Capital, Ekonomist ve StartUp dergileri tarafından Vodafone Business ana sponsorluğunda “Yeni Dünyaya Hazır Mıyız?” ana temasıyla hibrit olarak düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi devam ediyor.
Zirve kapsamında, İtalya Doğrudan Yabancı Yatırımlar Türkiye Temsilcisi Alper Mat'ın moderatörlüğünde "İtalya Özel Oturumu" gerçekleştirildi. Oturumda konuşan İtalyan Ticaret Ajansı Genel Müdürü Roberto Luongo ise iki ülkenin birlikte çalışabileceği, iş birliği yapabileceği sağlık, restorasyon, moda, gıda, mücevherat ve makine gibi çok sayıda alan olduğunu belirterek, yatırımcıları karşılıklı yatırıma davet etti.
İtalya Ticaret Ajansı İTA sponsorluğunda gerçekleştirilen oturumda konuşan Türkiye-İtalya İş Konseyi Başkanı Okyay Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-İtalya İş Konseyi Başkanı Zeynep Bodur Okyay, kendisini bir İtalyan dostu olarak gördüğünü ifade ederek, İtalyan Lisesi'nde okuduğunu ve şu anda DEİK Türkiye-İtalya İş Konseyi Başkanı olarak iki ülkenin ekonomik ilişkilerine destek verdiğini söyledi.
İtalyanlar ve Türklerin maceracı ruha ve girişimcilik becerilerine sahip olduğunu dile getiren Okyay, her iki ülkenin de geçmişe dayanan birliktelikleri bulunduğunu kaydetti.
Türkiye-İtalya Ortak Ekonomik ve Ticaret Komitesi (JETCO) faaliyetlerine değinen Okyay, iki ülkeden kurumların ve iş dünyasının birlikte çalıştığını aktardı.
Bugünkü zirvenin iş birliğinin bir yansıması ve ilişkilerin geliştirilmesi için bir fırsat olduğunu ifade eden Okyay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Muhataplarımızla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. JETCO'nun önemi ne peki? Burada birçok sektör için örnek ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Avrupa Yeşil Mutabakatı'nı takip ediyoruz. Sürdürülebilir büyümeye odaklanıyoruz. Bu sadece yapılabilir değil, istenilen de bir şey. Burada sanayi ve tarım çıktısı da hizalanmalı ve bu şekilde çevresel etkiler de kontrol altına alınabilir. Bu konuda İtalya'nın çok iyi örnekleri var. Biz bunu Türkiye olarak 'yeşil dönüşüm' bağlamında örnek olarak alabiliriz. Aynı şekilde sürdürülebilir kalkınmanın garanti altına alınması da bu şekilde mümkün olabilir. İki ülke arasındaki ticaret hacmini 30 milyar dolara yükseltmeyi hedefliyoruz. Bu bağlamda üçüncü ülkelerde de kazan-kazan mekanizmasıyla çalışabiliriz."
Okyay, JETCO'nun altında pek çok proje çalışmasının yapıldığını, bunun her iki ülke için faydalı sonuçlar getirmesini beklediklerini söyledi.
Şişecam Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kırman da Şişecam'ın cam ambalaj, düzcam, cam ev eşyası ve endüstriyel ham madde alanlarında dünyanın ilk 5 şirketi arasında yer aldığını, 14 ülkede 43 tesisle, 22 bin çalışanla faaliyet gösterdiklerini anlattı.
Şişecam'ın İtalya'daki ilk yatırımını 2005 yılında krom alanında yaptığını hatırlatan Kırman, önce ortaklıkla kurulan firmanın, 2011'de tamamına sahip olduklarını söyledi.
