[email protected]
2021'de güçlü bir şirket satın alma ve birleşme (M&A) piyasası gördük. 350 civarında işlemde yaklaşık 16,5 milyar dolarlık hacim yakalandı. Yeni yılda da 2021 seviyelerine ulaşılması bekleniyor. Teknoloji, altyapı, sağlık, ihracatçı sektörlere dikkat çekiliyor.
06 – 19 Şubat 2022 tarihli sayıdan
Dünyada satınalma&birleşme (M&A) işlemleri, 2021'de 5,1 trilyon dolarla rekor kırdı. Türkiye'de de dünya piyasalarına paralel olarak son iki yılın ardından tekrar hareketlilik gözlendi. Yapılan değerlendirmelere bakıldığında 350 civarında işlemde yaklaşık 16,5 milyar dolarlık işlem hacmi gerçekleşti.
Burada özellikle Antalya Havalimanı işletme ihalesinde aralık ayı başında gerçekleşen 8,2 milyar dolarlık işlem hacmi belirleyici oldu. Bunun yanında Türkiye'nin dev şirketleri haline gelen Trendyol ve Getir'de ortaya çıkan değerlemeler dikkat çekti.
Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
Sadece ilk 10 işlemde toplamda 12,3 milyar dolar bir büyüklük oldu. Yapılan işlemlere bakıldığında yaklaşık yarısının fonlardan geldiği görüldü.
YENİ TRENDLER ETKİLİ
Deloitte Türkiye Birleşme ve Satın Alma Hizmetleri Lideri Özlem Ulaş'a göre pandeminin hızlandırdığı dijitalleşme sürecinin de etkisiyle e-ticaret, teknoloji, internet ve mobil hizmetler ile oyun sektörü ön plana çıktı. Yine üretim, finansal hizmetler ve enerji sektörleri de yatırımcılardan yoğun ilgi gördü.
Pandemide değişen yaşam, çalışma ve eğitim koşulları ile beraber, bazı sektörler daha çok ön plana çıktı. Şüphesiz ki bunların arasında ipi göğüsleyen genel olarak teknoloji odaklı sektörler oldu.
PwC Şirket Birleşme ve Satın Alma Hizmetleri Platform Lideri Engin Alioğlu, "Çevrim içi çalışma, dijitalleşen alışveriş ve yaşam tarzı alışkanlıkları bu sektöre zaten yükselmekte olan bir ilgiyi bir anda daha da yukarıya çekti" diyor.
Teknolojinin yanı sıra yine aynı trendler doğrultusunda e-ticaret ve finansal teknolojiler alanında faaliyet gösteren kuruluşların da ilgi gördüğünü anlatan Alioğlu, ihracata dayalı üretim yapan sektörlere ve sağlık hizmetleri sektörlerine de dikkat çekiyor.
KUR ARTIŞI
Dünyada ve Türkiye'de 2021 yılında görülen işlem hacmindeki yüksek eğiliminin bu yıl da devam etmesi genel beklenti olarak öne çıkıyor. Çünkü global piyasalardaki yüksek likidite ve yükselme beklentisi olsa dahi hala nispeten düşük faiz ortamı, yeni şirket satın alımını cazip hale getiriyor.
Böylece şirketleri inorganik büyümeye teşvik ediyor. Büyümelerini finanse etmek için ilave sermayeye ihtiyaç duyan 'yeni ekonomi' şirketlerinin hisse satış turları sürüyor. Bu da teknoloji ve benzeri sektörlerdeki işlem adet ve hacimlerini canlı tutuyor.
Mevcut koşullarda Türkiye'deki varlıkların değerlerinin döviz bazında cazip olduğunu söyleyen Engin Alioğlu, bunun da ilgi çektiğini anlatıyor. Alioğlu sözlerine şöyle devam ediyor: "Ancak istikrarlı bir makroekonomik görünüm yatırımların artması açısından çok daha önemli.
TL'deki değer oynaklığın azalması, enflasyon ve faizde kalıcı bir düşüşün sağlanması, işlemleri daha da artıracaktır." Türkiye'de de hem işlem sayısı hem de hacimde artış olduğunu dikkat çeken KPMG Türkiye Kurumsal Finansman Bölüm Başkanı Müşfik Cantekinler, bu durumun kasım ayına kadar sürdüğünü anlatıyor.
Kasım ayında başlayan dövizdeki türbülansının etkilerini değerlendiren Cantekinler, "TL değer yitirdiğinde, Türk varlıkları ucuzladı mı, daha çok işlem olur mu? diye soruluyor. Yabancı yatırımcı, kurun seviyesine değil istikrar ve öngörülebilirliğe göre karar veriyor. Kur meselesi önemli. Bu kadar dalgalı olan ülkelere yabancı yatırımcı çekmek zor oluyor" diyor.
DECACORN VE UNICORN ÇIKABİLİR
Özlem Ulaş da 2022'de de 2021'e benzer şekilde işlem adedinde ve işlem sayısında artış bekliyor. 10-15 milyar dolar seviyesinde bir işlem hacmi olacağı düşüncesinde olan Ulaş, anlaşma sürecinde olan işlemlere dikkat çekiyor. Ulaş, "Start up ekosistemi içinde küçük hacimli işlerin yanında yeni 'decacorn' ve 'unicorn'lar çıkabilir" diyor.
Özellikle büyüyen e-ticaret ve fintech dünyasında hem yeni yatırımların hem de bazı çıkışların olmasını bekleyen İş Yatırım Satınalma Birleşme Müdür Yardımcısı Aydın Eralp ise yabancı oyuncuların da Türkiye'de bu alandaki büyümeye ortak olmak isteyeceğini söylüyor.
"Üretim sektöründe artan hammadde fiyatları, döviz kurları ve ihracat performansı şirketlerin performanslarında önemli farklılıklar yaratacaktır.
Rekabet gücü açısından operasyonel ve finansal olarak geride kalan şirketlerde pay satışları, stratejik olmayan iş kollarından çıkış yapmaları beklenebilir" diyen Eralp'a göre, işlem büyüklükleri olarak bir tahmin yapmak zor. Çünkü kurlarda yaşanan dalgalanmaların etkileri çok belirgin ancak 2022'de 2021 büyüklükleri yakalanabilir.
30-35 MİLYAR DOLARA ULAŞMAMIZ GEREKİYOR
2022'deki satınalma&birleşmelere ilişkin olarak öngörülerini paylaşan Müşfik Cantekinler, pandemi ve jeopolitik risklere dikkat çekiyor. 2022 yılına ilişkin tahmin yapmanın güç olduğunu vurgulayan Cantekinler, pandeminin en kritik konu olmaya devam edeceğini ve jeopolitik gelişmeler ile AB ve ABD ilişkilerinin de takip edileceğini kaydediyor.
AB i ortaklık konusunda olası ilerlemenin yabancı yatırımcı için önemli olduğunu anlatan Cantekinler şöyle devam ediyor: "Satın alma işlem büyüklüğünde GSYH'ye göre yüzde 2'ye yaklaştık. Ancak G20 ülkesi olarak bu yeterli değil, 30-35 milyar dolarlar olması gerekir. 2022'de 2021'de ulaşılan rakamlar sektörü mutlu edecektir. Kamunun değer yaratma çabaları devam ederse daha parlak bir yıl da olabilir."