Piyasalar ateş hattında: Ne oldu, ne olacak?

Hem küresel hem de yurt içi piyasalarda sular durulmuyor. Adeta ‘ateş hattı’nda olan piyasalarda son dönemin en zor günlerinden biri yaşanıyor. Peki, bu baş döndürücü hareketlerin nedenleri neler? Yüksek oynaklık ne kadar sürebilir? Panik ortamında yatırımcılar nasıl hareket etmeli? Bu soruları piyasa uzmanlarına sorduk. İşte 3 yorum:

05 Ağustos 2024

Piyasalar, son dönemlerin en zor ve hareketli günlerinden birini yaşıyor. Zayıf ISM ve tarım dışı istihdam verileri sonrası dünya ekonomisinin ana motoru ABD ekonomisinde sert iniş ve resesyon endişesi artıyor. Enflasyon gerilerken ekonomide yumuşak iniş senaryosunu fiyatlayan piyasalar, zayıf istihdam verisine sert bir satış dalgasıyla cevap verdi.

2 Ağustos Cuma günü açıklanan ABD tarım dışı istihdam verisi 114.000 iş ile 175.000 civarındaki beklentilerin çok altında geldi. Önceki iki ayın verisinde de 29.000 aşağı yönlü revizyon yapıldı. Ücret artışının aylık yüzde 0,2 gelmesi piyasaları teselli etmek için yeterli olmadı. İş Yatırım Araştırma Direktörü Serhat Gürleyen; “Bu verilere oiyasalar, ABD endekslerinde yüzde 3’e yakın kayıp ile 2022 Ekim’den beri en sert istihdam tepkisini verdi. İki haftada 50 baz puana yakın gerilemeyle ABD tahvilleri en çok kazandıran yatırım aracı” analizini yapıyor.

SATIŞ DALGASI GEÇEN HAFTAYLA SINIRLI KALMADI

Satış dalgası ABD ile de sınırlı kalmazken bu haftanın da ana gündemi durumunda. Küresel büyümeye duyarlı Japonya, Kore, Tayvan borsaları son üç günde yüzde 12-16 arasında geriledi. Yüzde 16 düşüş ile 2011 yılındaki tsunami sonrası en ağır kaybını yaşayan Nikkei 225 Endeksi, bugünü günlük bazda yüzde 12,40 kayıpla 31.458’den tamamladı. Tayvan'da Taiex Endeksi de yüzde 8,4 düşüşle 19.815 ile tarihinin en kötü kapanışını yaptı. ABD tarafında da bugün açılışta Dow Jones Endeksi, 1.000 puanın üzerinde değer kaybetti ve yüzde 2,68 azalarak 38.671 seviyesine geriledi. S&P 500 Endeksi yüzde 4,07 azalışla 5.129’a, Nasdaq-100 Endeksi de yüzde 6,25 kayıpla 15.728 puana kadar geriledi. Son durumda Dow Jones Endeksi 38.788, S&P 500 Endeksi 5.188, Nasdaq-100 Endeksi1 7.870 seviyelerinde bulunuyor.

“ÖNÜMÜZDEKİ İKİ AY SIKINTILI GEÇEBİLİR”

Yapı Kredi Yatırım Yatırım Stratejileri Müdürü Hakan Halaç; satış baskısının ağustos ayıyla beraber hız kazanırken, özellikle ekonomide ivme kaybının ve resesyon korkularının panik satışlarını tetiklediğini ve piyasalarda ‘kötü veri kötü haber’ etkisinin tekrar geri döndüğünü kaydediyor. Halaç; “Biz önümüzdeki iki ayın hisse senedi ve riskli varlık yatırımcıları için bir miktar sıkıntılı ve yüksek volatiliteyle geçeceğini ancak sonrasında bu düşüşlerin bir sene sonu rallisi için fırsat yaratacağını düşünmeye devam ediyoruz” diyor. Hakan Halaç’a göre; yen carry trade’lerinin çözülmesinin kısa vadede yarattığı panik etkisi ve margin call’lar vasıtasıyla satış momentumunun güçlenmesi kısa vadede aşırı hareketler yaratırken, orta vadede kalıcı etkisinin sınırlı olacağı göz önüne alınmalı.

