'SAP Türkiye, geliştirdiği projelerle bilgi birikimini ihraç ediyor. Genel müdür Uğur Candan, ''Başarımız, iş ortaklarımızla dünyaya kazandırdığımız proje sayısı'' diyor. Candan, insan kaynağına, güvenliğe, iş analitiğine ve e-satişa olan talebin arttığını ifade ediyor.
GÖZDE YENİOVA SAYLAK
[email protected]
Kurumsal uygulamalar ve yazılım alanında global oyunculardan olan SAP, Türkiye'yi hızlı büyüyen pazarlar arasında görüyor. Bu nedenle büyük veri laboratuvarı ve bulut hizmetleri gibi alanlarda yatırımlar da Türkiye'ye geldi. Önümüzdeki süreçte de yatırımların artması bekleniyor.
Bu yıl da çift haneli büyüme beklediklerini söyleyen SAP Türkiye Genel Müdürü Uğur Candan, ''Dünyadaki tedarik zinciri kırıldı. Doğru ürünü, doğru yöntemle ve doğru şekilde satabilmek önemli hale geldi'' diyor. Uğur Candan ile değişen iş yapış şekilleri ve SAP Türkiye'nin gelecek planları üzerine konuştuk.
Haziran itibarıyla yılı yarıladık. Mart ayından itibaren pandemi süreciyle geçti. Siz bu süreci nasıl değerlendirirsiniz?
Globalden yerele geleyim. Çünkü aşağı yukarı faaliyet göstermediğimiz ülke yok gibi. Hem yeni başlayan proje sayısı arttı hem de mevcut SAP kullanıcıları yeni dönüşüm projeleriyle ilgilenmeye başladı. Covid-19'un ilk çıktığı pazarlarda da olduğumuz için daha erken vakıf olma durumumuz oluştu. Hiçbir coğrafyada, büyük projelerimizin hiçbiri durmadı. Hatta ortamın getirdiği daha konsantre çalışmayla verim arttı.
Örneğin Anadolu Grubu bizimle çalıştığı projeyle verimliliğin arttığını gördü. Böyle çok şirket bu dönemi ölçtü. Çalıştığınız şirketlerin yaklaşımı nasıldı? Burada önemli olan, şablon modellerle hizmeti icra edip müşteriye sunmak. Bir şey yavaşladığı zaman en kolay bakım faaliyetleri yapılıyor.
Herkes, bekleyelim modundan çıkıp hızla projelere başladı. Geçen yılın ilk yarısına göre global arenada yapılan işler yüzde 25 arttı. Türkiye özelinde ise bulut bilişim hizmetleri öne çıktı. Çünkü az maliyetle hemen kullanma ve maliyetini uzun vadeye yayabilme özelliği var. Nakdin daha değerli olduğu yapıda Türkiye'de yurtdışına göre daha fazla kurumun bulut hizmetlerine yöneldiğini gözlemledik.
Bu süreçte başka hangi ürün ve hizmetlere olan talep arttı?
En başta insan kaynakları. İşe alımdan performans yönetimine, oradan uzaktan öğrenmeye kadar tüm süreçlerde yetkili insan kaynağı öne çıktı. Çünkü bilgiye ulaşmak önem kazandı. İkincisi ise güvenlik. Çalışanların sistemdeki yetkisi ve süreç kontrolünü sağlama konusuna yönelik çözümler arttı.
Aynı göstergelere bakarak süreci yönetemez hale geldik. O nedenle üçüncü olarak iş analitiğinde talep arttı. Sonuncu olarak da online satış. Bu dönemde birçok kurumun can damarı oldu. Burada dev büyümeler oldu. Bundan sonra çok gerilere çekileceğine ihtimal vermiyorum.
Şirketlerin çoğu bu dönemde teknolojik altyapılarını güçlendirmeyi ve e-ticarete yatırım yapmayı planlıyor. Buradaki kaynakların verimli kullanılması için neler yapılmalı?
