AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Bağlıkaya, turizmde dolandırıcılık vakalarının çeşitli dönemlerde farklı alanlarda yoğunlaştığını anlattı.
Bağlıkaya, salgın sürecinde ve sonrasında villa kiralamalarında dolandırıcılık vakalarının daha çok yaşandığını, son zamanlarda bungalov turizminde de bu tip olayların sık yaşanmaya başladığını aktardı.
2023'te dolandırıcılık vakalarıyla ilgili 12 bin 691 ihbara ilişkin işlem gerçekleştirdiklerinin altını çizen Bağlıkaya, "TÜRSAB olarak bu tip nitelikli dolandırıcılık vakalarının önüne geçmek için özel bir dijital denetim ekibi kurduk. Ekiplerimiz, ilgili kurum ve kuruluşlarla koordineli olarak yoğun bir biçimde çalışmalarını sürdürüyor. Ayrıca, internet üzerinden oluşturduğumuz 'TÜRSAB Dijital Doğrulama Sistemi' ile vatandaşlarımıza tatil satın aldıkları şirketin TÜRSAB üyesi seyahat acentesi olup olmadığını kontrol etme imkanı sunuyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Bağlıkaya, internet üzerinden tatil satın alan vatandaşların sayısının son yıllarda giderek arttığını belirterek, "Buna paralel olarak sahte web siteleri ve sosyal medya hesapları üzerinden yapılan dolandırıcılıklarda artış gözleniyor." dedi.
Kullanıcıların internet üzerinden tatil paketi alırken, satın alımın yapıldığı web sitesinin TÜRSAB üyesi acente olup olmadığını kontrol etmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Bağlıkaya, bunun, özel geliştirdikleri Dijital Doğrulama Sistemi üzerinden kontrol edilebildiğini ve seyahat acentelerinin sayfalarında bu sistemin logosunun bulunduğunu dile getirdi.
"Ekiplerimiz 2024 Haziran sonu itibariyle toplam 16 bin 705 işlem gerçekleştirdi"
Acente kimliğini kullanarak yapılan dolandırıcılık faaliyetlerine karşı aldıkları önlemlere değinen Bağlıkaya, şunları kaydetti:
"Birlik olarak gerek TÜRSAB Doğrulama Sistemi'miz gerek dijital denetimlerimiz gerekse de fiziki denetimlerimizle her tür sahtecilik ve dolandırıcılığa karşı büyük bir gayret ve özveriyle çalışıyoruz. Özellikle sosyal medya mecralarındaki sahte hesaplar üzerinden verilen ilanlarla vatandaşlar mağdur edilebildiğini dikkate alarak bu tip istenmeyen olayların önüne geçmek için denetim çalışmalarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz. Dijital denetim ekiplerimiz 2024 Haziran sonu itibariyle toplam 16 bin 705 işlem gerçekleştirdi. Ekibimiz hem gelen ihbarlarla hem de internet üzerinden gerçekleştirdikleri yoğun taramalarla buldukları dolandırıcılık amaçlı sayfaları, haklarında işlem yapılması için yetkili kurumlarla paylaşıyor. Bu kapsamda Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'nı ziyaret ederek sektörümüz adına bilgi paylaşımında bulunduk. Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı vasıtasıyla Cumhuriyet Başsavcılığına 581 dosya sunduk. Mağdur olan vatandaşlarımızı da bu dosyaya yönlendirdik."
Firuz Bağlıkaya, ayrıca Google ve META şirketleriyle de yakın temas içerisinde olduklarını aktararak, nitelikli dolandırıcılık amacıyla hareket eden web sitelerini Google ile paylaştıklarını, arama motoru üzerinde özellikle üst sıralarda listelenmesinin önüne geçtiklerini bildirdi.
"META ile gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde de önemli bir mesafe aldık"
Gerçek seyahat acentelerinin web sayfalarını taklit eden sitelere erişimin engellenmesi için aksiyon alınmasını sağladıklarını belirten Bağlıkaya, "META ile gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde de önemli bir mesafe aldık. Dolandırıcılık amaçlı sosyal medya hesaplarının askıya alınması konusundaki temaslarımız ve sektörümüz adına bilgilendirmelerimiz devam ediyor." dedi.
Bağlıkaya, TÜRSAB olarak bu tür dolandırıcılıklara maruz kalan mağdur vatandaşlara ve şirket unvanları dolandırıcılık olaylarında kullanılan seyahat acentelerine gerekli hukuki adımları atabilmeleri noktasında da destek vermeye çalıştıklarını söyledi.
Mağdurları, şikayet dilekçe örnekleri ve başvuru şekilleri konularında bilgilendirerek savcılıklara yönlendirdiklerini belirten Bağlıkaya, "Ayrıca, bu tür dolandırıcılık olaylarında unvanları kullanılmış acentelerimizin sosyal medya hesaplarında bu hususu dile getiren notlar düşmeleri gerektiğine yönelik önerilerde bulunuyoruz. META ya da Google benzeri internet veya sosyal medya mecralarında hizmet sağlayıcı firmalara şikayetlerin iletilmesi de ayrı bir önem arz ediyor. İlgili departmanlarımız bu konuda da mağdurları bilgilendirip yönlendiriyorlar." ifadelerini kullandı.
Bağlıkaya, tatil satın alınan web sayfasının adres çubuğundaki isminin dikkatlice kontrol edilmesi gerektiğinin altını çizerek, "Zira dolandırıcılar herhangi bir tur şirketinin sayfasını kopyalayıp adres çubuğundaki bölümde küçük bir harf değişikliği yapmak suretiyle benzer bir domain adı ve sayfa tasarımıyla sahte bir site oluşturabiliyor." dedi.
Ayrıca dolandırıcıların, izlerinin sürülmesini kolaylaştırması nedeniyle çoğunlukla sabit telefon numarası kullanmadığı bilgisini veren Bağlıkaya, sözlerini şöyle tamamladı:
"Görüşme ve yazışmalarını genelde WhatsApp hatları üzerinden gerçekleştirerek sahte rezervasyon işlemi sürecini tamamlamaktalar. Bu noktanın tüketiciler tarafından göz önünde bulundurulması önem taşıyor. Rezervasyon yapıldığında ödeme, seyahat acentelerinin kurumsal IBAN'ına yapılır. Ancak seyahat acentesi olmayan kişiler ödemeleri şahsi IBAN'larına almak suretiyle mağduriyete yol açmaktadır. Sosyal medya hesaplarında kullanıcı adlarının sıklıkla değişmiş olması, olası dolandırıcılığa işaret eden bir diğer nokta. Vatandaşlarımızın bu hususa dikkat etmesini özellikle tavsiye ediyoruz. Ürünün fiyatının piyasa değerinin çok altında olması hali de şüphe sebebi olup vatandaşlarımızın bu hususa da dikkat etmesini özellikle öneriyoruz."