BİST’TE YÜZDE 7’YE YAKIN DÜŞÜŞ YAŞANDI

Küresel satış dalgasına 2 Ağustos Cuma günü yüzde 3 kayıpla katılan Borsa İstanbul (BİST) ise 5 Ağustos’ta çok ciddi satışlarla sarsıldı. Gün içi hareketlerde günlük kaybı yüzde 7’leri geçen ve 9.733’ü test eden endekste, iki kez devre kesici uygulandı. BİST-100’ün bugün gün içinde 10.000’in üzerinde kalıcılık sağlamaya çalışsa da, günü yüzde 5,54 değer kaybederek 9.893,41 puandan tamamladı.

3 UZMANDAN AYRINTILI ANALİZLER

Peki hem küresel hem de yurt içi piyasalarda neler oluyor? Baş döndürücü hareketlerin nedenleri neler? Bu yüksek oynaklık ne kadar sürebilir? Panik ortamında yatırımcılar nasıl hareket etmeli? 
InvestAZ Araştırma ve Strateji Birim Müdürü Mehmet Bilal Bircan, Analist-Portföy Yöneticisi Onur Altın ve Ekonomist-Stratejist Tuğba Ekin bu kritik soruları ekonomist.com.tr okuyucuları için detaylı şekilde cevapladı.

“JEOPOLİTİK RİSKLER VE RESESYON ENDİŞELERİ DEVAM ETTİĞİ SÜRECE SATIŞLAR SÜREBİLİR”

Mehmet Bilal Bircan/InvestAZ Araştırma ve Strateji Birim Müdürü: 

RİSK DOLU BİR HAFTADAYIZ Geçen hafta jeopolitik riskler, ABD’de verilerin kötü gelmesiyle artan resesyon endişeleri, Japonya borsalarındaki sert düşüşler piyasaları alt-üst etmişti. Küreselde yaşanan bu satış dalgasının etkilerini bizim borsamızda da izlemiştik. Yeni haftada da maalesef bu riskler masada kalmaya devam ederken hem küreselde hem de yurt içerisinde sert satışlara sebep olmaya devam ediyor.
FED’DEN AGRESİF FAİZ İNDİRİMLERİ GELİR Mİ? ABD Merkez Bankası (FED), 30-31 Temmuz’daki toplantısında faizlerde bir değişikliğe gitmezken, 2024 Eylül ayı için faiz indirimine işaret etmişti. Ancak devamında ABD’de ISM imalat ve işsizlik rakamlarının beklentilerden kötü gelmesi FED’in ‘faiz indirimleri konusunda geride kalmış olabileceği’ algısını güçlendirdi. Zayıf ekonomik veriler sonrasında resesyon endişelerinin artması, FED’den agresif faiz indirimleri gelebileceği beklentilerini öne çıkarttı. Olası agresif faiz indirimlerinin ABD tahvil faizlerini yüzde 3’lere kadar geri çekebileceği yönünde oluşan beklentiler tahvil talebini artırırken, borsalarda satışların tetiklenmesine yol açtı. 
GÜVENLİ LİMAN VARLIKLARA YÖNELİM HIZLANDI Yine Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) gerçekleştirdiği faiz artırımı ve faiz artırımı sonrasında Yen’in dolar karşısında yüzde 2’ye yakın değer kazanması bir yandan ‘carry trade’ imkanını öne çıkartırken, bir yandan da Japonya borsaları üzerinde sert satış baskısı oluşturdu. Diğer taraftan geçen hafta İsrail'in Hizbullah ve Hamas yetkililerine yönelik suikastları sonrasında İran ve bölgesel milislerin İran’a karşı olası misilleme saldırılarına dair bekleyişler, jeopolitik risklerin etkin fiyatlamasına yol açarken, güvenli liman varlıklara yönelimi hızlandırdı. 
BITCOIN DE SATIŞ YEDİ Küreseldeki bütün bu panik satışları ve Japonya’daki yükselen faiz ortamı dijital varlıklarda da satışları tetikledi. Özellikle, zaten bir süredir, ABD başkalık seçimleri kapsamında adaylardan gelen kripto para açıklamaları ve arz fazlası riskiyle dalgalanan Bitcoin, şubat sonundan bu yana en düşük seviyesi olan 51 bin seviyesinin altına kadar geriledi. 
BİST, 10.000 SEVİYESİNİN ALTINDA Yurt içinde ise haftanın ilk işlem gününde, aylık yüzde 3,23 ve yıllık 61,78 şeklinde beklentiler dahilinde gelen enflasyon verilerini karşılamış olsak da verinin, küreseldeki sert satış dalgasının gölgesinde kaldığını görüyoruz. Geçen haftanın son işlem günü olan 2 Ağustos Cuma günü yüzde 3 düşüşle 10.500 altına sarkan BİST-100 Endeksi’nde yeni haftada da küreseldeki olumsuz havanın etkisiyle sert düşüşler sürüyor. Haftanın ilk işlem gününde yüzde 5’ten fazla gerilemeyle endeksin 10.000 seviyesinin altına sarktığı görülüyor. 

