“Adımızı şampiyonlar ligine yazdırdık”

VitrA Karo, Endüstri 4.0 uygulamalarıyla Dünya Ekonomik Forumu tarafından Global Lighthouse Network’e kabul edilen ilk ve tek karo seramik üreticisi kuruluş oldu.

18 Mart 2024 | 10:32
Son Güncellenme: 18 Mart 2024 | 17:26

Ocak ayında 54’üncüsü gerçekleştirilen Davos Zirvesi’ne, 120 ülkeden 3 bine yakın delege katıldı. Ekonomik Forumu (WEF) tarafından düzenlenen, her yıl siyaset, ekonomi ve iş dünyasının en etkili liderlerine ev sahipliği yapan Davos’a bu yıl yapay zeka damgasını vurdu. İş dünyasının teknolojiyi ana gündem yaptığı zirvenin ilk gününde, ülkemizin katma değerli ihracat yapan sektörlerinden seramikten de gurur verici bir haber geldi. Türkiye’den AB ülkelerine yapılan karo seramik ihracatında şampiyon olan VitrA Karo, akıllı teknoloji yatırımlarıyla adını dünyanın Endüstri 4.0 şampiyonları arasına da yazdırdı.

Eczacıbaşı Topluluğu kuruluşlarından VitrA Karo’nun Bilecik, Bozüyük’teki üretim tesisi, WEF’in dünyanın en gelişmiş üretim tesislerini seçtiği ve “geleceğin üretim tesisi” olarak adlandırdığı “Küresel Deniz Feneri Ağı”na (Global Lighthouse Network | GLN) dahil oldu. Bu yıl 21 yeni katılımla, dünya çapında toplam 153 tesisin yer aldığı ağ, değer zincirlerini ve iş modellerini dönüştürerek Endüstri 4.0 teknolojilerini geniş ölçekte uygulama konusunda lider bir yaklaşım ortaya koyan üretim tesislerinden oluşuyor. Dünyanın Endüstri 4.0 liderleri arasına adını yazdıran ilk ve tek karo seramik üreticisi olan VitrA Karo’nun CEO’su Hasan Pehlivan’la, Davos’ta aldıkları ödül öncesindeki süreci konuştuk.

“Çalışmaya 2021’de başladık”

“Kendi alanında uzmanlaşan, ürünlerini dünyanın dört bir yanına satan, uluslararası kriterler ve bağımsız denetimlerle başarısını kanıtlayan Türk sanayicilerinin başarılarıyla ülke olarak gurur duymalıyız” diyen Hasan Pehlivan, VitrA Karo’nun WEF’in GLN programına seçilme sürecini anlattı.

“GLN, Endüstri 4.0 teknolojilerini benimseyerek değer zincirlerini ve iş modellerini dönüştüren öncü üretim tesislerini bir araya getiren prestijli bir platform. Platformdaki firmalar, geleceğin üretim pratiklerinin şekillendirilmesine önemli katkılar sunmak için birbirilerinin tecrübelerinden faydalandıkları gibi, yakın bilgi alışverişinde bulunuyorlar. Dünyanın Endüstri 4.0 liderleri arasına adını yazdıran ilk karo seramik üreticisi olduğumuz için gururluyuz.” 

VitrA, Villeroy & Boch ve Engers markalarıyla başta Türkiye ve Almanya olmak üzere, 90'a yakın ülkede faaliyet gösteren VitrA Karo, satışlarının yıllık yaklaşık yüzde 80’ini yurt dışı pazarlara gerçekleştiriyor. VitrA Karo’nun, GLN ağına katılan üretim tesisi, Bilecik’in Bozüyük ilçesinde yer alıyor. Yılda 30 milyon metrekare karo üretim kapasitesine sahip tesiste, geçmişte toplanan verilerle en ideal çalışma parametreleri yapay zekayla belirleniyor. Veri analitiği ve Endüstri 4.0 yaklaşımlarıyla enerji verimliliği ve ıskarta azaltımı sağlanarak, sürdürülebilirlik ve dijitalleşmeyi odağına alan bir program yürütülüyor. 

