Perakendeden enerjiye, gastronomiden tekstile farklı sektörlerden şirketler deprem bölgesinde ekonominin canlanması için harekete geçti. Bazı şirketler bölgedeki yerel üreticilerden alımlarını artırırken bazıları ise yeni açılacak şubelerde ödeme kolaylığı gibi projeler başlatacak.
9 Mart - 1 Nisan 2023 tarihli sayıdan
AYŞEGÜL SAKARYA PEHLİVAN-
asakarya@ekonomist.com.tr
BURCU TUVAY
btuvay@ekonomist.com.tr
SİBEL ATİK
satik@ekonomist.com.tr
Türkiye'de 11 ilde büyük yıkımlara yol açan depremlerin ardından bölgedeki yaraların sarılması ve yerel üretimin sürdürülebilirliği için adeta bir seferberlik başladı.
Gıda perakendesinden enerjiye, gastronomiden tekstile farklı sektörlerden şirketler üretimin devamlılığı ve bölgede ticaretin canlanması için projeler hayata geçirmeye başladı.
Perakendeciler yerel üreticilerden alımlarını artırırken bazı şirketler yeni girişimler için kolaylık sağlamaya karar verdi. Her şirket kendi sektörünün ihtiyaçları doğrultusunda projeler hayata geçirmek için harekete geçti.
Metro Türkiye de bölgedeki üreticilere destek olmak için adım atan markalardan biri oldu. Mersin'den Kadın Kooperatifi ve Zahide Ana Kadın Kooperatifi üzerinden; Arsuz limonu, Hatay beyaz balkabağı, Hatay Kırıkhan havucu ve marul, lahana gibi bölgede yetişen yeşillikler deprem bölgesinden büyük kentlere ulaştı.
Bu ürünlerden yaklaşık 300 ton ürün alım yaparak mağazalara taşıyan Metro Türkiye, diğer taraftan Arsuz limonu ve Hatay beyaz balkabağının coğrafi işaret tescili alması ve böylece sürdürülebilir bir yerel ekonomi ve talep oluşturabilmesi için çalışmalara başlayacak.
DEV MARKETLERDEN ALIM
Metro Türkiye Satın Almadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Alkaç, "Tarım ürünlerinin yanı sıra bölgedeki tedarikçilerimiz üzerinden taze ve dondurulmuş su ürünleri alımlarımıza devam ediyor, sürdürülebilir balıkçılığı da destekliyoruz" diyor.
Bu ürünlerle birlikte alımını önceden beri sürdürdükleri bölgeden gerçekleştirdikleri toplam alım miktarının bin 500 tona ulaştığı bilgisini veren Alkaç, talebe bağlı olarak bölgeden yaptıkları destek amaçlı ürün alımlarını artırmayı ve bu sayede bölgeye daha fazla katkı sağlamayı hedeflediklerini kaydediyor.
Türkiye'nin farklı illerinde 900 mağazası olan CarrefourSA da şu anda alımların büyük kısmını deprem bölgesine yönlendiriyor.
Çok sayıda yerli üretici ve kooperatiflerle satın alımlar için anlaşan şirket, öncelikli olarak 160 ton Hatay limonu, 10 ton beyaz balkabağı, 10 ton karnabahar, 10 ton beyaz lahana, 10 ton kırmızı lahana ve 30 bin bağ maydanoz ürünlerini satın alarak mağazalarına taşıdı.
CarrefourSA CEO'su Kutay Kartallıoğlu, 11 ildeki üretimi ve yerel üreticileri desteklemek için başlatılan 'Üretime Doğrudan Destek' projesinin kapsamını genişleteceklerini belirtiyor.
Migros da bölgedeki üreticilerin emeğine sahip çıkmak ve onlara ivedilikle gelir yaratmak üzere yerel ürünlerin alımı için harekete geçti.
Deprem sebebiyle tarlada kalan tarım ürünlerini toplayıp raflara taşıyarak perakende sektöründe önemli bir adım atan şirket, tarım ürünlerinin yanı sıra bakliyat, deniz ve kültür balığı alımla-rında da bölgeye öncelik vermeyi sürdürüyor.
