400 milyon TL'lik ciroya ulaşan Getir, 2019'da yeni projeleriyle öne çıkacak. Şirket, bu yıl Getir Yemek ve Getir Büyük'ü hayata geçirdi. Getir'in kurucusu Nazım Salur, bu yıl Anadolu'da dört şehre açılmayı ve 2 kat büyümeyi hedeflediklerini söylüyor.
AYŞEGÜL SAKARYA PEHLİVAN
[email protected]
Nazım Salur, BiTaksi girişimiyle öne çıktı. Ardından 2015 yılında mobil alışveriş uygulaması Getir geldi. Salur, mobil alanda geliştirdiği BiTaksi ve Getir projeleriyle dergimizden iki kez 'Yılın Erkek Girişimcisi' ödülünü aldı.
Bisküviden çocuk bezine pek çok farklı ürünü 10 dakika gibi kısa bir sürede ulaştırmayı hedefleyen bir mobil alışveriş uygulaması olan Getir, kurulduğu 2015 yılından bu yana 4 milyon civarında indirildi. 1 milyon 100 bin kişi alışveriş yaptı. 11 milyon civarında da sipariş getirdi.
Şu anda ayda ortalama 600 binin üzerinde sipariş götüren şirketin cirosu 400 milyon TL'ye yaklaştı. Getir Yemek'le yemek siparişi teslim etmekten Getir Büyük'le market fiyatına 4 bin ürünün satışını yapmaya kadar farklı alanlara giren şirket, 2019'da iki kat büyüme hedefliyor.
Getir'in kurucusu Nazım Salur, "İnsanlar her ihtiyaçları için ayrı bir uygulama istemiyor. Dolayısıyla biz Getir'i hayatın içinde birçok ihtiyacı karşılayabilecek bir süper aplikasyon olarak konumlandırıyoruz" diyor.
2018 nasıl bir yıl oldu?
2018'de 2,6 kat büyüdük. 2019'da da ülkedeki koşullara rağmen büyümeye devam ediyoruz. Bu yıl en az 2 kat büyüme hedefimiz var. Ekonomideki sıkışıklıklar insanları harcamalarında tutumlu olmaya itiyor. Biz modelimiz gereği fiyat rekabetiyle mal satmıyoruz. Alışverişte kolaylık sunup normal market zincirlerinden yüzde 10 civarında daha pahalıya mal satıyoruz. Yüzde 10'luk oran verdiğimiz hizmete göre makul bir fiyat farkı ama ekonomi iyiyken onu daha az insan dert ediyor, ekonomi kötü olduğunda ise bu rakam sorun olabiliyor. Bu durum bizim işimizin küçülmesine neden olmuyor ama büyüme hızımızın bir tık yavaşlamasına yol açıyor.
Bu durgunlukla baş etmek için nasıl bir strateji izliyorsunuz?
Farklı modeller deniyoruz. Getir Büyük isimli yeni bir proje başlattık. Deneme amacıyla bir depo açtık. Bu modelde ürünlerin fiyatları market zincirleriyle aynı. Normalde 10 dakikada götürüyoruz. Getir Büyük'te 30 dakikada götüreceğiz. Getir'de bin 200, Getir Büyük'te ise 4 bin çeşit var. Getirme bedeli almıyoruz ama büyük bir sepet yapılmasını istiyoruz. 100 TL'lik bir sepet yapılırsa getirme bedeli almadan hizmet veriyoruz.
Yani Getir Büyük'le marketlere rakip oluyorsunuz diyebilir miyiz?
Bu alana Migros ve Yıldız Holding de yatırım yapıyor. Pazarda ciddi bir potansiyel var. Her şirket için fırsatlar bulunuyor. Şu an test aşamasındayız. Sonbaharda yaygınlaştıracağız.
Getir, bayilik modeliyle de farklılaştı. Bayilik modelini oturtabildiniz mi?
Dağıtımı yüzde 100 bayi modeliyle yapıyoruz. Yeni bayilikler vermeye devam edeceğiz. Uzun vadede yüzlerce bayimiz olacak. Şu an 85 tane var. Bölgeler büyüdükçe mevcut bayilerin de işini azaltmadan yeni bayilikler vereceğiz. Bu bir süreç. Her ay birkaç tane açacağız. Anadolu'ya girince ihtiyaca göre çok sayıda bayi açacağız.
Anadolu'ya ne zaman açılmayı planlıyorsunuz?
Önümüzdeki bir yıl içinde İstanbul dışında dört şehre daha gitmeyi planlıyoruz.
Bayilerin yatırım koşulu nedir?
Bayilik için 500-700 bin TL arasında yatırım yapmak gerekiyor. Bayileri iş ortağı olarak görüyoruz. Parayı veren bayiliği alıyor gibi bir durum yok. Bizim iş kültürümüze uygun olması ve işinin başında olması gerekli. İşi bizzat yönetmesini istiyoruz.
Yeni projelerinizden biri de Getir Yemek. Burada büyüme nasıl?
Bu projeyi dört ay önce başlattık. Getir Yemek'te sahadaki 2 bini aşan kurye ordumuz restoranlara gidiyor. Burada teslim süresi yemeğin hazırlanması da eklenince ortalama 20 dakikayı buluyor. 2 bine yakın restoranla çalışıyoruz. Hala Getir'e göre küçük ama hızlı büyüyor. Getir Yemek'teki esas büyümemiz sonbaharda olacak.
Gündemde yeni bir projeniz var mı?
Elimizdekine konsantre olmak istiyoruz. Getir'in içinde bir sürü yeni iş var. 'Kuzeyden' diye bir su markası yarattık. Getir Yemek ve ardından Getir Büyük geldi. Bu işlerin her birinin bağımsız ekipleri var. Bizim amacımız Getir'e gelen müşterinin bizi daha çok kullanması sağlamak. Bunun için müşterilerimize yeni hizmetler sunmaya çalışıyoruz. İnsanlar her ihtiyaçları için ayrı bir uygulama istemiyor. Dolayısıyla biz Getir'i hayatın içinde birçok ihtiyacı karşılayabilecek bir süper aplikasyon olarak konumlandırıyoruz.
"UZUN VADELİ FONLARLA ANLAŞMAK İSTİYORUZ"
"Avrupa ve Amerika'dan fonlarla görüşüyoruz. Ancak Türkiye'nin koşulları süreçleri etkiliyor. Darbe girişimi olmadan evvel üç fonla konuşuyorduk. Ciddi bir yatırım alacaktık ve hangisini seçelim diye düşünüyorduk. Darbe girişimi sonrası hepsi düştü.
Geçen yıl Avrupalı büyük bir yatırımcıyla ciddi bir miktar almak için yine anlaştık. İmzaları atacakken dolar 7,20 TL'ye vurdu. Yatırımcı bunu risk olarak gördü. Sonuçta bu ülkenin dinamikleri var. İşler kötüye gitse bile genç, çalışan nüfus oranına bakınca Türkiye'nin potansiyeli büyük.
Her kışın sonunda bahar gelir. Uzun vadede, 10-20 yıllık perspektifte bakarsan Türkiye'de para kazanmak mümkün. Son dönemde Türkiye'ye kısa vadeli fonlar bakıyor. Biz uzun vadeli ve venture capital fonlarla anlaşmak istiyoruz. Yönetimi vermek istemiyoruz."