BUNDAN SONRA NE OLUR?

 Jeopolitik riskler ve resesyon endişeleri devam ettiği sürece satışların sürmesi beklenebilir. Özellikle piyasalardaki, ‘FED’in faiz indirimleri zamanlamasında geride kaldığı algısının ve ‘yumuşak inişten sert inişe evrilen piyasa endişelerinin’ tersine dönmesi, piyasaların yeniden toparlanması için en önemli faktörlerden biri. Ancak şu aşamada mevcut riskler dikkate alınırsa, böyle bir ortamda yatırımcıların varlık sınıfı bazında portföy çeşitlendirmesine öncelik vermesi, kısa vadeden ziyade orta ve uzun vadeli temalara odaklanması ve hisse tarafında hikayesi olan ve değerlemeleri getiri potansiyeli vadeden şirketlerin tercih edilmesi risk ve getiri anlamında yatırımcıya avantaj sağlayabilir.

“PİYASALARDAKİ BU TABLO FED’İN EYLÜL TOPLANTISINA KADAR DEVAM EDEBİLİR”

Onur Altın/Analist-Portföy Yöneticisi:

ABD’DE FAİZ İNDİRİM BEKLENTİLERİ GÜÇLENDİ Küresel piyasalarda FED rüzgârı esiyor. Geçen hafta FED faiz toplantısında Başkan Powell’ın açıklamaları sonrası piyasalardaki hareketin sertleştiğini izledik. Peki, Powell ne dedi ve piyasa böyle sert tepki vermeye başladı? FED Başkanı Powell, çok açık bir şekilde FED’in 2024 Eylül’de faiz indirebileceğinin altının çizdi. Daha önce çekirdek PCE verisinin yüzde 2,6’ya inmesi ve enflasyon eğiliminde yavaşlama görülmesi piyasaları rahatlatmıştı. Geçen hafta gelen istihdam verilerinin beklentilerin üzerinde yüzde 4,3’e çıkması, yine ücretlerdeki yavaşlamanın enflasyonu düşüreceği beklentileri ve son gelen büyüme verilerinin ABD’de resesyona girmeden ya da resesyonu hafif atlatarak yumuşak iniş gerçekleştireceğine dair beklentiler faiz indirim beklentilerini hızlandırdı. 
‘TAHVİL GERİ ALIMININ AZALTILACAĞI’ SÖYLEMİ OLUMSUZ YANSIDI Ancak piyasa bu durumu olumlu karşılaması gerekirken olumsuz karşıladı. Bunun en büyük nedeni yine Powell’ın faiz indiriminin yanında ‘tahvil geri alımını azaltacağını’ söylemesi oldu. Piyasa faiz indirimi yoluyla genişlerken tahvil alımının azaltılması yoluyla da mali yönden sıkılaştırılıyor. Kredi musluklarının kesilmesi borsalara olan para akışının azalmasına sebebiyet verecekken diğer yandan faiz indiriminin yapılması tahvile olan talebin artmasına dolayısıyla paranın borsalardan tahvile kaymasına neden olurken bir anda bu iki etkinin birleşmesiyle küresel borsalarda ciddi bir düşüş sürecinin başlamasına neden oldu. 
