Portföy yönetim sektörü köklü bir değişim geçiriyor

Gelişmekte olan piyasalarda doğru varlık dağılımı kararları, uzun vadeli portföylerde önemli farklar yaratabiliyor.

03 Aralık 2024

Türkiye’de de hisse piyasalarının, döviz kurlarının ve enflasyonun dalgalı bir seyir izlemesi, portföy yönetimi şirketlerine oldukça büyük sorumluluklar yüklüyor. Bu kapsamda 2024 yılı da sermaye piyasalarında büyük bir değişimin yaşandığı ve yatırımcıların stratejilerini yeniden şekillendirdiği bir dönemi işaret ediyor.

24 Kasım - 7 Aralık 2024 tarihli sayıdan

Küresel portföy yönetimi pazarının 120 trilyon doları aştığı bu süreçte, Türkiye portföy yönetimi sektörünün yönettiği toplam varlıklar da 2024 Eylül sonu itibarıyla 6 trilyon TL’ye yaklaştı ve böylece dört yılda yüzde 1600’e yakın bir büyüme kaydetti. Bu durum yatırımcı ilgisinin ne kadar yüksek olduğunun da en güçlü ispatı.

Türkiye’de portföy yönetim sektörü, son yıllarda yaşanan hem yerel hem de küresel gelişmelerin etkisiyle önemli bir büyüme ve dönüşüm sürecinin içinde bulunuyor. Yatırımcı sayısının artması, finansal ürün çeşitliliğinin zenginleşmesi ve dijitalleşmenin sektöre entegrasyonu; sektörü daha erişilebilir ve dinamik bir hale getirdi.

Tasarruf sahiplerinin başta yatırım fonları olmak üzere sermaye piyasalarına artan ilgisiyle 2024 yılı da portföy yönetim sektörü açısından büyümenin ve değişimin yaşandığı önemli bir yıl olarak kayıtlara geçiyor. Küresel ekonomik dönüşüm trendleri, özellikle teknolojik gelişmeler ve sürdürülebilirlik uygulamaları da yatırım yönetiminde yepyeni alanlar açıyor. Bu kapsamda özellikle tematik fonlarla birlikte sürdürülebilirlik ve teknoloji odaklı fonlara yönelik talebin de sektöre canlılık kazandırdığı görülüyor.

2015 YILI: DÖNÜM NOKTASI

Türkiye’nin bu alanda 45 yıla yakın bir tarihi var. Yatırım fonları ülkemizde ilk kez 1981’deki Sermaye Piyasası Kanunu’nda yer aldı ve 1986’da ilgili tebliğ yayınlandı. Vergi avantajıyla ilgili düzenleme yapıldıktan sonra ilk yatırım fonu ise 1987’de kuruldu. Daha sonra 2012’de yürürlüğe giren Sermaye Piyasası Kanunu ve sonrasında çıkarılan tebliğlerle fon pazarı çeşitlendirildi. Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) 2015’te fon kuruculuğunu portföy yönetimi şirketlerine devretmesi ve Türkiye Elektronik Fon Alım Satım Platformu’nun (TEFAS) Takasbank tarafından devreye alınması da sektör için bir dönüm noktası oldu.

DÖRT YILDA YÜZDE 1600 BÜYÜME

Türkiye’nin istikrarlı büyüme için ihtiyaç duyduğu uzun vadeli finansman kaynağının sağlanmasında portföy yönetimi sektörünün katkısı artarak devam ediyor. Bu durum, sektör verilerine de yansıyor. Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği’nin (TSBP) verilerine göre; 2020 Ağustos sonunda 348 milyar TL olan Türkiye portföy yönetimi sektörünün yönettiği toplam varlıklar, 2024 Eylül sonu itibarıyla 5,9 trilyon TL’ye ulaştı ve böylece dört yılda yüzde 1,600’e yakın bir büyüme kaydetti.

