Yurtdışında yeni bir tesis daha açacağız

13 Haziran 2021
Gedik Holding, Azerbaycan ve Bulgaristan'da üretim tesislerinin yanı sıra yurtdışında üretim için üçüncü adresi belirleme aşamasında. Gedik Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Gedik, “Yeni yatirımlarla 2021'i yüzde 25-30 büyümeyle kapatırız" diyor.

SİBEL ATİK
satik@ekonomist.com.tr

13 Haziran 2021 tarihli sayıdan

Gedik Holding, Azerbaycan ve Bulgaristan'da üretim tesislerinin yanı sıra yurtdışında üretim için üçüncü adresi de belirlemeye çalışıyor. Önümüzdeki birkaç yıllık süreçte stratejik bir ortakla yurtdışında üretim odaklı büyümeye sıcak bakan holding, yurtiçinde ise bütün fabrikalarını Sakarya Hendek'te toplamak üzere yatırımlarını sürdürüyor.

Hendek ikinci OSB'de 150 dönümde yapımı süren kaynak tesisinin ise 2023'te inşasının tamamlanacağını kaydeden Gedik Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Gedik, bu yatırımın Doğu Avrupa'dan Hindistan'a uzanan çizgide en büyük kaynak sarf malzemesi üreten tesis olacağını söylüyor.

Yurtdışında ise büyümeye devam ettiklerini ve rekabetçiliği kaybetmemek hedefiyle Azerbaycan'ın ardından Bulgaristan'da da üretime geçeceklerini aktaran Gedik, yurtdışında üretime dönük üçüncü adımı ise stratejik bir ortakla yapabilecekleri sinyalini veriyor. Hülya Gedik ile holdingin hedeflerini konuştuk.

Grubun üretime yönelik ciddi bir yapılanma sürecinde olduğu görülüyor. Öncelikle sanayi tarafında üretimi büyütme girişimlerinizden söz eder misiniz?

Bildiğiniz gibi aile olarak 60 yılı aşkın bir süredir sanayinin içindeyiz ve üretim yapıyoruz. Sanayide üç önemli alanda varız. Kaynak alanında katma değeri yüksek çeşitli ürünler üretiyoruz. İkinci amiral gemimiz olan vanada ise buhar, doğalgaz, su gibi birçok alanda kullanılan vanaları biz üretiyoruz.

Bir de dökümhanemiz var. Tabii babam vefatından önce beni grupta birçok noktada çalıştırdı ve hazırladı. Üretim, muhasebe, ithalat, satışta yer aldım. Grubun ihracatı konusunda önemli adımlar attım. İhracatı güçlendirerek daha sağlıklı bir şirket haline geldik.

Şimdilerde ise sözünü ettiğiniz gibi farklı noktalarda olan üretimimizi Hendek'te ikinci OSB'de 250 dönüm alanımızda toplamaya devam ediyoruz. Bütün fabrikalarımızı buraya taşıyoruz. Döküm ve vana tesislerimizi, 100 dönüm alana bina yaptık ve taşıdık. 150 dönüm üzerine de iki büyük bina yaptık. Kaynak alanında üretim yapmak üzere taşınma işlemleri de başladı. 2023'te tamamen burada üretim yapmış olacağız.

Grubun bu süreçte ulaştığı büyüklükten söz eder misiniz?

Holdingimiz sanayide üç sektörde toplam 1 milyar TL ciroya ulaştı. Bu rakamda kaynak sektörü, en büyük paya sahip alan. Tüm zorluklara ve pandemi koşullarına karşılık 2020 yılını da iyi kapattığımızı düşünüyorum. Bu yıl ise ilginç gelişmeler var. Metal sektörü çok hararetli ve aktif.

Sektörde hammadde fiyatlarımız döviz bazlı artıyor, bu durumda da biz üreticiler de zam yapmak durumunda kalıyoruz. Fakat artan fiyatlara karşılık bu arada da devamlı sipariş alıyoruz. Tesislerimizde eylül ayına kadar üretimimiz dolu. Böyle bir durum içindeyiz.

Bu gelişmede asıl etken nedir? Ertelenen talep kaynaklı mı?

Metaldeki bu gelişme dünya genelinde yaşanıyor. Talep artışına karşılık nakliyede sıkıntı yaşanıyor. Çin'in yüzde 13 desteği vardı ve bunu kaldırdı. Dolayısıyla Türkiye olarak biz bundan pay kaptık.

Lojistik sorunlar ise önemli bir maliyet artışı olarak bizlere yansıyor. Üretiyoruz fakat nakliyesinde sorunlar yaşıyoruz. Şu an metal sektöründe yaşanan talep artışına bakılırsa ithalatçı şirketler de bu maliyeti üstleniyorlar.