Mağazaları kapatıp e-ticarete dönmekle olmuyor, çünkü mağaza stokunu ne yapacaksın? Merkez depoya mı alacaksın, dağıtık sevkiyat mı yapacaksın? Eldeki stok bittiğinde ne yapacaksın? Sorunlar katman katman artıyor. Bu sorun, bizim dünyadaki tedarik zincirimizi kırdı. Çünkü e-satış ve hizmette önemli nokta tedarik. Doğru ürünü, doğru yöntemle ve doğru şekilde satabilmek önemli hale geldi.
Bunun için de veriye, depo yönetimine ve sevkiyat planlamaya ihtiyaç var. Dün beş iş planlarken şimdi 10 iş planlıyorsun. Tüm bunlar yeni planların oluşmasına neden oluyor. Örneğin, sevkiyatın bir kısmını şirket kendi yapmaya başlıyor. Bu süreçte işi büyüyen şirketlere baktığımızda hepsinin arkasında mükemmel tedarik zinciri yönetimi var. Tedarik yönetiminde de risk yönetimi yapılması gerekiyor.
Siz hangi yeni ürün ve hizmetler üzerine odaklanacaksınız?
İşin içeriği bu dönemde çok değişti, çünkü herkes hızlı sonuç görmek istiyor. Risk algısı da değişti. Bizim ürün paketlemelerimiz de bu yönde farklılaştı. Kısa sürede hizmetleri müşterilere sunacak paketler oluşturduk. Ayrıca bu döneme özel geliştirmeler ve modellemeler de yaptık.
Dörde yakın iş ortağımızla ürünün ve çalışanın güvenliği ile süreç bu iki güvenlik çatısını örselemeden işin akmasını sağlayan çözümler geliştirdik. Kol saatleri, kolyeler, yelek içine gömülü sistemler geliştirip risk durumunu ortaya çıkarabilmek üzerine sistemler kurguladık. Saha testleri yapıldı.
Yeni yatırımlar hangi alanlara olacak?
SAP, Türkiye'yi hızlı büyüyen pazarlar arasında görüyor. SAP Türkiye, Güney Avrupa grubu içinde bulunuyor. Bu grupta da bilgi birikimini ihraç eden konumunda. İş ortaklarımızla sağladığımız ürünleri dünyadaki 450 bin müşteri için geliştiriyoruz. Bizim iş ortaklarımızın hepsi uluslararası iş yapma ve müşteri hizmeti verme kabiliyetine sahip.
Bir önceki yıl 'dünyanın en iyi inovasyonu' ödülü alan projelerden ikisi Borusan ve Üstün-berk'inkiydi. Büyük veri laboratuvarını Türkiye'ye kurduk. İlk bulut hizmetlerini de Türkiye'ye getirdik. Bizim için başarının ölçüsü iyi yaptığımız işleri dünya vitrinine koyabilmek. Bu da iş ortaklarımızla dünyaya kazandırdığımız proje sayısıdır. Bunları artırmak istiyoruz.
Bu şekilde ne kadar projeniz var?
60'ın üzerinde yerel ve global iş ortağıyla birlikte 4 binin üzerinde danışmanın dahil olduğu büyük bir ekosistem olarak şirketlere ürün ve servisler sunuyoruz. 180'den fazla ülkede 440 bini aşkın müşteriye hizmet veriyoruz ve müşterilerimizin yaklaşık yüzde 80'ini KOBİ'ler oluşturuyor.
Türkiye'ye olan yatırımlar devam edecek mi?
Türkiye'de olmayan SAP'in iş ortakları buraya gelmek istiyor. Türkiye'nin üs olma durumu hep vardı. Pandemi döneminde bu bakış açısının arttığını düşünüyorum. Konum itibarıyla bulunduğumuz coğrafya, mühendis sayımız, müşterilerimiz ve küçük ebatlarda yapabildiğimiz esnek üretimler bizi öne çıkarıyor. Dünyada tedarik zinciri kırıldı. Esnek üretim önemli olacak. Türkiye'deki şirketler de buradan yararlanacak.
2020 yıl sonu hedeflerinizi revize ettiniz mi?
Hedeflerimizi revize etmedik. Birtakım ürünler çok fazla talep görüyor ama bazı ürünler de doğal olarak az talep görüyor. Zaman içinde dengelenecek. SAP Türkiye, hep çift haneli büyüyor. Bulutta Türkiye'de çok fazla büyüme bekliyoruz ama klasik çözümlerimizde globale paralel büyüme olacak. Geçen yılın müşteri etkileşim sayısına baktığımızda bu yılın ilk yarısında daha fazla oldu.