Kırman, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bugün İtalya'daki şirketimiz, İtalya'da faaliyet gösteren ve bütün Avrupa dahil dünyada en büyük bazik krom üretimi bağlantılı, bizim Türkiye'de yaptığımız üretimle de eş düzeyde, buralarda işlem yapan şirket konumunda. Dolayısıyla burada hem metal hem de deri alanında çok büyük katkılarımız var. Tabii İtalya'da lojistik alanında da çok ciddi bağlantılarımız var. Cam ev eşyamızın bütün faaliyetlerinde temel dağıtım noktası bugün İtalya. Paşabahçe genel adıyla bilinen cam ev eşyası bugün dünyanın 2. büyük üreticisi. Dolayısıyla o alanda da İtalya'da faaliyetimiz yoğun."
İtalya'da devreye aldıkları fabrikalarla ülkede çok önemli bir düzcam üreticisi konumuna geldiklerini aktaran Kırman, "İtalya'da şu an 400 kişi çalıştırıyoruz. İtalya'yla olan ilişkilerimizi sadece bu alanda görmüyoruz. Bugün biz Türkiye'den İtalya'ya 120 milyon doların üzerinde ihracat yapıyoruz. İtalya'dan Türkiye'ye de yaklaşık 30 milyon dolar geliyor ama biz aynı zamanda İtalya'nın makine üreticilerinin en büyük alıcılarından biriyiz. 14 ülkedeki bütün tesislerimize 2020 yılında yaklaşık 120 milyon dolarlık makine-teçhizat almış durumdayız. Dolayısıyla bizim bütünsel anlamda İtalya'yla olan bağlantımız ve ekonomik büyüklüğümüz gerçekten çok etkileyici bir şekilde ve ilerliyor."
İtalya'da destek, teşvik ve sorunların çözümü uygulamalarında hükümetten ve yatırım ajansından hızlıca cevap alabildiklerini belirten Kırman, ülkeden kendilerine gelebilecek talepler için her zaman hazır olduklarını söyledi.
İtalyan Ticaret Ajansı Genel Müdürü Roberto Luongo ise iki ülke arasındaki ilişkilerin çok güçlü olduğunu, güçlü bir ekonomik iş birliğinin bulunduğunu vurguladı.
İki ülkede karşılıklı yatırım yapan yüzlerce şirketin bulunduğunu aktaran Luongo, "Türkiye'den İtalya'ya gelen şirketler son yıllarda geldi. Bunun devam etmesi gerekiyor. İki Akdeniz ve sanayi ülkesiyiz. Ekonomik ve ticari ilişkilerin ötesinde ortaklıklarımız, yüzyıllara dayanan ilişkilerimiz var." dedi.
İki ülke arasında iş birliği yapılabilecek sektörlere değinen Luongo, şunları kaydetti:
"İtalya ile Türkiye'nin birlikte çalışabileceği, iş birliği yapabileceği sağlık, restorasyon, moda, gıda, mücevherat ve makine gibi çok sayıda alan var. İtalya Dışişleri Bakanlığı ile çalışan bir ticaret ajansımız var. Bu ajansımız iki ülkedeki yatırımların desteklenmesi bağlamında çalışmalarına devam ediyor, yeni fırsatları araştırıyor. Yatırımcılarımızı karşılıklı yatırıma davet ediyorum."
İtalya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Manlio Di Stefano, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin ve yatırımların artması için pek çok fırsat bulunduğunu ifade ederek, iki ülke iş dünyası ve kamu kesimini daha fazla iş birliği yapmaya davet etti.
Stefano, "Türkiye ile İtalya arasında sağlam ilişkiler var ve MENA bölgesindeki en önemli ülkeleriz. Pandemiye rağmen Türk ekonomisi 1,8 büyüme gerçekleştirdi ve uluslararası para fonu 2021 için de artış öngörüyor. İtalyan şirketleri her daim Türkiye’de iş yapmak için istekli oldu ve bu ilgi sürüyor ki bunu pek çok farklı sektörlerde yapılan karşılıklı yatırımlarda görmek mümkün. İtalya’ya yatırımı, AB’ye erişim ve buradaki 500 milyonluk nüfusa ulaşabilme olarak görmek gerekiyor. Pandemide İtalya hükümeti önemli önlemler aldı ve yatırım yapmak isteyenlerin bu dönemde de desteklendiğini belirtmek isterim. İtalya’ya yapılacak her yatırımın hem istihdamı hem de teknolojiyi geliştireceğini biliyoruz. İtalyan Yatırım Ajansı başta olmak üzere tüm İtalyan merciler bütün bürokratik işlemlerde hem yönlendirici hem de destekleyici olmak için özel çaba gösteriyorlar.” dedi.