Hasan Pehlivan, akıllı dijital çözümler aracılığıyla işlem ve üretim kontrolünü iyileştirmeye odaklanan bu program sonucunda, genel ekipman etkinliğinde %20’ye varan oranda iyileşme sağladıklarını, atıkların yarıdan fazlasını azalttıklarını ve enerji tüketiminde %15’e yakın düşüş elde ettiklerini söylüyor.

“GLN ailesine katılmayı, global düzeyde bir inovasyon lideri olarak tanınmanın bir yansıması olarak görüyoruz” diyen CEO, “GLN’e seçilme sürecimizi uçtan uca ve titizlikle yönettik. Üzerine kafa yorduğumuz, kolektif bir çalışma oldu. 2021 yılında başladık. Bozüyük’teki dijital dönüşüm çalışmalarımızı verilerle anlamlandırdıktan sonra, değerlendirilmek üzere GLN jürisine sunduk. Başvurumuzun kabul edilmesinin ardından, GLN ekibi üretim tesisimizi ziyaret etti. WEF GLN denetleyicilerine, dijitalleşme ve Endüstri 4.0 uygulamaları ile veriye dayalı hayata geçirdiğimiz projelerimizi uygulama alanlarında detaylı bir şekilde sunduk. Bu sunumun en önemli farkı; iş süreçlerinin sahibi olan sahadaki mavi ve beyaz yakalı arkadaşlarımız tarafından yapılması ve yeni üretim pratiklerinin ne kadar içselleştirildiklerini göstererek, sahada hayata geçtiğini anlatılmasıydı. Aralık ayında GLN’ye katılmaya hak kazandığımızı öğrendik. Ocakta da Davos’ta düzenlenen törene Eczacıbaşı Topluluğu CEO'su Atalay Gümrah ile birlikte katılarak ödülümüzü teslim aldık” açıklamasını yaptı.

“Geleceğin taleplerine daha iyi yanıt verebilmek için dijitalleşme yoluna gittik”

Seramiğin enerji tüketiminin yoğun olduğu, köklü bir geçmişe sahip, geleneksel bir sektör olduğunu ve bu alanda dünyada öne çıkan pek çok oyuncu ve ülke bulunduğunu hatırlatan Hasan Pehlivan, “VitrA Karo olarak biz de bu geleneksel sektöre yeni bir soluk getirmek ve geleceğin taleplerine daha iyi yanıt verebilmek adına dijitalleşme yoluna gittik” diyerek şunları paylaştı:

“Bu yıl GLN’nin farklı kategorilerine girmeye hak kazanan Mondelez, Unilever, Schneider Electric, Siemens gibi hem teknoloji hem de yenilikçilik alanında öne çıkan firmaların arasında, geleneksel bir sektör olan seramik sektöründen gelmemiz gerçekten ilgi çekici oldu. Ödül törenindeki konuşmamız esnasında, ateşin icadından sonra hayata geçen ilk sınai kolun seramik olduğundan bahsederek, hammaddeyi doğadan alarak her zaman homojen bulunmayan malzemelerle mükemmel bir tasarımı aynı kalitede hayata geçirme hedefimizi paylaştığımızda ise bu durum törendeki katılımcıları oldukça etkiledi.”

“Rekabetçi ve sürdürülebilir konumumuzu destekleyecek”

“GLN’ye katılmanın şirketimize sunduğu birçok fırsat ve avantaj bulunuyor” diyen CEO, “Ağın çalışma modeli, inovasyon ve dijital dönüşüm alanında öncü olan şirketlerin birbirleriyle deneyimlerini paylaşmalarına, en iyi uygulamaları öğrenmelerine ve birlikte çalışarak sektöre yön vermelerini sağlayan bir platforma dayanıyor.

