'Şirketlerin dijitalleşmeyi odağına alması kaçınılmaz oldu'

27 Ekim 2022 | 15:14
Koronavirüs salgını, tüm dünyada insanların günlük yaşamlarını ve şirketlerin iş yapış şekillerini değiştirdi. Bu süreçte dijitalleşmenin önemi daha da ortaya çıktı. Bu süreçte Vodafone Türkiye de kurumlara farklı dijital çözümler sunarak destek oluyor.

Gözde Yeniova Saylak

gyeniova@ekonomist.com.tr

Koronavirüs sürecinde uzaktan çalışma ve değişen iş yapış şekillerini Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin ile konuştuk. Şahin, uzaktan çalışma modeline geçen işletmelerin sundukları dijital çözümler sayesinde personeliyle istediği lokasyondan verimli ve güvenli bir şekilde çalışabildiğini söylüyor.

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin’in sorularımıza verdiği yanıtları şöyle:

Koronavirüs salgını hem hayatı hem de iş yapış süreçlerini köklü bir biçimde değiştirdi. Artık hayatımızda ‘yeni normal’ diye bir kavram var. Bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?

Koronavirüs salgını, tüm dünyada insanların günlük yaşamlarını ve iş yapış şekillerini derinden etkiledi.
Bu dönem boyunca normların değişeceğine ve sürekli adapte olmamız gereken yeni normlar olacağına inanıyorum yani bu bir dönüşüm süreci. Artık toplantılarımızı online yapıyoruz, üretimden pazarlamaya tüm iş süreçlerimizi uzaktan takip edebiliyoruz. Uzaktan çalışma modeline geçen işletmeler, sunduğumuz dijital çözümler sayesinde personeliyle istediği lokasyondan verimli ve güvenli bir şekilde çalışabiliyor.

Mercer’in nisan ayında yayınladığı koronavirüs salgınının Türkiye’de çalışma hayatı üzerine etkileri anketine katılan şirketlerin yüzde 94,6’sı merkez ofislerinde uzaktan çalışma sistemine geçtiğini belirtti. Saha çalışmalarında bu oran yüzde 35,9, şubeler için yüzde 22.8 oldu. Deloitte’un Türkiye’de ilk vaka açıklandıktan sonra yaptığı bir araştırmaya göre, Türkiye genelinde sektör bazında uzaktan çalışma düzenine tüm çalışanlarıyla dahil olan sektörlerin başında yüzde 87,5 oranı ile medya ve reklam sektörü geliyor. Bunu yüzde 80,3 ile hizmet sektörü takip ediyor. Diğer ön plana çıkan sektörler teknoloji ve e-ticaret oldu. Araştırmalardan da görüldüğü gibi bu salgın, dijitalleşmenin önemini bir kez daha hatırlattı.

Uzun süredir işletmelerin ancak dijitalleşmeyle büyüyebileceğini ve hem yerel hem global rekabette bir adım önde olabileceğini söylüyorduk. Güvenlik, tasarruf, verimlilik artışı ve fırsatları kaçırmamak açısından dijitalleşmenin şart olduğunu vurguluyorduk. Şirketlerin dijitalleşmeyi ana odağına alması, tam da bugün kaçınılmaz oldu, bu işi odağına alan işletmeler bunun gibi olağan üstü bir duruma çok daha hazırlıklıydı.

Bu süreçte firmaların talepleri ne yönde oldu? Hangi sektörler mobil çalışmaya geçişte zorlanmadı?

Dijitalleşmeyi gerçekleştiren işletmeler, içinde bulunduğumuz şartlarda bir adım öne çıktı ve uzaktan çalışma sistemine kolaylıkla uyum sağladı. Anadolu’da üretim yapan firmalarda evden çalışma sistemine daha az geçildiğini görüyoruz. Üretim devam ettiğinden ofis çalışanları da üretimdeki çalışma arkadaşlarını yalnız bırakmamak için işe gitmeye devam ediyor. Şirketlerin uzaktan çalışmaya dönmesi, insanların evlerine çekilmesi, uzaktan eğitime geçilmesi arz-talep dengelerini değiştirdiği için birçok sektörde pozitif ve negatif ayrışmalara da neden oldu. Süreç içerisinde ticari sektörden son tüketiciye dönen, ev içi tüketime odaklanan, daha büyük hacimli ürünleri hızlı ve hijyenik şekilde teslim eden firmalar pozitif bir şekilde ayrıştı. Neredeyse tüm sektörlerde ön plana çıkan ihtiyaçlar ise şöyle sıralanıyor: Alt yapılarını kuvvetlendirme, SSL VPN gibi uzaktan güvenli bağlantı çözümlerini kullanma ve verilerini uzaktan yönetebilmek ve yedekleyebilmek için datacenter çözümleri. Özellikle çağrı merkezlerinde bulut santral ihtiyacı ortaya çıktı. Görüntülü iletişim platformları da bu dönemde ön plana çıkan ihtiyaçlardan oldu.

