ÖZLEM BAY YILMAZ
obay@ekonomist.com.tr
Türkiye'de geçen yıl 460 bin tonu sofralık ve 1 milyon 640 bin tonu yağlık olmak üzere toplam 2 milyon 100 bin tonluk zeytin üretimi gerçekleşti. Bu, zeytin üretiminde bir rekor. 2016 yılında zeytin üretimi, 430 bin tonu sofralık ve 1 milyon 300 bin tonu yağlık olmak üzere 1 milyon 730 bin ton olmuştu. Buna göre 2017'de zeytin üretimi yüzde 21,4 artış gösterdi.
Öte yandan geçen ekim ayında sona eren 2016-2017 sezonunda miktar bazında 58 bin tonluk ve tutar bazında 110 milyon dolarlık sofralık zeytin ihracatı yapıldı. Aynı sezonda tutar bazında 44 bin tonluk ve 174 milyon dolarlık da zeytinyağı ihracatı gerçekleştirildi. Önceki sezonla karşılaştırıldığında zeytinyağı ihracatında miktar bazında yüzde 249'luk artış var. Bu artışın iki önemli nedeni bulunuyor.
Bunlardan birincisini Türkiye'de fiyatların rakip ülke fiyatlarıyla rekabet edebilir düzeye gelmesi, ikincisini ise dünya genelinde ve özellikle de rakip ülkelerde azalan üretim oluşturuyor.
90 BİN TONLUK İHRACAT
Zeytinyağı ihracatçıları bu yıldan çok daha umutlu. Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Davut Er, bu sezonki rekolte tahminlerinin 450 bin ton sofralık zeytin ve 280 bin ton da zeytinyağı üretimi şeklinde olduğunu söylüyor. Önümüzdeki yıllarda hava şartlarının uygun olması halinde sofralık zeytin rekoltesinin
1 milyon 200 bin tona, zeytinyağı rekoltesinin ise 650 bin tona ulaşacağının öngörüldüğünü ifade eden Er, "Önümüzdeki yıllarda milyar dolarlık ihracat seviyelerini yakalayabiliriz. Bu hedefler için gerçekleşmesini beklediğimiz 2017-2018 rekoltesi çok önemli" diyor.
Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Sürek ise 2017-2018 sezonunda önceki sezona göre zeytinyağında 100 bin ton, zeytinde ise 55 bin tonluk üretim artışı öngörüldüğünü belirtiyor.
Sürek, "Geçen sezon ihracat artışının temel nedeni dökme zeytinyağı satışlarının olması. 2017-2018 sezonunda beklenen yüksek rekoltenin ihracat rakamlarına olumlu etki edeceği tahmin edilebilir. Öyle ki 2012-2013 sezonundaki 90 bin tonun üzerindeki ihracat rakamı bu yıl da mümkün olabilir" diye konuşuyor.
İHRACATTA İSVİÇRE ÖRNEĞİ
Sektörün en büyük kuruluşlarından Kristal'in genel müdürü Christopher Dologh, ortalama 4 dolar civarında olan kg değerinin katma değerli ürünlerle 7-8 dolarlara taşınması durumunda, üretimle birlikte ihracatın da milyar dolarlık baraja yaklaşacağı görüşünde. Dologh, "En büyük ihracat pazarımız olan ABD ve Ispanya'ya
4 dolar civarında bir kg birim fiyatıyla dökme ihracatı yapmışız. Oysa, İsviçre'ye yaptığımız ihracatın kg değeri 14 dolarlar civarında. İhracatımızı İsviçre değerlerine getirebilmemiz gerekiyor. O zaman da sadece üretim artışıyla değil, kıymet artışıyla milyar dolarlık ihracat rakamları yakalanır" diyor.
AĞAÇ VARLIĞI ARTIYOR
Dünyada zeytin yetiştiriciliği yapılan alanın yaklaşık yüzde 98'i ülkemizin de içinde bulunduğu Akdeniz havzasında yer alıyor. Dünya zeytin üretiminde yıllara göre dalgalanmalar meydana geliyor. Bu dalgalanmaların durumuna göre zeytin üreten ülkelerin sıralaması da değişkenlik gösterebiliyor.
Birleşmiş Milletler Tarım ve Gıda Örgütü'nün (FAO) 2016 yılı verilerine göre, dünyada üretilen dane zeytin miktarı 19,2 milyon tonu buluyor. Ülke sıralamasına bakıldığında ise beş yıllık ortalama üretimde ilk dört sırayı İspanya, İtalya, Yunanistan ve Türkiye'nin aldığı görülüyor.
Türkiye'de zeytinciliğin büyük bir gelişme içinde olduğunu ifade eden Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 2000 yılında toplam 97 milyon 770 bin olan ağaç varlığının 2016 yılında yüzde 78 artışla 173 milyon 758 bin adede ulaştığına dikkat çekiyor. Türkiye'nin zeytincilikte dünya ikinciliğini hedeflediğinin altını çizen Bayraktar, şöyle devam ediyor: "Bu hedefe doğru yol alınıyor.
Türkiye'de yeni dikimlerle birlikte üretim her geçen gün artıyor. Nitekim 2 milyon tonu aşan üretim de bunun göstergesi.
Öte yandan Türkiye'nin en büyük harcama kalemlerinden biri yağlı tohumlu bitkiler. 2016 yılı itibarıyla yağlı tohum, ham yağ ve yağlı tohumların işlenmesi sonucu arta kalan küspelerin ithalatı için ödenen döviz miktarı 3,5 milyar dolar. Bitkisel yağ açığımızın kapatılması ve ödediğimiz döviz girdisinin azaltılması için zeytincilik önemli bir fırsat."
AB KOTASI ÖNEMLİ
Türkiye'nin sofralık zeytin ve zeytinyağı ihracatı yaptığı ülke sayısı 100'ün üzerinde. Sofralık zeytinde belli başlı pazarlarımız Almanya, Romanya, Irak, ABD, Bulgaristan olarak sıralanıyor. Zeytinyağında ise dökme zeytinyağı ihracatımızın ön plana geçtiği 2016-2017 sezonunda en fazla ihracatın İspanya, ABD ve İtalya'ya yapıldığı dikkat çekiyor.
Avrupa Birliği (AB) ile 1995 yılında yapılan Gümrük Birliği Anlaşması kapsamında, AB'ye zeytinyağı ihracatında sadece yıllık 100 ton gümrük vergisiz kota tahsis edilebildiği için, Türkiye'nin AB'ye yönelik zeytinyağı ihracatı düşük düzeyde. Bu nedenle, AB ile yapılacak Gümrük Birliği'ni gözden geçirme müzakerelerinde Türkiye zeytinyağı için 40-50 bin ton kota tahsis edilmesi bekleniyor.
ZEYTİNCİ DAHA FAZLA DESTEK İSTİYOR
Zeytinyağında üreticiye kilogram başına 80 kuruş destek sağlanıyor. Bunun dışında toprak analizi, mazot ve gübre, budama gibi başka destekler de bulunuyor. AB'de ise zeytinyağında üreticiye ödenen destek litrede 1,32 Euro yani yaklaşık 6 TL düzeyinde.
Türkiye'deki destek beklentisinin 2,5 TL olduğunu belirten sektör temsilcileri, "En önemli rakip olan AB'li üretici karşısında bu destek miktarları, girdi maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle yetersiz kalıyor. Diğer üretici ülkelerle rekabet edebilmemiz için üreticilerimize sofralık zeytin için kilogramda 50 kuruş, zeytinyağında ise kilogramda 2,5 TL düzeyinde destek istiyoruz" diyor.