TALİP YILMAZ
tyilmaz@ekonomist.com.tr
Türkiye'de 2017 yılında 325 işlemde yaklaşık 11,5 milyar dolarlık şirket satın alma & birleşme (S&B) işlemi gerçekleşti.
Tabloları görmek için görsellere tıklayın.
2018 yılına ilişkin tahminlere bakıldığında da 201 7 yılına benzer bir yıl olacağı öngörüleri öne çıkıyordu. 2017'nin dokuz ayında 189 işlemde yaklaşık 9,5 milyar dolar işlem hacmiyle, 2016 dokuz aydaki 7,5 milyar dolarlık hacim geçilmişti.
Bu yıl dokuz ayda ise 199 işlemde 11,1 milyar dolar rakamına ulaşıldı. Bu yıl üçüncü çeyrek itibarıyla bakıldığında 55 işlem gerçekleşti. Değeri açıklanan 20 işlemde 730 milyon dolar hacme ulaşıldı. Değeri açıklanmayan işlemler ile birlikte hacmin 900 milyon dolar olduğu tahmin ediliyor.
2017'nin üçüncü çeyreğindeki 92 işlemde 3 milyar dolar hacme göre önemli bir düşüş gerçekleşti. Bunda son dönemde ekonomide yaşanan sert dalgalanmanın önemli bir etkisi oldu- ğunu söylemek mümkün.
SON ÇEYREK NE OLUR?
Yatırımcıların Türk şirketlerine ilgisinin son dönemde Türkiye'nin potansiyelinin altında kaldığı yorumunu yapan EY Türkiye Kurumsal Finansman Bölüm Başkanı Müşfik Cante-kinler, "Ancak tüm yılı incelediğimizde, bu yıl gerçekleşen büyük ölçekli işlemler sayesinde işlem hacmi 2017 yılını şimdiden geride bıraktı" diyor.
Cantekinler, yılın geri kalan döneminde yurtdışı operasyonları veya ihracat yoluyla döviz geliri yaratan ve bilançosu güçlü konumda olan şirketlerin yatırımcı ilgisini çekmeye devam etmesini bekliyor.
Yıl sonuna kadar ulaştırma, imalat ve bilişim sektörlerinde önemli işlemlerin gerçekleşme ihtimaline vurgu yapan Cantekinler, "2018 yılı sonu işlem hacminin önceki yıla göre daha olumlu ancak Türkiye'nin potansiyelinin altında ve 10-15 milyar dolar seviyesinde olmasını bekliyoruz" diyor.
Yılın son çeyreğine bakıldığında Türk gruplara ait enerji sektöründe çeşitli varlıkların satılması söz konusu olabilir. Yine bazı özel sektör limanlarında ortaklık veya yüzde 100 satış olasılıkları gündeme gelebilir. İş Yatırım Birleşme & Devralmalar Müdürü Efsane Çam, üretim sektöründe ihracat ağırlıklı çalışan oto yan sanayii ve inşaat sanayi tedarikçisi firmalarda da işlemler olmasını bekliyor.
Ayrıcasıkıntıda olan bazı firmalarda da satış olanakları aranmaya başlanacağı beklentisinde olan Çam, bu tür işlemlerin varlık satışı şeklinde olmasını daha yüksek ihtimal olarak görüyor. Bu tür işlemlerin henüz yaygınlaşmadığını da aktarıyor. Efsane Çam'ın 2018'in geneli için işlem hacmi tahmini ise 2017'nin üzerinde 14-15 milyar dolar olacağı yönünde.
KUR ETKİSİ NE OLUR?
Yılın ilk yarısı itibarıyla şirket değerlemelerinde özelleştirmelerde düşüş gerçekleşmediği görüldü. Hatta 13 şeker fabrikası özelleştirmesinde değerlemelerin önceki dönemlerin üstünde gerçekleştiği de gözlendi. Üçüncü çeyrekte ise ciddi şekilde kur artışları oldu.
Kurdaki hareketin işlemleri doğal olarak etkilediğini söyleyen KPMG Türkiye Danışmanlık Bölüm Başkanı Hande Şenova, "İhracatı fazla olan şirketler kur artışından olumlu etkilenirken yabancı parayla borçlanmış şirketlerin borç yükü birden artarak çoğalıyor" diyor.