Artan talep ve üretimdeki bu yüksek performans bu yıl için bütçelere nasıl yansır? Büyüme öngörünüz nedir?

Bu yıl tabii, sözünü ettiğim metal sektöründeki yüksek talep nedeniyle önemli bir büyüme bekliyorum. Yüzde 25-30 civarında büyüme planlıyoruz. Bu enflasyondan arındırılmış olan hedeftir. Enflasyondan dolayı şişmanlamış bütçeler açıkçası beni tatmin etmiyor. Tonaj olarak da büyümek lazım.

TL yılbaşından bu yana yüzde 15 değer kaybetti. Dolayısıyla bizlerde artık bütçelerimizi dolar olarak planlıyoruz. Artık sanayide her noktada dolar kullanılıyor. Hammaddelerimizi dolar olarak alıyoruz. Biz dolar olarak peşin ödüyoruz hammaddeyi, fakat TL vadeli satıldığında bir zarar doğuyor. Ticarette artık dolar konuşulmalı. Dolar olarak fatura çıkarmak ve çek yazabilmek gerekiyor.

Peki grubun yatırım gündeminden söz eder misiniz?

Hendek'te ikinci OSB'de 250 dönüm alanımızda tesislerimizi kurduk. Van ve dökümün ardından kaynak alanında üretim yapmak üzere taşınma işlemlerimiz sürüyor. 2023'te tamamen burada üretim yapmış olacağız. Kendi makinelerimizle üretim yapıyoruz. Teknik ekiplerimiz üretim makinelerini üretiyoruz.

Eskiden Almanya veya İtalya'dan alırken makineleri, şimdi kendi üretim makinelerimizi kendimiz üretiyoruz. Bir süredir devam eden ve 350 milyon Euro'luk bu yatırımla kapasitelerimiz de artıyor. Bu kaynakta tesisimiz tamamlandığında Avrupa'dan Hindistan'a kaynak sarf malzemeleri üreten en büyük tesis olacağız.

Yurtdışı üretim çalışmalarınız hakkında da bilgi verir misiniz?

Bildiğiniz gibi Azerbaycan'da kaynak elektrotu üretiyoruz. Orada ortağımızdan ayrıldık ve tek başına üretim yapıyoruz. Bulgaristan'da da gaz altı kaynak teli üreteceğiz. 2023'te orada da üretime başlayacağız. Ürünlerimiz böylece AB menşei kazanmış olacak. 5 milyon dolar yatırım bütçesiyle başladık. Bu rakamın 100 milyon dolara kadar çıkmasını öngörüyoruz.

Tabii bu yatırımlarda hedef diğer pazarlara açılabilmek. Avrupa Birliği'nin Kuzey Afrika ülkelerine sıfır gümrükle açılabileceğiz. Yurtdışında önümüzdeki süreçte İngiltere'deki müşterimizle üretim konusunda ilerleyebiliriz.

Şu an Bulgaristan ve Azerbaycan'ı iyi bir kıvama getirip, iyi bir sistem kurduktan sonra başka bir ülkeye geçmeyi istiyoruz. Yeni bir adres olarak şu an konuşma evresindeyiz. Bu gelecek yıl veya sonraki yıl olabilir. Beş yıl içinde bizim grubumuzda da mevcut yapı değişebilir. Uluslararası stratejik ortaklıkla da ilerleyebiliriz.

KAPIMIZI ÇALAN ÇOK YATIRIMCI VAR
"Grubumuzla ortaklık için kapımızı çalan çok şirket var ama şu an sessiz duruyoruz. Gelen teklifleri şu an kabul edemiyorum. Türkiye'nin de kredibilitesinin yukarı çıkmasını bekliyoruz. Bir şirketin değerini bunlar da belirliyor. TL olarak değer istediğimiz noktada değil.

Şu aşamada olmasa bile gelecek süreç için bunu düşünüyorum. Ben tek başına olduğum için bu yapı bana çok sağlıklı gelmiyor. Babam ve ben grubu belli bir noktaya getirme gayretinde olduk.

İstihdam sağlayarak teknolojiyi üst düzeye taşıyarak, ithalatı ikame ederek sanayici olarak ülkemize fayda sağlıyoruz. Şirketler kaynak yaratmak ve yatırımlarını sürdürebilmek için ya kredi alacak, ya da halka açılacaklar. Biz halka arzı düşünmüyoruz. Dediğim gibi bir partner ile ilerlenebilir."