Ayşegül Sakarya Pehlivan asakarya@ekonomist.com.trBalık ağı üretmek için kurulan ve bugün Türkiye'nin önemli endüstriyel iplik üreticileri arasında giren Durak Tekstil, ihracata odaklanıyor. 2020 yılını 20 milyon dolar ciroyla kapattıklarını belirten Durak Tekstil Yönetim Kurulu Üyesi ve Pazarlama Direktörü Yiğit Durak, ihracatın ciro içindeki payını 2023 yılında yüzde 75-80'lere çıkartacaklarını söylüyor.
KOBİ Girişim Eylül 2021 tarihli sayıdan
Türkiye'nin önde gelen endüstriyel dikiş ve nakış iplikleri üreticisi Durak Tekstil, 1972 yılında Ali Durak tarafından küçük ölçekli bir dokuma işletmesi olarak kuruldu. O dönem sorun yaşanan balık ağı ithalatını ortadan kaldırmak için üretime başlayan Ali Durak, kısa sürede Türkiye'nin balık ağı üretiminin yüzde 80'ini gerçekleştirir duruma geldi.
Ailenin ikinci nesil kuşağını temsil eden Ömer Durak'ın yurtdışındaki eğitimini tamamlayarak şirkette çalışmaya başlaması adeta bir dönüm noktası oldu. Bu dönemde ayakkabı üretiminde kullanılan naylon dikiş ipliği ile endüstriyel iplik üretim sürecine geçildi.
Durak Tekstil 1980'li yıllarda Türkiye'de ‘polyester nakış ipliği' üreten ilk firma unvanını kazandı. Bunu takiben viskoz nakış ipliği üretimi başladı ve ürün gamı 1990'lı yılların başında oldukça genişledi. Ham maddede dışa bağımlılığı sonlandırmak için 90’lı yıllarda kurulan POY (filament) tesisi tekstil sektörü için de önemli bir adım oldu.
Ayrıca 2008 yılında Çin’de açılan 12 bin metrekare kapalı alana sahip fabrika şirketin küresel çapta kapasitesine ciddi bir katkı sağladı.
Durak Tekstil ürünleri günümüzde hazır giyim, konfeksiyon, brode, denim, dış mekan, otomotiv, yatak, kapitone, ayakkabı ve benzeri uygulama alanlarında tercih ediliyor. Şirket, günümüzde beş kıtaya yayılmış 70'den fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyor.
Durak Tekstil, pandemi döneminde de büyümeyi başardı. 2020 yılını 20 milyon dolar ciroyla kapatan şirket, 2021 yılının ilk altı ayında ise geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 20'lik büyüme elde etti.
Durak Tekstil Yönetim Kurulu Üyesi ve Pazarlama Direktörü Sayın Yiğit Durak, “Pandeminin yaşandığı ve küresel pazarlarda daralma ve kapanmaların yaşandığı bir dönemde bu büyüme rakamlarını oldukça başarılı sonuçlar olarak görüyoruz” diyor.
İHRACATIN PAYI ARTACAK
Bursa ve Çin’deki üretim tesislerinde aylık ortalama 250 ton üretim kapasitesi ile çalışmalarını sürdüren şirket, 2020 yılında yaptığı yatırımlarla üretim kapasitesini yaklaşık yüzde 30 oranında artırdı. 70’ten fazla ülkeye ihracat yapan şirket, bu süreçte ihracatta da ivme gösterdi. 2021 itibariyle üretimin yüzde 60’ı ihracat pazarlarına yüzde 40’ı da iç pazara gerçekleştirildi.
Kısa ve orta vadeli pazar hedefleri doğrultusunda bu oranın 2023 yılında yüzde 75-80’lere çıkartılması planlanıyor. Durak, önümüzdeki beş yılda küresel pazarda daha fazla güçlenmeyi ve yeni pazarlara giriş yapmayı hedeflediklerini belirtiyor.
İhracat pazarları arasında Avrupa ülkeleri esas ağırlığı oluşturuyor. İhracatta gücünü artırmak için Almanya, Avusturya,İspanya, Polonya, İsviçre, Sırbistan, Tunus, Fas, Malezya, Rusya, Romanya, Çin ve Singapur gibi pazarlarda temsilcilikler faaliyette bulunuyor.
