Topluma değer katan şirketler

29 Aralık 2019

Şirketlerin toplum refahını artırmaya yönelik olarak geliştirdikleri Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS) projeleri her geçen gün artıyor. KSS projeleri, başta eğitim olmak üzere, çevre, sosyal destek, kültür-sanat, sağlık ve spor başlıkları altında toplanıyor.





ÖZLEM BAY YILMAZ
obay@ekonomist.com.tr





Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS), dünyada hızla önem kazanan bir değer. Şirketlerin daha iyi bir toplum ve daha iyi bir çevre için gönüllü olarak çalışması anlamına geliyor.









Birleşmiş Milletler Endüstriyel Gelişme Örgütü'nün (BMIDO) tanımına göre ise iş faaliyetlerinde sosyal ve çevresel hassasiyetlerin gözetilmesi, kurumsal sosyal sorumluluğun ana teması.





BMIDO tarafından, çevresel yönetim, ekoetkinlik (temiz üretim), sorumlu kaynak kullanımı, paydaş ilişkileri, işçi standartları ve iş şartları, çalışan ve toplum ilişkileri, sosyal eşitlik, toplumsal cinsiyet dengesi, insan hakları, iyi yönetişim ve yolsuzluk karşıtı ölçütler kurumsal sosyal sorumluluk kapsamında sıralanıyor.





Kurumsal sosyal sorumluluk, genelde kurumların gönüllülük faaliyetleri olarak algılanmakla birlikte, aslında üretim süreçlerinden ürünün ulaştırıldığı son aşamaya kadar topluma karşı görevlerin yerine getirilmesini kapsıyor.





Yurtdışındaki pek çok şirket gibi Türkiye'de de bu alanda başarılı KSS projelerine imza atan şirketlerin sayısı her geçen yıl artıyor.





Eğitim, kültür-sanat, çevre gibi farklı alanlarda desteklenen KSS projeleri, toplumsal sorunlara çözümler getirmeyi hedefliyor.





Bu projeler, toplumsal sorunların çözülmesine katkıda bulunurken, şirketlerin piyasadaki prestijlerinin ve kendilerine duyulan güvenin artmasını da sağlıyor.





KİBAR HOLDİNG
BİR YILDA 4 BİN ÇOCUĞUN HAYATINA DOKUNDU
KİBAR GÖNÜLLÜLERİ

Kibar Grubu, çalışanlarının sosyal sorumluluk faaliyetlerini Kibar Gönüllüleri çatısı altında buluşturdu. Kibar Gönüllüleri, yaptıkları projelerle bir yılda yaklaşık 4 bin çocuğun hayatına dokundu. Türkiye’nin öncü sanayi kuruluşlarından Kibar Holding ve Grup şirketleri çalışanları ‘Kibar Gönüllüleri’ çatısı altında sosyal sorumluluk projeleri gerçekleştiriyor. Dezavantajlı okullara destek, şirket kurumsal sosyal sorumluluk projeleri, gönüllü projeleri, STK gönüllülüğü, beceri temelli gönüllülük ve kurum içi gönüllülük olmak üzere altı farklı alanda yürütülen çalışmalar sistematik bir şekilde devam ediyor.

ÇOCUKLARIN HAYATINDA FARK YARATIYOR
Dezavantajlı okullara destek çalışmaları kapsamında belirlenen ilköğretim okullarının fiziksel ihtiyaçları gönüllüler yardımıyla karşılanıyor. Bunlarla beraber Kibar Gönüllüleri fidan dikimi, çocuk tiyatrosu, meslek tanıtım günleri, çocuk yazarı buluşması, sıfır atık eğitimi ve okul gezileri gibi düzenledikleri birbirinden farklı etkinliklerle çocukların hayatına dokunuyor. Yaklaşık 200 gönüllünün katılımıyla 4 bin çocuğa dokunan gönüllüler, yeni yılda daha fazla çocuğun hayatında fark yaratmayı hedefliyor.