Yıldırım Holding İcra Kurulu Başkanı Yüksel Yıldırım, "8 yıldır kapalı olan İtalya’daki limanın işletmesini aldık ve yaptığımız yatırımla liman ilk faz kapasitesiyle faaliyete başlamak üzere. Tüm süreçlerde İtalyan hükümeti ve yerel yönetimlerle iyi ilişkiler kurduk ve çok destekleyici oldular. Yaptığımız yatırım, Türkiye-İtalya arasındaki ticarette önemli bir yere sahip olacak. Ayrıca Sicilya’da bir limanın işletilmesi konusunda anlaşma imzalama sürecindeyiz ve böylece her iki ülke için de ticarette önemli bir lojistik merkez olma yolunda ilerliyoruz. İtalya bizim için önemli bir basamak.” dedi.
Unicredit Merkezi ve Doğu Avrupa Ticari Bankacılık Co-CEO’su Niccolo' Ubertalli da şöyle konuştu:
"Türkiye’deki finans politikası oldukça güçlü ve GSMH olarak bakıldığında Türkiye bölgenin en tepesinde yer alıyor. Türkiye’nin ekonomi politikası, bölgede bir lider olarak yer almasını sağlayacak çapta. Özellikle pandemi döneminde hızlı ve cesur kararlar aldığı için yeni fırsatlar yarattı. Finansal politikanın ele alınışı bakımından Türkiye oldukça güçlü. Ve elbette genç nüfusu ile Türkiye, şartlar ne olursa olsun, her zaman yatırımcı ve sermaye çekecek bir ülke."
CNH Industrial Global Traktör Ürünlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Marco Votta, “Türkiye’deki başarımızın köklerinde Türk mühendisleri yatıyor. İç pazarda kendi uzmanlığımız ile Türkiye pazarı özelinde ürün çeşitliliği ile başlayan başarılarımızı, Türk mühendislerinin inovasyon yetenekleri sayesinde Avrupa pazarında daha da başarılı olmamızı sağladı. AB’deki yeni düzenlemeleri çok hızlı adapte etmeyi başardılar ve uluslararası teknoloji inovasyonu konusunda şirketimizi öne çıkarıp bizi hem ticari hem de teknoloji açısından ileriye taşıdılar.” diye konuştu.
Barilla Group Asya, Afrika ve Avustralya Başkanı Federico Vescov da, 1994'ten bu yana Türkiye’de olduklarını belirterek, şunları söyledi:
"Üretim tekniklerimizi yerlileştirerek uygulamaya koyduk ve hatta geliştirdik. Senin için iyi olan gezegen için de iyi olmalı mottosu ile çalışıyoruz. Bu nedenle Türk çiftçileri ile çalışıp durum buğdayının üretilmediği alanların üretilmesine ön ayak olduk. Sürdürülebilir bir üretim modeli geliştiriyoruz ve Barilla olarak hep Türk tarımıyla uzun vadeli projeler yapmaya gayret ediyoruz."
Zirve kapsamında, İtalya Doğrudan Yabancı Yatırımlar Türkiye Temsilcisi Alper Mat'ın moderatörlüğünde "İtalya Özel Oturumu" gerçekleştirildi. Oturumda konuşan İtalyan Ticaret Ajansı Genel Müdürü Roberto Luongo ise iki ülkenin birlikte çalışabileceği, iş birliği yapabileceği sağlık, restorasyon, moda, gıda, mücevherat ve makine gibi çok sayıda alan olduğunu belirterek, yatırımcıları karşılıklı yatırıma davet etti.
