FATOŞ BOZKUŞ
fbozkus@ekonomist.com.tr
Şirketler 'yetenek' avında. Lakin 'yetenekler de ofis ortamından kaçınıyor. Orta yol nasıl bulunuyor? Sorunun yanıtını araştırdık. Esnek işgücü çalışma modeli, daha genel bir ifadeyle 'talep üzerine' (on demand) çalışma, dünyada olduğu gibi Türkiye'de de iş dünyasında yaygınlaşmaya başladı.
Teknolojideki hızlı değişimle birlikte artan yetenek açığı, çalışanların daha bağımsız hareket etmeleri, şirketlerin çalışan verimliliğini artırmaya giderek daha çok önem vermesi, bu gelişmenin altında yatan nedenler arasında yer alıyor.
Şirketlerin esnek çalışan doğru yeteneğe ulaşmak, uzmanlık seviyesinden emin olmak gibi konularda yaşadığı sorunlar var. Çalışanların ise kendilerini esnek ya da proje bazlı çalıştıracak şirketleri bulma problemi söz konusu. İşte bu noktada şirketler ile uzmanları proje bazlı çalışma konusunda bir araya getiren platformlar devreye giriyor.
Bu platformlar, esnek çalışma modeli sunan özel istihdam bürolarından çalışma şekilleriyle ayrışıyor. Özel istihdam büroları iş sözleşmesi yaptıkları kişileri kendi bünyelerinde istihdam ediyor. Böylece çalışan yine bir yapıya bağlı oluyor. Platformlar ise uzmanlara iş bulmaları konusunda aracılık ediyor ve işverenlerle buluşturuyor. Ancak tüm uzmanların isteğe bağlı sigortalı olmaları tavsiye ediliyor.
UZMANLIK PAYLAŞIMI
Bu konuda hizmet veren global platformlardan biri olan Expertera, şirketleri ve dünyanın önde gelen uzmanlarını proje bazlı çalışmalar için bir araya getiriyor. Expertera, firmaların ihtiyaçları doğrultusundaki her türlü uzmanlığa hızlı ve esnek bir şekilde erişmelerini sağlamaya çalışıyor.
Platform, 2013 yılından bu yana faaliyet gösteriyor. Expertera'nın müşterilerini Türkiye'nin ve dünyanın önde gelen kurumsal firmaları, danışmanlık şirketleri, özel sermaye fonları oluşturuyor.
Expertera COO'su Elif Çakmakoğlu Sökün, esnek zamanlı yetenek platformları sayesinde firmalara hızlı talep oluşturma, yetenek kontrolü ve reyting sistemi, en uygun ve yetkin uzmanlara erişim, esneklik ve yeteneklerin tek kanaldan yönetimi imkanlarının sağlandığını anlatıyor. Sökün'e göre, yeni nesil bağımsız çalışmayı tercih etmeye başladığı için, işletmeler kadrolu olarak ilgili pozisyonları doldurmakta zorlanıyor.
Tecrübe, teknik ve sosyal beceri eksikliği, yetersiz başvuru, maaş beklentisinin uyuşmaması gibi konular nedeniyle bu pozisyonlar dolmuyor. Uzmanlığın farklı yerlerde kullanımı ve paylaşımının önümüzdeki dönemde artacağını ifade eden Sökün, dolayısıyla bağımsız çalışan olmaya doğru kayışın hızlanacağının da altını çiziyor.
YERLİ PLATFORM
Bu alanda hizmet veren yerli bir platform olan SanalUzman, Niyazi Bekiroğlu tarafından 2016'da kuruldu. Bekiroğlu, mekan ve zaman bağımsız çalışma modelini benimseyen çok fazla yetkin kişi olduğunu, orta ölçekli kurumların çoğunun gücünün ise alanında uzman kişileri düzenli olarak bünyelerinde tutmaya yetmediğini görerek bu işe girdi.
