Son yıllarda yüksek kiralar ve AVM’lere yönelik talep nedeniyle kan kaybeden caddeler, yeniden perakendecinin radarına girdi.
Özellikle pandeminin ardından açık alanların öne çıkması, caddeler için itici güç oldu. Kafe ve restoran sayısının artması ve markaların yeniden mağazalar açmasıyla caddeler eski canlılığına kavuşmaya başladı.
Pandemi öncesi döneme bakıldığında kentsel dönüşüm çalışmalarındaki artışın alışveriş caddelerindeki boşluk oranını artırması ve sonrasında pandemi dönemi kısıtlamaları cadde perakendesinde kayda değer bir durgunluk yaşanmasına sebep olmuştu.
Bu dönemlerde boşluk oranları yükselirken kiralama talebini düşük kaldı. Ancak son bir yıldaki performansa bakıldığında alışveriş caddelerinde doluluk oranları neredeyse yüzde 100’e ulaştı.
JLL Eş CEO’su Tarkan Ander, “Kiralamalarda devir bedellerinin konuşulmaya başlandığı ve hatta kurumsal firmalar tarafından devir bedellerine katlanılarak kiralamalar yapıldığını görüyoruz.
Ek olarak turizm sektöründe kaydedilen canlanma, ülkedeki tatil bölgelerinin yanında büyük şehirlerde de beklentilerin üzerinde gerçekleşti” diyor.
Bu kapsamda caddelerde kiralama işlemlerinin de arttığı ve boş mağaza sayılarının kısıtlı hale geldiğini söylemekte fayda var. İstanbul’da birincil kiralar dolar bazında yaklaşık yıllık yüzde 30 artış göstererek aylık metrekare 130 dolar seviyesine ulaştı.
Abdi İpekçi Caddesi’nde lüks ve uluslararası markalar ağırlığını korurken, diğer caddeler yerli perakendeci talebi ile gelişimini sürdürüyor.
Haberin ayrıntıları Ekonomist’in bu haftaki sayısında.