Bağcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, koronavirüs nedeniyle turizm sektörünün ekonomik kaybının yıllık bazda yüzde 80'i aştığını, bazı otellerde bu zararın daha yüksek oranlara ulaştığını bildirdi.
Salgın ilk başladığı andan itibaren hep turizm sektörünün kaybının konuşulduğunu dile getiren Bağcı, aynı zamanda turizm sektöründeki yatırımlara da büyük ölçüde ara verildiğini anlattı.
Bağcı, turizmin ülke ekonomileri için büyük önem arz ettiğini, yüzlerce sektörü direkt etkilediğini kaydederek, sektörün koronavirüs nedeniyle kan kaybı yaşamasının tüm ülkeler için tehlike arz ettiğini vurguladı.
Dünya genelinde başta otelcilik olmak üzere turistlere hitap eden havalimanı, restoran, eğlence merkezi, AVM, sağlık, expo, kongre ve fuar gibi alanlarda yapılan turizm yatırımlarının son dönemde yıllık bazda 5 trilyon doları bulduğunu aktaran Bağcı, şu bilgileri verdi:
"Dünyanın en büyük araştırma şirketlerinden Oxford Economics'e göre yıllık 5 trilyon dolara ulaşan turizm ve ilgili sektörlerdeki yatırımlar bu sene 2 trilyon dolar olarak gerçekleşecek. Yani 3 trilyon dolarlık kayıp var. Bizim araştırmamıza göre de bu rakam yıllık bazda 5 trilyon dolara ulaşmış durumda. Burada sadece yeni yatırımdan bahsetmiyoruz. Var olan bir otelin binasının, mobilyalarının veya mutfağının yenilenmesi, yeni personel istihdamları gibi çok farklı kalemlerde yatırımlar bulunuyor. Pandemi nedeniyle 2020 bu yatırımları dondurma yılı oldu."
Bağcı, aşının bulunması veya salgının etkisini yitirmesi durumunda 2021'in turizmde yatırım yılı olacağını belirterek, gelecek sene 7-8 trilyon dolar yatırım beklenildiğini söyledi.
Turizmde en yüksek yatırım ve gelir ABD'nin, en çok ziyaretçi Fransa'nın
Dünya Turizm Forumu Enstitüsü Başkanı Bağcı, en yüksek turizm yatırımını ABD'nin yaptığını kaydederek, onu Çin, Fransa, Almanya ve İspanya'nın takip ettiğini söyledi.
Türkiye'nin 1983 yılında turizmde başlayan atağının 2000'li yıllarda zirve yaptığını dile getiren Bağcı, "Turizmde çok iyi yatırımlar yapıldı. Tesislerimiz henüz çok yeni. O yüzden turizm gelirinde daha ön sıralarda olsak da yatırımda ilk 20 içerisindeyiz." diye konuştu.
Bağcı, turizmden elde edilen gelirde de ABD'nin ilk sırada yer aldığını, 230 milyar dolar turizm geliri bulunan bu ülkeyi 75 milyar dolarla İspanya'nın, 70 milyar dolarla Fransa'nın, 65 milyar dolarla Tayland'ın, 65 milyar dolarla Birleşik Krallık'ın izlediğini, Türkiye'nin geçen yıl 34,5 milyar dolar gelir elde ettiğini anlattı.
En çok turist çeken ülkelerin sırasıyla Fransa, İspanya, ABD, Çin, İtalya ve Türkiye olduğunu ifade eden Bağcı, geçen yıl 44,7 milyon yabancı ziyaretçi ile 6. sırada yer aldıklarını hatırlattı.
Bağcı, 2002 yılında aldığı turist sayısına göre dünyanın 17'nci ülkesi olan Türkiye'nin 2019'a gelindiğinde 6'ncı sıraya kadar yükseldiğini belirterek, "Ziyaretçi sayısının artmasında özellikle 2000'li yıllarda yapılan başta otel ve havalimanı yatırımlarının büyük etkisi oldu. 2002'de Türkiye'nin turizm geliri 11,9 milyar dolarken 2019'da 34,5 milyar dolara ulaştı." açıklamasında bulundu.
"Koronavirüs sonrası en hızlı turizm toparlanacak"
Bağcı, küresel anlamda krizlerden sonra en hızlı toparlanan sektörün turizm olduğunu belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Çünkü insanlar gezmek, yemek, içmek ve alışveriş yapmak istiyor. Turizmde zaten kriz de olsa her şey yerli yerinde duruyor. Sıkıntılı süreç geçince hemen tüm tesisler açılıyor, turistler gelmeye başlıyor. Koronavirüsün en çok etkilediği sektörlerden birisi turizm ancak salgının bitmesi durumunda toparlanmanın çok hızlı olacağını düşünüyorum. Salgın ve önlemler ilk dönemdeki gibi sürseydi turizmdeki kayıp telafi edilemeyecek noktalara gelebilirdi."
Bağcı, şu anda bazı otellerin kredi borçlarının bulunduğunu kaydederek, bu nedenle bazı otel sahiplerinin tesislerini satmak isteyebileceğini, bu otellerin işi bilmeyenlerin eline geçmesinin turizm açısından olumsuz olacağını bildirdi.
Bulut Bağcı, turizm yatırımlarında kolaylık sağlanmasının önemine değinerek, otellerin borçlarının ötelenebileceğini veya yapılandırılabileceğini sözlerine ekledi.