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD) Başkanı Yağız Oral; ürün çeşitliliğinin artmasıyla tasarruf sahiplerinin tasarruflarını büyüklüğüne bakmaksızın farklı varlık gruplarındaki fonlara yönlendirmeleri sonucunda sektörün büyüklüğünün hatırı sayılır şekilde arttığına dikkat çekiyor. Türkiye portföy yönetim sektörünün yönettiği varlıkların GSYH’nin yüzde 16’sına geldiği bilgisini de veren Yağız Oral; sektörün son yıllarda hızlı bir büyüme ivmesi yakalamasında yatırımcıların hem ilgisinin hem de finansal okuryazarlığının artmasının önemli etkenler olduğuna işaret ediyor.

SEKTÖRÜN SORUMLULUĞU BÜYÜK

Gelişmekte olan piyasalarda doğru varlık dağılımı kararları, uzun vadeli portföylerde önemli farklar yaratabiliyor. Türkiye’de de hisse piyasalarının, döviz kurlarının ve enflasyonun dalgalı bir seyir izlemesi, portföy yönetimi şirketlerine oldukça büyük sorumluluklar yüklüyor. Hem sektördeki şirket sayısında hem de fon yatırımcı sayısında yıldan yıla yaşanan önemli artış da bu durumu adeta kanıtlar nitelikte.

Nitekim portföy yönetim sektöründe 2023 yılı sonunda 65 şirket bulunurken Ekim 2024 itibarıyla şirket sayısının 69’a yükseldiği görülüyor. Şirket sayısındaki artışın yanı sıra Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) verilerine göre; son yıllarda yatırım fonu taşıyan yatırımcı sayısında da düzenli bir artış olduğu ve yeni müşterilerin fon yatırımı yaptığı da göze çarpan bir diğer önemli nokta.

FON PİYASASINA İLGİ GİTTİKÇE ARTIYOR

Ağustos 2020’de 3 milyon olan yatırım fonu yatırımcı sayısının Ekim 2023’te 4,27 milyona, 19 Kasım 2024 itibarıyla ise 5,43 milyona yükseldiği görülüyor. Bu da Ağustos 2020’den bu yana yüzde 81, Ekim 2023’ten bu yana ise yüzde 27,2 artışa denk geliyor. Bu arada toplam yatırımcı sayısı yıl başından bu yana sadece yüzde 5 artmışken yatırım fonları yatırımcı sayısının aynı dönemde yüzde 27’nin üzerinde artış göstermesi de dikkat çeken bir diğer nokta. Yatırım fonu taşıyan yatırımcı sayısındaki bu önemli artış trendinin devam etmesi bekleniyor.

Diğer yandan geçtiğimiz yıllarda çok fazla yeni yatırımcı çeken hisse senedi piyasasının yatırımcı sayısında yatırım fonlarının aksine düşüş var. MKK’nın verileri; 2023 yıl sonunda 7,65 milyon olan hisse senedi yatırımcı sayısının 19 Kasım 2024 itibarıyla yüzde 9,2 azalarak 6,95 milyona gerilediğini gözler önüne seriyor.

YATIRIM FONLARI PAZAR ANALİZİ

TKYD’nin verilerine göre; Eylül 2024 itibarıyla yıl başından bu yana yüzde 116 büyüyerek toplam 3,9 trilyon TL büyüklüğü aşan yatırım fonları pazarına, dokuz aylık süreçte 1,3 trilyon TL net giriş oldu. Bu dönemde serbest fonlar ve para piyasası ile kısa vadeli tahvil bono fonlarının en fazla girişin yaşandığı fon türleri olduğu ve bu fonların toplam girişin yüzde 96’sını oluşturduğu bilgisi veriliyor. Dokuz aylık dönemde büyümenin yüzde 46’sının serbest fonlardan, yüzde 36’sının ise para piyasası ve kısa vadeli tahvil-bono fonlarından kaynaklandığı da aktarılıyor.