- Canlı yayını izlemek için tıklayın: https://www.uludagekonomizirvesionline.com
- İKİ GÜNLÜK PROGRAMI GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN
İtalya Ticaret Ajansı İTA sponsorluğunda gerçekleştirilen oturumda konuşan Türkiye-İtalya İş Konseyi Başkanı Okyay Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-İtalya İş Konseyi Başkanı Zeynep Bodur Okyay, kendisini bir İtalyan dostu olarak gördüğünü ifade ederek, İtalyan Lisesi'nde okuduğunu ve şu anda DEİK Türkiye-İtalya İş Konseyi Başkanı olarak iki ülkenin ekonomik ilişkilerine destek verdiğini söyledi.
İtalyanlar ve Türklerin maceracı ruha ve girişimcilik becerilerine sahip olduğunu dile getiren Okyay, her iki ülkenin de geçmişe dayanan birliktelikleri bulunduğunu kaydetti.
Türkiye-İtalya Ortak Ekonomik ve Ticaret Komitesi (JETCO) faaliyetlerine değinen Okyay, iki ülkeden kurumların ve iş dünyasının birlikte çalıştığını aktardı.
- e-Devlet’te yeni dönem nasıl olacak? #UEZ2021
- Enerji devleri hangi yatırımlara odaklandı? İki halka arz yolda #UEZ2021
- Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Prof. Dr. Aşan’dan ekonomi yorumları #UEZ2021
- “Yeni toplumsal düzenin odağında dijitalleşme olacak” #UEZ2021
Bugünkü zirvenin iş birliğinin bir yansıması ve ilişkilerin geliştirilmesi için bir fırsat olduğunu ifade eden Okyay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Muhataplarımızla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. JETCO'nun önemi ne peki? Burada birçok sektör için örnek ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Avrupa Yeşil Mutabakatı'nı takip ediyoruz. Sürdürülebilir büyümeye odaklanıyoruz. Bu sadece yapılabilir değil, istenilen de bir şey. Burada sanayi ve tarım çıktısı da hizalanmalı ve bu şekilde çevresel etkiler de kontrol altına alınabilir. Bu konuda İtalya'nın çok iyi örnekleri var. Biz bunu Türkiye olarak 'yeşil dönüşüm' bağlamında örnek olarak alabiliriz. Aynı şekilde sürdürülebilir kalkınmanın garanti altına alınması da bu şekilde mümkün olabilir. İki ülke arasındaki ticaret hacmini 30 milyar dolara yükseltmeyi hedefliyoruz. Bu bağlamda üçüncü ülkelerde de kazan-kazan mekanizmasıyla çalışabiliriz."
Okyay, JETCO'nun altında pek çok proje çalışmasının yapıldığını, bunun her iki ülke için faydalı sonuçlar getirmesini beklediklerini söyledi.
"İtalya'da lojistik alanında da çok ciddi bağlantılarımız var"
Şişecam Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kırman da Şişecam'ın cam ambalaj, düzcam, cam ev eşyası ve endüstriyel ham madde alanlarında dünyanın ilk 5 şirketi arasında yer aldığını, 14 ülkede 43 tesisle, 22 bin çalışanla faaliyet gösterdiklerini anlattı.
Şişecam'ın İtalya'daki ilk yatırımını 2005 yılında krom alanında yaptığını hatırlatan Kırman, önce ortaklıkla kurulan firmanın, 2011'de tamamına sahip olduklarını söyledi.
