Günümüzde kaliteli sağlık hizmetini daha uygun fiyatlarla almak amacıyla sağlık turizmi kapsamında ülkeleri dışına çıkan yıllık 30 milyon insan trafiğinden söz ediliyor. Dünyadaki sağlık turizmi harcamalarının hacminin ise yaklaşık 500 milyar doları bulduğu tahmin ediliyor. Sağlık turizmine 1990’lı yıllarda adım atan Türkiye de zaman içinde bu alanda dünyanın en önemli merkezlerinden biri haline gelmiş durumda. Dört saatlik uçuş mesafesinde yaklaşık 1 milyar insana ve 57 ülkeye hitap eden önemli bir coğrafi konuma sahip olan Türkiye, hızla gelişen sağlık turizmi potansiyeli ile dünyada en çok tercih edilen ülkeler arasında üst sıralara yükseliyor. Öyle ki sağlık turizminde Türkiye’nin 2023 hedefi 1,5 milyon sağlık turisti ve 20 milyar dolar sağlık turizmi gelirine ulaşmak.
Sektörün en önemli sorunu ise merdiven altı estetik ve saç ekim merkezleri… Sektör temsilcileri bu merkezler engellenirse sağlık turizmi gelirlerinin iki katına çıkabileceğini öngörüyor.
“YETKİ BELGESİ ARANMALI”
Bu tür yasal olmayan merkezlerin sağlık turizminin geleceğini olumsuz etkilediğini vurgulayan medikal estetik doktoru Dr. Emre Çiçek, şunları anlatıyor:
“Sektörde 20 yıllık bir geçmişe ve Sağlık Turizmi Yetki Belgesi’ne sahibim. Tüm yabancı hastaları tedavi amaçlı seçtikleri kliniklerde bu belgeyi aramaları konusunda uyarmak istiyorum. Sektörümüzde ‘merdiven altı’ olarak tabir ettiğimiz, buna karşın fiziksel yapıları itibariyle son derece lüks merkezlerde, bizim fiyatlarımızın çok altında ve sahte ürünlerle işlemler yapıyorlar. Türkiye kaliteli hizmet veren merkezlerde fiyatlar Avrupa’nın 3’te biri iken, bu tarz merdiven altı yerlerde ise 20’de biri gibi… Fiyata avantajı nedeniyle tercih edilen bu yerlerden hastaların ciddi zarar gördükleri sonuçları ortaya çıkıyor. Bu da hem biz Türk doktorlarının imajını zedeliyor hem de ülkemizin sağlık turizminin geleceği için büyük kayıplara neden oluyor.”
YABANCI HASTA PROFİLİ DEĞİŞTİ
Deniz-kum-güneş turizmi için Türkiye’ye gelenler 700-800 Euro harcarken, sağlık turizmi için gelenler bunun neredeyse 10 katında yani 7-8 bin Euro’lar civarında harcama yapıyor. Türkiye’ye gelen hasta profilinin değiştiğinden de söz eden Çiçek, “Yıllarca daha çok Katar, Sudi Arabistan, Bahreyn gibi Arap ülkelerinden hasta çektik. Ama artık bu değişti. Hindistan’dan, İspanya, Portekiz, İtalya gibi ülkelerden yoğun hasta alıyoruz. Sektörümüz gurbetçilerin etkisiyle Almanya’dan da yıllardır yoğun hasta alır. Ancak bahsettiğim ülkelerin ilgisi Almanya’nın da önüne geçti” diyor.
YÜZDE 50 DÜŞÜŞ VAR
Sağlık turizmi alanında özellikle tatil dönemlerinde hasta yoğunluğu yaşandığını da söyleyen Çiçek, şöyle devam ediyor:
“Her yıl özellikle Christmas dönemine denk gelen 20 Aralık – 15 Ocak tarihleri arasında yoğun hasta alırdık. Ancak bu yıl hasta sayısında yüzde 50’leri bulan bir düşüş gözlüyoruz. Bunda sektörde merdiven altı nedeniyle kalitenin düşmesinin etkili. Şu anda kuaför salonlarında, güzellik merkezlerinde de botox, dolgu gibi işlemler yapılıyor. İyi bir dolgunun maliyeti 100 Euro’dan başlıyor. Botoxun ise 5 bin 500 TL gibi bir rakamda yapılması normal. Oysa sosyal medyada çok düşük rakamlarla bu işlemin yapıldığı merkezler göze çarpıyor. Sahte ürün kullanımı nedeniyle gözlerde kapanmalar yaşanıyor. Bu durumu düzletmemiz için hastalar bizim kapımızı çalıyor.”
AMELİYATSIZ ESTETİK HIZLI BÜYÜYOR
Dünyada ameliyatsız estetik işlemlerinin diğerlerine göre daha hızlı büyüdüğünü de dile getiren Çiçek, “Türkiye’de de trend bu yönde. Türklerin dolgu, botox , ip askı ve zayıflama makineleriyle yapılan işlemlere ilgisi yoğun. Cilt ve saç için kök hücre tedavisine de talep çok. Türkler kadar yabancı erkeklerin yoğun ilgisi olan alan ise saç ekimi. Biz de 2004 yılından bu yana 4 bin 500’ün üzerinde saç ekimi işlemi gerçekleştirdik.
Öte yandan plastik cerrahi işlemlerde ise kadın hastalarda burun, meme, liposakşın ve Brezilya poposu öne çıkıyor.
Brezilya da dünyada sağlık turizmi açısından önde gelen ülkelerden biri. Ancak Türkiye’de en az Brezilya kadar popo operasyonu yapıldığını söyleyebiliriz” diye konuşuyor.