Ekonomide düşük faiz ortamı sürüyor. Bunun hisse senetlerini destekleyeceği, iç talebe duyarlı otomotiv, konut, beyaz eşya, dayanıklı tüketim gibi sektörleri olumlu etkileyeceği öngörülüyor. Fonlama maliyetlerinin aşağı gelmesi de bankalara olumlu yansıyabilir.
CEREN ORAL BALABAN
[email protected]
Önceki hafta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz indiriminir ardından geçen hafta da dikkatler ABD Merkez Bankası'nın (FED) kararındaydı.
FED, faizi art arda üçüncü kez indirdi ve yüzde 1,50-1,75 aralığına çekti. Bank işgücü piyasasının güçlü seyrettiğini, ekonomik aktivitenin ise ılımlı büyüme eğilimini sürdürdüğünü belirtti.
FED'in faiz kararı sonrası açıklamalarının faiz indirimlerinin etkilerini takip edeceğine ve ek faiz indirimlerine devam etme eğiliminde olmayacağına işaret ettiği belirtiliyor.
Uzmanlar,"FED, bir yandan faiz indirimlerine ara verirken bir yandan da faizleri ile ride tekrar indirmeye başlayabileceğini de masada tutarak kendine hareket alanı yaratıyor" yorumunu yapıyor.
FED'in faiz indirimi sonrasında global piyasalarda iyimser bir hava görüldü. İş Yatırım analistleri, ekonomideki gelişmeleri izlemek için bekleme sinyali veren FED'in piyasaları tedirgin etmediğine değiniyor.
Piyasaların 2020 yaz aylarında 25 baz puanlık bir faiz indirimini beklemeye devam ettiğini de kaydediyor.
İş Yatırım, FED Başkanı Jerome Powell'in "Faiz artışı için enflasyonda ciddi yükseliş görmek lazım" cümlesinin piyasaların bardağın dolu tarafını görmesinde etkili olduğunu analizini de yapıyor.
BİST'TE BEKLENTİLER NASIL?
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı tatili sonrası Türkiye piyasaları ise geçen hafta ABD'den gelen kötü haberlerin etkisindeydi. ABD Temsilciler Meclisi, Türkiye'ye yaptırım uygulanmasını ve sözde Ermeni soykırımının tanınmasını öngören iki tasarıyı çoğunlukla kabul etti.
Tasarıların yasalaşması için Senato'da da aynı şekilde kabul edilmesi gerekiyor. Tasarılar Senato'dan üçte iki çoğunluğun üzerinde oyla geçerse ABD Başkanı Donald Trump'ın önüne gitmeden doğrudan yasalaşacak.
Endekste ise 98.000-99.500 bandında yatay bir seyir vardı. Endeksteki geri çekilmelerin ABD yaptırımı endişesinden kaynaklandığı kaydediliyor. Peki, yıl sonuna kadarki süreçte BİST-100 nasıl bir görünüm sergiler?
Gedik Yatırım Araştırma Direktörü Ali Kerim Akkoyunlu, global likidite koşullarının elverişli olmasıyla ve jeopolitik risklerin azalmasıyla borsada yıl sonuna kadar olumlu bir seyir bekliyor. Akkoyunlu'nun borsadaki yıl sonu hedefi 115.000 seviyesinde bulunuyor.
Ata Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Cemal Demirtaş ise endekste yüzde 40 yukarı yönlü potansiyel olduğunu ve bir yıllık BİST-100 hedeflerini 135.000'e revize ettiklerini söylüyor.
Demirtaş, yukarı yönlü revizyonu, piyasalarda ana temanın 'düşük faiz ortamına dönüş' olacağı beklentisine dayandırıyor. Jeopolitik risklerin takip edilmesi gerektiğini vurgulayan Demirtaş, kısa vadede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 13 Kasım'daki ABD seyahatinin ve Suriye'deki gelişmelerin belirleyici olacağına dikkat çekiyor.
HİSSELER İÇİN DESTEKLEYİCİ
Peki, bu 'düşük faiz ortamına dönüş'ün sektörel ve hisse bazlı etkileri neler olabilir? TCMB, 24 Ekim'de 250 baz puan faiz indirerek 25 Temmuz'daki 425 ve 12 Eylül'deki 325 baz puanlık indirimin ardından yüksek oranlı faiz indirimlerine ve güvercin politikasına devam etmişti.