GÖZDE YENİOVA SAYLAK
[email protected]
Kurumsal uygulamalar ve yazılım alanında global oyunculardan olan SAP, Türkiye'yi hızlı büyüyen pazarlar arasında görüyor. Bu nedenle büyük veri laboratuvarı ve bulut hizmetleri gibi alanlarda yatırımlar da Türkiye'ye geldi. Önümüzdeki süreçte de yatırımların artması bekleniyor.
Bu yıl da çift haneli büyüme beklediklerini söyleyen SAP Türkiye Genel Müdürü Uğur Candan, ''Dünyadaki tedarik zinciri kırıldı. Doğru ürünü, doğru yöntemle ve doğru şekilde satabilmek önemli hale geldi'' diyor. Uğur Candan ile değişen iş yapış şekilleri ve SAP Türkiye'nin gelecek planları üzerine konuştuk.
Haziran itibarıyla yılı yarıladık. Mart ayından itibaren pandemi süreciyle geçti. Siz bu süreci nasıl değerlendirirsiniz?
Globalden yerele geleyim. Çünkü aşağı yukarı faaliyet göstermediğimiz ülke yok gibi. Hem yeni başlayan proje sayısı arttı hem de mevcut SAP kullanıcıları yeni dönüşüm projeleriyle ilgilenmeye başladı. Covid-19'un ilk çıktığı pazarlarda da olduğumuz için daha erken vakıf olma durumumuz oluştu. Hiçbir coğrafyada, büyük projelerimizin hiçbiri durmadı. Hatta ortamın getirdiği daha konsantre çalışmayla verim arttı.
Örneğin Anadolu Grubu bizimle çalıştığı projeyle verimliliğin arttığını gördü. Böyle çok şirket bu dönemi ölçtü. Çalıştığınız şirketlerin yaklaşımı nasıldı? Burada önemli olan, şablon modellerle hizmeti icra edip müşteriye sunmak. Bir şey yavaşladığı zaman en kolay bakım faaliyetleri yapılıyor.
Herkes, bekleyelim modundan çıkıp hızla projelere başladı. Geçen yılın ilk yarısına göre global arenada yapılan işler yüzde 25 arttı. Türkiye özelinde ise bulut bilişim hizmetleri öne çıktı. Çünkü az maliyetle hemen kullanma ve maliyetini uzun vadeye yayabilme özelliği var. Nakdin daha değerli olduğu yapıda Türkiye'de yurtdışına göre daha fazla kurumun bulut hizmetlerine yöneldiğini gözlemledik.
Bu süreçte başka hangi ürün ve hizmetlere olan talep arttı?
En başta insan kaynakları. İşe alımdan performans yönetimine, oradan uzaktan öğrenmeye kadar tüm süreçlerde yetkili insan kaynağı öne çıktı. Çünkü bilgiye ulaşmak önem kazandı. İkincisi ise güvenlik. Çalışanların sistemdeki yetkisi ve süreç kontrolünü sağlama konusuna yönelik çözümler arttı.
Aynı göstergelere bakarak süreci yönetemez hale geldik. O nedenle üçüncü olarak iş analitiğinde talep arttı. Sonuncu olarak da online satış. Bu dönemde birçok kurumun can damarı oldu. Burada dev büyümeler oldu. Bundan sonra çok gerilere çekileceğine ihtimal vermiyorum.
Şirketlerin çoğu bu dönemde teknolojik altyapılarını güçlendirmeyi ve e-ticarete yatırım yapmayı planlıyor. Buradaki kaynakların verimli kullanılması için neler yapılmalı?
Mağazaları kapatıp e-ticarete dönmekle olmuyor, çünkü mağaza stokunu ne yapacaksın? Merkez depoya mı alacaksın, dağıtık sevkiyat mı yapacaksın? Eldeki stok bittiğinde ne yapacaksın? Sorunlar katman katman artıyor. Bu sorun, bizim dünyadaki tedarik zincirimizi kırdı. Çünkü e-satış ve hizmette önemli nokta tedarik. Doğru ürünü, doğru yöntemle ve doğru şekilde satabilmek önemli hale geldi.
