Kordsa, 2017’nin ilk yansında 1 milyar 239 milyon TL ciro yaptı ve 112 milyon TL net kâr elde etti. Şirket, yatırımlarına da hız kesmeden devam ediyor. Kordsa CEO’su Ali Çalışkan, 2017 yılını 55 milyon dolarlık yatırımla tamamlayacaklarını söylüyor. Çalışkan, “Ciromuzun yüzde 20’sini yeni ürünlerden elde edeceğiz” diye konuşuyor. Beş yıllık büyüme hedefinin yüzde 20 olduğunu da belirtiyor.
GÖZDE YENİOVA CEREN ORAL
[email protected] [email protected]
Lastik ve inşaat güçlendirme ile kompozit teknolojileri pazarının önemli oyuncusu Kordsa, beş ülkede sekiz fabrikasıyla faaliyet gösteriyor.
Toplam 30 milyon dolar yatırımla Endonezya ve Türkiye’de yapımına başladıkları polyester kord bezi hattı projelerini 2018’de devreye alacaklarını kaydeden Kordsa CEO’su Ali Çalışkan, Kuzey Amerika’daki yeni projeyle de 2018 itibarıyla Türkiye ve Endonezya hatlarının hammaddelerini üretecekleri bilgisini veriyor. Ali Çalışkan ile yeni dönem iş planlarını konuştuk.
2017 ilk yarıyılı nasıl geçirdiniz?
Global bir şirket olarak sadece iç pazardan etkilenen bir yapımızın olmaması bir avantaj. 2017 ilk yarıyılda, 2016 ilk yarının da üzerine çıktık. İlgili dönemler arasında net satışlarımız yüzde 29 arttı ve 1 milyar 239 milyon TL’ye yükseldi. FVAÖK yüzde 22 artışla 152 milyon TL’ye, net kâr yüzde 11 artışla 112 milyon TL’ye ulaştı.
Net kârın ikinci çeyrekte yıllık yüzde 27 düşmesinin nedeni nedir?
İkinci çeyrekte net kâr, 2016 ikinci çeyreğe göre yüzde 27 azaldı ve 27 milyon TL’ye geriledi. Bunda Brezilya başta olmak üzere gelişmekte olan ülkelerin para birimlerindeki oynaklıklar ve ikinci çeyrekte hammadde fiyatlarında yaşanan artış etkili oldu. Şuan ise hammadde fiyatları düşüyor. Takip eden çeyreklerde, ikinci çeyrekteki bu düşüş toparlanacak.
Kordsa’nın global pazardaki yeri nedir?
Türkiye, ABD, Brezilya, Tayland ve Endonezya olmak üzere beş ülkede sekiz fabrikayla faaliyet gösteriyoruz. ABD’de iki, Brezilya, Tayland ve Endonezya’da birer fabrikamız var. Türkiye’de bir ana üretim hattı ile iki AR-GE merkezimiz bulunuyor. Endonezya’daki ve Türkiye’deki fabrikalarımızda kord bezi, polyester iplik ve naylon iplik üretimi yapıyoruz.
Ciro dağılımı nasıl?
Cironun yüzde 36,6’sı Türkiye merkezli EMEA Bölgesi’nden, yüzde 31,7’si Asya Pasifik’ten geliyor. Ciroda EMEA, kârlılıkta Asya Pasifik önde. Onu yüzde 17,5 ile naylon 66 ve kord bezinde pazar lideri olduğumuz Ku-zey Amerika takip ediyor. Güney Amerika’nın cirodaki payı ise yüzde 14,2. Burada Brezilya önem arz ediyor. Brezilya’da polyester iplik, naylon ve polyester kord bezi üretimimiz var ve lastik sektörü için yerel tek tedarikçiyiz. Dağılımı kabaca yüzde 40 Türkiye, yüzde 60 yurtdışı olarak düşünebiliriz. Ancak Türkiye’deki satışlarımızın yüzde 20’sini iç pazara yapıyor, yüzde 80’ini EMEA Bölgesi’ne ihraç ediyoruz. Türkiye’nin cirodaki payı yüzde 8 olarak gerçekleşiyor.