Data kullanımı arttığından pek çok firma çalışanlarına mobil data paketi veriyor, bireysel DSL (ev interneti) hatlarına destek oluyor. Bu dönemle beraber şirketler ilk kez mavi yaka çalışanlarına da şirket hattı konularını gündeme aldı. Şirketlerin çalışanları ve müşterilerine yönelik iletişim ihtiyacı arttığından, toplu SMS kullanımında ciddi artışlar oldu. Bankacılık sektöründe şubelerde yarı zamanlı çalışma devam ediyor. Genel merkezlerde ise neredeyse tamamen uzaktan çalışmaya geçiş söz konusu.

Banka/finans sektöründe uzaktan çalışmaya geçişte en büyük soru işareti yüksek sayılardaki çağrı merkezi çalışanlarının bu sisteme geçişiydi. Bulut Santral uygulaması ile Vodafone Business olarak pek çok firmaya destek olduk. Şirket numarası ile çağrı alıp/aramanın yanı sıra “çağrıların kayıt altına” alınması özelliği nedeniyle bu çözümümüze yoğun talep geliyor. Üretim sektöründe, merkez ofis dışında hayat çok değişmedi. Burada ağırlıklı olarak çalışanların sağlığını korumaya yönelik aksiyonlar var. Ancak salgın sürecinden sonra üretim sektöründe de sanal sunucu/SSL VPN gibi uzaktan bağlanma ürünlerine yatırımın artması bekleniyor. Tarım sektörünün bu dönemde öneminin daha da anlaşılması ve tarımda süreklilik için bu sektörde dijitalleşmeye daha açık hale gelindi.

Vodafone Business olarak normalleşme sürecinde ve sonrasında kurumsal firmaların teknoloji taleplerinde nasıl bir değişim olacağını öngörüyorsunuz?

Ben salgın sonrası süreçte hibrit bir çalışma sistemine geçeceğimizi düşünüyorum. Yani ekibin bir kısmının mekan bağımsız çalıştığı, bir kısmının sahada, üretim tesisinde veya ofiste hareket halinde olduğu bir düzenden bahsediyorum. İki tarafın bu şekilde entegre olduğu ve birbirini beslediği bir düzen bu. Mercer’in araştırmasında da katılımcıların yüzde 58,9’u salgın sürecinden sonra şirketlerinde uzaktan ve/veya esnek çalışma modelinin olası değişikliklerle kalıcı olacağını öngörüyor. Salgın sonrası süreçte bugün ön planda olan teknoloji, tarım, gıda, ambalaj, lojistik ve e-ticaret gibi sektörler bu özelliklerini sürdürecek. Bu araştırmalardan da görüldüğü gibi artık tüm şirketlerin uzun vadeli ve stratejik düşünerek iletişim araçlarına ve teknolojiye yapacakları yatırımları öne çekeceğini ve hızlandıracağını göreceğiz. Satış ziyaretlerinin, küçük toplantıların, seminerler ve sunumların dijital iletişim kanallarından yapılması kalıcı hale gelecek.

Doğal olarak operasyonların buluta taşınması, donanım, yazılım, VPN ve telekonferans sistemlerine olan talep artarak devam edecek. Aynı şekilde siber güvenliği sağlayan teknolojilere olan talep de artışın devam edeceğini tahmin ediyoruz. Gartner’a göre dünya çapındaki bulut geliri 2020’de 266,4 milyar dolara yükselecek. Yaşadığımız süreç bu rakamları daha da yukarı taşıyacak. Öte yandan koronavirüs salgınında fiziksel hareket kısıtlandığı için ticarette elektronik belgeler daha etkin kullanılacak. Yani işletmeler e-dönüşümü de hızlandıracak. Vodafone Business olarak biz de bu süreçte işletmelerin dijitalleşme ile ilgili her türlü ihtiyacı için çözüm sunmaya, özellikle uzaktan çalışma ile ilgili ürünlerimizle onlara destek olmaya devam edeceğiz.