EĞİTİM VE ÇOCUK ODAKLI
Kurumsal sosyal sorumluk (KSS) çalışmalarının odak alanını ‘Eğitim ve Çocuk’ üzerine konumlandıran Kibar Gönüllüleri bünyesinde 600 gönüllü bulunuyor. Bugüne kadar 25 gönüllülük projesi gerçekleştiren Kibar Gönüllüleri etkinliklerinde yer alan 200 gönüllü, bin 200 saati aşkın gönüllülük çalışmasına imza attı.

Kibar Gönüllüleri çalışmalarının daha organize şekilde ilerlemesi ve etkileşimin artması için tüm süreçler dijital ortama taşındı. Bu kapsamda kurulan kibargonulluleri.com sitesiyle grup genelindeki tüm gönüllülük çalışmalarının tek bir platform üzerinden ulaşılabilir ve takip edilebilir olması sağlandı.





İLK ÖRNEKLERİ
Türkiye'de kurumsal sosyal sorumluluk faaliyetleri özellikle 2000'li yıllardan itibaren artarak devam ediyor. Türkiye'de yurtdışına göre daha geç başlayan bu eğilimde, uluslararası ve büyük şirketlerin etik kaygılarla toplumun eksik kaldığı alanlara yönelmesinin, toplumsal beklentilerin ve ekonomik konjonktürün etkisi var.





Yapılan projeler kimi zaman kurulan vakıflar aracılığıyla kimi zaman ise konunun uzmanı olan sivil toplum kuruluşları ile işbirliği halinde gerçekleştiriliyor.





Turkcell tarafından yürütülen 'Kardelen'ler bunlar arasında ilk akla gelen KSS projelerinden biri. Proje, ailelerinin maddi yetersizliği nedeniyle öğrenimlerine devam edemeyen kız çocuklarına eğitimde fırsat eşitliği sağlanması ve kızların meslek sahibi olmalarını, ufku açık bireyler haline gelmelerini amaçlıyor.





Doğan Grubu tarafından başlatılan 'Baba Beni Okula Gönder' isimli proje de en çok ses getirenler arasında yer alıyor. Proje çerçevesinde, ülke genelinde eğitim olanaklarından mahrum kaldığı tespit edilen kız çocuklarına maddi koşullarının düzelmesi için destek sağlanırken bir yandan da konuyla ilgili toplumsal far-kındalığı arttıracak etkinlikler gerçekleştiriliyor.





Opet tarafından 2000 yılından bu yana sürdürülen 'Temiz Tuvalet' projesi de başarılı KSS projelerinden biri. Tuvalet temizliği ve hijyen konularında toplumda bir bilinç uyandırmak için yola çıkan şirket, bunu başarmış görünüyor. Öyle ki kendi istasyonlarının dışındakileri de etkileyerek temiz tuvalet anlayışını tüm yurda yaymış durumda.









YAPI KREDİ
“FARKLI ALANLARDA PROJELERİ DESTEKLİYORUZ”
GAZETE ÇIKARIYORLAR

Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) işbirliğiyle 13 yıldır gerçekleştirdiğimiz, 2019 yılı başına kadar 8 bin 650’yi aşkın gönüllü ile 305 bin 250 çocuğa ulaştığımız ‘Okuyorum Oynuyorum’ projesinin yan etkinliği olarak ‘Renkli Kalemler’ projemize devam ediyoruz.

Renkli Kalemler kapsamında TEGV’nin öğrenim birimlerindeki çocuklar, 2014’ten bu yana gazeteci koçları eşliğinde Türkiye’nin dört bir yanında kendi yerel gazetelerini çıkarıyorlar.

DOĞAL DEĞERLER
Toplum Gönüllüsü gençlerin hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projelerine dikkat çekmek amacıyla yedi yıldır Yapı Kredi Crystal kart ile TOG BAZAR’a ana sponsor olarak destek veriyoruz. 2014 yılından bu yana ülkemizde biyolojik çeşitlilik konusunda farkındalık yaratılması ve doğal değerlerimizin korunmasına yönelik olarak geliştirilen projelere kaynak yaratmak amacıyla WWF Türkiye’yi destekliyoruz.