Kapasite artırım yatırımlarınızda son durum nedir? Yeni yatırımlar var mı?
2015’te Endonezya’da 100 milyon dolarlık yatırımla kapasiteyi iki katına çıkardık. Tayland’daki fabrikamızda süreç 2015 başında tamamlandı ve tam kapasite çalışıyoruz. Yeni yatırımlarımız da sürüyor. Endonezya’daki fabrikayı satın aldığımızda sadece iki polyester kord bezi hattı vardı. Şimdi yedinci polyester hattını kuruyoruz. Bu yeni hattı Ocak 2018’de devreye almayı planlıyoruz. EMEA Bölgesi’nde de polyester kord bezi tüketiminin artmasıyla Türkiye’de ikinci polyester kord bezi hattı ihtiyacı doğdu. O da Ağustos 2018’de devreye girecek. Bu iki yeni hat için toplam yatırım miktarı 30 milyon dolar.
Satın alma yaptınız mı?
Kuzey Amerika’da biri naylon 66 iplik üretimi, diğeri kord bezi üretimi yapan iki fabrikamız var. Naylon 66 iplik üretim fabrikamızın bulunduğu tesisisin bir bölümü, hammadde tedarikçimiz olan başka bir şirkete aitti. Onu 2017 başında satın aldık ve kendi hammadde sistemimizi işletmeye başladık. Bu da maliyet avantajı sağladı. Bu tesiste yeni bir projeye de başladık.
Bu proje Kordsa’ya ne katacak?
Naylon 66 iplik üretim sürecinin iki ana kolu var. Biz iki teknolojiye de sahibiz. Yeni projemizle polimer hat-larımızdan birini kendi hammaddemizi üretecek hale çeviriyoruz. Hat, Ocak 2018’de devreye girecek. Böy-lece hammadde sıkıntısı ortadan kalkacak ve 2018 başından itibaren Türkiye ve Endonezya hatlarının hammaddelerini kendimiz üreteceğiz.
AR-GE’deki gelişmeler neler?
İki AR-GE merkezimiz var. 2008’de devreye aldığımız, 85 kişilik ekipten oluşan İzmit’teki AR-GE merkezi, inşaat ve lastik sektörlerine ağırlık veriyor. Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi’nde yer alan AR-GE merkezimizi ise kompozit iş alanı için kurduk. Modellemeden üretime kadar geçen tüm süreci yapabiliyoruz. 3 bin 350 metrekarelik bir laboratuvar alanımız var ve tamamlandığında Avrupa’nın da en güçlü laboratuvar merkezi olacak. Temmuz sonu itibarıyla 433 patent başvurusu yaptık. Bunlardan 146’sı onaylandı. 100’ün üzerinde buluşumuz var. AR-GE’de yeni bekleyen 68 projemiz daha bulunuyor.
Cironuzun ne kadarını AR-GE’ye ayırıyorsunuz? Yeni ürünlerin cirodaki payı ne kadar?
Sadece lastik tarafındaki AR-GE’ye yılda 10-12 milyon dolar kaynak ayırıyoruz. Bu da cironun yüzde 1,5-2’sine karşılık geliyor. 2016’da yeni ürünlerden elde edilen ciro 49 milyon dolar oldu. Beş yılın sonunda cironun yüzde 20’sini yeni ürünlerden elde etmeyi hedefliyoruz.
Yeni ürünleriniz var mı?
Lastik kord bezi banyosunda 80 yıldır kullanılan formülde değişikliğe giderek iki kimyasalı sistemden kaldırdık. Kord bezi endüstrisindeki kaplama prosesini kauçuk ve tehlikesiz kimyasallarla yapacağız. Continental ile işbirliği yaptık. Yine kaplamada kullanılan terbiye ünitesi dediğimiz makinelerden birini de 2,5 yılda ürettik. Böylece üretimi yapan makineleri üretir duruma geldik. İnşaatta üzerine çalıştığımız yeni ürünü de Ocak 2018’de devreye alacağız.
2017 yıl sonu ve sonrası için öngörüleriniz nasıl şekilleniyor?