Peki koronavirüs salgını telekom sektörüne nasıl bir değişim yarattı?

Genel tüketici alışkanlıkları ve iş yapış yöntemlerindeki dönüşüm telekom sektörüne de yansıdı. Ticaret ve alışveriş online kanala kaydı. Evine ilk kez internet alanların sayısında yukarı yönlü bir ivme devam ediyor. Evden /uzaktan çalışan kişi sayısının artışı donanım, yazılım, VPN ve telekonferans sistemlerine olan talebi artırdı. Evden çalışma, uzaktan eğitim gibi etkenler tüketicilerin data kullanım alışkanlıklarını da değiştirdi. Salgın öncesinde akşam saatleri gibi belli zaman dilimlerine yığılan kullanım artık gün içine yayıldı. Dolayısıyla sektörde mobil ve sabit data kullanımı arttı. Vodafone özelinde mobil trafikte yüzde 10, sabitte yüzde 60’ye varan artışlar gözlemliyoruz.

Vodafone bu süreçte kendi yapısı içinde neler yaptı, hangi önlemleri aldı?

Biz Vodafone olarak her zaman Türkiye’nin dijitalleşmesine liderlik etme hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bizim önceliklerimiz çalışanlarımızın sağlığı ve güvenliği; müşterilerimize kesintisiz ve kaliteli hizmet sunmak; ekosistemimizin ve iş ortaklıklarımızın sürdürülebilirliğine destek olmak.

İnsanların aileleri ve arkadaşları ile bağlantıda olması, işletmelerin uzaktan çalışma modeliyle faaliyetlerini sürdürebilmesi, sağlık hizmetlerine elimizden gelen desteğin verilmesi ve öğrencilerin uzaktan eğitim almaya devam edebilmesi için şebekelerimiz ve uzman ekiplerimiz ile birlikte toplumun hizmetindeyiz.

Virüsün ülkemizde de görülmesiyle birlikte önlemlerimizi artırdık ve evden çalışma, online toplantı, seyahat kısıtlaması gibi pek çok uygulamayı hayata geçirdik. Hazırlıklarımızı tamamlayarak mümkün olan tüm birimlerimizi evden çalışmaya yönlendirdik. Uzaktan çalışmayı destekleyen teknolojilerimiz sayesinde faaliyetlerimize kesintisiz devam ediyoruz. Biz de bu süreçte tüm işimizi dijital platformlar üzerinden yürütüyoruz.

Çalışma şekliniz nasıl değişti?

Dijital uygulamalar sayesinde sürekli bağlantıdayız. Toplantı ve görüşmelerimizi telefon, e-posta ya da görüntülü konferans yoluyla gerçekleştiriyoruz. Vodafone olarak bir yıl önce haftada bir gün evden çalışma uygulamasına geçmiştik. Şimdi de herhangi bir esnek çalışma gününde yaptığımız gibi, şirkete uzaktan bağlanıp işlerimizi sürdürüyoruz. Çağrı merkezlerimizde de evden çalışma oranı yüzde 100’e ulaştı. Sadece birkaç haftada tüm müşteri hizmetleri ekibimizi, evden çalışma modeline geçirdik. Şu anda tüm müşteri hizmetlerimiz, evden çalışmaya devam ediyor. Mağazalarımızda hijyen kurallarına uyuyor, sıklıkla dezenfeksiyon yapıyor ve sosyal mesafe kuralını uyguluyoruz. Saha ekiplerimizin güvenli ve sağlıklı bir ortamda çalışması için gerekli tüm önlemleri aldık. Çalışanlarımızı da bu dönemde tüm sürecin içinde konumluyoruz. Bu kapsamda mevcut mobil uygulamalarımız ve online platformlarımız sayesinde çalışanlarımızla da sürekli diyalog halindeyiz. İlk günden itibaren tüm çalışanlarımızın dahil olduğu iç paylaşım kanalımızı koronavirüs bilgilendirme ve etkileşim kanalı olarak konumladık. Kurumsal eğitimlerimize de online ortamda devam ediyoruz. Bu kapsamda, konu bazlı online gelişim çözümleri hazırladık. Birlikte öğrenme için ilham veren paylaşım ve konuşmaları da online ortamda gerçekleştiriyoruz. Sunduğumuz çözümler dışında çalışanlarımızın öğrenmek istediği her konuya destek olabilecek online gelişim platformlarını da kullanıma sunduk.