TCMB’nin eli şubat enflasyonu ile güçlendi

Şubat ayı enflasyonunun sağlıktaki katılım payı zammının bir kısmının geri alınması sonrasında beklentilerden hayli düşük gelmesi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz indirimi konusunda elini güçlendirmiş oldu.

16 Mart 2025

Şubat ayında, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yüzde 2,27 oranında artış gösterirken, yıllık enflasyon yüzde 39,05 seviyesine geriledi ve böylece enflasyon 20 ay sonra ilk kez yüzde 40’ın altına indi. Enflasyon verisi açıklayan iki kurumdan İTO yüzde 3,19 ve ENAG ise yüzde 3,37 aylık enflasyon hesapladı. Merkez Bankası da düşük gelen aylık enflasyonun da desteği ile, 250 baz puan indirimle politika faizini yüzde 42,5’e çekti.

Ekonomist’in 16 Mart-29 Mart 2025 tarihli sayısından

Önce enflasyon verilerine bakalım: Genel beklenti enflasyonun şubat ayında yüzde 3 düzeyinde artacağı yönündeydi. Ocak ayında enflasyon piyasa beklentilerinin üzerine çıkarak, aylık bazda yüzde 5,03 oranında artış göstermiş, yıllık enflasyon yüzde 42,12 olarak hesaplanmıştı. Şubat ayında ise, sağlıkta katılım payı zammının yarı yarıyadan fazla geri alınması, enflasyon artışını düşürdü. TÜFE yüzde 2,27 oranında artışla yıllık bazda yüzde 39,05 seviyesine gerilerken, ÜFE ise yüzde 2,12 artışla yıllık bazda yüzde 25,21 olarak gerçekleşti. Şubat ayında yıllık çekirdek enflasyon ise yüzde 40,21 oldu. Aylık bazda en hızlı artış yüzde 9,92 ile eğitim grubunda yaşandı. Eğitimi yüzde 4,58 ile konut ve yüzde 3,17 ile gıda ve alkolsüz içecekler takip etti. Aylık olarak giyim ve ayakkabı grubunda yüzde 5,06’lık ve sağlık grubunda ise yüzde 4,38’lik negatif enflasyon görüldü.

Sağlık grubundaki negatif enflasyonda sağlıkta katılım payı ücretlerinde daha önce yapılan zamların geri alınması etkili oldu. Yıllık olarak da en yüksek artış yüzde 94,90 ile eğitimde gerçekleşti. Eğitimin ardından yüzde 70,81 ile konut, yüzde 45,90 ile lokanta ve oteller grubu geldi. Şubat ayı enflasyonunda en yüksek fiyat artışı yüzde 17,28 ile dondurmada gerçekleşti. Artış gösteren diğer ürünler arasında yüzde 13,72 ile tereyağı, yüzde 11,44 ile demiryolu ile şehir içi yolcu taşımacılığı, yüzde 10,7 ile elektrik yer aldı.

MERKEZ’DE TEMKİNLİ DURUŞ SÜRÜYOR

Şimdi de gelelim TCMB’nin son faiz kararına… Her ne kadar bazı medya organlarında “Faizler 7,5 puan birden indirilmeli” gibi telkinler yapılsa da, Merkez Bankası faiz indirimindeki soğukkanlı tutumunu korudu. Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısından çıkan karar metninde de ocak ayındaki açıklamadan pek farklı bir eksen yoktu. Ocak ayında artış gösteren enflasyonunun ana eğiliminin şubat ayında gerilediğine işaret edilen açıklamada, “Temel mal enflasyonu görece düşük seyrini korurken, hizmet enflasyonu ocak ayına özgü artışın ardından yavaşlamıştır” denildi. Bir önceki ay yapılan açıklamada olduğu gibi, son açıklamada da “Enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışları iyileşme eğilimi sergilemekle birlikte, dezenflasyon süreci açısından risk unsuru olmaya devam etmektedir” denilerek hala riskli alanda olunduğuna vurgu yapıldı. PPK’nın yıl sonuna kadar altı toplantısı kaldı. PPK 17 Nisan’dan sonra 19 Haziran, 24 Temmuz, 11 Eylül, 23 Ekim, 11 Aralık’ta toplanacak.