2017 yıl sonunda cironun 2016’ya göre yüzde 25-35, FVAÖK’ün yüzde 20-30 büyümesini bekliyoruz. Bu yılı 30 milyon doları standart modernizasyon, 25 milyon doları yeni olmak üzere 55 milyon dolarlık yatırımla tamamlayacağız. Bu yatırımların katkısıyla beş yılda yüzde 20 organik büyüme hedefimiz var.
GÖZDE YENİOVA CEREN ORAL
[email protected] [email protected]
Lastik ve inşaat güçlendirme ile kompozit teknolojileri pazarının önemli oyuncusu Kordsa, beş ülkede sekiz fabrikasıyla faaliyet gösteriyor.
Toplam 30 milyon dolar yatırımla Endonezya ve Türkiye’de yapımına başladıkları polyester kord bezi hattı projelerini 2018’de devreye alacaklarını kaydeden Kordsa CEO’su Ali Çalışkan, Kuzey Amerika’daki yeni projeyle de 2018 itibarıyla Türkiye ve Endonezya hatlarının hammaddelerini üretecekleri bilgisini veriyor. Ali Çalışkan ile yeni dönem iş planlarını konuştuk.
2017 ilk yarıyılı nasıl geçirdiniz?
Global bir şirket olarak sadece iç pazardan etkilenen bir yapımızın olmaması bir avantaj. 2017 ilk yarıyılda, 2016 ilk yarının da üzerine çıktık. İlgili dönemler arasında net satışlarımız yüzde 29 arttı ve 1 milyar 239 milyon TL’ye yükseldi. FVAÖK yüzde 22 artışla 152 milyon TL’ye, net kâr yüzde 11 artışla 112 milyon TL’ye ulaştı.
Net kârın ikinci çeyrekte yıllık yüzde 27 düşmesinin nedeni nedir?
İkinci çeyrekte net kâr, 2016 ikinci çeyreğe göre yüzde 27 azaldı ve 27 milyon TL’ye geriledi. Bunda Brezilya başta olmak üzere gelişmekte olan ülkelerin para birimlerindeki oynaklıklar ve ikinci çeyrekte hammadde fiyatlarında yaşanan artış etkili oldu. Şuan ise hammadde fiyatları düşüyor. Takip eden çeyreklerde, ikinci çeyrekteki bu düşüş toparlanacak.
Kordsa’nın global pazardaki yeri nedir?
Türkiye, ABD, Brezilya, Tayland ve Endonezya olmak üzere beş ülkede sekiz fabrikayla faaliyet gösteriyoruz. ABD’de iki, Brezilya, Tayland ve Endonezya’da birer fabrikamız var. Türkiye’de bir ana üretim hattı ile iki AR-GE merkezimiz bulunuyor. Endonezya’daki ve Türkiye’deki fabrikalarımızda kord bezi, polyester iplik ve naylon iplik üretimi yapıyoruz.
Ciro dağılımı nasıl?
Cironun yüzde 36,6’sı Türkiye merkezli EMEA Bölgesi’nden, yüzde 31,7’si Asya Pasifik’ten geliyor. Ciroda EMEA, kârlılıkta Asya Pasifik önde. Onu yüzde 17,5 ile naylon 66 ve kord bezinde pazar lideri olduğumuz Ku-zey Amerika takip ediyor. Güney Amerika’nın cirodaki payı ise yüzde 14,2. Burada Brezilya önem arz ediyor. Brezilya’da polyester iplik, naylon ve polyester kord bezi üretimimiz var ve lastik sektörü için yerel tek tedarikçiyiz. Dağılımı kabaca yüzde 40 Türkiye, yüzde 60 yurtdışı olarak düşünebiliriz. Ancak Türkiye’deki satışlarımızın yüzde 20’sini iç pazara yapıyor, yüzde 80’ini EMEA Bölgesi’ne ihraç ediyoruz. Türkiye’nin cirodaki payı yüzde 8 olarak gerçekleşiyor.
Kapasite artırım yatırımlarınızda son durum nedir? Yeni yatırımlar var mı?