SanalUzman'ın kapalı ofis ortamında çalışmayı sevmeyen, sabit maaşa, kurum kurallarına bağlı kalmak istemeyen ya da sabit kazancı olsa da ek gelire ihtiyaç duyan tüm uzmanlara kapılarını açtığını söyleyen Bekiroğlu, "Sistemimizde, yazılım, tasarım, çeviri, metin yazarlığı, reklamcılık, satış pazarlama, danışmanlık dahil birçok alanda proje bazlı çalışan uzmanlar bulunuyor" diye konuşuyor.
Peki sistem nasıl işliyor? Niyazi Bekiroğlu, bu soruyu şöyle yanıtlıyor: "Proje/iş sahibi sis- temimizde yer alan yönlendirmelerle iş tanımını oluşturup bu iş için bir bütçe belirliyor. Akabinde iş tanımını gören uzmanlar söz konusu iş için işverene teklif geçiyor.
Teklifi gönderen uzmanın yolladığı ve içinde işin tanımı, ödeme planı ve kodunun yer aldığı metin bir eser sözleşmesi sayılıyor. Taraflar bu metni karşılıklı onayladığı takdirde işveren işin toplam ücretini SanalUz-man güvencesi altındaki güvenli hesaba yatırıyor. Uzman ücretin yatırıldığı bilgisini aldıktan sonra çalışmaya başlıyor."
Niyazi Bekiroğlu, hem çalışan hem de işverenin çalışma modeline ilişkin önemli güven problemleri için SincApp ve Hakemlik olmak üzere iki ayrı uygulama geliştirdiklerini de belirtiyor. Bekiroğlu, bu iki uygulamayla hem çalışanı hem de işvereni koruduklarını anlatıyor.
ABD'Lİ ŞİRKETLER ÇALIŞTIRIYOR
Dünya genelinde yetenekli çalışanlara önde gelen şirketlerin kapılarını açan girişimlerden biri de Crossover. Yetenekli insan kaynağının uzaktan çalışmasına olanak sağlayan şirketin 2015'ten bu yana Türkiye'de de operasyonu var.
Bir kişinin ABD'ye taşınma zahmetine girmeden ABD'deki bir şirket için çalışabilmesine olanak tanıyan platform, Türkiye'de IT ve yazılım sektöründe çalışan 151 kişiye ulaşmış durumda. Bir yılda ise uzaktan çalışan kişi sayısının 300'e çıkarılması hedefleniyor.
Crossover İstanbul Genel Müdürü Mine Dedekoca, Crossover sayesinde 130'dan fazla ülkeden kişinin, kendilerini nerede verimli hissediyorlarsa oralarda çalışma imkanı bulduklarını söylüyor. Dedekoca, sisteme giriş sürecini ise şöyle anlatıyor: "Adaylara test süreçleri uygulanıyor.
Sisteme kabul edilmeden önce uygulanan online testi geçen kişilerle mülakatlar yapılarak cazip işler önerilebiliyor. Sıkı bir seçim sürecinden geçen yetenekler, uzaktan takip usulüyle ABD'li şirketler için çalışıyor ve dolar üzerinden maaş alıyor. Online teste haftada 9 bin başvuru alıyoruz.
Türkiye'de bu sistemle çalışanların aylık geliri 8 bin 600 doları buluyor. Üst pozisyonlar için yıllık 400 bin dolarlık maaşlar söz konusu. Kurdaki artışla birlikte uzaktan çalışma çok daha fazla ilgi görür hale geldi."
"2025'TE 800 BİN KİŞİ ESNEK ÇALIŞACAK"
"Yeni dünyanın çalışma modeli, esnek yetenek platformlarının sağladığı çevik işgücü modeli. 2025 yılında dünyada esnek zamanlı yetenek platformları 2,7 trilyon dolarlık bir ekonomi yaratacak. Türkiye'de ise 800 bin çalışan ile 41 milyar dolar düzeyine çıkılacak.
Bugün iş dünyasının en büyük problemi yetenek açığı. Yetenek açığının en büyük risk olduğunu belirten şirketlerin oranı dünyada yüzde 77. Türkiye ise halihazırda dünyada en çok yetenek açığı yaşanan beşinci ülke konumunda."