Yeni dönemi planlamak

18 Mayıs 2020
Hafta başında, hem ziyaretçi sayıları, hem yarattıkları ekonomi, hem de istihdam sayıları itibariyle ciddi bir paya sahip olan ve sayıları 436’ya ulaşan AVM’ler, ‘koşullu’ olarak açıldı. İçindeki mağazalar ise ‘şimdilik’ suskun.
TALAT YEŞİLOĞLU
tyesil@ekonomist.com.tr

Özellikle hazır giyim ağırlıklı markalar kiradan ziyade şu anda ‘tazminatsız çıkış hakkı’ üzerinde kamuoyu oluşturmaya çalışıyor.

Cumhurbaşkanlığı, ‘normalleşme planı’ ilan etti. Şirketler de yeni dönemde iş yaşamının nasıl şekilleneceği üzerine çalışmalar yapıyor. Birçok şirket, dönüşümlü çalışma yapabilmek için, ofislerin yeniden tasarımından servislere ve yemek hizmetlerine kadar ‘sosyal mesafe’yi zorlamayacak bir model kurgulama peşinde…

Patron, yönetim kurulu ve CEO katı ise geleceğin tasarlanması üzerine çalışıyor. Aslında geçen sayımızda 92 CEO ile yaptığımız anketin sonuçlarını sizlere aktarmıştık. Özellikle öne çıkan üç önemli çıkarımı da sizlerle paylaşmıştım. Bu sayımızda da yeni dönemin nasıl tasarlanacağına dair öngörüleri almak için önde gelen iş insanlarına başvurduk.

Kapak haberinde okuyacağınız gibi, CEO anketimizden çıkan ‘ortak akıl’ iş dünyasının genelince de benimsenmiş durumda. Doğal olarak yeni normalleşme sürecinde kimse gömleğinin ilk düğmesini yanlış iliklemek istemiyor.

Ekonomide toparlanmanın ancak 2021’de başlayacağı neredeyse ortak görüş. Geçen sayıda bu köşede, 2020’nin ‘kayıp yıl’, 2021’in ‘rehabilitasyon’, 2022’nin de ‘normalleşme’ yılı olacağını aktarmıştım. Normalleşme sürecine henüz giriş yaparken, Uzakdoğu’daki ‘ikinci dalga’ korkusunun Batı’ya ulaşması durumunda, hasar beklenenden büyük olabilir. Bu süreçte en kritik aşama, deneyimlerden yola çıkarak, benzer hataları tekrarlamamak.

Çünkü bu hataların bedeli epeyce ağır olacaktır. Chicago Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ufuk Akçiğit’in Ekonomist’in internet sitesinde yer alan “Farklı destek programlarıyla talep ve arz şokları hafifletilebilir”  söyleşisinde de okuyacağınız gibi, bugünkü koşullar ekonomideki daralmanın yüzde 6 oranında olacağına işaret ediyor. Eğer salgında ikinci, üçüncü dalgalar gelirse, bu kez iki haneli daralma görülebilir.

Dolayısıyla küçülme dalgasının yaratacağı hasarı azaltmak için kritik sektör ve kentlere ekonomik müdahaleler gerekebilir. İş insanları yeni yatırım alanı olarak sağlık, teknoloji ve e-ticareti ön plana çıkarıyor. Haklılar, tıbbi cihaz ve sağlık malzemelerinde ciddi bir ithal girdisi var. Yerli yatırımların artık kazançtan çok ‘güvenlik’ sorunu haline geldiği görülüyor. Teknoloji zaten kaçınılmaz. E-ticaretin iki aylık bir süreçte neredeyse beş yıllık bir performans sağladığı ortada. Benim önerim, yeni yol tasarlanırken, geçmişte yapılan hataların ne olduğuna iyice bakmak olacak...

Sağlıkla kalın…