SİBEL ATİK
satik@ekonomist.com.tr
26 Aralık 2021 – 08 Ocak 2022 tarihli sayıdan.
Covid-19 salgın süreci, gıda ve tarım üretiminin ülkeler için ne kadar önemli ve stratejik bir zorunluluk olduğunu herkese hatırlattı. Dünya genelinde tedarik sorunları ve iklim koşulları nedeniyle üretimdeki sorunlar fiyat artışlarını da tetikledi.
FAO'nun Küresel Gıda Fiyatlar Endeksi üst üste 12 ayı aşkın bir süredir yükseliyor. Bu büyük dalgalanmadan Türkiye de etkilendi.
Türkiye'de salgın başladıktan sonra gıda üretimi ve erişiminde bir kesinti olmamasına rağmen tarımsal ürünlerin fiyatında ise ciddi artışlar yaşandı. Döviz kurundaki artışlar gübre, ilaç ve yem gibi ithalata bağımlı bazı önemli girdilerde fiyat yükselişlerine yol açtı.
DESTEKLER ARTMADI
FAO'nun verilerine göre, tarım üreticisinin gelirinde ise bir önceki yıla göre 2021'de yüzde 40'a varan gerileme gözlendi. Tam da bu noktada hükümetin bütçeden verdiği destek rakamlarına bakıldığında ise maalesef desteklerin, maliyet artışları kadar yükselmediği görülüyor.
2021 yıl için hükümetin açıkladığı bütçede tarımsal üretime destek miktarı yaklaşık 23 milyar TL'ydi. Pandemi, kuraklık ve döviz kurlarındaki yükseliş nedeniyle bu rakam büyük ölçüde eksik ve yetersiz kalırken, 2022 için açıklanan rakam da üreticiyi üzdü.
2022 yılı Cumhurbaşkanlığı Programı'na göre, tarımsal destekleme bütçesi 2021 yılına göre yüzde 12,5 artışla 25 milyar 834 milyon TL olarak belirlendi. Programa göre, mazot, hayvancılık, fark ödemesi (prim),tarım sigortaları, tohum ve fidan kullanımı gibi ana kalemlerde artış yapılırken bu yıl en fazla zam gören gübrede ise destek artışı olmayacak.
"VERİLER UMUT VERMİYOR"
Uluslararası Un Sanayicileri ve Hububatçılar Birliği (IAOM) Avrasya Başkanı Dr. Eren Günhan Ulusoy, buğday ekim alanlarının düştüğünü ve 2022 sezonu için de ilk gelen verilerin maalesef umut verici olmadığını kaydediyor.
İhracatta 1 milyar dolara koşan sektörde üretime dönük sorunlara değinen Ulusoy, şunları aktarıyor: "Buğday, un, ekmek zincirinde ürün fiyatlarının sürekli baskı-lanması, fiyatların buğday aleyhine gelişmesine sebep oldu."
DR. AYŞEGÜL SELIŞIK / FAO TÜRKİYE TEMSİLCİ YARDIMCISI “FİYAT ARTIŞLARI 10 YILIN ZİRVESİNDE”
FAO olarak en çok ticareti yapılan gıda emtia ürünlerinin küresel çapta üretim ve fiyat dalgalanmalarını yayımladığımız rapora göre, gıda fiyatlarındaki artış son 10 yılın zirvesinde. Özellikle süt, bitkisel yağlar, şeker gibi ürünlerde ciddi artışlar var.
Türkiye özelinde ise döviz kurlarındaki yükseliş gıda üretimini de ciddi anlamda etkiliyor. Türkiye'deki I tarımsal üretim girdilerinin yüzde 86'sı dövize endeksli. Kurdaki her artışın üretim ve gıda fiyatlarını etkilemesi de bu yüzden kaçınılmaz.
Bu artışlar hem küçük üreticinin üretimden vazgeçmesi ve buna bağlı olarak da toplam üretimde de düşüşler yaşanmasına neden olabilir. Bu da yine kaçınılmaz bir döngü olarak gıda fiyatlarında yukarı doğru yükseliş için baskı unsuru olur"