Yatırımlar uzun vadeli finanse ediliyor ve uzun vadeli TL kredisi olmadığı için yabancı parayla borçlanma söz konusu. Dolayısıyla yerli yatırımcının bu dönemde yeni yatırımlarının finansman kaynağı konusunda iki kez düşünmesi gerektiğini söyleyen Hande Şenova, değerlemeleri düşüren etkinin ise TL ile yabancı para arasındaki enflasyon makasının artması olduğunu belirtiyor.
Hande Şenova, yerli yatırımcının yatırım finansmanı ve mevcut yabancı para borçlarının yapılanmasına odaklandığını söylüyor. Yine ihracatını artırıp kur riskini azaltan, sermayesi olan şirketler için fırsatların da çoğaldığını sözlerine ekliyor.
ETKİLERİ GÖRÜLÜR
Kur artışlarının etkisinin henüz net olarak görülmediğini söyleyen Efsane Çam ise "Kreditörlerin reel sektöre desteklerinin sürmesi, şirketlerin zor durumda kalmadığını gösteriyor. Ancak ilerleyen dönemlerde artan finansman maliyetleri, kâr marjlarında daralmaya neden olacak. Bu da şirket değerlemelerinde düşüş olarak sonuçları gösterecek" diyor.
Efsane Çam'a göre kur artışlarından olumsuz etkilenmeyen, ihracatı yüksek olan firmalara ortaklık teklifleri gelmeye devam ediyor. Bu firmalara yönelik ilgi yüksek. Yine bu firmaların işlemlerinde kur dalgalanmaları, değerlemeleri etkilemiyor. Ancak maliyetleri tamamen yabancı paraya endeksli veya borçlanmaları yabancı para üzerinden olan firmaların kur artışlarından etkilenmeleri bekleniyor.
YURTDIŞI FIRSATLARA BAKIYORLAR
2018 yılının dokuz ayında yerli yatırımcıların gerçekleştirdiği işlem adedi, 2017 yılının aynı dönemiyle paralellik gösterirken; bu periyodda yerli yatırımcıların yaptığı işlemler değer bazında 2017 yılını şimdiden geride bıraktı.
Bu dönemde, gelir yapısı kurlardaki dalgalanmaları dengeleyebilecek, güçlü bilanço yapısına sahip şirketler satın alma fırsatlarını değerlendirirken, bu şirketler gelir yapısını çeşitlendirme adına yurtdışı satın alma fırsatlarını da yakından takip ediyor.
Müşfik Cantekinler, "Müşteri ve ürün portföylerini genişletmek, pazar paylarını artırmak ve daha güçlü bilançolara sahip olmak amacıyla, Türk şirketler arasında yerel konsolidasyon trendinin öne çıkabileceğini düşünüyoruz" diyor.
Tüm bunların yanı sıra, Türk yatırımcıların birçoğunun kendi finansal yapıları ve yeniden yapılandırma süreçleriyle ilgilenmek durumunda kalması sebebiyle birleşme ve satın alma aktivitelerini ikinci planda değerlendirdikleri yorumu yapılıyor.
ÖNEMLİ İŞLEMLER
2018'in üçüncü çeyreğindeki işlemlere bakıldığında, yerli yatırımcı tarafında işlem adedi olarak yabancı yatırımcıların geçildiği görülüyor. Yerli yatırımcının 33, yabancı yatırımcının 23 işlemini haberimizin tablolarında görebilirsiniz.
Bu yılın üçüncü çeyreğinde en büyük işlem OppGenie yazılım firmasının ABD'li Atlassian Corp. tarafından 295 milyon dolara satın alınması oldu. Yerli tarafında Gülaylar Grubu, 245 milyon dolara Meydan AVM'yi satın aldı. Bunu Demirer Kablo'nun67 milyon dolara satışı takip ediyor. Yatırımcıların teknoloji, yazılım firmaları ve ihracatçı firmalara ilgisinin devam ettiği görülüyor.