Yapay zekanın nimetlerinden yararlanan kazanıyor

Ürünlerde yenilikçilik, uygun fiyat, kolay erişim, kalite ve sürdürülebilirlik gibi birçok özellik arayan tüketici, markaları gelişime zorluyor. Markaların yardımına ise yapay zeka uygulamaları koşuyor.

20 Eylül 2024

Bugünün dünyasında markalar, tüketiciler, medya ve diğer kültürel dinamikler; güzellik dünyasında yeni kodların oluşmasına öncülük ediyor. Tüketicilerin beklentilerini şekillendiren bu itici güçler arasında bilgiye kolay erişim, kişiselleştirilmiş bakım talepleri, sürdürülebilirlik, çevre bilinci, kapsayıcılık, çeşitlilik ve fiyat, kalite, performans dengesi gibi unsurlar öne çıkıyor.

15-28 Eylül 2024 tarihli sayıdan 

Şirket olarak bu beklentileri yakından takip ederek, güzellik ve cilt bakımındaki trendleri ürün geliştirme süreçlerine inovatif bir şekilde yansıttıklarını söyleyen Unilever Türkiye, Orta Asya ve İran Güzellik & Sağlık Lideri Natali Kasap, “Cilt bakımında kolajenin popülerliği ile paralel olarak geliştirdiğimiz ürünlerimizin, cilt bakımındaki yenilikleri saç ve saç derisine taşıyan ürünlerimiz ve evde daha uygun maliyetlerle, profesyonel bakım deneyimi sunmayı hedefleyen keratin içerikli ürünlerimiz bu yaklaşımımızın somut örnekleri arasında yer alıyor” diye anlatıyor.

Gelecekte daha da güçlenmesini bekledikleri trendin ise Uzak Doğu ve Asya’da cilt bakımında halihazırda büyük bir popülariteye sahip olan ‘glutatyon’ trendi olduğuna da değinen Kasap, “Bu trendin gücüne inanıyor ve Türkiye’deki tüketicilerimizi bu trendi yansıtan yenilikçi ürünlerimiz ile buluşturuyoruz” diye ekliyor.

NATALİ KASAP

AR-GE’DE BÖLGESEL ÜS

Unilever global ölçekte güzellik ve sağlık kategorisinde 770 AR-GE uzmanı ve 5 binden fazla patentli ürünüyle markalarını destekliyor. Yenilikçi vizyonlarını güçlendirmek adına 1,5 milyar Euro değerindeki büyük AR-GE projelerine yatırım yaptıklarını belirten Kasap, şöyle devam ediyor: “Türkiye de dahil olmak üzere 12 bölgesel inovasyon üssümüz bulunuyor. Bunlardan iki tanesi Ümraniye ve Sarıgazi’de Sağlık Bakanlığı onaylı olarak faaliyet gösteriyor. Türkiye’deki saç bakımı alanında yenilikleri desteklemek amacıyla 32 AR-GE uzmanımızla birlikte üniversiteler, araştırma şirketleri, test ajansları ve laboratuvarlar ile iş birliği yapıyoruz. Türkiye güzellik ve sağlık AR-GE ekibi olarak bölgemizdeki diğer ülkelerin de merkezi olarak konumlanmış durumdayız. BAE, Suudi Arabistan, İran ve Orta Asya ülkelerine doğrudan AR-GE desteği sağlıyoruz.”

Ayrıca global olarak işlerinde 400’den fazla yapay zeka uygulaması kullanarak formülasyonlarını daha sürdürülebilir ve ekonomik hale getirdiklerinden de bahseden Kasap, “Yapay zeka teknolojisi sayesinde milyonlarca veri kombinasyonunu saniyeler içinde test ederek daha iyi formülasyonlar geliştirmek ve alternatif bileşenleri belirlemek mümkün hale geliyor. Örneğin mikrobiyom inovasyonuna 20 yıldır odaklanarak 12 binden fazla veri topladık ve 100’den fazla patent aldık. Şu anda 5 milyardan fazla veri ile dünyanın en büyük mikrobiyom veri koleksiyonlarından birine sahibiz” diye ekliyor.

