TALİP YILMAZ
tyilmaz@ekonomist.com.tr
2018 yılı satın alma ve birleşme işlemleri açısından hareketli geçiyor. 2017 yılında 325 işlemde yaklaşık 11,5 milyar dolarlık hacim olmuştu. 2017 ilk yarıda bu rakama yaklaşıldı.
Tabloları görmek için görsellere tıklayın.
Başta Denizbank, Un-Ro-Ro ve şeker fabrikaları özelleştirme ihaleleri olmak üzere 22'si yabancı 49'u yerli yatırımcılar tarafından 71 işlem oldu.
Değeri açıklanan 43 işlemde 7,1 milyar TL hacim oluştu. Değeri açıklanmayan 28 işlemle birlikte ise toplam hacmin 7,5 milyar doları bulduğu tahmin ediliyor. Böylece 2018 ilk yarıda 145 işlemde yaklaşık 10 milyar 250 milyon dolarlık işlem hacmine ulaşılmış oldu.
YABANCI İLGİSİ
İkinci çeyreğin işlemlerine bakıldığında, özellikle yabancı tarafında hacimsel olarak dikkat çeken satışlar olduğu görülüyor. Denizbank'ın 3,04 milyar dolara ve Un Ro-Ro'nun 1,1 milyar dolara satışı hacimsel büyüklüğü destekledi.
Gram Games satışı ile D.ream'in satışları da yabancılar cephesinde fark yarattı. Yabancıların 22 işlemde hacim büyüklüğü 5 milyar doları buldu. Yabancılar, ihracat açılımı bulunan, finansal açıdan sağlıklı ve büyüme olan sektörlerde yer alan şirketlere ilgi gösterdi.
İş Yatırım Birleşmeve Devralmalar Müdürü Efsane Çam, bu sektörlerin başında son yıllarda oldukça iyi performans gösteren otomotiv yan sanayiinin geldiğini söylüyor. Çam, "Eskisi kadar olmasa da halen büyümeye devam eden inşaat sektörü tedarikçi firmaları, gıda firmaları, gıda sektörüne yönelik çalışan ambalaj firmaları, beyaz eşya üreticileri ve hizmet sektöründeki niş oyuncular da ilgi görüyor" diyor.
İkinci çeyrekteki 49 yerli yatırımcı işleminde ise öncelikle şeker fabrikalarının özelleştirme ihaleleri, Maltepe'deki Carrefour gayrimenkulü ve Axel Springer'deki Doğan TV Holding hisselerinin satışı öne çıktı.
EFSANE ÇAM İŞ YATIRIM BİRLEŞME VE DEVRALMALAR MÜDÜRÜ
"KURUN DEĞERLEMELERE ETKİSİNİ GÖRECEĞİZ"
"Şirket değerlemelerinde özelleştirmelerde düşüş gerçekleşmedi. 13 şeker fabrikası özelleştirmesinde değerlemelerin önceki dönemlerin üstünde gerçekleştiği dahi oldu. Henüz değerlemelere kur artışlarının etkisi net şekilde görülmedi.
Kreditörlerin reel sektör firmalarına desteklerinin sürmesiyle firmaların zor durumda kalmadığı görülüyor. Ancak ilerleyen dönemlerde artan finansman maliyetleri, kâr marjlarında daralmaya ve şirket değerlemelerinde düşüşe neden olacaktır."
İŞLEM HACMİ NE OLUR?
İkinci yarıya bakıldığında, ikinci çeyrekteki kadar hızlı olmasa bile işlemlerin devamı bekleniyor. İlk yarıdaki 10 milyar dolarlık işlem hacminin ardından bu yılın 15 milyar dolar civarında bir hacimle kapanabileceği tahmin ediliyor.
EY Türkiye'nin analizine göre, 2017 yılında 10 milyar dolar seviyesinde işlem hacmine karşın, 1 milyar doları geçen sadece bir işlem olmuştu. EY Türkiye Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Müşfik Cantekinler, "2018 ilk yarıda bizim hesaplarımıza göre iki adet milyar doların üzerinde işlem oldu ve hacim de 8 milyar doları buldu" diyor.
EY verilerine göre geçen yıl ilk yarı işlem hacmi 4 milyar dolardı. Cantekinler, bu yılı 15 milyar doları bulan bir hacimle tamamlayabileceğimizi söylüyor. Yurtdışı operasyonları veya ihracat yoluyla döviz geliri yaratan ve kurlardaki dalgalanmalara karşı güçlü olan şirketlere dikkat çeken Cantekinler, sözlerine şöyle devam ediyor: "Yine katma değerli ürün ve hizmetler sunan şirketlere ilgi sürecek.
Reformların gerçekleştirilmesine, yakın coğrafyamızdaki gelişmelere ve FED ile ECB'nin atacağı adımlara bağlı olarak, kurlardaki dalgalanmanın yavaşlaması halinde yabancı yatırımcının iştahı artış gösterebilir." Bu yıl işlem büyüklüğünün 2017'nin üzerinde olmasını bekleyen Efsane Çam, "13-14 milyar dolar hacim olur. 13 adet şeker fabrikası özelleştirmesi, işlem tutarını yukarı çeken önemli bir faktör oldu" diyor.
