2020'de piyasalar siyasi ve jeopolitik gelişmeleri, merkez bankalarının kararlarını, ekonomik göstergeleri izleyecek. ABD-İran ve ABD-Çin ilişkileri ile Brexit de önemli olacak. Bu süreçte riskli varlıklardan uzaklaşıp dengeli portföy oluşturulması öneriliyor.
CEREN ORAL BALABAN
[email protected]
Piyasalar için 2020'de jeopolitik gelişmeler, merkez bankalarının kararları, ABD'deki başkanlık seçimi gibi birçok gündem maddesi var.
Tablomuzda piyasaları etkileyecek gelişmeleri içeren 2020 takvimini görebilirsiniz. Yatırım portföyünü yönetirken bu veri takviminin önünüzde olmasında fayda olacağını anımsatmak istiyoruz.
EKONOMİ CANLANACAK MI?
Türkiye ekonomisi 2019 ilk çeyrekte yıllık yüzde 2,4, ikinci çeyrekte yüzde 1,5 daraldı ama üçüncü çeyrekte yüzde 0,9 büyüdü. 2018 Ekim'de yüzde 25'e yaklaşan enflasyon ise mali piyasalarda kontrolün sağlanmasıyla 2019 sonunda yüzde 11,84'e geriledi.
İş Yatırım, TCMB'nin önden yüklemeli bin 200 baz puan faiz indiriminin etkilerinin görülmesiyle büyümenin 2020'de yüzde 3'e, 2021'de yüzde 3,5'e yükseleceğini tahmin ediyor. İş Yatırım'a göre, 2020'de ertelenmiş talep, tüketici güveni ve finansman maliyetindeki gerileme büyümenin itici gücü olacak.
16 OCAK'TA NE OLUR?
TCMB, 2019 başında yüzde 24 olan politika faizini, küresel para politikalarındaki gevşeme adımları ve enflasyondaki aşağı trendin desteğiyle yüzde 12'ye indirdi.
Gedik Yatırım Ekonomisti Erol Gürcan, 2019 sonunda yüzde 11,84 olan enflasyonun 2020 ilk yarıda yüzde 10-12'de dengelenmesini bekliyor.
Gürcan, başta FED olmak üzere merkez bankalarının 'bekle-gör' politikalarına geçtiklerini kaydediyor. Bu iki nedenden hareketle kısa vadede TCMB'nin para politikasında aşağı yönlü manevra alanının sınırlı olduğunu söyleyen Gürcan, bankanın 16 Ocak'ta faizleri değiştirmeyeceğini öngörüyor.
Ziraat Yatırım Genel Müdürü Uğur Boğday, TCMB'den 16 Ocak'ta 50 baz puanlık indirim beklese de "Artan jeopolitik riskler ve kurdaki yukarı hareket nedeniyle banka bu ayı pas geçebilir" diyor.
Boğday, kurlarda olası artış ile enflasyonda baz etkisinin ortadan kalkmasının etkisiyle gösterge faizlerde ilk çeyrekte dengenin yüzde 11-12'de oluşabileceğini belirtiyor.
İNDİRİMLER BİTTİ Mİ?
Peki, 2020'de FED ve ECB ne yapar?
Tera Yatırım Ekonomisti Enver Erkan, FED'in ekonomik veriler tatmin edici geldiği sürece faiz indirmek istemeyeceğini belirtiyor.
"İstihdam, ekonomik aktivite, iç talep anlamında FED'in kendini başarılı gördüğü ortamdayız" diyen Erkan, FED'in duruşunun risk unsurlarının ticaret savaşı ve jeopolitik riskler olacağını kaydediyor.
Enver Erkan, ECB için ise beklentilerini şöyle açıklıyor: "ECB faizleri mevcut seviyesinde ya da daha düşük tutacak. Ekonomide yavaşlama sürüyor, ticaret savaşları, anlaşmasız Brexit ve jeopolitik gerilimler riskleri artırıyor. ECB, ek parasal gevşeme önlemlerini değerlendirebilir."
DOLAR, ALTIN, PETROL…
Ahlatcı Yatırım Araştırma Müdürü Barış Ürkün, ABD ile gerilimlerin ve artan jeopolitik tansiyonun kuru baskıladığını vurguluyor.
Ürkün'e göre, ekonomideki canlanma belirtileri kredi hacmi ile iç talepteki artışla değerlendirildiğinde ilk çeyrekte enflasyon artabilir. Bu da kurda yukarı hareketlere neden olabilir. Ahlatcı Yatırım'ın dolar/TL'de ilk çeyrek öngörüsü 5,75-6 bandında bulunuyor.
Riskli konjonktür ve düşük reel faizlere ABD-İran krizinin de eklenmesiyle güvenli varlık alımları arttı ve altın 1.600 ons/doların üzerini gördü.
Yatırım Finansman Genel Müdürü Ömer Eryılmaz, artan jeopolitik risklerin ons altının yükselişini ivmelediğini, bunun gram altında yükselişi hızlandırdığını söylüyor. Eryılmaz, mevcut gündemin etkili olması halinde gram altında 300 TL üzeri fiyatlamaların devamını bekliyor.
OPEC'in ek kesintisine ek olarak Irak'taki ABD ve İran saldırılarının küresel petrol arzını etkileyebileceği düşüncesiyle petrol fiyatları da yükseldi. Tera Yatırım'dan Enver Erkan, kısa vadede artışın devamını, uzun vadede ise 60 dolar dolayında seyredecek bir petrol fiyatı öngörüyor.
YATIRIMCILARA 3 ÖNERİ
1- Jeopolitik risklerin arttığı dönemlerde riskli varlıklardan uzaklaşılmalı, panik alım-satımlardan kaçınılmalı.
2- Merkez bankalarının toplantılarının olduğu dönemlerde dengeli portföy sepeti oluşturulmalı.
3- Sermaye yönetimi iyi yapılmalı, risk dağıtılmalı.