2015’te Endonezya’da 100 milyon dolarlık yatırımla kapasiteyi iki katına çıkardık. Tayland’daki fabrikamızda süreç 2015 başında tamamlandı ve tam kapasite çalışıyoruz. Yeni yatırımlarımız da sürüyor. Endonezya’daki fabrikayı satın aldığımızda sadece iki polyester kord bezi hattı vardı. Şimdi yedinci polyester hattını kuruyoruz. Bu yeni hattı Ocak 2018’de devreye almayı planlıyoruz. EMEA Bölgesi’nde de polyester kord bezi tüketiminin artmasıyla Türkiye’de ikinci polyester kord bezi hattı ihtiyacı doğdu. O da Ağustos 2018’de devreye girecek. Bu iki yeni hat için toplam yatırım miktarı 30 milyon dolar.
Satın alma yaptınız mı?
Kuzey Amerika’da biri naylon 66 iplik üretimi, diğeri kord bezi üretimi yapan iki fabrikamız var. Naylon 66 iplik üretim fabrikamızın bulunduğu tesisisin bir bölümü, hammadde tedarikçimiz olan başka bir şirkete aitti. Onu 2017 başında satın aldık ve kendi hammadde sistemimizi işletmeye başladık. Bu da maliyet avantajı sağladı. Bu tesiste yeni bir projeye de başladık.
Bu proje Kordsa’ya ne katacak?
Naylon 66 iplik üretim sürecinin iki ana kolu var. Biz iki teknolojiye de sahibiz. Yeni projemizle polimer hat-larımızdan birini kendi hammaddemizi üretecek hale çeviriyoruz. Hat, Ocak 2018’de devreye girecek. Böy-lece hammadde sıkıntısı ortadan kalkacak ve 2018 başından itibaren Türkiye ve Endonezya hatlarının hammaddelerini kendimiz üreteceğiz.
AR-GE’deki gelişmeler neler?
İki AR-GE merkezimiz var. 2008’de devreye aldığımız, 85 kişilik ekipten oluşan İzmit’teki AR-GE merkezi, inşaat ve lastik sektörlerine ağırlık veriyor. Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi’nde yer alan AR-GE merkezimizi ise kompozit iş alanı için kurduk. Modellemeden üretime kadar geçen tüm süreci yapabiliyoruz. 3 bin 350 metrekarelik bir laboratuvar alanımız var ve tamamlandığında Avrupa’nın da en güçlü laboratuvar merkezi olacak. Temmuz sonu itibarıyla 433 patent başvurusu yaptık. Bunlardan 146’sı onaylandı. 100’ün üzerinde buluşumuz var. AR-GE’de yeni bekleyen 68 projemiz daha bulunuyor.
Cironuzun ne kadarını AR-GE’ye ayırıyorsunuz? Yeni ürünlerin cirodaki payı ne kadar?
Sadece lastik tarafındaki AR-GE’ye yılda 10-12 milyon dolar kaynak ayırıyoruz. Bu da cironun yüzde 1,5-2’sine karşılık geliyor. 2016’da yeni ürünlerden elde edilen ciro 49 milyon dolar oldu. Beş yılın sonunda cironun yüzde 20’sini yeni ürünlerden elde etmeyi hedefliyoruz.
Yeni ürünleriniz var mı?
Lastik kord bezi banyosunda 80 yıldır kullanılan formülde değişikliğe giderek iki kimyasalı sistemden kaldırdık. Kord bezi endüstrisindeki kaplama prosesini kauçuk ve tehlikesiz kimyasallarla yapacağız. Continental ile işbirliği yaptık. Yine kaplamada kullanılan terbiye ünitesi dediğimiz makinelerden birini de 2,5 yılda ürettik. Böylece üretimi yapan makineleri üretir duruma geldik. İnşaatta üzerine çalıştığımız yeni ürünü de Ocak 2018’de devreye alacağız.
2017 yıl sonu ve sonrası için öngörüleriniz nasıl şekilleniyor?
2017 yıl sonunda cironun 2016’ya göre yüzde 25-35, FVAÖK’ün yüzde 20-30 büyümesini bekliyoruz. Bu yılı 30 milyon doları standart modernizasyon, 25 milyon doları yeni olmak üzere 55 milyon dolarlık yatırımla tamamlayacağız. Bu yatırımların katkısıyla beş yılda yüzde 20 organik büyüme hedefimiz var.