Son günlerde sosyal medyada sıkça dijital sakura çiçekleriyle donanmış bir tünelden geçen kişilerin çok keyifli paylaşımlarına rastlıyoruz. Aslında bu tünel bir markanın iletişim ve pazarlama stratejisi doğrultusunda hazırlamış bir proje. Üstelik projeyi hayata geçiren marka, bu hep yapıyor...
İnsanları mutlu etmek ve gülümsetmek için üç yıldan beri renkli marka dünyasını yansıtan yaratıcı uygulamalara imza atan Yumoş, bu defa Kanyon metro girişinde insanların karşısına çıktı. 26 Nisan - 9 Mayıs tarihleri arasında hayata geçirilen “Yumoş Sakura Tüneli” isimli deneyim alanıyla ziyaretçilere neredeyse tüm duyulara hitap eden, interaktif bir deneyim yaşatan marka; ziyaretçileri renkli görsel dünyada keyifli bir yolculuğa çıkardı. Ziyaretçilerin büyük ilgi gösterdiği, pek çok paylaşım yaptığı Yumoş Sakura Tüneli; en yeni dijital teknolojilerle hazırlanmış görsel dünyası, sunduğu interaktif deneyimle öne çıkan marka aktivasyonları arasında yer almayı başardı.
‘Yumoş Zamanı’ Geleneği
Marka olarak insanların yaşamına renk getirmeyi sevdiklerini söyleyen Unilever Çamaşır Bakım Kategorisi Direktörü Alper Çapar, “2020’de başlayan marka yolculuğumuzdaki renkli dönüşüm, yaptığımız iletişim çalışmalarına da yansıdı. İlk etapta, sevilen Yumoş ayıcıklarıyla Nişantaşı Tinçel Apartmanı’nda insanların karşısına çıktık. Uygulamamız o kadar sevildi ki; sonraki yıl Galataport’ta, 2023’te ise Nişantaşı Bostan Sokak’ta Yumoş ayıcıklarını insanlarla buluşturduk, Yumoş Extra Şakayık Treni ile Gayrettepe Metro Durağı’na ferahlık getirdik. Artık “Yılın Yumoş Zamanı” diye adlandırılan bir geleneğe öncülük ediyoruz. Marka uygulamalarımız her yıl heyecanla bekleniyor” diye anlatıyor.
Tüm Duyulara Hitap Ediyor
Bu yılki yeniliklerinin ise yepyeni Sakura kokusuyla büyümeye devam eden Yumoş Extra ailesinde olduğunu dile getiren Çapar, şöyle devam ediyor: “Yeni Yumoş Extra Sakura’yı oldukça farklı ve sıra dışı bir uygulamayla insanlara tanıttık. Kanyon metro girişinde ‘Yumoş Sakura Tüneli’ isimli deneyim alanı oluşturarak Yumoş’un rengarenk dünyası ve ferahlığına dikkat çektik. 24 metre boyunca led ekranlarda ikonik Yumoş ayılarının sakura çiçekleri arasında dolaştığı, insanlar yürüdükçe hareket eden sakura çiçeklerinin yer aldığı interaktif bir görsel dünya ile ziyaretçilere tam anlamıyla “bambaşka bi’ ferahlık” deneyimi yaşattık. Görsel, işitsel, koku ile ilgili tüm duyuları kullanarak insanların bu ferahlığı tam anlamıyla deneyimlemesini sağladık.”
Markanın dönüşüm yolculuğu
Hatırlanacağı gibi marka 2020’de bir dönüşüm yaşadı. İlk yıllarında giysilerde güzel koku ve ferahlık bırakan yumuşatıcı ürünleri ve nostaljik Yumoş ayıcığı ile bilinen marka; “giysi bakım” alanını sahiplenerek; ürün portföyü, ikonik Yumoş ayıcığı ve marka kimliğinde değişime gitmişti.
Çapar, bu dönüşümü şöyle aktarıyor:
“Yumoş yaklaşık 40 yıldır Türkiye’de. Bu yolculuğun ilk yıllarında, yumuşatıcı ürünleriyle sınırlı bir Yumoş vardı. Yumoş ayıcığı da hep evlerde görülen, çarşafların ve havluların üzerinde oynayan nostaljik ve ikonik bir figürdü. Zamanla değişen tüketici ihtiyaçlarıyla birlikte kategoriye farklı ve yenilikçi bir perspektif getirmek istedik. Giysi bakım deterjanı, giysi spreyi, ev ve tekstil spreyi gibi geniş bir ürün portföyüyle insanların karşısına çıktık.”
Z Kuşağını Yakaladı
Tüketiciler arasında yeri genişleyen Z kuşağına da hitap edebilmenin marka için önemli olduğuna da değinen Çapar, “Nostaljik bir figür olarak bilinen Yumoş ayıcığına; yalnızca evde değil, sokakta da görünen, renkli tarzıyla moda ikonuna dönüşen bir kimlik kazandırdık. Bu dönüşümümüzü herkes çok sevdi. Yaptığımız tüm çalışmalardan pek çok olumlu geri dönüş aldık. Tüketicilerimizin bize duyduğu güven ve sevgi bizlere ilham veriyor. İlerleyen dönemde de tüketicilerimizin giysi bakım ihtiyaçlarına yanıt veren, onların yaşamlarına renk getiren yenilikçi ürün ve iletişim çalışmalarıyla var olmayı sürdüreceğiz” diyor.
.