Özlem BAY YILMAZ/ [email protected]
Enerji, geri dönüşüm ve teknoloji alanlarında faaliyet gösteren üç şirketi bulunan girişimci Hasan Karaozan, yürüttüğü inovatif çalışmalar sonucunda pek çok ürün geliştirmiş durumda. Bunlar arasında; kurutulmuş hayvan kanından yem, kanalizasyon atıklarından biyoyakıt ve yoğun bakım entübe cihazı var. Karaozan, son olarak müsilajdan organik gübre ve hayvan yemi üretimine yönelik bir proje geliştirdi.
Kırmızı Bayrak Teknoloji, Kırmızı Bayrak Yem ve Crpto Carbon Enerji şirketlerinin kurucusu girişimci Hasan Karaozan, 2002 yılından bu yana şirketleri aracılığıyla AR-GE, enerji, geri dönüşüm ve teknoloji alanlarında faaliyet gösteriyor. 18 yıldır farklı AR-GE projeleri yürüttüklerini söyleyen Karaozan, “UPS (Kesintisiz Güç Kaynağı) tasarımı ve üretimi ile başladık. Bu projede elektronik ve mantıksal algoritma deneyimi kazandık. 2010 yılından sonra tarımsal atıklardan enerji üretimi üzerine AR-GE çalışmalarını başlattık” diyor. İlerleyen yıllarda da çalışmalarını devam ettiren Karaozan, çevresel üretime, geri dönüşüme ve günümüzün ihtiyaçlarına yönelik ürün geliştirmeye odaklandı. Bugün gelinen noktada birçok alanlarda inovatif ürünler geliştirdi. Bunlar arasında; kurutulmuş hayvan kanından yem, kanalizasyon atıklarından biyoyakıt, yoğun bakım entübe cihazı, müsilajdan organik gübre ve hayvan yemini sayabiliriz.
AR-GE çalışmalarının olumlu sonuçlanmasının ardından, Mimsan Grup firmasının ortaklığında iki adımlı yenilenebilir enerji projesi başlattıklarını ifade eden Karaozan, şunları anlatıyor: “İlk adımda ‘Tarımsal Atıkların Verimli Toplanması’, 2’inci adımda ‘Tarımsal Atıkların Termik Santralde Enerjiye Dönüşümü’ işleri ile 2012 yılında büyük bir yatırım şirketi ile toplam 28 MW olmak üzere üç ayrı lokasyonda biyokütle enerji santrali kurulumunu başlattık. Bu kapsamda Türkiye’de ilk defa 85 bin dekar arazide tarımsal atık toplama işlemini başlattık.”
2015 yılında ise enerji bitkileri üzerine AR-GE çalışması ile ‘C4 enerji bitkisi’ adı verilen tohumları getirip, ekme ve toplama faaliyetlerinde bulunduklarını dile getiren Karaozan, şu bilgileri veriyor:
“AR-GE sonucu bünyesinde yüzde 50 nem oranı barındırması, kurutma ihtiyacı doğurdu. Klasik kurutma yöntemleri ile maliyet ve zaman açısından karlılığı düşürdü. Bu durumda yüksek teknoloji kullanarak, kurutma sistemi üzerinde yeni bir AR-GE süreci başlamış oldu. Bu çalışma yaklaşık 3 yıl sürdü. Vardığımız sonuç; yaklaşık aynı sürede, 5 kat daha az enerji kullanarak verimli bir sistem haline geldi. Yapılan kurutma teknolojisini aynı özelliklere sahip bütün ürünlere uygulanmasını mümkün kılan ufak düzenlemelerle bir çok alana entegre edilebilir hale geldi.”
Her yıl et kombinalarında ortalama 1 milyon ton kesim sonrası biriken hayvan kanları atılıyor. Yem sektöründe kullanılmak üzere, aminoasit kaynağı olarak, kurutulmuş hayvan kanı, yurt dışından ithal ediliyor. Bu kurutma teknolojisini kullanarak, Gaziantep ve Adıyaman illerinde iki tesisi çalışır hale getirip, ardışık olarak Ankara, İzmir ve Kayseri illerinde çalışmalar başlattıklarını belirten Karaozan, “Bu projelere paralel olarak 2018 yılında, bilişim sektöründe faaliyet gösteren Onlinesoft Bilgi ve İletişim Teknolojileri ekibini bünyemize dahil ederek otomasyon ve yazılım alanlarında da deneyimimizi güçlendirdik” diyor.
Kurutma teknolojisi, ihtiyaç olan her alana modüler bir şekilde entegre ediliyor. Geri dönüşüm alanında bakir olan Türkiye’nin belediye kanalizasyon atığının bertarafı konusuna da eğildiklerinden bahseden Karaozan, şunları anlatıyor: Belediyeler için büyük sorun olan bu atığı, teknolojimiz ile dünya genelinde verimliliği ve karlılığı yüksek biyoyakıt haline getirdik. Bu çalışmalarda ilerde kurmayı planladığımız biyokütle enerji santralleri için alternatif bir kaynak daha bulmamız ile sonuçlandı.
