞERLEMELER ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Teorik olarak, bir muhasebe değişikliğinin, vergi ile ilgili etkiler haricinde, değerleme üzerinde hiçbir etkisi olmamalıdır. Ancak raporlanan finansal rakamlardaki değişiklikler, değerleme katsayılarında değişikliklere yol açacaktır.
F/DD KATSAYILARI: Genel olarak, F/K katsayıları azalan net kâr rakamları nedeniyle yükselirken, enflasyon muhasebesinin benimsenmesinin bir sonucu olarak defter değerleri arttığı için F/DD katsayıları daha cazip görünecek.
NAKİT AKIŞI: Kâr rakamlarındaki düşüş vergi giderlerinin azalmasına yol açacak ve bu da şirketlerin nakit akışlarını olumlu yönde etkileyecek.
ŞEFFAF RAPORLAMA: Son olarak, yüksek enflasyonun neden olduğu çarpıklıkların ortadan kaldırılması daha şeffaf ve karşılaştırılabilir bir finansal raporlama ortamına katkıda bulunacak ve bu durum uluslararası yatırımcılar tarafından olumlu karşılanacak. s