DR. ORHAN KARACA
okaraca@ekonomist.com.tr
2018 yılı Merkez Bankası açısından pek de hoş geçmedi. Son yıllarda çift haneye çıkan enflasyona rağmen para politikasını yeterince sıkmaktan kaçınan Merkez Bankası, sonunda enflasyonun kontrolünü kaçırdı.
2017 sonunda yüzde 11,92 olan yıllık tüketici fiyat endeksi (TÜFE) enflasyonu ekim ayında yüzde 25,24'e kadar çıktı. Kasım ayı itibariyle yüzde 21,62 düzeyinde bulunan tüketici enflasyonu 2018'i de bu civarlarda kapatacak gibi görünüyor.
PPK'nın aslında bir yılda sekiz toplantısı var. Fakat dikkat ederseniz yandaki grafikte 10 tarih yer alıyor.
Bunun nedenini PPK'nın döviz kurlarındaki yükselişi engelleyebilmek için 23 Mayıs'ta olağanüstü bir toplantı yapması ve 1 Haziran'da da para politikası uygulamasında sadeleşmeye giderek bir hafta vadeli repo borç verme faizini yeniden politika faizi haline getirmesi oluşturuyor.
Merkez Bankası, 1 Haziran'dan önce geç likidite penceresi faiz oranını para politikası faizi olarak kullanmaya çalışıyordu.
Ağustos ayında kurlarda yaşanan sıçrama nedeniyle 13 Eylül'de para politikası faizini yüzde 24'e çıkaran PPK, son iki toplantısında ise bu oranı değiştirmedi.
Merkez Bankası bunu para politikasında sıkı duruşu koruduğu şeklinde açıklıyor ama doğrusu bize para politikası pek de sıkı gibi gelmiyor. Enflasyon 2019'da da başımızı ağrıtacak gibi görünüyor.