BU DURUMUN RESESYONLA HİÇBİR İLGİSİ YOK Özellikle altını çiziyoruz ki bu durumun resesyonla hiçbir ilgisi yok. Eğer neden resesyon olsaydı 2022 yılının ikinci çeyreğinde ABD resesyona girmişti ve ABD’yi İngiltere, Almanya, Japonya gibi ülkeler takip etmişti. Bu küresel satış o dönemde yaşanırdı. Çünkü bugünlerde dünya ekonomik açıdan kritik virajda. FED’in faiz indiriminin dünyayı pozitif değil negatif etkileyeceği ve dünyada yeni bir küresel ekonomik krizin başlangıcını oluşturacağı düşüncesindeyim. Çünkü ABD’de enflasyon nihai mal talebinin etkisiyle yani çoğunlukla benzin ve akaryakıt fiyatlarındaki düşüş nedeniyle geri çekilirken nihai hizmet talebinin hala çok yüksek olduğunu görüyoruz. Dünya gıda fiyatları tekrar yükselişe geçmiş durumda. Olası faiz indirimleri talebi daha da artıracakken enflasyonu azdıracak ve 2025’in sonuna doğru ciddi bir enflasyonist baskı ekonomileri çok daha zorlu koşullara itecek. 
BİST-100’DE GERİ ÇEKİLME SÜRER Mİ? Bütün ülke borsalarını etkilediği gibi tabii ki de BİST-100’ün bu durumdan etkilenmemesi kaçınılmaz. Geçen hafta bankalar öncülüğünde başlayan satış eğilimi devam ediyor. Kısa vadede bankacılık endeksinin 13.000-12.200 desteğine kadar geri çekilmesi oldukça olasıyken bu durumda BİST-100’de de 8.400-8.700 aralığına kadar geri çekilme bekleyen taraftayız. FED bu gidişe ‘dur’ demez ve faiz indirim baskısını ön planda tutarsa kısa vadede borsalarda bu düşüşün devamını yukarı da saydığımız nedenler dolayısıyla bekleyebiliriz. Bu sürecin hemen hemen eğer aksi bir açıklama olmazsa FED’in eylül ayındaki toplantısına kadar sürmesi beklenebilir. 
AVRUPA VE ÇİN GİBİ EKONOMİLER DAHA SERT ÇÖKEBİLİR Dolar Endeksi’ne baktığımızda FED’in küresel rekabette ikameci olma tavrının ön plana çıktığını görüyoruz. Yani FED bir yandan düşük dolar isterken diğer yandan ABD mallarının ucuzlaması nedeniyle artacak olan talebin büyümeyi desteklemesini ve yumuşak inişin yaşanmasını kolaylaştıracağını düşünüyoruz. Ancak bu durum zaten zorda olan Avrupa ve Çin gibi ekonomilerinin daha sert çökmesine neden olabilir ki Asya borsaları özellikle doların düşüşünün etkilerini pazartesi açılışta sert değer kayıplarıyla bizlere gösterdi. 
DOLAR/TL, YIL SONUNDA NEREDE OLUR? Dolar/TL, yükseliş eğilimini sürdürecek. Orta Vadeli Program’a (OVP) uygun bir şekilde yükselen dolar/TL kurunun yılı 40,00-45,00 aralığında kapatmasını bekliyorum. Küresel piyasalarda risk algısının artması ile birlikte bitcoinde de sert düşüş meydana geldi. Bitcoinde de satış eğilimi bir süre daha devam edebilir. 
YATIRIMCILAR NE YAPMALI? Böyle havalarda yatırımcıların genelde nakit pozisyonda beklemesi ve fırsat kollaması önemlidir. Çünkü her fırtınanın ardından nasıl güneş doğuyorsa yatırımcılar açısından da böyle sert hareketlerin ardından alım fırsatları veren piyasa enstrümanları muhakkak gündeme gelecektir. Terste kalan yatırımcılar ise aldıkları ürünü iyi analiz etmeli, gerekiyorsa sakince beklemeli ve gerektiği takdirde kol kesip atmalıdır. Çünkü bu piyasada fırsatlar bitmez. Yeter ki atacak kurşununuz olsun.
 

