ÖZLEM BAY YILMAZ
obay@ekonomist.com.tr
Türkiye’nin en çok ihracat yapan sekizinci ili olan Denizli, geçen yıl 3 milyar 36 milyon dolar olarak gerçekleşen ihracatında 2017’de yüzde 10 artış bekliyor. Öte yandan 200 bin kişiyi istihdam eden şehirde istihdam seferberliği başlamış durumda. 2017’de 15 bin kişilik istihdam sözü veren kent, şu ana kadar 12 bin kişiyi iş sahibi yaptı bile. Son dönemde makine ve mermer sanayiinin kent ekonomisine katkılarını artırmaya yönelik çalışmalara hız verdiklerini belirten Denizli Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci ile kentteki gelişmeler üzerine konuştuk.
Denizli’de son dönemde yapılan yatırım var mı?
Denizli son dönemlerde mevcut sanayi kapasitesinin neredeyse yüzde 85’ini kullanıyor. Denizli’de uzun süredir bir yatırım yok. Özellikle de yeni bir konuda önemli bir yatırım yok. Bu durum 4-5 yıldır sürüyor. Bu süre zarfında kentin sanayisi patinaj yapıyor. Yapılan yatırımların hepsi yenileme, kapasite artışı gibi alanlarda oluyor. Bunların da yeni istihdam sahaları açmak, yeni ihracat pazarları açmak gibi etkileri olduğunu söylemek doğru olmaz. Yatırım olmadığı için ihracatta da ciddi bir artış beklenmiyor.
Birçok ilde istihdam seferberliği söz konusu. Denizli’de de böyle bir girişim var mı?
Denizli’de 200 bin kişi istihdam ediliyor. İstihdam seferberliğine de katıldık ve 15 bin kişilik istihdam sözü verdik. Bunu da gerçekleştirdik. Son üç ayda kentin istihdamında 12 bin kişilik artış var. İstihdamda ocak rakamları açıklanıyor, bundan 3-4 ay sonra bugünkü istihdam rakamlarını görebileceğiz.
Denizli daha çok ‘tekstil kenti’ olarak biliniyor. Tekstil sektöründe bir değişim dönüşüm yaşanıyor mu?
Denizli’de 653 tekstil firması var. Kentin ihracatının 1,2 milyar doları tekstilden geliyor. Tekstilde son dönemlerde modaya, markaya yönelme başladı. Bu konuda özellikle Türkiye’de en çok tasarım merkezi kuran şirketler Denizli’de yer alıyor. Şu anda kentimizde 12 tasarım merkezi var. Öte yandan Denizli’deki ev tekstilcileri yurtdışında da kendi mağazalarını açma noktasında önemli adımlar atıyor.
Tekstil kenti olarak öne çıkan Denizli’de diğer sektörlerde nasıl bir gelişme var?
Denizli’de ana sektör tekstil, sonrasında bakır ve kablo, sonrasında ise mermer geliyor. Son zamanlarda kentte makine sanayi de önemli bir yere geldi. Makinecileri bir küme altında toplamak gayesiyle Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (OSB) tesis ediyoruz. Bu OSB mevcut OSB’mizin 4 kilometre ilerisinde olacak. Bu OSB’yi tesis edebilirsek kentimizde önemli bir makine sanayi oluşacak.
Makinecilerin kente nasıl bir ekonomik katkısı olacak?
Şu anda atölye şeklinde çalışan makinecilerin 375 milyon dolarlık ihracatı var. Bunları bir araya getirip kümelendirebilirsek ihracatlarının 500 milyon doları aşması mümkün. Şu anda makinecilerin birçoğu savunma sanayi şirketleri ile flört etmeye başladı. Bunlar bir de savunma sanayi ile işbirliği içine girerlerse Denizli’de makine sanayinin büyümesi artar.
Kentte mermer sanayi de gelişiyor mu?
Evet, mermer de gelişen sektörlerden biri. Mermerciler, blok mermer satmaktan çok katma değeri yüksek ürünlere yönelmeleri gerektiğini gördüler. Bunun üzerinde duruyoruz. Bugün Denizli’deki mermercilerin aşağı yukarı 300-325 milyon dolarlık ihracatı var. Katma değeri artırırlarsa onlar da 400 milyon doların üzerine çıkarlar.
Peki Denizli OSB’nin büyüme imkanı var mı?
Denizli OSB büyümeye çok uygun değil ama Çardak OSB var. Çardak OSB’nin 2 milyon metrekarelik alt-
yapısı bitmiş durumda ve yatırımcı bekliyor. Küçük problemleri var, eğer bunlar çözülürse Denizli’de önemli bir yatırım patlaması olabilir.
Önemli bir ihracat kenti de olan Denizli geçen yıl ne kadarlık ihracat gerçekleştirdi? Bu yılki ihracat hedefi nedir?
Geçen yılı 3 milyar 36 milyon dolarlık ihracatla kapattık. Bu yılın ilk üç aylık rakamlarına baktığımızda ise 2016’nın aynı dönemine göre yüzde 10’luk artış var. İhracatın bu yıl 3,5 milyar dolara ulaşacağını düşünüyoruz.
Kentin ihracatının yüzde 65’i AB ülkelerine yapılıyor. Son dönemde yaşanan gelişmelerin AB ihracatına bir etkisi oldu mu?
Son zamanlarda Denizli’nin sanayi ve ticaretinde bir problem görünmüyor. Pazarda şirketler kendi yerlerini aldılar, kaliteyi tutturdular, fiyatta iyiler ve teslimat için de uygun zaman veriyorlar. Satıcılarını stoktan kurtarıyorlar. Pazara yakınlığı avantaj olarak kullanıyorlar. ‘Şu dönemde yurtdışında daha çok mu iş yapsak, gerektiğinde üretim de yapabileceğimiz pazarlara mı açılsak’ diye planlar yapan şirketlerimiz var. Özellikle Romanya ve Moldova’da yatırım düşünenler var.
Denizli, aile şirketlerinin çok olduğu bir il. Peki aile şirketlerinde nasıl bir gelişme yaşanıyor?
Ben hukukçuyum ve aynı zamanda aile şirketinin içindeyim. Denizli’de ilişkileri kan davasına dönüşmüş, mahkemelere intikal etmiş aile şirketleri yok. Aile şirketlerinde parçalanma yok. Olduğunda da başka illerdeki gibi zor olmuyor. Bir masanın etrafında kolay parçalanıyorlar.