Kırman, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bugün İtalya'daki şirketimiz, İtalya'da faaliyet gösteren ve bütün Avrupa dahil dünyada en büyük bazik krom üretimi bağlantılı, bizim Türkiye'de yaptığımız üretimle de eş düzeyde, buralarda işlem yapan şirket konumunda. Dolayısıyla burada hem metal hem de deri alanında çok büyük katkılarımız var. Tabii İtalya'da lojistik alanında da çok ciddi bağlantılarımız var. Cam ev eşyamızın bütün faaliyetlerinde temel dağıtım noktası bugün İtalya. Paşabahçe genel adıyla bilinen cam ev eşyası bugün dünyanın 2. büyük üreticisi. Dolayısıyla o alanda da İtalya'da faaliyetimiz yoğun."
"İtalya'yla olan bağlantımız ve ekonomik büyüklüğümüz çok etkileyici"
İtalya'da devreye aldıkları fabrikalarla ülkede çok önemli bir düzcam üreticisi konumuna geldiklerini aktaran Kırman, "İtalya'da şu an 400 kişi çalıştırıyoruz. İtalya'yla olan ilişkilerimizi sadece bu alanda görmüyoruz. Bugün biz Türkiye'den İtalya'ya 120 milyon doların üzerinde ihracat yapıyoruz. İtalya'dan Türkiye'ye de yaklaşık 30 milyon dolar geliyor ama biz aynı zamanda İtalya'nın makine üreticilerinin en büyük alıcılarından biriyiz. 14 ülkedeki bütün tesislerimize 2020 yılında yaklaşık 120 milyon dolarlık makine-teçhizat almış durumdayız. Dolayısıyla bizim bütünsel anlamda İtalya'yla olan bağlantımız ve ekonomik büyüklüğümüz gerçekten çok etkileyici bir şekilde ve ilerliyor."
İtalya'da destek, teşvik ve sorunların çözümü uygulamalarında hükümetten ve yatırım ajansından hızlıca cevap alabildiklerini belirten Kırman, ülkeden kendilerine gelebilecek talepler için her zaman hazır olduklarını söyledi.
"Yatırımcılarımızı karşılıklı yatırıma davet ediyorum"
İtalyan Ticaret Ajansı Genel Müdürü Roberto Luongo ise iki ülke arasındaki ilişkilerin çok güçlü olduğunu, güçlü bir ekonomik iş birliğinin bulunduğunu vurguladı.
İki ülkede karşılıklı yatırım yapan yüzlerce şirketin bulunduğunu aktaran Luongo, "Türkiye'den İtalya'ya gelen şirketler son yıllarda geldi. Bunun devam etmesi gerekiyor. İki Akdeniz ve sanayi ülkesiyiz. Ekonomik ve ticari ilişkilerin ötesinde ortaklıklarımız, yüzyıllara dayanan ilişkilerimiz var." dedi.
İki ülke arasında iş birliği yapılabilecek sektörlere değinen Luongo, şunları kaydetti:
"İtalya ile Türkiye'nin birlikte çalışabileceği, iş birliği yapabileceği sağlık, restorasyon, moda, gıda, mücevherat ve makine gibi çok sayıda alan var. İtalya Dışişleri Bakanlığı ile çalışan bir ticaret ajansımız var. Bu ajansımız iki ülkedeki yatırımların desteklenmesi bağlamında çalışmalarına devam ediyor, yeni fırsatları araştırıyor. Yatırımcılarımızı karşılıklı yatırıma davet ediyorum."
İtalya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Manlio Di Stefano, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin ve yatırımların artması için pek çok fırsat bulunduğunu ifade ederek, iki ülke iş dünyası ve kamu kesimini daha fazla iş birliği yapmaya davet etti.