Bu kapsamda WWF’nin Türkiye’nin Canı Küçük Destek Programı’na 2019-2020 döneminde ana sponsor olmaktan gurur duyuyoruz. Yine WWF’in önderliğinde, iklim değişikliği ile mücadeleye dikkat çeken ‘Dünya Saati’ hareketine her yıl düzenli olarak katılıyoruz.

SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA
Yapı Kredi, ekonomi ve finans sektörü ile üniversiteler arasındaki sınırları kaldırmak amacıyla Koç Üniversitesi’nde Yapı Kredi Ekonomi Araştırmaları Kürsüsü’nü kurdu.

Yapı Kredi Ekonomi Araştırmaları Kürsüsü, ekonomi ve finans alanındaki akademisyenler ile özel sektör temsilcilerine ortak bir çalışma zemini oluşturarak ülkemizin sürdürülebilir kalkınmasına katkı sağlamayı hedefliyor.

KADINLARA DESTEK
Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı (KEDV) ile Mardin İpekyolu Konukevi projesini destekleyerek kadınların istihdamına katkıda bulunuyoruz. Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi ve BM Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlenmesi Birimi ortaklığında oluşturulan Kadınların Güçlenmesi Prensipleri’ne imza atmış olan bir kurum olarak, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadının güçlenmesi prensiplerine yönelik çalışmalarımıza Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı projeleri ile yeni bir boyut kazandırdık.





EĞİTİME DESTEK
İnsani Gelişme Vakfı'nın (İNGEV) Mart 2019 tarihinde yayınladığı 'Türkiye'de Kurumsal Sosyal Sorumluluk Almanak Çalışması'na göre, Türkiye'de 746 adet KSS projesi tespit edilmiş bulunuyor. Buna göre, Türkiye'deki şirketlerin kurumsal sosyal sorumluluk temasıyla en fazla yöneldikleri alanın ise eğitim olduğu gözleniyor.





Eğitime yönelik projelere destek veren şirketlerden biri de HSBC Türkiye. Banka bu yıl güzel sanatlar alanında lisans öğrenimi gören başarılı kız öğrencilere eğitim bursu verecek.





Eğitim alanında farklı sivil toplum örgütleriyle birlikte çalıştıklarını söyleyen HSBC Türkiye Kurumsal İletişim Grup Başkanı Pınar Türker Fadıllıoğlu, bu yıl, Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) çatısı altında kurulan Güzel Sanatlar Burs Fonu ile güzel sanatlar alanında lisans öğrenimi gören başarılı 15 kız öğrencinin eğitimini desteklediklerini belirtiyor.





Eğitime yönelik KSS projeleri gerçekleştiren Lila Group da, son 10 yılda farklı projelerle 20 binden fazla çocuğun eğitimine katkıda bulundu.





Kitap temininden eğitim birimi kurmaya kadar pek çok proje üstlenen Lila Group'un CEO'su Alp Öğücü, "Sahiplendiğimiz konulardan biri olan eğitim kapsamında sektörümüzün KSS alanında ilk örneği olan işbirliğini Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) ile 2010 yılının kasım ayında imzaladığımız protokol ile başlattık.





Yaklaşık 10 yıldır farklı projelerle de geliştirerek devam ediyoruz. Bugüne kadar 20 binden fazla çocuğun eğitimine katkıda bulunduk" diye anlatıyor.





Doğrudan satış sektöründe faaliyet gösteren Avon'da, temsilcilerinin kendilerinin, çocuklarının ve torunlarının eğitimlerini ve kariyer hedeflerini desteklemek adına her yıl pek çok ülkeden yüzlerce öğrenciye burs olanağı sağlıyor.





Bu yıl Türkiye'den 29 öğrenci burs almaya hak kazandı. Avon Türkiye Genel Müdürü Orkun Gül, "Seçilen 29 bursiyerle beraber Türkiye, dünyada en çok Avon bur-siyerinin olduğu ikinci ülke oldu" diyor.