Ak Portföy Strateji, Pazarlama ve İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ertunç Tümen (CFA); yatırım fonları özelinde yaklaşık 4 trilyon TL’ye ulaşan pazar büyüklüğünün Türkiye’deki yatırımcıların güvenilir ve kazançlı yatırım araçlarına yöneldiğini açıkça gösterdiğini söylüyor. “Fonlardaki yatırımcı sayısının 10 milyona ulaşması, tekil yatırımcı sayısının 5 milyonu aşması da sektördeki bu dinamik büyümenin bir yansıması” diyen Ertunç Tümen; özellikle bireysel yatırımcıların sayısındaki artışın, yatırım fonlarının kitlesel bir yatırım aracı haline gelmesini ve daha geniş bir kesimin portföy yönetimine erişimini mümkün kıldığını kaydediyor.

Bu gelişimle birlikte 2024 yılı yatırımcı davranışlarında köklü bir dönüşümün yaşandığı bir dönem oldu. Ertunç Tümen; geleneksel kısa vadeli yaklaşımların yerini uzun vadeli, tematik yatırımlara bırakırken, dijitalleşme ve teknolojinin sunduğu hız ve erişilebilirliğin bu dönüşümü güçlendirdiği bilgisini veriyor. Tümen’e göre; özellikle dijital platformlar üzerinden yatırım yapma olanağı, bireysel yatırımcı sayısının artışında önemli bir rol oynadı. “Artık değişimi takip eden değil, değişimin öncüsü olan bir sektöre dönüştük” diyen Ertunç Tümen; geleceğin finansal sektörünün sermaye piyasaları ve teknolojinin kesişim noktasında doğmakta olduğunu, bu dönüşümde teknolojiyi yatırımcıların ihtiyaçlarını anlamak ve karşılayabilmek açısından kaldıraç olarak kullanmaya devam edeceklerini de sözlerine ekliyor.

EMEKLİLİK FONLARINDA DURUM NE?

Bireysel emeklilik fonları pazarı verilerine de göz atalım. 2024’ün dokuz aylık döneminde emeklilik fon pazarına net 65,1 milyar TL giriş gerçekleşti. Bu girişlerin yaklaşık 7 milyar TL’si Otomatik Katılım Sistemi (OKS) fonlarından, 58 milyar TL’si ise yatırımcı katkı paylarından kaynaklandı. 2024 Ocak-Eylül döneminde, 2023 yıl sonuna göre Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) fon tutarı yüzde 50 büyümeyle 1 trilyon TL eşiğini geçerken OKS fon tutarı da 73 milyar TL’ye erişti. Emeklilik Gözetim Merkezi (EGM) verileri; 18 Kasım itibarıyla bakıldığında ise BES’te toplam fon büyüklüğünün 1 trilyon 84 milyar TL’ye, OKS’de toplam fon büyüklüğünün ise 81,1 milyar TL’ye ulaştığını ortaya koyuyor.

ALTERNATİF YATIRIM FONLARI DA BÜYÜYOR

Burada tüm dünyada hızlı gelişim gösteren alternatif yatırım fonları pazarına da ayrı bir parantez açalım. Alternatif yatırım fonlarına ilişkin Türkiye’de ilk adım, 2014’ün başında Resmî Gazete’de yayınlanan SPK’nın ‘Girişim Sermayesi Yatırım Fonlarına (GSYF) İlişkin Esaslar Tebliği’ ve ‘Gayrimenkul Yatırım Fonlarına (GYF) İlişkin Esaslar Tebliği’ ile atıldı.