2020 yılında pandemiden dolayı oluşan ihtiyaç ile yoğun bakım entübe cihazı için AR-GE çalışmasına başladıklarını belirten Karaozan, AR-GE sonucu, İzmir ilinde Türkiye’nin 2’inci Yoğun bakım entübe cihazı üreten firması Kırmızı Bayrak Teknoloji şirketini kurarak ihracata başladıklarını söylüyor.
Aynı yıl, küresel iklim değişimine çözüm için blok zinciri (blockchain) teknoloji kullanarak, yenilenebilir enerji santralleri ödüllendirme mekanizmasını tasarladıklarını ifade eden Karaozan, “Yenilenebilir enerji santrallerini ödüllendirerek, onları fosil yakıtlardan enerji üreten tesisler karşısında daha katma değerli hale getirip, organizasyon gelirleri ile yeni santraller kurarak karbon salınımını en az seviyeye indirmeyi planlamaktayız” diye ekliyor.
Öte yandan haftalardır gündemde olan ve Marmara Denizi'nde başlayarak Karadeniz'e kadar ulaşan müsilaj (deniz salyası) sorununun çözümü ile ilgili de öneri geliyor Karaozan’dan. Yem sektöründe hammadde üretimi konusunda faaliyet gösteren Kırmızı Bayrak Teknoloji şirketi aracılığıyla müsilajın geri dönüşümünü sağlayarak katma değerli bir ürün şeklinde ekonomiye kazandırma projesi geliştirdiklerini belirten Karaozan, şöyle devam ediyor:
“Deniz üzerinde kurulumu yapılacak olan platformda günde denizden alınan bin ton müsilajlı deniz suyu üründen arındırılıp, tekrar denize temiz bir şekilde aktarılacak. Yüzde 1-2 oranında kurutulmuş olan kısım ise protenin kaynağı olarak ürün haline getirilecek."
Bu işlemler sonrası elde edilen ürünün, tamamen organik olarak yarı mamül halinde piyasada değerlendirilebileceğini belirten Karaozan, "Organik maddelerin besin değeri vardır. Müsilaj, gerekli kurutma işlemi gerçekleştirildiğinde, yani ortalama yüzde 10-15 oranında nemli bir ürün haline getirildiğinde, hayvan yemi veya organik gübre alanında kullanılabilir" diyor.
Enerji, geri dönüşüm ve teknoloji alanlarında faaliyet gösteren üç şirketi bulunan girişimci Hasan Karaozan, yürüttüğü inovatif çalışmalar sonucunda pek çok ürün geliştirmiş durumda. Bunlar arasında; kurutulmuş hayvan kanından yem, kanalizasyon atıklarından biyoyakıt ve yoğun bakım entübe cihazı var. Karaozan, son olarak müsilajdan organik gübre ve hayvan yemi üretimine yönelik bir proje geliştirdi.
Kırmızı Bayrak Teknoloji, Kırmızı Bayrak Yem ve Crpto Carbon Enerji şirketlerinin kurucusu girişimci Hasan Karaozan, 2002 yılından bu yana şirketleri aracılığıyla AR-GE, enerji, geri dönüşüm ve teknoloji alanlarında faaliyet gösteriyor. 18 yıldır farklı AR-GE projeleri yürüttüklerini söyleyen Karaozan, “UPS (Kesintisiz Güç Kaynağı) tasarımı ve üretimi ile başladık. Bu projede elektronik ve mantıksal algoritma deneyimi kazandık. 2010 yılından sonra tarımsal atıklardan enerji üretimi üzerine AR-GE çalışmalarını başlattık” diyor. İlerleyen yıllarda da çalışmalarını devam ettiren Karaozan, çevresel üretime, geri dönüşüme ve günümüzün ihtiyaçlarına yönelik ürün geliştirmeye odaklandı. Bugün gelinen noktada birçok alanlarda inovatif ürünler geliştirdi. Bunlar arasında; kurutulmuş hayvan kanından yem, kanalizasyon atıklarından biyoyakıt, yoğun bakım entübe cihazı, müsilajdan organik gübre ve hayvan yemini sayabiliriz.
ÜÇ BİYOKÜTLE SANTRALİ
AR-GE çalışmalarının olumlu sonuçlanmasının ardından, Mimsan Grup firmasının ortaklığında iki adımlı yenilenebilir enerji projesi başlattıklarını ifade eden Karaozan, şunları anlatıyor: “İlk adımda ‘Tarımsal Atıkların Verimli Toplanması’, 2’inci adımda ‘Tarımsal Atıkların Termik Santralde Enerjiye Dönüşümü’ işleri ile 2012 yılında büyük bir yatırım şirketi ile toplam 28 MW olmak üzere üç ayrı lokasyonda biyokütle enerji santrali kurulumunu başlattık. Bu kapsamda Türkiye’de ilk defa 85 bin dekar arazide tarımsal atık toplama işlemini başlattık.”