AKÇANSA
“EĞİTİME KATKI SAĞLIYORUZ”
EĞİTİM VERİLİYOR

Anne-babalar ile çocukların gelişimine katkıda bulunmak, evde ve okulda karşılaşılan sorunlara çözümler üretmek amacıyla İstanbul, Çanakkale ve Samsun’da, Milli Eğitim Müdürlükleri ve Tüvana Okuma İstekli Çocuk Eğitim Vakfı (TOÇEV) işbirliğiyle hayata geçirdiğimiz ‘Benim Mahallem Projesi’ eğitimlerine devam ediyoruz. Eğitimlerimizi her bölgenin ihtiyaçlarına göre alanında uzman psikologlar ile birlikte şekillendiriyoruz.

OLUMLU SONUÇLAR
Çocuklarda, eğitimler öncesi yapılan testlerle eğitimler sonrası yapılan testler karşılaştırıldığında anlamlı değişimlere rastlandı.

Yapılan araştırmalarda çocukların, kendilerini ifade etme güçlüğü testlerinde yüzde 18, sınav kaygısı üzerine yapılan testlerde yüzde 22, öfke seviyesi üzerine yapılan testlerde yüzde 30 ve dikkat problemi seviyesi üzerine yapılan testlerde ise yüzde 13 pozitif değişim yaşadığı gözlemlendi.

Sadece öğrencilerle sınırlamadığımız eğitimler, öğretmenlere ilk yardım eğitimleri vererek devam etti. Projenin ilk etabını Büyükçekmece’de toplam 30 bin kişiye ulaşarak tamamladık.

BİN ÖĞRENCİYE ULAŞTI
Geçtiğimiz yıl Çanakkale’de, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve TOÇEV işbirliğiyle hayata geçen ‘Benim Mesleğim Senin Seçimin’ projesiyle yaklaşık bin öğrenciye ulaşıldı.

TOÇEV’in uzman psikologları gençlere meslek yönelim testleri uygularken, Akçansa çalışanları da gönüllü olarak mesleki deneyimlerini gençlerle paylaştı.

YENİ PROJE
Bu dönem Samsun Ladik’te olan Akçansa Mobil Eğitim Merkezi’nde psikodrama ve atölye çalışmaları yapılırken, seminer tekniğiyle aile eğitimi, kişisel gelişim eğitiminde kutu oyunları, söyleşi ve sohbet ile alanında uzman eğitmenler tarafından eğitimler veriliyor. Daha fazla ebeveyn ve çocuğa ulaşmak için Akçansa Mobil Eğitim Merkezi ile gelecek dönemde eğitimlerimize farklı bölgelerde de devam edeceğiz.





ÇEVRECİ PROJELER
Eğitim alanını sırasıyla çevre, sosyal destek ve kültür-sanat alanları izliyor. Bu alanlara yönelik de birçok proje söz konusu. Örneğin, Türkiye İş Bankası'nın TEMA Vakfı ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı işbirliğinde hayata geçirdiği '81 İlde 81 Orman' projesi, çevrenin korunmasını ve başta çocuklar olmak üzere halkımızın çevre konusunda bilinçlendirilmesini amaçlıyor.





Kahve Dünyası da TEMA ile işbirliği yaparak 'Yeşil Termos' ve 'Her Çocuk Bir Fidan' projelerini düzenliyor. 'Yeşil Termos' projesiyle bir hatıra ormanı oluşturuluyor. 'Her Çocuk Bir Fidan' projesi kapsamında ise 30 bin gencin TEMA'dan doğa eğitimi almasına katkı sağlanması hedefleniyor.





Balparmak ise TEMA Vakfı ve Millî Eğitim Bakanlığı ile birilikte 'Arılar Varsa Yarınlar Var' projesini hayata geçiriyor. Proje ile arıların, ekosistemin çeşitliliğine ve yaşamın sürdürülebilirliğine katkıları konusunda kamuoyunda farkındalık yaratılması hedefleniyor.