RePie Portföy Yönetim Kurulu Başkanı Dr. M. Emre Çamlıbel; “2019’da GSYF büyüklüğü 1,7 milyar TL, GYF büyüklüğü 6,1 milyar TL civarındayken, bugüne geldiğimizde GSYF ve GYF’leri kapsayan Türkiye alternatif yatırım fonu pazarının toplam büyüklüğü 298 milyar TL’yi aşmış durumda” diyor. Çamlıbel’e göre; bu büyümenin ardında yatan nedenler arasında, GSYF yatırımıyla uluslararası başarı yakalayan girişimlerin yüksek performansları ile yatırımcıları memnun etmesi bulunuyor. Bu fonların avantajlarının giderek fark edilmesinin BES’lerin GSYF’lere ilgisinin artması ve SPK’nın fonların gelişimi için getirdiği düzenlemelerin büyümede çok önemli rol oynadığına da değinen Dr. M. Emre Çamlıbel, şöyle devem ediyor:

“Teknopark şirketlerinin 2022’den bu yana AR-GE gelirlerinin yüzde 2’sini GSYF’lere ayırmalarının zorunlu oluşu GSYF pazarının büyümesini hızlandırdı. 2024’te bu oran yüzde 3’e ulaştı. 2023’te girişimlere yapılan yatırımların neredeyse yarısında yatırımcılar arasında bir GSYF yer aldı. 2020’de sadece beş yatırımdan birinde GSYF vardı. Öte yandan, BES’e dahil olanların yatırımlarının GSYF’lerle nemalandırmayı tercih edebilmesine olanak tanındı. Bu kapsamda portföylerinin asgari yüzde 1’inin GSYF katılma paylarına yönlendirilmesi zorunlu kılındı. Bu gelişme de GSYF büyüklüğünün önümüzdeki dönemde artması için güçlü bir temel oluşturdu.”

“BİREYSEL KATILIM GERÇEK POTANSİYELİ YANSITMIYOR”

Atılan adımlara ve yapılan tüm düzenlemelere rağmen, genel tabloya bakıldığında Türkiye’de GSYF ve GYF’lere özellikle bireysel yatırımcı katılımının henüz gerçek potansiyelini yansıtmadığı da görülüyor. RePie Portföy Yönetim Kurulu Başkanı Dr. M. Emre Çamlıbel’e göre; bu durumda bu görece yeni finansal yatırım araçlarının tam olarak tanınmaması etkili oldu. Çamlıbel; “RePie Portföy olarak bu fonların uzun vadede yatırımcılara sunduğu fırsatları anlatmaya odaklandık. Bu fonların artık dijital olarak alınabilmesi de önemli bir milat” diyor. Çamlıbel; alternatif yatırım fonlarının en büyük kurumsal yatırımcılarının BES’ler olduğu göz önünde bulundurulursa BES’lerin güçlenmesinin de bu sektörün atılım yapmasına destek olacağını sözlerine ekliyor.

“FİNANSAL OKURYAZARLIĞI ARTIRMAK ŞART”

Portföy yönetim sektörünün son yıllarda sergilediği etkileyici büyümeyle geldiği nokta oldukça önemli. Ancak sektör temsilcileri; gelişmiş ülke ekonomileriyle karşılaştırıldığında gidilecek daha çok yol olduğu analizini de yapıyor. Avrupa Fon ve Varlık Yönetimi Birliği’nin (EFAMA) raporlarına göre; 2023 sonu itibarıyla Avrupa portföy yönetimi sektörünün yönettiği varlıklar, 20,6 trilyon Euro büyüklükle Avrupa GSYH’nin yüzde 120’sine denk geliyor. Dünyadaki portföy yönetimi pazarının toplam büyüklüğünün de 120 trilyon dolara ulaştığı kaydediliyor.