Migros Ticaret Pazarlamadan Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Ekmel Baydur, "Yerel ürünlerin en hızlı şekilde toplanması ve üreticiye kaynak yaratılarak üretimin devamlılığın sağlanması öncelikli konumuz.
Bu bağlamda da yerel üreticilerin elindeki tüm ürünleri almaya çalışıyoruz. Yıl içinde de bu çalışmalarımız hızla devam edecek" şeklinde konuşuyor.
BAYİLERE ÖDEME KOLAYLIĞI
Giyim perakende markası Defacto da deprem bölgesindeki hazır giyim tedarikçilerine destek olmak için önemli bir adım atarak, siparişlerinde depremden zarar gören bölgelerdeki iş ortaklarına öncelik vereceğini açıkladı.
'Üretim hiç durmasın' yaklaşımıyla hareket eden şirket, bu çerçevede deprem bölgesindeki iş ortaklarını önceliklendirip toplamda 6,5 milyon adet ürün siparişi geçecek. Şirket üreticilerin ödemelerini de Tedarikçi Finansmanı Sistemi (TFS) ile erken gerçekleştirilecek.
Gaziantep'te doğan bugün Amerika'ya ihracat yapan Koza Halı da bu süreçte bölgedeki üretici için önemli adımlar attı. Tüm alımlarını hali hazırda bölgedeki tedarikçilerden yapan şirket, bununla birlikte, bölgedeki bayilere ödeme kolaylığı sağlıyor.
Koza Halı Genel Müdürü İbrahim Cingisiz, Koza Halı'nın yeni girişimi olan Koza Gallery mağazasını açmak isteyen bölgedeki bayilere kolaylık sağlayacaklarını söylüyor. Yıkılmış veya yeni mağazaların iç dekorasyonunu karşılamayı planlayan Koza Halı, ayrıca girişimcileri ayrıcalıklı ödeme yöntemlerinden faydalandıracak.
Gaziantep'te iki, Adana'da iki, Mersin'de bir olmak üzere deprem bölgelerinde beş perakende satış mağazası bulunan Desa da bölgede aktif olarak çalışmalara yürütüyor.
Depremin gerçekleştiği illerden Gaziantep, Adana ve Hatay'da üretici iş ortakları olduğunu belirten Desa Deri CEO'su Burak Çelet, "Bu iş ortaklarımızdan yaptığımız satın alımları daha da artırarak üretim hacimlerinin büyümesine ve maddi olarak kalkınmalarına destek olmaya devam edeceğiz" diyor.
ATÖLYELERDEN SİPARİŞ ALIYOR
Zühre Tekstil ise depremden etkilenen 11 ilde tekstilin her safhasındaki atölyelerden sipariş geçmeye devam ediyor. Depremden etkilenen illerin aksesuar üretiminde önemli bir payı olduğunu söyleyen Zühre Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Ekin, "Pirinç, gümüş, bakır ya da yarı değerli taşlardan üretilen aksesuarlarla tasarımlarımızı kombinliyo-ruz. Şimdi tasarımlarımızla bu üreticilerimizi daha çok buluşturacağız" diye konuşuyor.
Bu aksesuarların üretimlerinde de deprem bölgesindeki üreticilerden, zanaatkarlardan destek alacaklarını ifade eden Ekin, "Bir nebze olsun yaralara ilaç olmak için harekete geçtik ve iletişimlerimizi sağladık. Siparişlerimizi deprem bölgesindeki atölyelere iletiyoruz" diyor.
Ayrıca deprem bölgesindeki kadın kooperatifleriyle Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı (KEDV) aracılığı ile irtibatta olduklarını belirten Ekin, kadın üreticileri destekleyeceklerini belirtiyor. Fintech sektörü de bölgedeki ekonomiye destek olmak için projeler geliştiriyor.