Balparmak Pazarlama Direktörü Dr. Pınar Nokay, "Üç yıl sürmesini planladığımız proje boyunca 50 ilde 46 bin 500'ü çocuk olmak üzere toplamda 70 bin kişiye ulaşmayı hedefliyoruz" diyor.





Global platformundaki vizyonunu Türkiye'deki çalışmalarına da yansıtan L'Oreal Türkiye, 2020'ye kadar ürün tanıtımları ve teşhir için kullandığı tüm stantlarını ekotasarımlı standlar ile değiştirmeyi hedefliyor.





Şirketin bugün Türkiye'de kullanılan stantlarının yüzde 50'si ekotasarımlı. Hedef ise 2020 sonuna kadar kullanılan stantların yüzde 100'ünü eko-tasarımlı yapmak.





Öte yandan bilime dayalı hedefleri kapsamında 'Yeşil Hareket' girişimini de başlatan L'Oreal, bu global girişimin bir parçası olarak Türkiye'de de çalışanlarının karbon ayak izini azaltmak üzere kapsamlı çalışmalar yapıyor.





Türkiye'de 60 yılı geride bırakan Roche İlaç, yaşanabilir dünya hedefine katkı sunmak amacıyla Adalar Denizle Yaşam ve Spor Kulübü Derneği (ADYSK) ile birlikte 'Denizler Yaşam Dolsun' projesini hayata geçirdi. Marmara Denizi'nde biyolojik çeşitliliği koruma amacıyla başlatılan proje, Türkiye'nin ilk mercan transplantasyon operasyonu olma özelliğini taşıyor.









EKER
“İYİLİK İÇİN YARIŞIYORUZ”
MOTTOSU SAĞLIKLI YAŞAM

2014 yılından bu yana ‘Sağlıklı yaşam için koş’ mottosuyla ‘Eker I Run’ koşusunu düzenliyoruz. İlk yılında 600 katılımcı ile organize ettiğimiz yarışmanın etkisi sonraki yıllarda önemli oranda arttı. 2019 yılında kayıtlı yarışmacı sayımız 2 bin 600’lere ulaştı.

Önceki yıllarda 5K, 15K ve 4-12 yaş grubu çocuklar için Minik Adımlar parkurları olan etkinliğe altıncı yılında paten yarışı ve 42,1KM maraton parkuru da ekledik. Eker’in kuruluşunun 42’nci yılında yarışmaya farklı bir boyut kazandırmak istedik ve 42K maratonu yaptık.

YARDIMSEVERLİK KOŞUSU
Eker I Run’da bağışçılığı da teşvik ediyoruz. İhtiyaç sahiplerine verdiğimiz desteği katılımcılarımızla birlikte çoğaltıyoruz. Bu yıl toplamda 13 sivil toplum kuruluşu, projelerini gerçekleştirmek için altıncı Eker I Run’da bağış koşusu düzenledi.

Toplamda 441 bin 242 TL’lik bağış toplandı. Eker I Run’a bağlı olarak 80 bini aşkın gönüllüsüyle, koşarak bağış toplayan Türkiye’deki en büyük platformlarından birisi olan Adım Adım’ı destekliyoruz. Adım Adım ile birlikte ‘İyilik Peşinde Koş’ mottosuyla www.ipk.adimadim.org sistemini kurduk.

‘İyilik Peşinde Koş’ platformu ile bugüne kadar yapılan yardımseverlik koşularında toplam 80 bin gönüllü koşucu ve 650 binden fazla bağışçı ile 71 milyon TL’lik toplam bağış toplandı. Bugüne kadar toplam 211 bin 689 canlının hayatında fayda yaratılması sağlandı.

OTİZMLİ İSTİHDAMI
Bursa’da yelkenciliği geliştirmek, İstanbul ve Bursa yelkencilerini buluşturmak amacıyla yapılan ‘TAYK-Eker Olympos Regatta’ yarışlarına ana sponsorluk desteği veriyoruz.