Türkiye’de tasarruf ve yatırım bilincinin hâlâ istenen seviyelere gelmediğini kaydeden Yapı Kredi Portföy Genel Müdürü Müge Peker, “Ülkemizdeki tasarruf oranları arttıkça yatırıma yönelen kaynak da artacaktır. Gelişmiş ülkelerdeki seviyelere ulaşabilmek için finansal okuryazarlığı da artırmalıyız” diyor. Yatırımlarında ilk adımlarını atan önemli bir kitlenin her yıl spekülatif ve volatilitesi yüksek bazı piyasalarda büyük risklerle karşı karşıya kalabildiğine vurgu yapan Peker’e göre; özellikle yeni yatırımcıları risk değerlendirmelerini doğru yapmaya ve yatırım vadelerini uzun tutmaya yönlendirmek kritik önem taşıyor. Müge Peker; şöyle devam ediyor:

“Orta ve uzun vadede dijitalleşmenin getirdiği kolaylıklarla portföy yönetim hizmetlerine daha fazla bireysel yatırımcının katılmasını ve alternatif varlık sınıflarının eklenmesini bekliyoruz. Bu doğrultuda, sektördeki toplam varlığın istikrarlı bir büyüme eğiliminde bulunmayı sürdüreceğini öngörüyoruz. 2025’ten itibaren ortaya çıkacak sürdürülebilir yatırımlar ve teknoloji fonlarının bu büyümede önemli bir rol oynayacağını düşünüyoruz.”

Düzenleyici otoritelerden özellikle hangi konularda nasıl adımlar bekleniyor?

  • SPK’da 2 Temmuz’da yürürlüğe giren Kripto Varlık Düzenleme Kanunu çerçevesinde Türkiye’de kripto varlıklar yasal düzenlemeye tabi oldu. Bu gelişmeyi takiben yatırım ve emeklilik fonlarının da kripto varlıklara yatırım yapması yönünde gerçekleşecek yasal düzenlemelerin hem sektöre hem de yatırımcılara katkı sağlayacağı öngörülüyor.
  • Emeklilik sistemi performans değerlendirilmesinde yeni kriterler belirlenmesinin sektöre katkı sağlayacağı düşünülüyor. BES’deki altın fonlarının taşıdığı altına dayalı tahvil ve kira sertifikalarının değerlenmesinin iç verimle yapılmasının doğru bir metodoloji olacağı görüşü var.
  • 2024’te GYF tebliğindeki değişikliklerle konut üretimine destek olunması amacıyla inşaat projelerine yatırım yapabilecek proje GYF’lerin önü açıldı. 2025 yılı içinde uygulamalarının görülmesinin beklendiği proje GYF’lerin konut üretiminde önemli bir oyuncu olacağı öngörülüyor. Öte yandan GSYF tebliğinde yapılan düzenlemede, yurt dışı yatırımlarını esneten olumlu değişikliklerin yanında ürün geliştirmeyi ve çeşitlendirmeyi sınırlayacak düzenlemeler olduğu belirtiliyor ve bu konuda tebliğ iyileştirmeleri bekleniyor.

DR. M. EMRE ÇAMLIBEL / RE-PIE PORTFÖY YKB

“2025’te potansiyeli güçlü yeni GSYF’ler ve GYF’ler ihraç edeceğiz”

