DR. ORHAN KARACA
[email protected]
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) geçen hafta yayınladığı haziran ayı sanayi üretimi ve reel perakende satışlar verilerinde ekonomideki büyümenin yavaşlamakta olduğuna ilişkin sinyaller var.
Haziran ayında hem sanayi üretiminde hem de perakende satışlardaki yıllık artışta önceki aylara göre yavaşlama gözleniyor. Özellikle sanayi üretimindeki yavaşlama epey ciddi görünüyor.
SANAYİDE NE OLDU?
TÜİK'in verilerine göre, sanayi üretimi haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2,9 artış gösterdi. Bu oran önceki ay yüzde 7,1 düzeyindeydi. Sanayi üretimindeki yıllık artışın bir ayda bu ölçüde gerilemesi sert bir fren anlamına geliyor.
Üstelik de bu fren geçen yılın haziran ayında sanayi üretiminin yüzde 2,3 gerilemiş olmasına yani ortada bir olumlu "baz etkisi"nin bulunmasına rağmen gerçekleşmiş durumda.
Haziran ayında sanayi üretiminde böyle bir fren göreceğimiz önceden belliydi. Geçen ay bu sayfalarda mayıs ayı verilerini değerlendirirken (bkz. Sanayi ve satışlarda yavaşlama sinyali var, Ekonomist, Sayı 20018/29, 22 Temmuz 2018) şöyle demiştik: "Finansal piyasalarda işlerin iyice karıştığı ve faizlerin yükselişe geçtiği haziran ayında muhtemelen sanayi üretimindeki yıllık artış daha düşük çıkacak.
Bu da ikinci çeyrekte sanayi üretimindeki yıllık artışın ilk çeyrekteki düzeyinin en azından 4-5 puan kadar altında yani yüzde 5-6 arasında çıkacağını düşündürüyor." Gerçekleşme aynen dediğimiz gibi oldu ve hatta beklenti aralığımızın da alt sınırına yakın çıktı.
Sanayi üretimindeki yıllık artışhaziran ayında yavaşlarken ikinci çeyrekteki yıllık artış ise yüzde 5,1 oldu. Sanayi üretiminde yılın ilk çeyreğinde yaşanan yıllık artış ise yüzde 9,9 düzeyindeydi.
Haziran ayında reel perakende satışlar ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4,2 arttı. Sanayi üretimindeki kadar belirgin olmamakla birlikte burada da bir frene basma eğilimi var.
Önceki ay reel perakende satışlardaki yıllık artış yüzde 5,3'tü. Bu arada reel perakende satışlarda ilk çeyrekte yüzde 8,9 olan yıllık artış ise ikinci çeyrekte yüzde 5,7'ye indi. Bu da ikinci çeyrekte iç talepten ekonomik büyümeye gelen katkının azaldığı anlamına geliyor.
EKONOMİYE ETKİSİ
Sanayi üretimi ve perakende satışlar verilerini bir arada değerlendirirsek, ilk çeyrekte yüzde 7,4 olan ekonomik büyüme oranı ikinci çeyrekte yüzde 4-5 arasına inmiş olabilir gibi görünüyor.
Finansal piyasalardaki olumsuz gelişmeler ikinci çeyreğin ortalarından itibaren ağırlaşmaya başladığı için bu dönemdeki yıllık ekonomik büyümeye etkisi sınırlı kalacak. Ancak mevsimsel düzeltilmiş verilerle ikinci çeyrekte önceki çeyrek döneme göre küçülme görebiliriz.
Mevsimsel düzeltilmiş sanayi üretiminin ikinci çeyrekte yüzde 0,7 gerilemesi ve mevsimsel düzeltilmiş perakende satışlardaki değişimin de bu dönemde sıfır olarak gerçekleşmesi bu yönde sinyal veriyor. Gösterge'nin ikinci sayfasında okuyacağınız gibi, mevsimsel düzeltilmiş işsizlik oranında ikinci çeyrekte yaşanan artış da buna işaret ediyor. Bu gidişle üçüncü çeyrekte ise ekonomide yıllık bazda da küçülme görebiliriz.