Bundan sonra, ağdaki diğer şirketlerle düzenli olarak etkileşimde bulunacak, özel etkinliklere katılacak ve bilgi alışverişi yapacağız. Böylece diğer endüstrilerdeki liderlerle de bağlantı kurma şansımız olacak.

Eczacıbaşı Topluluğu bünyesinde de benzer bir deneyim paylaşımını teşvik etmek, GLN'den elde ettiğimiz bilgi ve birikimi topluluk içerisinde yaymaya da en önemli önceliklerimizden biri. Paylaşımlar, Eczacıbaşı Topluluğu'nun farklı sektörlerdeki şirketleri arasında sinerji yaratmamıza ve birbirimizden öğrenmemize olanak sağlayacaktır. Bu süreç aynı zamanda, daha rekabetçi ve sürdürülebilir bir konuma gelmemizi destekleyecektir” diye konuştu.

“Teknolojiye yatırım yapıp çalışan sayısını azaltmadık” 

Akıllı fabrika yatırımlarından da bahseden VitrA Karo CEO’su Hasan Pehlivan, donanım ve analitik çalışmalar için yaklaşık 1 milyon euro yatırım yaptıklarını söyleyerek, yatırımın en önemki üç kazanımını verimlilik artışı, hata oranlarının azalması ve maliyet tasarrufu olarak sıraladı.

Bu sürecin sonucunda üretimdeki çalışan sayısının azalmadığına dikkat çeken CEO, “Bizim kazanımımız, ekip arkadaşlarımıza bu yeni teknolojiler üzerinde eğitim vererek, daha stratejik ve katma değerli görevlere yönlendirmek oldu. Akıllı fabrika uygulamalarıyla birlikte iş süreçlerimizdeki otomasyon, çalışanlarımızın daha nitelikli görevlere odaklanmasına ve daha yaratıcı işlere zaman ayırmasına olanak tanıdı. Dolayısıyla, bu yatırım çalışan sayısında bir azalmaya değil, daha nitelikli işgücü kullanımına yol açtı” açıklamasını yaptı. 

Hasan Pehlivan, Bozüyük’teki fabrikanın başarılı bir şekilde GLN’ye katılmasının, VitrA Karo’nun diğer üretim tesisleri için de benzer bir değerlendirme süreci başlatma arzusunu doğurduğunu sözlerine ekledi. 

Üretimde yapay zeka etkisi

Yapay zekanın, günümüzün en önemli teknolojik gelişmelerinden biri olarak üretim sektöründe de etkisini giderek artırdığının altını çizen VitrA Karo CEO’su Hasan Pehlivan, “Yapay zekayı bir dizi alanda kullanarak üretim süreçlerimizi daha akıllı ve verimli hale getiriyoruz. Örneğin DigiTile adıyla yürüttüğümüz projemiz kapsamında; bulut bilişim, yapay zeka, büyük veri, veri analitiği ve nesnelerin interneti gibi en güncel teknolojileri üretim süreçlerimize dahil ediyoruz. Bu algoritmaları kullanarak üretim süreçlerimizi analiz ediyor ve optimize ediyoruz. Bu sayede, malzeme kullanımını en aza indirip atıkları azaltarak üretimde sürdürülebilirliği sağlıyoruz. Yapay zeka, görüntü tanıma ve analitik yetenekleriyle kalite kontrol süreçlerimizi destekliyor. Üretim hatlarında gerçekleşen ürün kontrollerini veriye dayalı daha hızlı ve hassas bir şekilde yaparak kalite standartlarını yükseltiyoruz. Üretim tesislerimizde enerji verimliliğini artırmak adına yapay zeka tabanlı enerji yönetim sistemleri kullanıyoruz. Bu sistemler, enerji tüketimini analiz ederek optimum çalışma koşullarını belirliyor ve enerji maliyetlerini düşürüyor” dedi.