  • 75 MİLYAR TL’LİK PORTFÖY Türkiye’de alternatif yatırım fonu alanında ilk faaliyet iznini alan portföy yönetim şirketi olarak 2015’te kurulduk. Geleceğin unicorn’larına ve büyüme potansiyeli yüksek şirketlere yatırım yapmayı sağlayan GSYF ile otel, AVM, lojistik merkezi, tarım arazisi veya konut projesi gibi gayrimenkule dayalı varlıklara yatırım yapan GYF sektöründe pazar lideriyiz. 2024 Kasım itibarıyla portföy büyüklüğümüz, 2023 Kasım’a göre yüzde 56 artışla yaklaşık 75 milyar TL’ye yükseldi. Farklı sektörlerden hızla büyüyen ve temelinde teknoloji olan iş modellerine yatırım olanağı sunuyoruz.
  • 100’DEN FAZLA ŞİRKET Kuruluştan bu yana büyük çoğunluğu GSYF’ler kanalıyla 100’den fazla şirkete yatırım yaptık. İhraç ettiğimiz 44 adet GSYF’nin büyüklüğü 40,6 milyar TL’yi aştı ve toplam portföyümüzün yüzde 54’ünü oluşturuyor. GSYF pazarında yüzde 20 payla lideriz. Yüzde 25 payla lideri olduğumuz GYF alanında ise 36 adet GYF’nin toplam büyüklüğü yaklaşık 28,67 milyar TL’yi buldu. Portföyümüzün yüzde 38’ini GYF’ler oluşturuyor. Farklı piyasa dinamikleri ve risk seviyelerine göre yönettiğimiz 15 menkul kıymet yatırım fonumuz portföyümüzde yüzde 8’e yakın paya, 5 milyar TL’nin üzerinde büyüklüğe ulaştı. Fiba Emeklilik ve Hayat’ın iki emeklilik fonunun da yönetimini gerçekleştiriyoruz.
  • HANGİ ALANLAR? 2025’te yatırımcıları potansiyeli güçlü fırsatlarla buluşturacağımız yeni GSYF’ler ve GYF’ler ihraç ederek sektörün bu alandaki en geniş portföyünü daha da zenginleştireceğiz. İlk proje GYF’mizi 2025’te tanıtmayı planlıyoruz. Şimdiye dek GSYF’lerimiz kanalıyla yaptığımız yatırımlarda finansal teknolojilerin yanında yenilenebilir enerji, mobilite, sağlık ve eğitim teknolojileri, tarım, e-ticaret, oyun, siber güvenlik gibi alanlar öne çıktı. Ülkemizin yüksek katma değerli ekonomik gelişimine katkıda bulunan bu yaklaşımımızı sürdüreceğiz. Yatırım fonlarımıza da yenilerini ekleyeceğiz.

MÜGE PEKER / YAPI KREDİ PORTFÖY GENEL MÜDÜRÜ

“Tematik fonlarımızla sürdürülebilir ekonomiyi destekliyoruz”

  • 446 MİLYAR TL’Yİ AŞAN BÜYÜKLÜK Ekim sonu itibarıyla kurumsal ve bireysel müşterilere sunduğumuz 37 yatırım fonu, 18 emeklilik fonu, 55 serbest fon ve kişiye özel yatırım modellerinden oluşan portföy yönetimiyle toplam 446 milyar TL’yi aşan varlık büyüklüğüne sahibiz. 14 Kasım itibarıyla yatırım fonlarında 330 milyar TL ile yüzde 8,43, emeklilik fonlarında 133 milyar TL ile yüzde 11,45 pazar payına ulaştık. Fonlarımıza yatırım yapan kişi sayısı bu yıl yüzde 38 artarak 1,2 milyonu aştı. Türkiye’de en fazla yatırımcıya sahip yerli hisse senedi fonu olan YKP Koç Holding İştirak ve Hisse Senedi Fonumuzda 153 bin, katılımcı bazında ilk dörtteki YKP Para Piyasası Fonu’nda (PPF) 321 bin yatırımcıya hizmet sağlıyoruz.
  • FARKLI STRATEJİLERE YATIRIM Son dönemde PPF’lere talep yüksek. Biz de 2 Eylül itibarıyla TEFAS’a açık olan YKP Üçüncü Para Piyasası Serbest (TL) Fonu’nu (PPI) müşterilerimize sunduk. Döviz yatırımı yapmak isteyenler için ise YKP Feriköy Serbest (Döviz) Fonu’muz (YP4) ve YKP Tarabya Serbest (Döviz-Euro) Fonu’muz (YTY) var. Farklı strateji ve finansal enstrümana yatırım yapan borçlanma araçlarından sürdürülebilirliğe ve yeni nesil teknolojilere kadar birçok yükselen başlıkta değer üretiyoruz.
  • YENİ FONLAR GELECEK Tematik fonlar, artan ilgiyle sektörün en dinamik alanlarından.Elektrikli Araçlar Değişken Fon (YLO), Temiz Enerji Değişken Fon (YJH), İklim Değişikliği Çözümleri Değişken Fon (YPC) gibi çeşitli tematik fonlarımız aracılığıyla sürdürülebilirlik odaklı ekonomiyi destekliyoruz. Yine Yabancı Teknoloji Sektörü Hisse Senedi Fonumuz (YAY) yıllardır ön planda. Fintech ve Blockchain Teknolojileri Değişken Fon (YZC), Robotik ve Yarı İletken Teknolojileri Fon Sepeti (YJK) gibi yenilikçi ürünlerle de geleceği şekillendirecek sektörlere yatırım fırsatları sağlıyoruz. Yeni tematik fonlarımızı müşterilerimizin beğenisine sunacak, dijitalleşme konusunda da yeni adımlar atacağız.

