Son iki yılda önemli varlık satışları yapan Akfen Holding, artık alım dönemine girdi. Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, enerji sektörü başta olmak üzere alım için yeni fırsatlar peşinde olduklarını, 10 milyar TL yatırım planladıklarını söylüyor.
SİBEL ATİK
satik@ekonomist.com.tr
Halka açık hisselerini toplayan ve 2017 yılında borsadan çıkan Akfen Holding, o süreçten bu yana satışları yaptı. TAV'da ve Mersin Limanı'ndaki çoğunluk hissesini satan Akfen, artık yatırım dönemine girdi. Şirket iki yıllık süreçte 10 milyar TL'lik yatırım programı hazırladı.
Buna göre enerji, maden, inşaat ve limanda yatırım planlayan Akfen Holding, özellikle enerjide yeni fırsatlar peşinde. Son iki yılda önemli satışlar gerçekleştirip borç yükünü hafiflettiklerini kaydeden Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, artık satış değil, alım dönemine girildiğini aktarıyor.
Türkiye'deki asetlerin değerinin önemli oranda düştüğünü belirten Akın, alım için yeni fırsatlar peşinde olduklarını söylüyor.
Hamdi Akın, sorularımızı aşağıdaki gibi yanıtladı…
Borsadan çıkış sürecinin ardından grubun performansını değerlendirir misiniz?
Borsadan çıkma kararımızda en etkili konu şirketin düşen değerini maksimize etmekti. Değerimizin daha yüksek olduğunu biliyorduk. Hedefimiz hisse üzerinden para kazanmak değil, şirketimizi gerçek değerine kavuşturup varlıklarımızı satmaktı. Bu doğrultuda TAV, Mersin Limanı, enerji şirketimiz, inşaat gibi işlerde değerleri tespit ettik ve yatırımcıya sunar noktaya geldik. TAV'ı ve Mersin Limanı'nı 4 milyar TL üzeri bir değerle sattık. Dolayısıyla nakit girişi sağladık. Borçlarımızı hafifletip yatırımlarımızı sürdürmek üzere planlamamızı yaptık. Hepsi birer strateji. Bizim borç ödeme stratejimiz kendi şirketlerimizden çıkarak borçları ödemekti ve öyle yaptık. Çıkamadığımız şirketler de oldu. Mesela İDO'dan çıkmak istiyoruz. Ama olmuyor. Küçük ortağız ve çıkamıyoruz. Fakat sunduğumuz önerilerle birlikte buradaki sıkıntı çözülecekse devletle çözülecek.
Şirketin nakit gücü nedir?
Nakit gücümüz çok yok. Çünkü dediğim gibi satışlardan gelen kaynakla borç yükümüzü hafiflettik. Böyle bir piyasa ortamında borçlarınızı ödemek iyi midir kötü müdür ayrı bir tartışmadır. Çünkü yeniden borçlanamıyorsunuz. Piyasada para yok, dolayısıyla yeni kaynak bulmak zor iş.
2 YILDA 10 MİLYAR TL'LİK YATIRIM PLANLIYOR
Akfen Holding, 4,9 milyar TL'si bu yıl olmak üzere iki yılda
10 milyar TL'lik yatırım planlıyor. Bu süreçte 2 bin 560 kişi de direkt istihdam
edilecek.
Hamdi Akın'ın verdiği bilgiye göre Akfen Holding'in yatırım
bütçesi şöyle:
2019 YILINDA
- Bodrum Loft Projesi'ne 220 milyon TL
- Mersin Uluslararası
Liman'a 225 milyon TL - Tekirdağ Şehir Hastanesi'ne 1 milyar 494 milyon TL
- Yenilenebilir enerjiye 2 milyar 670 milyon TL
- Gökırmak Bakır Madeni Projesi'ne 342 milyon TL
2020 YILINDA
- Enerjiye 3 milyar 81 milyon TL,
- Mersin Uluslararası
Liman'a 387 milyon TL, - Mersin Doğalgaz
Santrali Projesi'ne 1 milyar 259 milyon TL, - Gökırmak Bakır Madeni Projesi'ne 312 milyon TL.