2016'dan bu yana faaliyet gösteren finansal teknoloji şirketi Papara, üye işyerleri için geliştirdiği güvenli ödeme çözümü Link Checkout'u, deprem bölgesindeki işletmeler için toplam 150 bin TL'ye kadar işlemlerde yıl sonuna dek ücretsiz sunacağını duyurdu.
Link Checkout çözümünden komisyon ödemeden yararlanmak isteyen 11 ildeki yerel işletmeler, Papara ile iletişime geçerek üye işyeri olabiliyor.
GASTRONOMİDE DAYANIŞMA
Yaşanan deprem felaketinin ardından bölgedeki gastronomi sektörü de büyük bir yara aldı. Örneğin, Antakya'nın kalbinin attığı 12'nci yüzyıldan bu yana faaliyet gösteren 3,5 kilometre uzunluğundaki Uzun Çarşı depremle birlikte kullanılamaz hale geldi.
Sektör temsilcileri bölgenin yaralarını sarmak için seferber oldu. Bu kapsamda Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği (TURYİD), Prefabrik Uzun Çarşı Dayanışma Projesi'ni başlattı.
Proje ile Uzun Çarşı esnafının bölgenin yapılanma ve restorasyon süreci bitene kadar işlerine devam edebilmesi adına 76 prefabrik yapının, Ramazan Bayramı'na kadar esnafa teslim edilmesi hedefleniyor.
Prefabrik Uzun Çarşı Dayanışma Proje-si'nin bir diğer başlığı ise bölgede üretilen ve yetiştirilen katma değerli gıda ürünlerinin detaylı envanteri çıkarılarak TURYİD restoranları tedarik kanallarına eklenmesi oldu. Burada hedef, ürünü değerinde hızlıca talep olan bölgelere çekerek üreticiye ekonomik kaynak sağlamak ve üreticinin motivasyonunu güçlendirmek.
Online satış kanalları, e-ticaret platformları tarafından da desteklenecek olan proje, Hatay Valiliği koordinasyonu ile sadece gıda sektörüne hizmet verecek ve Honda Kavşağı Kuzeytepe'de yapılandırılacak.
TURYİD Yönetim Kurulu Başkanı Kaya Demirer, "Yerel üretimin ve üreticinin sürekliliğini sağlamamız için uzun vadede üretime sahip çıkmamız şart ve TURYİD üyeleri yerel üretimin ana alıcısı olmak için seferber olmaya hazırlanıyor.
Yaşadığımız bu tür olağan dışı travmalar ancak toplumun birbirine kenetlenmesiyle birlikte başlayan dayanışma süreci içinde iyileşir" diyor.
BÖLGEYE ÖZEL MENÜ
İskenderun şubesinde boru patlaması, sıva dökülmesi gibi hasarların dışında herhangi bir restoranında bina hasarı oluşmayan BigChefs, ilk günden itibaren bölgede olan şirketler arasındaydı.
Adana'da gönüllü şeflerle birlikte günlük ortalama 6 bin adet kumanya üreterek, Hatay'a gönderen BigChefs, depremin dördüncü gününden itibaren de İskenderun'da bir mutfak kurarak sıcak yemek dağıtımına başladı.
BigChefs Kurucu Ortağı Gamze Cizreli, nisan ayında şubelerinde yer alacak yeni menü ile servis edilecek ek bir menünün daha olacağını ve bu menüde afet bölgesindeki üreticilerden alınan ürünler ile yapılan yemeklere yer vereceklerini söylüyor.
Tüm planlamayı bölgede oluşacak ürün tedarikinin ana alıcılarından biri olmak üzere yaptıklarını ifade eden Cizreli, şöyle devam ediyor: "Sadece ürün tedarikinin alıcısı olmak yeterli olmayacak, bu tedarikin sağlanabilmesi için bölgedeki üreticilerimizin günlük hayatlarına dönebilmelerini sağlamamız önemli.
Afet bölgesinde çok değerli restoranlarımız, şeflerimiz var. Bu isimler bölgelerin mutfak kültürünün yansıması. Onların varlığını sürdürememesi demek, bu bölgelerin gastronomi kültürünün, reçetelerinin unutulması demek.