ERTUNÇ TÜMEN / (CFA) / AK PORTFÖY STRATEJİ, PAZ. VE İŞ GEL. SOR. GMY

“200’e yakın fonla Türkiye’nin en geniş yatırım evrenine sahibiz”

  • 800 MİLYAR TL’LİK HACİM 2024 itibarıyla 800 milyar TL’yi aşan varlık hacmimizle özel sektörde Türkiye’nin en büyük portföy yönetim şirketiyiz. Bugün yönettiğimiz 200’e yakın fonla Türkiye’nin en geniş yatırım evrenine sahibiz. Yatırımcı tabanımızın son beş yılda yedi kat artarak 1,2 milyon kişiye ulaşmış olması, kitlelere hitap eden çözümler geliştirmekteki başarımızı gösteriyor. World Finance tarafından bu yıl altıncı kez ‘Türkiye’nin En İyi Yatırım Yönetimi Şirketi’ unvanıyla da bu başarımızı teyit ettik. Hedefimiz; 2025’te de sektörümüzdeki dönüşümün ve gelişimin liderliğini yapmak. Ekonomik büyümeye yapacağımız uzun vadeli yatırımlarla katkı sağlarken, daha sürdürülebilir, daha dijital, daha çevik bir portföy yönetim sektörünün yapı taşlarını birlikte oluşturmaya devam edeceğiz.
  • FARKLI TEMALARDA ÜRÜNLER Temel stratejimizi; yatırımcılarımızın değişen ihtiyaç ve beklentilerini anlayan ve yenilikçi ürünlerle bu ihtiyaçları karşılayan bir şirket olmak olarak belirledik. Bu kapsamda, teknoloji devlerinden yenilenebilir enerjiye, sağlıktan turizme, fintech ve blokzincirinden elektrikli ve otonom araç teknolojilerine kadar ‘Yatırımın Geleceği’ çatısı altında farklı temalarda ürünler geliştirerek yatırımcılarımıza sunduk. Yatırımın geleceği fon ailesi, yaklaşık 430 bin yatırımcıyla tasarruf sahiplerinden de müthiş bir teveccüh gördü.
  • ESG KAPSAMINDA NOTLANDIRILDI ‘Geleceğin Yatırımları Fon Ailesi’nin üyelerinden Alternatif Enerji, Sağlık Sektörü, Elektrikli ve Otonom Araç Teknolojileri, Tarım ve Gıda Teknolojileri ve Yeni Teknolojiler Fonumuz, Türkiye’de ilk kez uluslararası kuruluşlar tarafından ESG kapsamında notlandırılan fonlar oldu. Bu çalışmalarımız beraberinde, tasarruf sahiplerinin daha önce yatırım yapma olanağı bulamadıkları ve yatırım yapmaya istekli oldukları temaları, fonlar aracılığıyla kolayca yatırım yapabilecek şekilde geliştirmeyi sürdüreceğiz.