GÖZDE YENIOVA CEREN ORAL
gyeniova@ekonomist.com.tr coral@ekonomist. com. tr
Yaz döneminin sonuna ilerlerken yurtiçi ve yurtdışında yoğun gündem maddeleri piyasaların hareketli bir sonbahar geçireceğine ilişkin ipuçları veriyor. FED’in faiz artışlarına ilişkin beklentiler global piyasaları şekillendirirken, son açıklanan FOMC (ABD Federal Rezerv Açık Piyasa İşlemleri Komitesi) toplantı tutanakları yılın geri kalanında birden fazla faiz artırımının pek mümkün görünmediğine işaret ediyor.
Piyasa oyuncularının çoğunluğu ABD Başkanlık seçimleri öncesinde FED’in faiz artırımına yönelmesini beklemiyor. Fakat zayıflayan makro verilerin toparlanması halinde, aralıkta gerçekleştirilecek toplantıda faiz artış kararının büyük sürpriz olmayacağı da belirtiliyor. ABD Başkanlık seçimleri de dolar kuru başta olmak üzere birçok dinamik üzerinde etkisi olabilecek potansiyele sahip.
NELER TAKIP EDİLECEK?
Yurtiçinde ise 15 Temmuz sonrasında başlayan ekonomiyi canlandırma paketleri çalışmalarının sonuçları ve ekonomiye etkileri takip edilecek başlıklar arasında gösteriliyor. Yatırımcıların bu paketlerden daha fazla yararlanacak sektör ve şirketlere yatırım yapmasının iyi bir strateji olacağı da uzmanlar tarafından belirtiliyor. Önümüzdeki süreçte uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları da Türkiye’nin notunu gözden geçirme sürecinde olacak.
Ayrıca siyasi kesimden gelecek yeni açıklamalar, TCMB, BDDK gibi resmi kurumların alacakları önlemlerin de piyasaları etkileme potansiyeli mevcut. 9 Ağustos’ta Putin ile yapılan görüşmenin, Rusya ile normalleşme yönünde ilerleyen süreçte Türkiye’yi ve endeksi olumlu etkilemeye devam edeceği belirtiliyor.
“Türkiye’nin ihracatının büyük kısmını oluşturan AB ülkeleri ve özellikle Almanya ile Rusya ve İngiltere’deki ekonomik gelişmeler Türkiye piyasalarını büyük oranda etkileyecek” diyen Destek Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Mergen’e göre, bu ülkelerin düşük büyüme hızında kalması ya da durgunluğa girmesi, borsayı yatay seyre sokabilir.
PİYASADA SONBAHAR ETKİSİ
Endeksin işlem hacimlerini incelediğimizde genel olarak mayıs-ağustos döneminde azalışlar olduğu, eylül-aralık döneminde ise işlem hacimlerinin artış eğilimine girdiği gözlemleniyor. Analistlerin beklentisine göre, sonbaharda borsaya geri dönüşlerin başlamasıyla ve artan işlem hacimleriyle endekste toparlanma hareketleri görülebilir ve BÎST-100’de 70.000’e yakın rakamlar ‘kademeli alım fırsatı’ oluşturabilir.
Biz de bu hareket beklentisiyle sonbahar döneminde hangi hisselerde potansiyel olabileceğini araştırdık. Haberimizin ‘sonbaharda öne çıkan şirketler’ bölümünde de son beş yılda sonbahar döneminde en iyi performans göstermiş hisselere yer verdik.
HANGİ SEKTÖRLER ÖNDE?
Hisselere sektörel bazlı bakıldığında son beş yılın sonbahar aylarında gıda, ulaştırma, otomotiv, bilişim, kimya-petrol-plastik, orman-kağıt ve kırtasiye sektörlerinin endekse göre daha iyi performans sergilediği görülüyor. Gedik Yatırım Araştırma Uzman Yardımcısı Onurcan Bal, “Okulların açılması kırtasiye, giyim, tekstil gibi sektörlere hareketlilik sağlıyor.
Otomotivde sonbaharda başlatılan kredi, otomobil kampanyaları, cazip fırsatların satışlara olumlu yansıması borsada fiyatlanıyor ve bu sektördeki hisseler endeks üzerinde getiri elde edebiliyor” diyor. Onurcan Bal, gıda, orman ve kağıt sektörlerinde mevsimsellik nedeniyle yükselişler olduğunu, ulaşım sektöründe ise talep ve maliyet dengesinden kaynaklı yükselişler görülebildiğini ifade ediyor.
ALB Forex Araştırma Uzmanı Onur Altın ise tekstilde yaşanabilecek hareketliliğe ayrı bir parantez açmakta fayda olacağı kanaatinde. Rusya ile düzelme yoluna giren ilişkilerin tekstil ihracatını artıracağını ve bu sektörde önemli fırsatların ortaya çıkabileceğini ifade eden Altın, “Rusya’ya ek olarak spor kulüplerinin sponsorluk anlaşmaları ve ürün satışları da tekstil hisselerinde fiyatlamaları beraberinde getirebilir” diyor.
YATIRIMCILARA TAVSİYE
Sonbahar döneminde şirketlere ait altı aylık finansal durum raporlarının gelmiş olmasıyla yıl sonu kârlarına yönelik tahminler yapılabiliyor. Böylece bu dönemde yatırımcıların yıl sonu kâr beklentisi yüksek şirket hisselerini tercih ettikleri görülüyor.
Bu davranışın rasyonel olduğunu belirten Reel Kapital Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Enver Erkan, yatırımcılara ‘şirketlerin temettü verimine de dikkat etmeleri’ yönünde tavsiyede bulunuyor. “Şirketin kâr etmesi tek başına yeterli değil” diyen Erkan, kârını yatırımcısıyla ‘düzenli’ şekilde paylaşan şirketlerin tercihlerde öne çıkabilece-ğinin altını çiziyor. Ayrıca BÎST-100 Endeksi’nden daha iyi performans gösteren şirketlere de öncelik verilebileceğini kaydediyor.
BIST 100’de 70.000’e yakın rakamların kademeli alım fırsatı oluşturacağını düşünen Gedik Yatırım Araştırma Uzman Yardımcısı Onurcan Bal, değerlendirme esnasında temel analiz yapılırken mevsimsellik etkisinin de dikkate alınması ve hisseyi nasıl etkileyeceğinin ortaya konulması gerektiğini kaydediyor.
Destek Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Mergen ise endeks olarak kısa vadede 74.000-84.000 bandında hareketlilik olabileceğini düşünüyor ve bankalar, holdingler, THY, Erdemir, Petkim, Tüpraş, cam ve otomotiv şirketlerini tavsiye ediyor.