PROF. DR. HAKAN KARA / BİLKENT ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ

“Faiz indirimi nisanda da sürer”
“Merkez Bankası sürprizsiz ve dengeli bir karar aldı. Enflasyondaki düşüşle beraber açılan alanın bir kısmını kullandı. Geleceğe dönük net bir sinyal verilmezken, kararların verilere bağlı alınacağı ifadesi korunarak para politikasının otomatik pilotta olmadığı ima edildi. Makro ihtiyati tarafta temkinli ton korundu. Öte yandan, metinde talep koşullarının enflasyondaki düşüşü desteklediğinin belirtilmesi ve hizmet enflasyonuna dair kullanılan yumuşak ton, nisanda faiz indiriminin devamına işaret ediyor.”

TÜRKİYE 2024 YILINDA ‘SANAYİSİZ’ BÜYÜDÜ

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ekim-Aralık 2024 dönemini kapsayan gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) verilerini açıkladı. Buna göre, Türkiye ekonomisi 2024’ün son çeyreğinde, yüzde 3 büyürken, 2024 yılının tamamındaki büyüme yüzde 3,2 olarak gerçekleşti. Beklenti ise yıllık büyümenin yüzde 3,1 olacağı yönündeydi. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, bir önceki çeyreğe göre ise yüzde 1,7 arttı.

Türkiye, 2024’ün ilk çeyreğinde yüzde 5,3, ikinci çeyreğinde yüzde 2,4 ve üçüncü çeyreğinde yüzde 2,1 büyüme kaydetmişti. Beklentilerin üzerinde gelen dördüncü çeyrek ve yıllık büyüme oranlarına rağmen, büyümeden sanayi üretiminin payına düşen oranın yüzde 0,5 olması, ülke ekonomisindeki büyüme performansında sanayinin rolünün daraldığını gösterdi.

KİŞİ BAŞI GELİR NE OLDU?

TÜİK verilerine göre, üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH, 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 63,5 artarak 43 trilyon 410 milyar 514 milyon TL oldu. Böylelikle kişi başına düşen GSYH ise 2024 yılında cari fiyatlarla 507 bin 615 TL, ABD doları cinsinden 15 bin 463 olarak hesaplandı. GSYH’yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2024 yılında bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak; inşaat sektörü toplam katma değeri yüzde 9,3, ürün üzerindeki vergiler eksi sübvansiyonlar yüzde 7,7, finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 4,9, tarım yüzde 3,9, bilgi ve iletişim faaliyetleri yüzde 3,4, hizmetler yüzde 3,1, gayrimenkul faaliyetleri yüzde 2,4, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri yüzde 1,8, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri yüzde 1,4, diğer hizmet faaliyetleri yüzde 1,2 ve sanayi yüzde 0,5 arttı. Ö te yandan yerleşik hanehalklarının nihai tüketim harcamaları, 2024 yılında bir önceki yıl zincirlenmiş hacim endeksine göre yüzde 3,7 arttı. Hanehalkı tüketim harcamalarının cari fiyatlarla GSYH içindeki payı yüzde 59,2 oldu. İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı ise geçen yıl yüzde 32,5 iken bu oran 2024 yılında yüzde 37,9’a çıktı.

SANAYİ ÜRETİMİNDE SON DURUM

Bu arada, 2025’in ilk sanayi üretimi verisi de yayınlandı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ocak ayına ilişkin sanayi üretim endeksi verilerini açıkladı. Buna göre, sanayi üretim endeksi ocakta aylık bazda yüzde 2,3 azalış, yıllık bazda yüzde 1,2 artış gösterdi. Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, ocakta madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi geçen yılın aynı ayına göre yüzde 0,7 azalırken, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 1,2, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 5 arttı. Arındırılmamış sanayi üretim endeksinde yıllık bazda yüzde 1,4 artış gerçekleşti. Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, ocakta madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 7,5 artarken, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 3, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 0,8 azaldı.