AR-GE YATIRIMLARI
Pandemi sonrasında pazarlarda yaşanacak gelişmelerle paralel olarak yeni yatırımları gündemine almayı planlayan şirket, AR-GE yatırımlarına hız kesmeden devam ediyor. 2018 yılında Bursa fabrikasında açılan AR-GE departmanı yeni ürünler üzerinde çalışıyor.
Şirket, cirosunun yüzde 5’ini AR-GE çalışmalarına ayırıyor. Bugüne kadar şirketin 19 AR-GE projesi devlet desteği almaya hak kazandı. AR-GE ekibi tarafından farklı elyaf türleriyle çalışarak yeni iplikler geliştiriliyor ve bunlar farklı uygulama alanlarında tekstil üreticilerine yeni olanaklar sağlıyor.
Su itici, statik elektrik iletkenliği, UV ışınlarına dayanıklılık, geç tutuşurluk gibi farklı özelliklerdeki ipliklerin hava balonu, yelkenli, otomotiv, askeri ve güvenlik kıyafetlerinin yanı sıra yatak endüstrisinde de kullanım alanı buluyor.
Küresel pazarda üretimden perakendeye kadar bütün aşamalarda sürdürülebilirlik artık olmazsa olmaz bir kriter haline geldi. Durak Tekstil bu konuda ciddi adımlar atıyor. Şirket, doğal kaynakların korunması için geri dönüştürülmüş (recycled) iplikleri pazara sundu.
1 kg geri dönüştürülmüş iplik üretimi için yaklaşık 30 adet pet şişe kullanılıyor. Yiğit Durak, bunun hem ekonomik bir kazanım hem de atık miktarının düşürülmesi anlamında çok önemli olduğunu söylüyor. Şu anda toplam satışların yüzde 5’ini 1 oluşturan geri dönüştürülmüş ürünlerin cirodaki ağırlığının önümüzdeki dönemde artırılması ve bu ürünlerin çeşitlendirilmesi planlanıyor.
Halihazırda 350’den fazla kişiyi istihdam eden Durak Tekstil’in çalışanlarının yarısından fazlasını kadınlar oluşturuyor. Yiğit Durak, “Çalışma hayatının tüm kademelerinde cinsiyet eşitliğine inanıyoruz, bu nedenle yönetim kadrolarımızda da ciddi bir kadın yönetici oranı bulunmakta” diyor.
TEKSTİLDE BÜYÜME SÜRÜYOR
Türkiye’de tekstil sektörü pandemide de yatırıma devam etti. 2020 yılını yaklaşık 10 milyar dolarlık ihracatla kapatan sektör, Avrupa Birliği’ndeki (AB) pazar payını yüzde 15 seviyelerinden yüzde 17 seviyelerine çıkardı. Sektör küresel ihracat sıralamasında bir basamak atlayarak dünyanın en büyük beşinci ihracatçısı konumuna yükseldi.
2021 yılında tekstil sektörü salgının etkilerinden pozitif ayrışarak büyüyor. 2021 yılı Ocak - Temmuz dönemi tekstil sektörü ihracatı 2020 yılına göre yüzde 42, 2019 yılına göre ise yüzde 22 oranında artarak 7,1 milyar dolar değerinde ihracat gerçekleştirdi.
“SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRÜNLER GELİŞTİRİYORUZ”
Durak Tekstil bütün tesislerinde yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanıyor. Ayrıca üretim için kullanılan su miktarını ciddi oranda düşürmeyi başardıklarını belirten Durak, “2015-16 döneminde 1 kg ürün için 60 litre üzerinde su tüketiyorduk, bugün bu oranı 40 lt civarına indirdik.
Gelişmiş sistemlerle donattığımız boyahanemizde bu miktarı daha da aşağıya çekeceğiz. Sürdürülebilirlik konusunda Birleşmiş Milletler Global Compact girişimine üye olmak için çalışmalar yürütüyoruz. Bu girişim çerçevesinde insan hakları, çalışma standartları ve çevre standartları bağlamında önemli ilkeleri kabul ettik ve bu maddelerin birçoğunu yerine getirdik.
Şirket bünyesinde oluşturduğumuz Sürdürülebilirlik Komitesi ile çalışmalarımızı daha kapsayıcı hale getirdik. Doğayı korumaya dönük çalışmalarımızın yanı sıra, sosyal sorumluluk ilkesiyle de çeşitli girişimlerimiz bulunuyor. Özellikle eğitim sürecindeki çocuklara ve ailelerine destek sunan projeler/faaliyetler yürütüyoruz” diyor.
