Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği’nce (TDKD) düzenlenen 11. Leather&Fur Fashion Show Fuarı, Antalya’da kapılarını açtı. Fuara, 20'ye yakın ülkeden 1200'ün üzerinde katılımcı geldi. Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği (TDKD) Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Dursun, fuardaki ziyaretçi ağırlığının Rusya, Ukrayna ve Bağımsız Devletler Topluluğu’ndan (BDT) gelenlerin oluşturduğunu söyledi.
Dünyada, 250 milyar dolarlık deri ve deri mamullerin pazar payı olduğunu, Türkiye'nin buradan yüzde 1,8 gibi bir pay aldığını vurgulayan Dursun, sektörün yüzde 70'inin Rusya ve Ukrayna ile ticaret yaptığının altını çizdi. Dursun, "Rusya’ya savaştan dolayı ihracat düştü. Rubleye dönmesi bizim için dezavantaj oldu çünkü ham deriyi dolarla alıyoruz. İhracattaki Rusya açığını Amerika ile kapatmaya çalışıyoruz. Sektörümüz çok ciddi pazar araştırması yapıyor. Şu anda mal satılabilecek her yere her şartı zorluyoruz" dedi.
SEKTÖR RİSK ALTINDA
Deri ve konfeksiyon sektörünün ana pazarları arasında Avrupa Birliği'nin birinci, ABD'nin ikinci ve Rusya'nın üçüncü sırada olduğunun bilgisini paylaşan Dursun, en büyük rakiplerinin ise Çin olduğunu ifade etti. Dursun, "Üretilen ürünün içerisinde sadece işçilik payı yüzde 60'ı buluyor. Bunun içinde ayrıca kullandığımız mamul, elektrik, su enerji fiyatları da var. Durum böyle olunca pazarlarımızı kaybetme riski yaşıyoruz. Şu anda sektörün resmi ihracatında yüzde 15, bavul ve güney ihracatında da yüzde 50’ye yakın kayıp var. Bu sektörü geri dönmeyecek şekilde kaybedebiliriz. Yaşadığımız en büyük sorunlardan bir tanesi uygun maliyetli krediye ulaşım. Sektörümüzde işçilik maliyetleri TL, geriye kalan her şey dolar. Mevcut kur fiyatları bizi çok zorluyor. Yüksek kur talebimiz yok sadece artan maliyetlere paralel bir kur politikası bekliyoruz" dedi.
2 MİLYON ADET SUNİ DERİ ÜRETİLİYOR
Deri sektöründe kullanılan ürünler için hayvan kesildiği ve katliam yapıldığı şeklinde yanlış algının olduğunu dile getiren Dursun, "Biz sadece atık, çöpe atılan bir ürünü katma değeri olan bir ürün olarak ekonomiye katıyoruz. Asıl tehlike, tamamen petrokimya ürünlerinde; plastikten, polyesterden oluşan suni deri diye bilinen ürünlerde. Türkiye'de her yıl vegan adı altında 2 milyon adet suni deri üretiliyor. Özellikle pandemiden sonra yaratılan algı ile bu pazar hızla ivme kazandı. Biz dünyanın en büyük geri dönüşümcü sektörlerinden biriyiz. Geri dönüştürüp ihracata katkı sağlıyoruz." dedi.