“Turizmde trafiğin artması yaraları tedavi etmez”

27 Ekim 2022 | 21:21
Koronavirüs pandemisi ile birlikte evlere kapanan insanlar hayatın normalleşmeye başlamasıyla birlikte tatile çıkıp stres atma eğiliminde. Bu süreçte en ağır yarayı alan sektörlerden biri olan turizm sektöründe yaralarını sarmaya çalışıyor. Elite World Hotels CEO’su Eyüp Babür, trafiğin biraz artmasının turizm sektörünün aldığı yaraları tedavi etmeye yeterli olmayacağını vurgularken sektörün işlerin açılacağı gelecek yıllara güçlü girebilmesi için devlet desteğinin şart olduğunu vurguluyor.

LEVENT GÖKMEN DEMİRCİLER lgokmen@ekonomist.com.tr

Yaz mevsimiyle birlikte koranavirüs vaka sayılarının da azalmasıyla normalleşme sürecine girdik. Yaklaşan Kurban Bayramı’nın da etkisiyle evlerde bunalan yerli ve yabancı turistler turizmde hareketlilik yarattı. Elite World Hotels CEO’su Eyüp Babür, hareketlenmenin sevindirici olduğunu ancak trafiğin biraz artmasının turizm sektörünün aldığı yaraları tedavi etmeye yeterli olmayacağını vurguluyor. Babür, “Tüm işletmeler geçmişten gelen büyük bir yükle sahadalar. Eğer bu yıl geçmişin büyük yaralarını tedavi edemezlerse, gelecek yıla yine bitkin ve yorgun girecekler. İşlerin anlamlı olarak artacağı gelecek yıla, dünyanın tüm oyuncuları büyük bir iştah ve güçle saldıracaklar. Bizim de bu pastaya aynı dinamizmle hücum edebilmek için seneye kuvvetli kaynaklarla başlayabilmemiz gerek. Dolayısıyla, bu yılın geri kalanında da devletimizden geçmişte vermiş olduğu destekleri devam ettirmesini bekliyoruz” yorumunu yapıyor.

Elite World Hotels CEO’su Eyüp Babür ile turizm sektörünü ve atılması gereken adımları konuştuk:

Aşı çalışmalarının hızlanmasıyla birlikte Türkiye'nin kaynak pazarlarından uçuşların açılması turizm sektörüne nasıl yansıyor?
Ülkemizde ve dünyada aşı çalışmalarının hız kazanmasıyla turizm sektöründe de umutlar arttı. Özellikle birçok ülkeden uçuşların açılmasıyla beklentilerimiz yükseldi. Tabi biz yine de temkinli yaklaşmaktan yanayız. Bazı ülkelerdeki Delta varyasyonu gelişmelerini de izliyoruz. Dolayısıyla tüm tesislerimizde önlem ve hassasiyetlerimize ilk günkü gibi devam ediyoruz. Diğer yandan, pandemi ile birlikte trendlerin de değişmekte olduğunu görüyoruz. İç pazarda yerli tatilciler pandeminin oluşturduğu hissiyat nedeniyle daha çok ev kiralama, ya da butik otelleri tercih ediyor oldular. Bu nedenle büyük ölçekli tesislerin yaralarını sarma süreci biraz daha uzun sürecek gibi görünüyor. İstanbul genelinde doluluk oranları haziran ayı için yüzde 50 civarındaydı. Ayrıca hala talebin düşük olması nedeniyle rekabetin çok ciddi düzeylerde olması, otellerin fiyat politikalarını ve gelirlerini çok olumsuz etkiliyor. Birçok maliyet çok yüksek oranlarda arttı. Özellikle 100 oda üzerinde olan otellerin sabit maliyetleri çok yüksek. Dolayısıyla, kısmi devlet desteklerine rağmen hala bir çok otel işletmesinin ekside, başabaş veya minimal işletme kârlılıkları ile yürümekte olduğunu düşünüyorum.

Turizmde bu yılın nasıl bir yıl olmasını bekliyorsunuz? 31 milyon turist hedefi tutturulabilir mi?
Kıyas açısından 2020 yılını bir ölçek olarak almak tamamen anlamsız olur. Dolayısıyla tüm sektör için kıyas 2019’dur. Biliyorsunuz 2020 hedefimiz 50 milyon ziyaretçiydi. Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, bu seviyelere 2023 yılında ulaşacağımıza inanıyorum. Bu yılın 31 milyon hedefini yakalaması çok güç olacaktır. Ancak 2022’de inanılmaz büyük bir sıçrama yaşayacağız, bundan hiçbir kuşkum yok. Bu yıl yaraların sarılmaya başladığı bir yıl olacaktır. Ben şahsen bu yaz ve sonbaharın gayet iyi geçeceğini düşünüyorum.

Sizce turizmin dinamiklerini neler belirleyecek? Sektörün ayakta kalabilmesi için nelere ihtiyaç var?
Kriz döneminde devletimiz nasıl işletmelerin ayakta kalmasına destek verdiyse, bu yılın geri kalanında da yaraların sarılmasına aynı derecede destek vermeye devam etmesi gerektiğine inanıyorum. Trafiğin biraz artması bu yaraları tedavi etmeye yeterli olmayacaktır. Tüm işletmeler geçmişten gelen büyük bir yükle sahadalar. Eğer bu yıl geçmişin büyük yaralarını tedavi edemezlerse, gelecek yıla yine bitkin ve yorgun girecekler. İşlerin anlamlı olarak artacağı gelecek yıla, dünyanın tüm oyuncuları büyük bir iştah ve güçle saldıracaklar. Bizim de bu pastaya aynı dinamizmle hücum edebilmek için seneye kuvvetli kaynaklarla başlayabilmemiz gerek. Dolayısıyla, bu yılın geri kalanında da devletimizden geçmişte vermiş olduğu destekleri devam ettirmesini bekliyoruz.
Etiketler
Manşet