Para bulmanın zorlu olduğu bir süreçte banka borçlarını kapatma stratejinizin doğru olduğunu düşünüyor musunuz?
Yeniden olsa aynı şeyi tereddütsüz yaparım. Çünkü huzurlu olmak istiyorum. Fakat büyüme planların varsa, satış yaptıysan elindeki nakitle git yeni yatırım planlarınla büyü. Borçlarını da peyder pey ödemeye devam et. Piyasa bu kadar düşükken nakti böyle yönetmek tercih edilebilir. Aslında piyasanın bu kadar düşeceğini, bankaların borç verme konusunda zorlanacaklarını düşünememiş olabilirim. Kendimi böyle eleştirebilirim.
Yapılandırma sonrası Akfen'in bugün ana işi nedir?
Aslında tarif etmekte zorlanıyoruz. Akfen bir alt yapı şirketidir. 1997 yılından bu yana ise Akfen İnşaat devletle iş yapan bir noktada olmadı. Baraj, yol gibi taahhüt işleri yapmıyoruz. Ama yap-işlet-devret işlerimiz oldu. Mesela hastanelerde yatırımcıyız fakat inşaatları da kendimiz yapıyoruz. Fakat parasını biz kendi şirketimize ödüyoruz. Konut, yurtlar, oteller yapıyoruz. Maden, hastane, otel neticede bir alt yapı işidir. Sağlık, turizm gibi sektörlerin alt yapılarını hazırlıyoruz. Hedefimiz buradaki şirketlerimizi belli noktaya getirdikten sonra borsaya açmak.
Enerjide yatırımlarınız sürüyor. Negatif tabloya rağmen neden yatırım yapıyorsunuz?
Enerjiyi ikiye ayırmak gerekiyor. Bizimki devletin alım garantisi verdiği bir üretim işi. Yenilenebilir enerjide durum çok farklı. O nedenle biz yatırımlarımızı bu kanala yönelttik. Satış ve üretim sorunumuz yok.
Enerjide bugün ulaştığınız büyüklük nedir? Yeni yatırımlarla hedefiniz şirketi hangi noktaya taşımak?
Aldığımız lisanslar var. O nedenle lisanslarımızı işler vaziyete getirmek gerekiyor. Bu yıl bütün lisanslarımızı devreye alacağız. Bu organik büyümemiz olacak, bir de inorganik büyüyeceğiz. Lisansı olanları satın almayı planlıyoruz. Hedefimiz 2020 yılında bin megavatlık bir portföye sahip olmak istiyoruz. Şu an 630 megavatlık bir kapasitemiz var. Enerjide iki yılda en az yüzde 40 büyüme hedefliyoruz. Bunu da yüzde 30 öz sermaye ile yapacağız. Eskiden yüzde 25 öz sermaye yetiyordu, bu rakamı yukarı taşımak durumunda kaldık.
Siz hep "satılmayacak şirket yoktur" dersiniz. Bu geçen iki yılda da önemli satışlar yaptınız. Bu dönem satış için uygun mu?
Biz satış haraketlerini yaptıktan sonra yabancı yatırımcının dikkatini daha fazla çeker olduk. Bizimle konuşmaya başladıklarında artık baştan başlamıyoruz. Bizim ne olduğumuzu biliyor ve anlıyorlar. Biz her zaman 1 milyar dolar değerindeki bir aktifi korumaya çalışıyoruz. Satışlar yapsak da yeni yatırımlarla şirket değerini bu seviyede tutmaya çalışıyoruz. Bu doğrultuda artık satış devrimizi tamamladığımızı söyleyebilirim. Çünkü aşırı değer kaybı var Türkiye'deki varlıklarda. Bu durumda satıcı olmak yerine alıcı olmayı daha doğru buluyorum. Dolayısıyla bu dönemde Akfen'den satış değil, alım bekleyebilirsiniz.
Hangi iş kolunda alım planlıyorsunuz?
Hangi iş kolu olacağı konusunda net bir şey demek mümkün değil. Yeni fırsatları araştırıyoruz. Ama dediğim gibi enerjide alımlar yapabiliriz.