Stefano, "Türkiye ile İtalya arasında sağlam ilişkiler var ve MENA bölgesindeki en önemli ülkeleriz. Pandemiye rağmen Türk ekonomisi 1,8 büyüme gerçekleştirdi ve uluslararası para fonu 2021 için de artış öngörüyor. İtalyan şirketleri her daim Türkiye’de iş yapmak için istekli oldu ve bu ilgi sürüyor ki bunu pek çok farklı sektörlerde yapılan karşılıklı yatırımlarda görmek mümkün. İtalya’ya yatırımı, AB’ye erişim ve buradaki 500 milyonluk nüfusa ulaşabilme olarak görmek gerekiyor. Pandemide İtalya hükümeti önemli önlemler aldı ve yatırım yapmak isteyenlerin bu dönemde de desteklendiğini belirtmek isterim. İtalya’ya yapılacak her yatırımın hem istihdamı hem de teknolojiyi geliştireceğini biliyoruz. İtalyan Yatırım Ajansı başta olmak üzere tüm İtalyan merciler bütün bürokratik işlemlerde hem yönlendirici hem de destekleyici olmak için özel çaba gösteriyorlar.” dedi.
"İtalya’daki limanlarımızla ticaretin önemli uğrak noktası olacağız"
Yıldırım Holding İcra Kurulu Başkanı Yüksel Yıldırım, "8 yıldır kapalı olan İtalya’daki limanın işletmesini aldık ve yaptığımız yatırımla liman ilk faz kapasitesiyle faaliyete başlamak üzere. Tüm süreçlerde İtalyan hükümeti ve yerel yönetimlerle iyi ilişkiler kurduk ve çok destekleyici oldular. Yaptığımız yatırım, Türkiye-İtalya arasındaki ticarette önemli bir yere sahip olacak. Ayrıca Sicilya’da bir limanın işletilmesi konusunda anlaşma imzalama sürecindeyiz ve böylece her iki ülke için de ticarette önemli bir lojistik merkez olma yolunda ilerliyoruz. İtalya bizim için önemli bir basamak.” dedi.
"Türkiye’nin yatırım cazibesi hep sürdürecektir"
Unicredit Merkezi ve Doğu Avrupa Ticari Bankacılık Co-CEO’su Niccolo' Ubertalli da şöyle konuştu:
"Türkiye’deki finans politikası oldukça güçlü ve GSMH olarak bakıldığında Türkiye bölgenin en tepesinde yer alıyor. Türkiye’nin ekonomi politikası, bölgede bir lider olarak yer almasını sağlayacak çapta. Özellikle pandemi döneminde hızlı ve cesur kararlar aldığı için yeni fırsatlar yarattı. Finansal politikanın ele alınışı bakımından Türkiye oldukça güçlü. Ve elbette genç nüfusu ile Türkiye, şartlar ne olursa olsun, her zaman yatırımcı ve sermaye çekecek bir ülke."
"Türk mühendisleri sayesinde Avrupa’da güçlüyüz"
CNH Industrial Global Traktör Ürünlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Marco Votta, “Türkiye’deki başarımızın köklerinde Türk mühendisleri yatıyor. İç pazarda kendi uzmanlığımız ile Türkiye pazarı özelinde ürün çeşitliliği ile başlayan başarılarımızı, Türk mühendislerinin inovasyon yetenekleri sayesinde Avrupa pazarında daha da başarılı olmamızı sağladı. AB’deki yeni düzenlemeleri çok hızlı adapte etmeyi başardılar ve uluslararası teknoloji inovasyonu konusunda şirketimizi öne çıkarıp bizi hem ticari hem de teknoloji açısından ileriye taşıdılar.” diye konuştu.
"Türk çiftçisi için sürdürülebilir tarım modelleri geliştiriyoruz"
Barilla Group Asya, Afrika ve Avustralya Başkanı Federico Vescov da, 1994'ten bu yana Türkiye’de olduklarını belirterek, şunları söyledi:
"Üretim tekniklerimizi yerlileştirerek uygulamaya koyduk ve hatta geliştirdik. Senin için iyi olan gezegen için de iyi olmalı mottosu ile çalışıyoruz. Bu nedenle Türk çiftçileri ile çalışıp durum buğdayının üretilmediği alanların üretilmesine ön ayak olduk. Sürdürülebilir bir üretim modeli geliştiriyoruz ve Barilla olarak hep Türk tarımıyla uzun vadeli projeler yapmaya gayret ediyoruz."