“ALTINDAKİ KÂR REALİZASYONU HİSSE SENEDİ PİYASASINA CAN SUYU OLABİLİR”

Tuğba Ekin/Ekonomist-Stratejist:

SINAİ VE MADENCİLİK ENDEKSLERİNDEKİ SATIŞLAR DİKKAT ÇEKİCİ Hem jeopolitik gerilimler hem ekonomide beklentilerin üzerinde devam eden enflasyon verileri ile Borsa İstanbul (BİST) kaygan zeminde tutunma çabası göstermesine rağmen, haftaya Uzakdoğu’da erken saatlerde başlayan derin satışların etkisiyle uzun zamandır görmediğimiz oldukça negatif bir açılış yaptı. Cuma günü açıklanan ABD işgücü rakamları, eylül ayında faiz indirim senaryolarını güçlendirirken, Dolar Yen karşısında hızlı değer kaybına devam ediyor. Temmuz ayı ortasında 162.000 seviyesinde olan dolar/JPY bu sabah 141.696 seviyesine kadar geriledi.  Küresel hisse senedi piyasaları, para piyasasının faizlerde zirve yaşandığı bugünleri ekonomide yavaşlama işareti olarak görüyor. Dolayısıyla yatırımcılar firmaları, özellikle sınai, madencilik gibi büyük sermaye gerektiren sektörler başta olmak üzere genele yayılan bir tasarruf dönemi ve sınırlı büyüme öngörüsüyle değerlendiriyor. Sınai ve madencilik endekslerinde derinleşen satışlar dikkatleri üzerine çekiyor.
YATIRIMCILARIN BANKACILIK TARAFINDA DA ENDİŞELERİ ARTIYOR Bankacılıkta hem ABD’ye hem Avrupa’ya kıyasla temel çarpanlar anlamında daha yüksek kalmıştık. Yurt içi bankaların her ne kadar kârlılıklarına göre piyasa fiyatları dolar bazında makul olsa da piyasa mutlaka denge arar. Bu satışlarda bankacılık hisselerinde hızla çıkış oldu. Çin’de konut krizi ekseninde başlayan ve hala devam eden bankacılık krizi, küçük bankaların kapanması ve büyük bankalara devrinin gerçekleşmesi yatırımcıların bu alanda endişelerini büyütmeye başladı. 
AGRESİF İŞLEM YAPMAKTAN KAÇINMAK ÖNEMLİ 2024 Temmuz ayında TÜFE’de aylık bazda yüzde 3,23 artış kaydedilirken, yıllık bazda ise yüzde 61,78 oldu. Dolar tarafında yatay pozitif hareket hız kazandı. Ons altın tarafında geri çekilme görüyoruz. Küresel piyasalarda derin satışlar olduğunda kârda olan pozisyonlardan kısmen çıkış ve maliyet düşürme yapılır. Altın fiyatındaki düşüş biraz bunun etkisi. Altındaki kâr realizasyonu hisse senedi piyasasına önümüzdeki günlerde can suyu olabilir. Yine de unutmamak gerek ki bir kazanç garantisi olmayan finans piyasalarında her yatırımcı beklentileri doğrultusunda portföyünde denge oluşturmalı ve böyle agresif fiyatlamalarda korkuyla veya yüksek risk iştahı ile agresif işlem yapmamalıdır.
BİST’TE 10.000 ALTI ‘ALIM FIRSATI’ MI? Jeopolitik gelişmeleri ve verileri takip edeceğiz. Sabah devre kesiciler ile açılan BİST-100 Endeksi öğlen saatlerine kadar tepki alımları ile toparlanma çabası gösterdi ancak öğleden sonra yatırımcılar pozisyon azaltmayı tercih ettiler. Gün genelini değerlendirirsek BİST-100’de 9.800 altında tepki alımları, 9.950 ve üzerinde ise yeniden kâr realizasyonları geliyor. 10.000 altı ‘alım fırsatı’ olarak değerlendirilebilir. Kötü senaryoda 9.250’ye kadar ortalama yapacak şekilde maliyet düşürmeye çalışılabilir. 
BU SATIŞLAR, KÜRESEL GELİŞMELERDEN KAYNAKLANIYOR ABD hapşırsa dünya nezle olur. Bunu unutmamak gerekiyor. Bugün gördüğümüz satışlar Türkiye ekonomisinin kırılganlığından ziyade, küresel gelişmeler kaynaklı gerçekleşti. Hisse yatırımcıları, eğer portföylerindeki bakiyelere bir süre ihtiyaçları yoksa panik satışlarına yönelmemeli. Her düşüş bir fırsat değildir. Fakat bu genel düşüşler geleceği iyi beklentilerle dolu olan firmalar için ciddi alım fırsatı verebilir, bu fırsatları da kaçırmamak lazım.
 

Not: Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.