Ayrıca ‘Otizmli Bireyler Eker’le iş Gücünde’ projesi ile otizmli bireylerin topluma kazandırılmasına ve ailelerinin geleceğe yönelik kaygılarının giderilmesine ön ayak olmak istiyoruz.

Halihazırda 19-28 yaşları arasında, ikisi kadın üçü erkek, toplam beş otizmli bireyimiz başlarında yaşam koçlarıyla birlikte fabrikamızda çalışıyor. Her dönem yeni otizmli bireyleri dahil ederek istihdam sayısını 12 kişiye çıkarmayı hedefliyoruz.

Diğer önemli hedefimiz ise bu projenin farklı kurumlar için bir klavuz model haline dönüşmesi ve daha fazla kurumda Otizmli bir yelerin çalışmasına olanak sağlanması.





BEBEK SAĞLIĞI
Çocuk ve bebeklere yönelik yürütülen birçok KSS projesi var. Hayat Kimya bünyesinde bulunan markalardan Molfix de bebeklere dokunan bir proje yürütüyor.





Şirket, erken doğan bebeklerin ve riskli doğum yapan annelerin hayata tutunması için onların fiziksel, sosyal ve psikolojik koşullarını iyileştirmek amacıyla 'Hayat Bağım' isimli kurumsal sosyal sorumluluk projesine başlamış durumda.





Hayat Kimya Strateji ve Pazarlamadan Sorumlu Global Başkan Yardımcısı Aysel Aydın, 'Hayat Bağım' projesini 10 ildeki devlet hastanelerinde bulunan anne otellerinde ve yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde gerçekleştirdiklerini belirtiyor.





Aydın, "Proje için Diyarbakır, Erzurum, Isparta, Kayseri, Kocaeli, Konya, Sivas, Şanlıurfa, Trabzon ve Van illerini seçtik. Ayrıca çok önemli bir yatırım daha yaparak, küvöz, solunum cihazı gibi hayati ekipmanları da yenidoğan yoğun bakım ünitelerine bağışlayarak bebeklerin hayata tutunmasına katkıda bulunuyoruz" diyor.





KADIN VE TEKNOLOJİ
Kadınlara özel geliştirilen KSS projeleri de oldukça fazla. Kadınların gelişimine yönelik proje geliştiren şirketlerden biri olan Teknosa, 12 yıldır sürdürdüğü 'Kadın İçin Teknoloji' projesiyle 66 ilde 17 bin kadına ulaştı.





2023 yılında ise 25 bin kadını teknoloji ile buluşturmayı hedefliyor. Proje, kadınlara sosyal çevrelerini genişletme, işlerinde ve e-devlet işlemlerinde teknolojiyi kullanmanın yanı sıra sosyal medya üzerinden el emeği ürünlerini satma imkanı sunuyor.





Projeyi, genç gönüllü ve operasyon ağı güçlü olan Habitat Derneği ile yürüttüklerini söyleyen Teknosa Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Ayşegül Bahçıvanoğlu, "Teknoloji eğitimleri, genç gönüllülerin liderliğinde, yerelde sivil toplum örgütleri, belediyeler ve üniversitelerin katılım ve katkılarıyla yaygınlaşarak devam ediyor" diyor.





Tarım da şirketlerin radarında olan bir konu. Tarım sektörüne yönelik de birçok KSS projesi yürütülüyor. 'Tarladan Eczaneye' misyonuyla 2012 yılında Türkiye'nin ilk global sağlıklı yaşam markası Zade Vital'i pazara sunan Helvacızade Grubu, bu alanda proje geliştiren şirketlerden biri.





Bir sosyal sorumluluk projesi olarak hayata geçen Zade Vital, Türk tohumlarına karşı olan bu sorumluluğu ile çiftçilerin ihtiyaç duydukları hammadde üretimini destekliyor. Hammadde yetiştiren çiftçilerle doğrudan temas kuran marka, çiftçilere tarım sektöründeki desteklerin yanı sıra üretim ağlarını kuvvetlendirmeleri için de farklı eğitimler sunuyor.