ENERJİ BİTKİLERİ
2015 yılında ise enerji bitkileri üzerine AR-GE çalışması ile ‘C4 enerji bitkisi’ adı verilen tohumları getirip, ekme ve toplama faaliyetlerinde bulunduklarını dile getiren Karaozan, şu bilgileri veriyor:
“AR-GE sonucu bünyesinde yüzde 50 nem oranı barındırması, kurutma ihtiyacı doğurdu. Klasik kurutma yöntemleri ile maliyet ve zaman açısından karlılığı düşürdü. Bu durumda yüksek teknoloji kullanarak, kurutma sistemi üzerinde yeni bir AR-GE süreci başlamış oldu. Bu çalışma yaklaşık 3 yıl sürdü. Vardığımız sonuç; yaklaşık aynı sürede, 5 kat daha az enerji kullanarak verimli bir sistem haline geldi. Yapılan kurutma teknolojisini aynı özelliklere sahip bütün ürünlere uygulanmasını mümkün kılan ufak düzenlemelerle bir çok alana entegre edilebilir hale geldi.”
KURUTULMUŞ HAYVAN KANI
Her yıl et kombinalarında ortalama 1 milyon ton kesim sonrası biriken hayvan kanları atılıyor. Yem sektöründe kullanılmak üzere, aminoasit kaynağı olarak, kurutulmuş hayvan kanı, yurt dışından ithal ediliyor. Bu kurutma teknolojisini kullanarak, Gaziantep ve Adıyaman illerinde iki tesisi çalışır hale getirip, ardışık olarak Ankara, İzmir ve Kayseri illerinde çalışmalar başlattıklarını belirten Karaozan, “Bu projelere paralel olarak 2018 yılında, bilişim sektöründe faaliyet gösteren Onlinesoft Bilgi ve İletişim Teknolojileri ekibini bünyemize dahil ederek otomasyon ve yazılım alanlarında da deneyimimizi güçlendirdik” diyor.
KANALİZASYON ATIĞI
Kurutma teknolojisi, ihtiyaç olan her alana modüler bir şekilde entegre ediliyor. Geri dönüşüm alanında bakir olan Türkiye’nin belediye kanalizasyon atığının bertarafı konusuna da eğildiklerinden bahseden Karaozan, şunları anlatıyor: Belediyeler için büyük sorun olan bu atığı, teknolojimiz ile dünya genelinde verimliliği ve karlılığı yüksek biyoyakıt haline getirdik. Bu çalışmalarda ilerde kurmayı planladığımız biyokütle enerji santralleri için alternatif bir kaynak daha bulmamız ile sonuçlandı.
ENTÜBE CİHAZI ÜRETİYOR
2020 yılında pandemiden dolayı oluşan ihtiyaç ile yoğun bakım entübe cihazı için AR-GE çalışmasına başladıklarını belirten Karaozan, AR-GE sonucu, İzmir ilinde Türkiye’nin 2’inci Yoğun bakım entübe cihazı üreten firması Kırmızı Bayrak Teknoloji şirketini kurarak ihracata başladıklarını söylüyor.
Aynı yıl, küresel iklim değişimine çözüm için blok zinciri (blockchain) teknoloji kullanarak, yenilenebilir enerji santralleri ödüllendirme mekanizmasını tasarladıklarını ifade eden Karaozan, “Yenilenebilir enerji santrallerini ödüllendirerek, onları fosil yakıtlardan enerji üreten tesisler karşısında daha katma değerli hale getirip, organizasyon gelirleri ile yeni santraller kurarak karbon salınımını en az seviyeye indirmeyi planlamaktayız” diye ekliyor.
MÜSİLAJDAN GERİ DÖNÜŞÜM
Öte yandan haftalardır gündemde olan ve Marmara Denizi'nde başlayarak Karadeniz'e kadar ulaşan müsilaj (deniz salyası) sorununun çözümü ile ilgili de öneri geliyor Karaozan’dan. Yem sektöründe hammadde üretimi konusunda faaliyet gösteren Kırmızı Bayrak Teknoloji şirketi aracılığıyla müsilajın geri dönüşümünü sağlayarak katma değerli bir ürün şeklinde ekonomiye kazandırma projesi geliştirdiklerini belirten Karaozan, şöyle devam ediyor:
“Deniz üzerinde kurulumu yapılacak olan platformda günde denizden alınan bin ton müsilajlı deniz suyu üründen arındırılıp, tekrar denize temiz bir şekilde aktarılacak. Yüzde 1-2 oranında kurutulmuş olan kısım ise protenin kaynağı olarak ürün haline getirilecek."
Bu işlemler sonrası elde edilen ürünün, tamamen organik olarak yarı mamül halinde piyasada değerlendirilebileceğini belirten Karaozan, "Organik maddelerin besin değeri vardır. Müsilaj, gerekli kurutma işlemi gerçekleştirildiğinde, yani ortalama yüzde 10-15 oranında nemli bir ürün haline getirildiğinde, hayvan yemi veya organik gübre alanında kullanılabilir" diyor.