576 MİLYON EURO’LUK PAZAR

50 yılı aşkın süredir kişisel bakım ve güzellik sektöründe yer alan kategorileri ile hizmet veren Unilever, Türkiye pazarında Elidor, Clear, Vaseline ve Dove gibi güçlü markalarıyla tüketicilerle buluşuyor. 12,5 milyar Euro hacme sahip olan ve hızla büyüyen güzellik ve sağlık kategorilerinin sektörde önemli bir yer kapladığını vurgulayan Kasap, “Bu yılın ilk yarısında yüzde 7,1’lik bir büyüme kaydettik; bu büyümenin yüzde 5,5’i hacimden, yüzde 1,6’sı ise satışlardan kaynaklandı” diyor.

Türkiye’de güzellik ve sağlık kategorisi 576 milyon Euro’luk bir hacme sahip. Geçtiğimiz yıllarda yüzde 88’lik büyüme kaydeden pazarın yüzde 78’ini saç bakımı, yüzde 22’sini ise el ve vücut bakımı kategorileri oluşturuyor. Her kategoride çevre bilincine sahip tüketicilerin ürünler üzerinde büyük bir dönüşüm baskısı yarattığını vurgulayan Kasap, “Birçok şirket bu doğrultuda ambalajlarında sürdürülebilir seçeneklere yöneliyor. Biyobozunur malzemeler, geri dönüştürülebilir bileşenler ve yeniden doldurulabilir kaplar, sektörün karbon ayak izini azaltma çabasında giderek ivme kazanıyor” diyor.

HAKAN ÖZKÖK


75 YILLIK BANAT, YENİ YATIRIMLARLA BÜYÜYOR

75 yıllık bir geçmişe sahip olan Türkiye’nin köklü markalarından Banat, 2022 yılında Özkök Ailesi tarafından devralındı. Bu stratejik geçişle birlikte markanın üretim kapasitesi 2,5 kat artırılarak 40 milyondan 100 milyona çıkarıldı. Turizm, inşaat ve kuyum alanlarında faaliyet gösteren şirketlerinin Türkiye’nin değerli yerli markalarından Banat’ı portföylerine katarak hızlı tüketim sektörüne de giriş yapmış olduğunu belirten Banat Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Hakan Özkök, markayla küresel pazarlarda sürdürülebilir bir büyüme hedeflediklerini vurguluyor. Bu yönde yatırımlar yaptıklarını ifade eden Özkök, “Öncelikle İstanbul Seyrantepe’deki fabrikamızı İstanbul Arnavutköy’de yaklaşık 14 bin metrekarelik modern ve entegre bir alana taşıdık. Dolayısıyla üretim kapasitemiz ve rekabet gücümüz de arttı. Yeni yatırımlarımızda sürdürülebilirlik ve döngüsel ekonomi ilkelerine bağlı kalarak, tasarımdan tüketime kadar her aşamada kaynakları bilinçli kullanıyoruz” diyor.

AR-GE MERKEZİ KURULACAK

Private label (PL) ürün üretiminde de güçlü bir konumda bulunan şirketin üretiminin yüzde 50’sini PL oluşturuyor. Kurumsal kimliği modern, minimalist ve tüketici dostu bir şekilde yeniden şekillendirilen Banat, önümüzdeki dönemde sektöründeki ilk yerli AR-GE ve tasarımda merkezlerinden birini kurarak inovasyon alanında liderlik yapmayı hedefliyor. Bu merkez şirket için yenilikçi ürün geliştirme ve küresel büyüme açısından kritik bir adım olacak. Merkezin ihracat hedeflerine büyük katkı sağlayacağını dile getiren Özkök, şunları anlatıyor: “Şu anda 40 ülkeye ihracat yaparken, bu sayıyı orta vadede 70’e çıkarmayı hedefliyoruz. Ciromuzun yüzde 25’i ihracattan geliyor. Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Avrupa’da güçlü bir varlığa sahibiz. Ancak hedefimiz yalnızca bölgesel değil, global çapta bir marka olmak.”

Öte yandan sürekli yeni ürünler geliştiren Banat, geçtiğimiz günlerde diş fırçası sektöründe bir yeniliğe imza atarak 9 -16 yaş grubu için ‘Teenage ‘serisini tanıttı. Ayrıca hassas diş etlerine sahip tüketiciler için de Soft Touch serisi geliştirildi.