Faizlerde son üç toplantıdaki toplam indirim tutarı 10 puana ulaşırken politika faizi de yüzde 14'e geriledi. Ata Yatırım'dan Cemal Demirtaş, faizlerdeki düşüşün hisse senetleri için destekleyici olacağı kanaatinde.
Demirtaş, "Düşük faiz ortamında otomotivde yükseliş bekliyoruz. İç talepte canlanma yaşanacağını düşündüğümüz otomotiv sektöründe Tofaş ve Doğuş Otomotiv'i beğeniyoruz" diyor.
Tera Yatırım Ekonomisti Enver Erkan, TCMB'nin faiz indirimlerinin borçlanma maliyetlerini düşürücü etkisinin en başta faize duyarlı ve iç talebe bağlı iş yapan sektörlerde görüleceğini söylüyor.
Erkan, faizlerin uç seviyeye yükseltilmek durumunda kalındığı ekonominin dalgalanma döneminde iç tüketimin yavaşladığını ifade ediyor.
Bunun etkisiyle ciddi daralma gösteren otomotiv, beyaz eşya, dayanıklı tüketim gibi sektörlerde talebin canlanmasını bekleyen Erkan, Ford Otosan, Tofaş, Arçelik gibi şirketlere daha olumlu bakılabileceğini kaydediyor.
Erkan, konut sektörü açısından ipotekli konutların satışlarında toparlanma görülse de inşaat sektöründe genel sıkıntıların devam ettiğine de değiniyor.
BANKALARA NASIL YANSIR?
Bu noktada bankalara ayrı bir parantez açmak gerekiyor. A1 Capital Genel Müdür Yardımcısı Belgin Maviş, düşen faizlerin bankacılık sektörü açısından olumlu bir gelişme olarak algılanabileceğini söylüyor.
Maviş, talebin ve bankaların kredi verme iştahının artabileceğini belirtiyor. Ancak Belgin Maviş, sadece faiz oranlarındaki gerilemenin sektör açısından etkisinin sınırlı kalabileceği uyarısında da bulunuyor.
Tera Yatırım'dan Enver Erkan da kredilerdeki risk profilinin devamına dikkat çekiyor. Erkan, sorunlu kredileri artıran unsurların karşılık giderlerini artırmasını ve kârlılığı baskılamasını bekliyor. Enver Erkan, enflasyon beklentilerindeki düşüşün TÜFEX getirilerini olumsuz etkileyeceğinin de altını çiziyor.
QInvest Portföy Portföy Yöneticisi Buğra Bilgi, faiz indirimleriyle fonlama maliyetleri aşağı geldiği için net faiz geliri anlamında bankaların daha olumlu bir döneme gireceğini öngörüyor. Bu beklentinin kredi talebiyle doğrudan bağlantılı olduğunu da belirtiyor.
Kredi miktarındaki artışın da büyümeyle doğrudan ilişkili olduğunu ifade ediyor. Buğra Bilgi, "Eğer kurda değer kaybı yaşanırsa ve kredi talebi istenildiği kadar toparlanmazsa TCMB'nin istediği büyüme katkısı elde edilemez. Hacim artmadığı için de bankalar bu indirimden istedikleri kadar faydalanamazlar" diye konuşuyor.
Bilgi, büyüme toparlanırsa bankaların kredi faizini daha düşük tutacağını, indirimlerin mevduat ve kredi faizinde düşüşü beraberinde getireceğini sözlerine ekliyor.
ALİ KERİM AKKOYUNLU / GEDİK YATIRIM ARAŞTIRMA DİREKTÖRÜ
EKONOMİNİN NORMALLEŞMESİNE KATKI SAĞLAYACAK"
"Faiz indirimlerinin Türkiye ekonomisinin normalleşmesine katkıda bulunacağını varsayıyor, özellikle ekonomik dengelenmeye duyarlı sektörler açısından olumlu olduğunu düşünüyoruz.
Düşen faizlerden yararlanacak sektörlerin başında bankacılık sektörü, bankalar özelinde Akbank, Garanti BBVA ve Yapı Kredi geliyor.
Otomotiv, emlak ve dayanıklı tüketim sektörlerinin ve Tofaş Oto, Ford Otosan, lndex Bilgisayar, Mavi Giyim ve tüm gayrimenkul şirketlerinin de düşen faizlerden olumlu etkilenmesini öngörüyoruz.
Görüşümüz, faiz indirim kararlarının yansımalarının kasım ve aralık aylarında açıklanacak sektör verilerinde görüleceği yönünde."