Bunun için de veriye, depo yönetimine ve sevkiyat planlamaya ihtiyaç var. Dün beş iş planlarken şimdi 10 iş planlıyorsun. Tüm bunlar yeni planların oluşmasına neden oluyor. Örneğin, sevkiyatın bir kısmını şirket kendi yapmaya başlıyor. Bu süreçte işi büyüyen şirketlere baktığımızda hepsinin arkasında mükemmel tedarik zinciri yönetimi var. Tedarik yönetiminde de risk yönetimi yapılması gerekiyor.
İşin içeriği bu dönemde çok değişti, çünkü herkes hızlı sonuç görmek istiyor. Risk algısı da değişti. Bizim ürün paketlemelerimiz de bu yönde farklılaştı. Kısa sürede hizmetleri müşterilere sunacak paketler oluşturduk. Ayrıca bu döneme özel geliştirmeler ve modellemeler de yaptık.
Dörde yakın iş ortağımızla ürünün ve çalışanın güvenliği ile süreç bu iki güvenlik çatısını örselemeden işin akmasını sağlayan çözümler geliştirdik. Kol saatleri, kolyeler, yelek içine gömülü sistemler geliştirip risk durumunu ortaya çıkarabilmek üzerine sistemler kurguladık. Saha testleri yapıldı.
Yeni yatırımlar hangi alanlara olacak?
SAP, Türkiye'yi hızlı büyüyen pazarlar arasında görüyor. SAP Türkiye, Güney Avrupa grubu içinde bulunuyor. Bu grupta da bilgi birikimini ihraç eden konumunda. İş ortaklarımızla sağladığımız ürünleri dünyadaki 450 bin müşteri için geliştiriyoruz. Bizim iş ortaklarımızın hepsi uluslararası iş yapma ve müşteri hizmeti verme kabiliyetine sahip.
Bir önceki yıl 'dünyanın en iyi inovasyonu' ödülü alan projelerden ikisi Borusan ve Üstün-berk'inkiydi. Büyük veri laboratuvarını Türkiye'ye kurduk. İlk bulut hizmetlerini de Türkiye'ye getirdik. Bizim için başarının ölçüsü iyi yaptığımız işleri dünya vitrinine koyabilmek. Bu da iş ortaklarımızla dünyaya kazandırdığımız proje sayısıdır. Bunları artırmak istiyoruz.
Bu şekilde ne kadar projeniz var?
60'ın üzerinde yerel ve global iş ortağıyla birlikte 4 binin üzerinde danışmanın dahil olduğu büyük bir ekosistem olarak şirketlere ürün ve servisler sunuyoruz. 180'den fazla ülkede 440 bini aşkın müşteriye hizmet veriyoruz ve müşterilerimizin yaklaşık yüzde 80'ini KOBİ'ler oluşturuyor.
Türkiye'ye olan yatırımlar devam edecek mi?
Türkiye'de olmayan SAP'in iş ortakları buraya gelmek istiyor. Türkiye'nin üs olma durumu hep vardı. Pandemi döneminde bu bakış açısının arttığını düşünüyorum. Konum itibarıyla bulunduğumuz coğrafya, mühendis sayımız, müşterilerimiz ve küçük ebatlarda yapabildiğimiz esnek üretimler bizi öne çıkarıyor. Dünyada tedarik zinciri kırıldı. Esnek üretim önemli olacak. Türkiye'deki şirketler de buradan yararlanacak.
2020 yıl sonu hedeflerinizi revize ettiniz mi?
Hedeflerimizi revize etmedik. Birtakım ürünler çok fazla talep görüyor ama bazı ürünler de doğal olarak az talep görüyor. Zaman içinde dengelenecek. SAP Türkiye, hep çift haneli büyüyor. Bulutta Türkiye'de çok fazla büyüme bekliyoruz ama klasik çözümlerimizde globale paralel büyüme olacak. Geçen yılın müşteri etkileşim sayısına baktığımızda bu yılın ilk yarısında daha fazla oldu.