Bu yüzden uzun soluklu, önce yardım ile başlayan sonra kendi ayakları üzerinde durabilecekleri sürdürülebilir stratejiler ile çözümler sunan projelere ihtiyaç olacak."
İSTİHDAM SEFERBERLİĞİ
Deprem bölgesinde, Adana'da ve Hatay'da ikişer olmak üzere toplam dört şubesi bulunan Little Caesars'ın ise Hatay'daki Antakya ve İskenderun şubeleri afetten etkilenerek kapandı.
Çalışan şubelerden bölgeye sürekli pizza dağıtımı, ailelere ayakkabı, mont, gıda alışverişi, oyuncak gibi destekler sağlayan şirket, Antakya ve İskenderun şubelerinin yeni bölgelere taşınması konusunda maddi destek de verecek.
Şu ana dek etkilenen şubelere nakdi yardımlar yapıldığını, devamında da gereken desteği vermeyi sürdüreceklerini belirten Little Caesars Pizza Türkiye ve Çelebi Gıda Genel Müdürü Banu Güney Arıduru, ayrıca istihdam seferberliği kapsamında şu anda tüm Türkiye'deki pozisyonları için depremzedeleri önceliklendirdik-lerini ifade ediyor.
RESTORAN DESTEK FONU
Yemeksepeti de gastronomi şeflerinden oluşan Acil Gıda Kolektifi'nin yedi ilde açtığı sahra mutfaklarını destekledi. Hatay, Adıyaman ve Elbistan'da bulunan toplam yedi mutfaktan günde yaklaşık 100 bin kişiye üç öğün yemek sağlayan Acil Gıda Kolektifi'nin kullanımına yedi araç tahsis etti.
Kızılay koordinasyonunda, 'Yardım Mutfağı' adını verdikleri askıda yemek projesini hayata geçirdiklerini söyleyen Yemeksepeti CEO'su Mert Baki, "Yemeksepeti kullanıcılarının Yardım Mutfağı bölümünden satın aldığı öğünlük Kızılay yemek menülerini veya iş ortaklarının özel menülerini Kızılay'ın belirlediği ihtiyaç noktalarında depremzedelere ulaştırıyoruz" diyor.
Kampanyaya Türkiye'nin öncü restoran zincirlerini de eklediklerini, böylelikle kullanıcıların kâr amacı gütmeyen Yardım Marketi'ndeki ihtiyaç ürünlerini satın alabildiğini kaydeden Baki, şöyle konuşuyor: "Yardım Market üzerinden satın alınan temel ve öncelikli ihtiyaç malzemelerini, ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyoruz.
Buradaki tüm restoranlarımızın Restoran Destek Fonu ile yanlarında olmaya devam edeceğiz."
“BÖLGEDE ÜRETİM YÜZDE 15-20 DÜŞECEK”
Kuraklıkla sınanan tarımsal ve hayvansal üretime deprem, bir darbe daha vurmuş oldu. Üretici kooperatiflere desteklerin devlet eliyle, planlı bir şekilde yürütülmesi gerektiğini aktaran Ziraatçiler Derneği Başkanı Hüseyin Demirtaş, kuraklık ve depremin üretimi yüzde 15-20 oranında düşüreceğini aktarıyor.
Üretici kooperatiflerin özel şirketler ve yerel yönetimler kanalıyla desteklenmesinin yeterli olmadığını kaydeden Demirtaş, şu görüşleri dile getiriyor: "Gıda enflasyonu ne zaman konuşulsa hemen ithalat gündeme getiriliyor. Üretici maalesef ithalatla terbiye edilmeye çalışıyor.
Zaten yeterli olmayan üretim depremle birlikte iyice zora girmiştir. Hatay Dörtyol ve Adana Narince bitkisel üretimin merkezi diyoruz ama devlet destekleri yetersiz kalıyor. Bireysel destekler de anlamlı fakat yetersiz. O nedenle planlı bir destek mekanizması ve üretime geçilmesi gerekiyor. Deprem gıda krizine kapı araladı."