Önemli yatırım fonlarının ve yabancı şirketlerin Türk firmalarıyla ortaklık için istekli olduklarını belirten Pragma Kurumsal Finansman Yönetici Direktörü Kerim Kotan, Türkiye'nin yeniden yabancı yatırımın odak noktası olması için uluslararası piyasalara yansıtılacak güvenin önemli olduğunu söylüyor.
Kotan, sözlerine şöyle devam ediyor: "Türkiye, bu güven sağlanabildiği takdirde, Amerika, Avrupa Birliği, Körfez ülkeleri arasından özellikle Suudi Arabistan ve BAE ile gelişmiş sermaye yapısına sahip Asya ülkelerinden yüksek oranda yatırım çekmeye aday. Yapısal reformlara devam etmeliyiz. Böylece yıllık 15-16 milyar dolarlık hacimleri yakalayabiliriz."
MÜŞFİK CANTEKİNLER EY TÜRKİYE KURUMSAL FİNANSMAN BLM. BŞK.
"BORÇ YAPILANDIRMALARI SATIŞLARI ARTIRABİLİR"
"Türkiye'de büyük şirketler, bankalarla borç yapılandırması için görüşmeler yapıyor. Yaşanan kur ve faiz artışları kısa vadeli kredileri olan büyük şirketlerin yanında KOBİ'leri de etkiledi.
Önümüzdeki dönemde nakit akışı projeksiyonunda bozulmalar olan, teminat zorluğu çeken şirketler kısa vadeli kredilerini yeniden yapılandırma yoluna gidebilir. Bu süreçte ortaklıklar veya halka arz yoluyla kaynak yaratma seçenekleri de gündeme gelecek."
OLASI İŞLEMLER
Artan döviz kurları, yüksek faiz oranları ve likidite dolayısıyla şirketlerin banka kredilerinde yeniden yapılandırma talepleri önümüzdeki dönemde de devam edecek gibi görünüyor. KPMG Türkiye Danışmanlık Bölüm Başkanı Hande Şenova, bu açıdan ilk dikkat çekenlerin enerji ve inşaat şirketleri olduğunu anlatıyor.
Şenova, borçlarını yapılandıran şirketlerde varlık satışları gündeme gelebileceği gibi, ana şirketlerde kısmi ya da blok hisse satışlarının da olabileceği görüşünü taşıyor.
Önümüzdeki dönemde yabancı yatırımcının Türkiye'ye ilgisinin devam etmesini bekleyen Müşfik Cantekinler, başta enerji ve imalat olmak üzere teknoloji, kimya, otomotiv sektörlerinde önemli işlemler bekliyor.
Borsa İstanbul başta olmak üzere önemli halka arzlarda kurumsal, uzun vadeli yatırımcıyı çekebilmenin önemine de değiniyor. Cantekinler, "Global ölçekte yatırımlar yapan varlık fonlarına ülkedeki risklerle beraber orta-uzun vadedeki fırsatları ve Türkiye'nin potansiyelini en iyi şekilde anlatmamız gerekiyor" diye konuşuyor.
Efsane Çam ise Türk gruplara ait enerji sektöründe çeşitli varlıklar, özel sektör limanlarında ortaklık veya yüzde 100 satış olasılığı, üretim sektöründe ihracat ağırlıklı çalışan oto yan sanayii ve inşaat sanayi tedarikçisi firmalarda işlemler olabileceğine vurgu yapıyor.
Bazı fonların çeşitli sektörlerdeki yatırımlarından çıkış yapabileceğini de öngörüyor. Çam, 14 şeker fabrikasının özelleştirmesi dışında bazı HES'lerin özelleştirme işlemlerinin de tamamlanmasının beklendiğini hatırlatıyor.
BAŞAK VARDAR DELOITTE YÖNETİCİ ORTAĞI
"17-18 MİLYAR DOLARI BULUR"
"Yılın ilk yarısında Türkiye'de toplam değeri yaklaşık 11 milyar dolar olan 140 kadar işlem gerçekleşti. Yatırımcılar seçim sonrası ekonomi yönetiminin aksiyonlarını, söylemlerini yakından izliyorlar. Kur, faiz, enflasyon gibi göstergeler ve bunların şirket performansları ile yatırım geri dönüşlerine yansımaları yatırım kararlarını etkiliyor. Yılın genelinde 17-18 milyar dolar civarında bir işlem hacmi oluşacağını tahmin ediyorum."
HANDE ŞENOVA KPMG TÜRKİYE DANIŞMANLIK BÖLÜM BAŞKANI
"HACİMLER BEKLENTİNİN ALTINDA KALABİLİR"
"Bizim hesaplarımıza göre 2018 ilk yarıyılda yaklaşık 8 milyar dolarlık işlem oldu. Yıl sonu tahminimiz 10-12 milyar dolar seviyesinde. Ancak Türkiye'nin yatırım notu kısa vadede olumsuz etkilenirse, hacimler beklentilerin altında kalır. Bizim üzerinde çalıştığımız birkaç altyapı ve enerji projesi var. Ayrıca otomotiv ve yan sanayi sektöründe daha küçük birleşmeler olacaktır."